CİHAT MEYDANLARINDAKi KADIN
Muhammed el-Acmî
İslam tarihinde kadının çeşitli cihat meydanlarında oynamış olduğu şanlı rolü ile ilgili gerçekler bu hanif dinin gölgesinde onun ne derece büyük bir misyon yüklendiğini ortaya koymuştur.
Müslüman kadın Allah (sb) yolunda pek çok eziyet ve basıya maruz katlanmıştır. Önce Habeşistan’a, sonra Medine’ye hicret etmiş, her çeşit imtihanla sınanmıştır.
Mesela mü’minlerin annesi Hatice validemiz Nebi (s)’e canı, malı ve gayreti ile destek olmuştur.
Sümeyye –Ammar’ın annesi- İslamdaki ilk şehit hanımdır.
Esma Binti Ebu Bekir Rasulullah (s)’i ve arkadaşını Medine’ye hicretleri esnasında korumuştur.
Ve Hansa… Dört oğlunu hakk yolunda feda etmiştir.
Ve Nesibe Binti Kab…
Ve onlar gibi niceleri savaşlarda imtihanlara göğüs germişler, cesaret göstermişlerdir. Her ne kadar kılıçla cihat erkeklere has bir cihat türü olsa da müslüman kadın da dine yardım etmek yolunda bizzat mücadele etmiştir.
Bu durum kadının kendi misyonuna, gücüne ve şefkatine uygun alanlarda faaliyet göstermesiyle çelişmez.
Müslüman kadının Allah’ın kendinse bahşetmiş olduğu özel yetenekler ve gücü ile erkeklere yardımcı olduğunu belirtmekte fayda var.
Kadın, İslam’ı ve daveti bütün gücüyle desteklemiştir. Erkeklerin yanında kılıcı ve yayı ile gazvelere katılmıştır. Savaşçıları cesaretlendirmiş, yaralıları tedavi etmiş, onlara yiyecek ve içecek vermiştir.
Müslüman kadın erkeklerle beraber savaşlara katılmış, fedakar ruhu ve merhametli kalbi ile onlara bütün gücü ile yardım etmiştir. … Peygamber (s)’in eşlerinin ve ilk Müslümanların hanımlarının savaşlarda Rasulullah’ın yanında oldukları konusunda ittifak edilmiştir.
Filistin’deki İntifada da bize kadının bir eş, bir evlat ve anne olarak yüklendiği misyonu ortaya koymuştur. Gaspçı Siyonist düşmanla yüz yüze gelme ve cihad konularında eşsiz örnekler sunmuştur. Filistinli kadın ülkesini, onurunu ve akidesini korumak uğruna oğlu ve eşiyle aynı siperlerde yer almıştır. Filistin’deki mücadeleyi izleyenler bizden önceki mücahid ve mücahideleri hatırlatan Filistinli kadının bu rolünü görebilirler.
Gelelim günümüzde Irak halkının servetine ve mukadderatına yönelik süren Amerikan saldırısı karşısında özel olarak Iraklı kadının genel olarak da tüm Müslüman kadınların yüklenmesi gereken role… Bu saldırı karşısında kadından nasıl bir rol oynaması beklenmektedir?
1- Kadın hiçbir zaman kendi rolünü küçümsememelidir. Özellikle de kriz durumlarında. Çünkü savaş durumunda kadının rolü kat be kat artar.
2- Çocuklarını ve çevresindekileri düşmana karşı cesaretlendirmeli, sebata teşvik etmelidir.
3- Şehit yakınlarının, felakete uğrayanların yanlarında yer almalı, onlara maddi manevi destek olmalıdır.
4- Maddi ve manevi olarak gücü yettiğince düşmana karşı cihadı ve direnişi desteklemelidir.
5- Çocuklarını Allah (sb) sevgisi ile terbiye etmeli, kalplerine takva tohumları ekmelidir.
6- Çocuklarını Allah (sb) yolunda cihad ve şehadet aşkıyla terbiye etmelidir. Çünkü gasp edilmiş olan vatanı ancak çocuklarının çabası ile kurtulacaktır. Bu gün Filistin ve Irak’da yaşanan trajediyi İslam ülkelerini ard arda yok edebilmek için düşmanlar pusuya yatmış bir halde beklemektedirler. Bunu ancak doğru bir eğitimle engellemek mümkündür ki bu eğitim de annelerin görevidir.
7- Sabretmeli ve çocuklarını da Allah (sb)’nın şu ayetine uygun şekilde terbiye etmelidir:
“Ey İman edenler! Sabredin. Sabır yarışında düşmanlarınızı geçin. Cihad için hazırlıklı ve uyanık olun. Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz.” (2 Ali İmran/200)
8- Mü’min kullarına yardım edeceğine dair Allah (sb)’ya duyduğu güveni yitirmemelidir.
“Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz zannetme. Allah onları ancak gözlerin dehşetle bakacağı bir güne erteliyor.” (14 İbrahim/42)
9- Ve son olarak…
“Eğer siz acı duyuyorsanız kuşkusuz onlarda sizin acı duyduğunuz gibi acı duyuyorlar. Üstelik siz Allah’tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah hakkıyla bilendir. Hüküm ve hikmet sahibidir.” (4 Nisa/104)
Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun…
Muhammed el-Acmî
İslam tarihinde kadının çeşitli cihat meydanlarında oynamış olduğu şanlı rolü ile ilgili gerçekler bu hanif dinin gölgesinde onun ne derece büyük bir misyon yüklendiğini ortaya koymuştur.
Müslüman kadın Allah (sb) yolunda pek çok eziyet ve basıya maruz katlanmıştır. Önce Habeşistan’a, sonra Medine’ye hicret etmiş, her çeşit imtihanla sınanmıştır.
Mesela mü’minlerin annesi Hatice validemiz Nebi (s)’e canı, malı ve gayreti ile destek olmuştur.
Sümeyye –Ammar’ın annesi- İslamdaki ilk şehit hanımdır.
Esma Binti Ebu Bekir Rasulullah (s)’i ve arkadaşını Medine’ye hicretleri esnasında korumuştur.
Ve Hansa… Dört oğlunu hakk yolunda feda etmiştir.
Ve Nesibe Binti Kab…
Ve onlar gibi niceleri savaşlarda imtihanlara göğüs germişler, cesaret göstermişlerdir. Her ne kadar kılıçla cihat erkeklere has bir cihat türü olsa da müslüman kadın da dine yardım etmek yolunda bizzat mücadele etmiştir.
Bu durum kadının kendi misyonuna, gücüne ve şefkatine uygun alanlarda faaliyet göstermesiyle çelişmez.
Müslüman kadının Allah’ın kendinse bahşetmiş olduğu özel yetenekler ve gücü ile erkeklere yardımcı olduğunu belirtmekte fayda var.
Kadın, İslam’ı ve daveti bütün gücüyle desteklemiştir. Erkeklerin yanında kılıcı ve yayı ile gazvelere katılmıştır. Savaşçıları cesaretlendirmiş, yaralıları tedavi etmiş, onlara yiyecek ve içecek vermiştir.
Müslüman kadın erkeklerle beraber savaşlara katılmış, fedakar ruhu ve merhametli kalbi ile onlara bütün gücü ile yardım etmiştir. … Peygamber (s)’in eşlerinin ve ilk Müslümanların hanımlarının savaşlarda Rasulullah’ın yanında oldukları konusunda ittifak edilmiştir.
Filistin’deki İntifada da bize kadının bir eş, bir evlat ve anne olarak yüklendiği misyonu ortaya koymuştur. Gaspçı Siyonist düşmanla yüz yüze gelme ve cihad konularında eşsiz örnekler sunmuştur. Filistinli kadın ülkesini, onurunu ve akidesini korumak uğruna oğlu ve eşiyle aynı siperlerde yer almıştır. Filistin’deki mücadeleyi izleyenler bizden önceki mücahid ve mücahideleri hatırlatan Filistinli kadının bu rolünü görebilirler.
Gelelim günümüzde Irak halkının servetine ve mukadderatına yönelik süren Amerikan saldırısı karşısında özel olarak Iraklı kadının genel olarak da tüm Müslüman kadınların yüklenmesi gereken role… Bu saldırı karşısında kadından nasıl bir rol oynaması beklenmektedir?
1- Kadın hiçbir zaman kendi rolünü küçümsememelidir. Özellikle de kriz durumlarında. Çünkü savaş durumunda kadının rolü kat be kat artar.
2- Çocuklarını ve çevresindekileri düşmana karşı cesaretlendirmeli, sebata teşvik etmelidir.
3- Şehit yakınlarının, felakete uğrayanların yanlarında yer almalı, onlara maddi manevi destek olmalıdır.
4- Maddi ve manevi olarak gücü yettiğince düşmana karşı cihadı ve direnişi desteklemelidir.
5- Çocuklarını Allah (sb) sevgisi ile terbiye etmeli, kalplerine takva tohumları ekmelidir.
6- Çocuklarını Allah (sb) yolunda cihad ve şehadet aşkıyla terbiye etmelidir. Çünkü gasp edilmiş olan vatanı ancak çocuklarının çabası ile kurtulacaktır. Bu gün Filistin ve Irak’da yaşanan trajediyi İslam ülkelerini ard arda yok edebilmek için düşmanlar pusuya yatmış bir halde beklemektedirler. Bunu ancak doğru bir eğitimle engellemek mümkündür ki bu eğitim de annelerin görevidir.
7- Sabretmeli ve çocuklarını da Allah (sb)’nın şu ayetine uygun şekilde terbiye etmelidir:
“Ey İman edenler! Sabredin. Sabır yarışında düşmanlarınızı geçin. Cihad için hazırlıklı ve uyanık olun. Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz.” (2 Ali İmran/200)
8- Mü’min kullarına yardım edeceğine dair Allah (sb)’ya duyduğu güveni yitirmemelidir.
“Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz zannetme. Allah onları ancak gözlerin dehşetle bakacağı bir güne erteliyor.” (14 İbrahim/42)
9- Ve son olarak…
“Eğer siz acı duyuyorsanız kuşkusuz onlarda sizin acı duyduğunuz gibi acı duyuyorlar. Üstelik siz Allah’tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah hakkıyla bilendir. Hüküm ve hikmet sahibidir.” (4 Nisa/104)
Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun…