Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çıldırmak üzereyim Allah rızası için yardımıcı olun.

Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Esselamu aleykum.
Kardeşler siteyi yaklaşık 3 yıldır takip eden ve ondan daha kısa bir süredir sitede üye olan birisiyim.
Rüzgarın savurduğu yapraklar gibi ordan oraya savruluyorum. Herşeyi anlatmak istiyorum sizlere. Beni yanlış anlamayin ve lütfen kınamayın😔
Yarpuz'a 2 sene önce akidemi daha iyi öğrenebilmek ve suallarimi sormak için gitmiştim. 2 hafta kalacağımı planlayarak uçak biletimi ona gore almıştım.. Ama baktım ki suallerimi soracağım zat-ı muhterem benle ilgilenmediği ve suallarimi yanıtlamayıp beni ciddiye almadığı için anca 1 hafta dayanabildim. Dönüş icin ucak biletimin yanacagini bile bile direkt otobusle 15 saat yolculuk sonucu evime geri döndüm. Fakat bana yapılan bu tavırlardan sonra ister istemez akideye karşı da soğuk durdum,.normal klasik hanefi maturidi gibi takılmaya çalıştım. Tabi bu arada da bana yapılanları kendime yediremiyordum. Ama elden ne gelirdi ki... her neyse, daha sonra Abdullah yolcu hocayla görüştüm.. sohbetlerine katıldım ama dayımın vefatından sonra gidemedim, araya boşluk girmişti.. Daha sonra ihlas cemaatinden kişilerle (hakikat kitabevi) görüştüm fakat sıcak gelmemişti. Daha sonra nurcu birkaç arkadaşla görüştüm. Ama hâlâ içimde bir boşluk vardı. Hem de çok büyük bir boşluk.. 2 sene önceki acı tecrübem ve hayalkirikliginin etkisi hâlâ devam ediyordu..bu yüzden siteye de pek giremiyordum.
Şimdi bu mübarek Ramazan gününde ne yapacağımı bilmiyor ve kara kara düşünüyorum.
Daha önceleri selefi akideyle ilgili de sofilerin delilleri beni etkilemişti. Tam da yarpuz hezimetinden sonra karşıma çıktıkları için onların delillerini can simidi gibi görmüştüm.. Fakat içimde hep acabalar acabalar acabalar var.. nereye gideceğim ben? Uzun yazdim hakkınızı lütfen helal edin ama gerçekten çıldırmak üzereyim..
Sizce ne yapabilirim?😔
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Esselamu aleykum.
Kardeşler siteyi yaklaşık 3 yıldır takip eden ve ondan daha kısa bir süredir sitede üye olan birisiyim.
Rüzgarın savurduğu yapraklar gibi ordan oraya savruluyorum. Herşeyi anlatmak istiyorum sizlere. Beni yanlış anlamayin ve lütfen kınamayın😔
Yarpuz'a 2 sene önce akidemi daha iyi öğrenebilmek ve suallarimi sormak için gitmiştim. 2 hafta kalacağımı planlayarak uçak biletimi ona gore almıştım.. Ama baktım ki suallerimi soracağım zat-ı muhterem benle ilgilenmediği ve suallarimi yanıtlamayıp beni ciddiye almadığı için anca 1 hafta dayanabildim. Dönüş icin ucak biletimin yanacagini bile bile direkt otobusle 15 saat yolculuk sonucu evime geri döndüm. Fakat bana yapılan bu tavırlardan sonra ister istemez akideye karşı da soğuk durdum,.normal klasik hanefi maturidi gibi takılmaya çalıştım. Tabi bu arada da bana yapılanları kendime yediremiyordum. Ama elden ne gelirdi ki... her neyse, daha sonra Abdullah yolcu hocayla görüştüm.. sohbetlerine katıldım ama dayımın vefatından sonra gidemedim, araya boşluk girmişti.. Daha sonra ihlas cemaatinden kişilerle (hakikat kitabevi) görüştüm fakat sıcak gelmemişti. Daha sonra nurcu birkaç arkadaşla görüştüm. Ama hâlâ içimde bir boşluk vardı. Hem de çok büyük bir boşluk.. 2 sene önceki acı tecrübem ve hayalkirikliginin etkisi hâlâ devam ediyordu..bu yüzden siteye de pek giremiyordum.
Şimdi bu mübarek Ramazan gününde ne yapacağımı bilmiyor ve kara kara düşünüyorum.
Daha önceleri selefi akideyle ilgili de sofilerin delilleri beni etkilemişti. Tam da yarpuz hezimetinden sonra karşıma çıktıkları için onların delillerini can simidi gibi görmüştüm.. Fakat içimde hep acabalar acabalar acabalar var.. nereye gideceğim ben? Uzun yazdim hakkınızı lütfen helal edin ama gerçekten çıldırmak üzereyim..
Sizce ne yapabilirim?😔
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh kardeşim;
Meseleyi anlayabilmeniz için size kısa ve öz sorum olacak ;
1- İslam'da cihadın hükmü nedir?
2- Son 20 yıldır müslüman halklar ve beldeler için cihadın hükmü nedir?
 
Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh kardeşim;
Meseleyi anlayabilmeniz için size kısa ve öz sorum olacak ;
1- İslam'da cihadın hükmü nedir?
2- Son 20 yıldır müslüman halklar ve beldeler için cihadın hükmü nedir?




1. Sorunuzun cevabı,Cihad, normal şartlarda farz-ı kifaye, olağanüstü hâllerde ise, farz-ı ayn'dır.
2.Sorunuzun cevabı ise farz-ı kifayedir hocam..
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
1. Sorunuzun cevabı,Cihad, normal şartlarda farz-ı kifaye, olağanüstü hâllerde ise, farz-ı ayn'dır.
2.Sorunuzun cevabı ise farz-ı kifayedir hocam..
1. Cevabın doğru.
2. Cevabın ise sana göre doğru. Çünkü sana göre müslüman halklar ve beldeler için bir sıkıntı yok, herşey güllük gülüstanlık normal olduğunu sandığın için düşman işgallerini (Afganistan, Suriye, Irak, Veziristan, Arakan, Sudan vs.) olağanüstü kabul etmiyorsun. Sahi ne gibi bir durum olsaydı olağanüstü olurdu?
 
Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
1. Cevabın doğru.
2. Cevabın ise sana göre doğru. Çünkü sana göre müslüman halklar ve beldeler için bir sıkıntı yok, herşey güllük gülüstanlık normal olduğunu sandığın için düşman işgallerini (Afganistan, Suriye, Irak, Veziristan, Arakan, Sudan vs.) olağanüstü kabul etmiyorsun. Sahi ne gibi bir durum olsaydı olağanüstü olurdu?


Sevgili hocam konuyla bağlantıyı InşaAllah çözeceğim. Öncelikle Allahu teala sizden razı olsun.
Ben bu beldelerin kan ağladığını biliyorum. Bu beldeler zalim kâfirlerin zulmü altında. Fakat 2.Sorunuzun yanıtındaki delilim tevbe suresi 122..ayettir..

Mü'minlerin hep birden savaşa çıkmaları uygun değildir. Her fırkadan bir grup savaşa gitmeli, onlardan bir kısmı da dini anlamak ve döndüklerinde onları uyarmak için kalmalı. Olur ki, sakınırlar."

yoksa bu islam beldelerinin durumu ortaca.Rabbim bu ümmete en kısa sürede uyanış nasib eylesin.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Sevgili hocam konuyla bağlantıyı InşaAllah çözeceğim. Öncelikle Allahu teala sizden razı olsun.
Ben bu beldelerin kan ağladığını biliyorum. Bu beldeler zalim kâfirlerin zulmü altında. Fakat 2.Sorunuzun yanıtındaki delilim tevbe suresi 122..ayettir..

Mü'minlerin hep birden savaşa çıkmaları uygun değildir. Her fırkadan bir grup savaşa gitmeli, onlardan bir kısmı da dini anlamak ve döndüklerinde onları uyarmak için kalmalı. Olur ki, sakınırlar."

yoksa bu islam beldelerinin durumu ortaca.Rabbim bu ümmete en kısa sürede uyanış nasib eylesin.
Bahsettiğin âyet, farz-ı kifâye durumunda olan durum için. Yâni müslümanlar güçlü, küçük bir kafir topluluğa karşı sefer düzenliyor ise, mesela 10 bin askerle feth yapılabilecek yere 50 milyonluk devlettin komple cihada çıkması farz-ı ayn olmaz. Emir yeteri miktarda mucahidi seçer, onlara farz-ı ayndır. Ondan sonra cihada katılarak ecir kazanmak isteyenlere ve diğerlere farz-ı kifayedir. İlgili ayet böyle bir durumdan bahsediyor. Müslüman beldeler Nato tarafından işgal edilirken, bacıların ırzına geçilirken durum için değil.
Aksi taktirde önceki mesajımdaki soruma cevab veriniz: "Sahi ne gibi bir durum olsaydı olağanüstü (farz-ı ayn) olurdu?"
 
Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bahsettiğin âyet, farz-ı kifâye durumunda olan durum için. Yâni müslümanlar güçlü, küçük bir kafir topluluğa karşı sefer düzenliyor ise, mesela 10 bin askerle feth yapılabilecek yere 50 milyonluk devlettin komple cihada çıkması farz-ı ayn olmaz. Emir yeteri miktarda mucahidi seçer, onlara farz-ı ayndır. Ondan sonra cihada katılarak ecir kazanmak isteyenlere ve diğerlere farz-ı kifayedir. İlgili ayet böyle bir durumdan bahsediyor. Müslüman beldeler Nato tarafından işgal edilirken, bacıların ırzına geçilirken durum için değil.
Aksi taktirde önceki mesajımdaki soruma cevab veriniz: "Sahi ne gibi bir durum olsaydı olağanüstü (farz-ı ayn) olurdu?"

Başka bir durum olmasına gerek yok sevgili hocam.
Yukarda yazdiklariniz yeterlidir.
Konumla bu bağlantıyı ne zaman kurarsınız InşaAllah?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Başka bir durum olmasına gerek yok sevgili hocam.
Yukarda yazdiklariniz yeterlidir.
Konumla bu bağlantıyı ne zaman kurarsınız InşaAllah?
Asıl konuya geleceğim , geldim inşeAllah;
Bilhassa son 20 senedir İslam beldeleri İşgal edilmiş, yeraltı ve yer üstü zenginliklerimiz sömürülmüş, insanlarımız tecavüz ve esir edilmiş durumda iken Cihadın üzerimize farz (Nisa 75 - 76) olduğu aşikardır.

Yukarıda konuyu açtığın ilk mesajda seni tatmin etmeyen birbirine muhalif çeşitli kişi (hoca) ve gurupları dolaştığını yazdın. Dikkatimi celb ettiği gibi bahsettiklerin hiç birisi cihadı farz-ı ayn görmediğidir. Belki de bunu bilerek sende onlara meyletme, eğilim oluştu.
Böyle bir farz-ı aynı kendilerine mahrum eden ve çevresini de bundan uzaklaştıran, saptıran kişiler kendilerini mutmâin ettiler mi ki sana merhem olabilsinler? Tevhid akidesi sadece parlamento, hakimiyet ile sınırlarsak, mucahidleri ve muslumanları harici , murcie görürsek tâbi ki cihad ve menhecine buğz ederiz. Oysa
Seleme b. Nufeyl'den (r.anh) şöyle rivayet edilmiştir. Der ki:
Ben Rasulullah (s.a.v.) ile otururken bir adam girip şöyle dedi: _ Ey Allah'ın Rasulu! Atlar salıverilmiş ve silah bırakılmış. Bazıları savaşın artık olmayacağını, savaşın bittiğini iddia ediyorlar."
Rasulullah (s.a.v.) dedi ki: Yalan söylüyorlar. İşte şimdi savaş zamanı geldi. Ummetim bir grup Allah yolunda cihad etmeye devam edecektir. Muhalif olanlar, onlara zarar vermez. Allah onlarla bir kavmin kalblerini kaydırır ki, onlarla onları rızıklandırsın. Kıyamet kopuncaya kadar savaşırlar. İyilik daha atların kaküllerine Kıyamet gününe, cihad bitinceye ve Yecuc ve Mecuc çıkıncaya dek bağlıdır.
(Nesai rivayet etmiş. Nesai benzerleriyle hasen bir isnad ile rivayet etmiş. Kitabu'l-Hayl -Atlar- : 1, Ahmed: 4/104)
İbn Hibban Cubeyr b. Nefir, Nevvas b. Seman tarikiyle rivayet etmiş. Der ki; Rasulullah'a bir fetih nasip oldu. Ona varıp dedim ki: Ey Allah'ın Rasulü! Atlar salıverildi... hadisi. Nesai'nin rivayetine benzer bir şekilde rivayet etmiş. Mevarid'uz-Zeman, el-Cihad Babu devami'I-Cihad sf: 389-90. Bu rivayetle Seleme'nin rivayetinde geçen mubhem adamın Nevvas olduğunu da öğrendik. Konudaki hadise Cabir'in rivayeti de şahidlik etmektedir. Ummetimden bir grup kıyamete dek hak üzere savaşacaktır
. (Muslim, İmare: 53)


...

Hadiste de gördüğümüz ve anladığımız gibi Kıyâmete kadar cihad üzerine bulucak bir taife bulunacak. Bugünün farz-ı cihad ve mucahidlerden berî olanlar hangi sahih menheci anlatacaklar, savunacaklar ve yaşıyacaklar da bozulmamış fıtratlara şifa sunacaklar? Bilmem anlatabildim mi...
 
M Çevrimdışı

Muvahhid Mücahid

İslam-tr Mudâvimi
İslam-TR Üyesi
İçindeki boşluğu ancak selefin akidesi giderebilir kardeşim.Bu akideyi öğrenmen için birkaç kitap tavsiyesi verebilirim:
1-Ehli Sünnetin Muhaliflerine Cevabı - İbn Useymîn
2-Selef ehlinin akidesi-Neda yayınları
Bu iki kitabı okuyabilirsin inşallah.

Ayrıca kişinin o vadiden bu vadiye sürüklenmesinin sebeplerinden birisinin kalplerdeki bozukluklar olduğunu düşünüyorum.Ki Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in de dediği gibi:
"Şüphesiz ki bedende bir et parçası bulunmaktadır ki; o düzeldiğinde bedenin tümü düzelir. O bozulduğunda yine bedenin tümü bozulur. Dikkat edin! İşte o kalptir."

Kalbin için Allah'a dua etmelisin göreceksin ki yavaş yavaş o dağınıklık kalkacak ve doğrunun ne olduğunu anlamış olacaksın inşallah.Bunun için bidatlarda ısrar etme ve Rabbimiz tevbe et.Sürekli işlediğin bir günah varsa onu terk et ve Rabbimize dua et inşallah.

Yaşadığın durumun ne olduğunu inan ki anlıyorum.Bazen kişi çıldıracak gibi olur sorularının cevaplarından tatmin olmaz.Ama bu sorularının cevaplarının eksik olmasından değil kişinin nefsi emmaresindendir.Nefis mutmain olduğunda ise bu soruların cevaplarının ne olduğunu bilir.Soruların cevaplarının gerçek bir cevap olduğunu kavrar ve huzura kavuşur.Bu sebeple sana tavsiyem bol bol Allah'a yalvarman, tevbe etmen ve kalbini ve nefsini temizlemesi için Rabbimize dua etmendir.Bunu yaparken bu hale düşme sebebinin günahlar olduğunu ve Rabbimizin merhameti olmadan helak olacağını mutlaka ikrar ve itiraf etmelisin.

Bu konuda da sana birkaç kitap tavsiye edebilirim:
İbn Kayyım-Nefis Terbiyesi
İbn Kayyım-Kalbin İlacı
İbn Recep-Allah Sevgisinin Esintileri
Abdullah İbn Mübarek-Kitabüz Zühd ver Rekaik
Nefisle Cihad-Polen Yayınları
İbn Kayyım-Zikir ve Zikrin Faziletleri
İbn Teymiyye-Kalp amelleri
 
Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Asıl konuya geleceğim , geldim inşeAllah;
Bilhassa son 20 senedir İslam beldeleri İşgal edilmiş, yeraltı ve yer üstü zenginliklerimiz sömürülmüş, insanlarımız tecavüz ve esir edilmiş durumda iken Cihadın üzerimize farz (Nisa 75 - 76) olduğu aşikardır.

Yukarıda konuyu açtığın ilk mesajda seni tatmin etmeyen birbirine muhalif çeşitli kişi (hoca) ve gurupları dolaştığını yazdın. Dikkatimi celb ettiği gibi bahsettiklerin hiç birisi cihadı farz-ı ayn görmediğidir. Belki de bunu bilerek sende onlara meyletme, eğilim oluştu.
Böyle bir farz-ı aynı kendilerine mahrum eden ve çevresini de bundan uzaklaştıran, saptıran kişiler kendilerini mutmâin ettiler mi ki sana merhem olabilsinler? Tevhid akidesi sadece parlamento, hakimiyet ile sınırlarsak, mucahidleri ve muslumanları harici , murcie görürsek tâbi ki cihad ve menhecine buğz ederiz. Oysa
Seleme b. Nufeyl'den (r.anh) şöyle rivayet edilmiştir. Der ki:
Ben Rasulullah (s.a.v.) ile otururken bir adam girip şöyle dedi: _ Ey Allah'ın Rasulu! Atlar salıverilmiş ve silah bırakılmış. Bazıları savaşın artık olmayacağını, savaşın bittiğini iddia ediyorlar."
Rasulullah (s.a.v.) dedi ki: Yalan söylüyorlar. İşte şimdi savaş zamanı geldi. Ummetim bir grup Allah yolunda cihad etmeye devam edecektir. Muhalif olanlar, onlara zarar vermez. Allah onlarla bir kavmin kalblerini kaydırır ki, onlarla onları rızıklandırsın. Kıyamet kopuncaya kadar savaşırlar. İyilik daha atların kaküllerine Kıyamet gününe, cihad bitinceye ve Yecuc ve Mecuc çıkıncaya dek bağlıdır.
(Nesai rivayet etmiş. Nesai benzerleriyle hasen bir isnad ile rivayet etmiş. Kitabu'l-Hayl -Atlar- : 1, Ahmed: 4/104)
İbn Hibban Cubeyr b. Nefir, Nevvas b. Seman tarikiyle rivayet etmiş. Der ki; Rasulullah'a bir fetih nasip oldu. Ona varıp dedim ki: Ey Allah'ın Rasulü! Atlar salıverildi... hadisi. Nesai'nin rivayetine benzer bir şekilde rivayet etmiş. Mevarid'uz-Zeman, el-Cihad Babu devami'I-Cihad sf: 389-90. Bu rivayetle Seleme'nin rivayetinde geçen mubhem adamın Nevvas olduğunu da öğrendik. Konudaki hadise Cabir'in rivayeti de şahidlik etmektedir. Ummetimden bir grup kıyamete dek hak üzere savaşacaktır
. (Muslim, İmare: 53)


...

Hadiste de gördüğümüz ve anladığımız gibi Kıyâmete kadar cihad üzerine bulucak bir taife bulunacak. Bugünün farz-ı cihad ve mucahidlerden berî olanlar hangi sahih menheci anlatacaklar, savunacaklar ve yaşıyacaklar da bozulmamış fıtratlara şifa sunacaklar? Bilmem anlatabildim mi...


Allah razı olsun sevgili hocam..
Peki benim için çözüm nedir???
 
Abdulmuizz Fida Çevrimiçi

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Allah razı olsun sevgili hocam..
Peki benim için çözüm nedir???
Ecmâin kardeşim;
demek istediğim İslam'ın sadece bir cûz'ünü kendisine şiar edinerek yola çıkanlardan sakınmamız gerektiğidir. İslam sırf cihad demek olmadığı gibi, hakimiyet tevhidi, veya zuhd/tasavvuf hayatı veya maslahat gözetiyorum diye ircaya düşmek değildir. Aksine İslam sadece rizikosuz emirleri yerine getirerek değil, rizikolu ve rizikosuz İslam'ın tüm emirlerini yerine getirmek ve getirmeye çalışmak, bu akide üzerine bulunmaya azami cehd göstermektir.
Evet Hakimiyet mevhumu veya tekfire gösterdiği hassasiyetin zekatı kadarını cihaddan, mazlumdan bahsetmeyen, bunun için ilmiyle amelini birleştirmeyenlerden uzak duralım. Velev ki çok demogojik , sihirli söylemleri olsun. Müslüman dava adamıdır, hareket adamıdır, ideal sâhibidir. Suyun bile durgunu yosunlanıp bozulurken, İnsanın durgunu, yerinde sayanı da bir muddet sonra bozulur. Fakat hiç bir zaman sahih olmayan menhec ve sahibi ne kadar devingen olursa olsun, ne kendisine ne çevresine faydası olacaktır, aksine zarar....

Bize düşen; selefi salihin akidesini bir bütün (tevhid, zikir, cihad, edeb, ihlas, isim ve sıfat ) olarak ele alan âlimlerin dinlemek, onlarla hareket edebilmek, destek verebilmektir. Rabb'im fehm ve şuurumuzu açsın ve bizleri hidayet yoluna kavuştursun.
 
Tevhid Yolunda Çevrimdışı

Tevhid Yolunda

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ecmâin kardeşim;
demek istediğim İslam'ın sadece bir cûz'ünü kendisine şiar edinerek yola çıkanlardan sakınmamız gerektiğidir. İslam sırf cihad demek olmadığı gibi, hakimiyet tevhidi, veya zuhd/tasavvuf hayatı veya maslahat gözetiyorum diye ircaya düşmek değildir. Aksine İslam sadece rizikosuz emirleri yerine getirerek değil, rizikolu ve rizikosuz İslam'ın tüm emirlerini yerine getirmek ve getirmeye çalışmak, bu akide üzerine bulunmaya azami cehd göstermektir.
Evet Hakimiyet mevhumu veya tekfire gösterdiği hassasiyetin zekatı kadarını cihaddan, mazlumdan bahsetmeyen, bunun için ilmiyle amelini birleştirmeyenlerden uzak duralım. Velev ki çok demogojik , sihirli söylemleri olsun. Müslüman dava adamıdır, hareket adamıdır, ideal sâhibidir. Suyun bile durgunu yosunlanıp bozulurken, İnsanın durgunu, yerinde sayanı da bir muddet sonra bozulur. Fakat hiç bir zaman sahih olmayan menhec ve sahibi ne kadar devingen olursa olsun ne kendisine ne çevresine faydası olacaktır, aksine zarar....

Bize düşen; selefi salihin akidesini bir bütün (tevhid, zikir, cihad, edeb, ihlas, isim ve sıfat ) olarak ele alan âlimlerin dinlemek, onlarla hareket edebilmek, destek verebilmektir. Rabb'im fehm ve şuurumuzu açsın ve bizleri hidayet yoluna kavuştursun.


Kafam çok karışık. Dua edin lütfen..
Allahumme âmin.
Allah sizden razı olsun..
 
Ömer2 Çevrimdışı

Ömer2

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Yol uzun ve meşakkatli ama hayat çok kısa bu kısacık zaman zarfında ipucları olan quran ve sunnet bıze dogruları hakıkatları bırebır gostermekte. Bunun için evvela quran ve sunnetın doğru temsilcileri olanları ayırt etmek gerekmekte. Birileri hakkı soyler ama tutmaz bırılerıde hakkı bilmez ama tuttukları yolu dogru sanırsın.

Hepimiz bu yollardan gectık gecıyoruz

Abdulmuizfida abi dogru bır noktaya deginmiş evvela hakkı batıldan ayırmak lazım bunun içinde ciddi bir araştırma ve amel gerekmekte. Ameli olmayan helak olur.

Sahabe hayatını okuyarak cozdum ben bu işi elhamdulillah
Devamınıda onlar gıbı olan insanları takıp ederek tabı.

Düşeceğiz elbet kalkacağızda ama asla yenılmeyecegız.
 
Y Çevrimdışı

Yoldaki İşaretler

....
İslam-TR Üyesi
Esselamu aleykum.
Kardeşler siteyi yaklaşık 3 yıldır takip eden ve ondan daha kısa bir süredir sitede üye olan birisiyim.
Rüzgarın savurduğu yapraklar gibi ordan oraya savruluyorum. Herşeyi anlatmak istiyorum sizlere. Beni yanlış anlamayin ve lütfen kınamayın😔
Yarpuz'a 2 sene önce akidemi daha iyi öğrenebilmek ve suallarimi sormak için gitmiştim. 2 hafta kalacağımı planlayarak uçak biletimi ona gore almıştım.. Ama baktım ki suallerimi soracağım zat-ı muhterem benle ilgilenmediği ve suallarimi yanıtlamayıp beni ciddiye almadığı için anca 1 hafta dayanabildim. Dönüş icin ucak biletimin yanacagini bile bile direkt otobusle 15 saat yolculuk sonucu evime geri döndüm. Fakat bana yapılan bu tavırlardan sonra ister istemez akideye karşı da soğuk durdum,.normal klasik hanefi maturidi gibi takılmaya çalıştım. Tabi bu arada da bana yapılanları kendime yediremiyordum. Ama elden ne gelirdi ki... her neyse, daha sonra Abdullah yolcu hocayla görüştüm..
sohbete katıldım ama dayımın vefatından sonra gidemedim, araya boşluk girmişti.. Daha sonra ihlas cemaatinden kişilerle (hakikat kitabevi) görüştüm fakat sıcak gelmemişti. Daha sonra nurcu birkaç arkadaşla görüştüm. Ama hâlâ içimde bir boşluk vardı. Hem de çok büyük bir boşluk.. 2 sene önceki acı tecrübem ve hayalkirikliginin etkisi hâlâ devam ediyordu..bu yüzden siteye de pek giremiyordum.
Şimdi bu mübarek Ramazan gününde ne yapacağımı bilmiyor ve kara kara düşünüyorum.
Daha önceleri selefi akideyle ilgili de sofilerin delilleri beni etkilemişti. Tam da yarpuz hezimetinden sonra karşıma çıktıkları için onların delillerini can simidi gibi görmüştüm.. Fakat içimde hep acabalar acabalar acabalar var.. nereye gideceğim ben? Uzun yazdim hakkınızı lütfen helal edin ama gerçekten çıldırmak üzereyim..
Sizce ne yapabilirim?😔

Bu hakikati arayışın sancısıdır.Nice insanlar bu sancıyla Hak sancağa ulaşmıştır.size tavsiyem Resulullahın veda hutbesinde dediği 2 emanet olan Kuran ve sünneti çok iyi öğrenmeniz.Bu nasıl olur derseniz? bir meali çokça tefekkür ederek okuyun beraberinde bir siyer kitabı okuyun biiznillah hakikati fark edip tatmin olacaksınız.
Size tavsiye edebileceğim mealler
Ali Bulaç-> Nuzül Sırasına Göre Kuran Meali
Feyzül Furkan-Hasan Tahsin Feyizli
Siyer kaynağı olarak günümüz bir yazar olarak Hz.Muhammed ve Daveti-> Celalettin Vatandaş(çok istifade edilecek bir siyerdir inşAllah)
Tevhit kitapları piyasa çoktur size Tevhit Risalesi Külliyatı (Şeyh Muhammed bin Abdulvehhab) tavsiye edebilirim

Kalbi durumlarınız İbn Kayyum'un Kalbin İlacı Ve nefis Terbiyesi
Yine İbn Kayyum'un tefsir, siyer ve diğer tüm kitaplarını şiddetle tavsiye ederim.Rabbin hakkı hak olarak görmeyi nasip etsin.
 
Üst Ana Sayfa Alt