Tuvalet eğitiminde anne babaların bilmesi lazım gelen en önemli husus şudur;
Çocuk için alt ıslatmak bir haz ve keyif halidir.
Çocuk, tam da sıkışmış, zorda kalmış ve idrar yolu tam da dolu olduğu bir sırada rahatlamak için bırakır kendini. Ve bu sırada da haz alır ve rahatlar. Birçok çocuk vardır ki, bu rahatlama anında anne babasının karşısına geçer ve onların yanında altını ıslatır. Madem ki, alt ıslatmak bir haz ve keyif verici bir durumdur, o halde anneler bilmelidir ki, tuvalet alışkanlığı kazandırmaya çalışılan bir çocuktan aslında istenilen şey, bu hazzın elinden alınmasıdır. Bu nedenle, çocuklar altını ıslatırken aldıkları haz karşısında anne babalarının neden kızdığını, neden hemen telaşa kapıldığını anlamakta zorluk çekerler. İşte bu nedenle, çocuklarda tuvalet alışkanlığı başlayabilmesinin temel şartlarından biri, çocuğun bu haz duygusunu terk edebilecek bir yaşta olması gerekir.
Bu yaş ise, çocuktan çocuğa fark etmekle birlikte yaklaşık 18 – 24 ay arasında değişmektedir. Bununla birlikte, çocuğun tuvalet alışkanlığına başlayabilmesi için, idrar yollarındaki kaslarının yeterli olgunluğa ulaşmış olması gerekir ki çocuk bu kasları kontrol edebiliyor olsun. Bunun için de yaş aralığı yine 18 – 24 ay diyebiliriz.
Bu iki temel şart yerine gelmiş ise de bazı çocuklar tuvalet alışkanlığını hala kazanamıyorsa, bu durumun genelde üç temel sebebi vardır;
1- Çocuğun anne babasından gelen genetik bir alt ıslatma problemi varsa, muhtemel böylesi bir çocuk da altını ıslatacaktır. (Bazen bir ailede 3 çocuktan ikisi bu genetik durumdan etkilenmez ve tuvalet alışkanlığını erken yaşta kazanabilir ama bir çocuk anne babasından birinin alt ıslatma problemini taşıyabilir)
2- Çocuğun uykusu çok derindir ve altını ıslattığını fark etmiyordur.
3- Çocuk aile içinde rahat değil ve psikolojik bir baskı altında hissediyordur kendisini.
Eğer yukarıdaki saydığımız tüm şartlar yerine gelmiş ise ve herhangi bir sorun yok ise o takdirde izlenilecek yol şudur.
1- Çocuğun haz aldığı alt ıslatmasının aslında kendisini rahatsız eden bir durum olduğunu kendisi de anlaması gerekir. Bunun için ilk adım olarak gündüzleri çocuğa bağlanılan bez ıslaklığı çocuğa hissettirecek derecede kalitesiz bir bez olmalıdır. Çocuklar gündüzleri pahalı ve kaliteli bezlerin emiciliği ile ne altını ıslattığını hissediyor ne de ıslanmış olan altlarından rahatsız oluyorlar. Tuvalet alışkanlığı kazandırılacak çocuklar mutlaka bu dönemde ıslaklığı hissedebilecek bir bezle gündüzlerini geçirmelidir.
2- Tuvalet alışkanlığında önce büyük tuvalet, gündüz saatinde alıştırılmalıdır. Çocuklar büyük tuvaletlerini yaparken bunu genelde anne babalar hissder ve çocuğun yüz hatlarından büyük tuvalet yaptığı anlaşılır. Çocuk için büyük tuvalet aslında bir zorlamadır, bu zorlama eğer çocuğu daha rahat tuvaletini yapacağı bir yer gösterilir, öğretilirse çok kolay geçiş sağlanabilir. Bunun için büyük tuvalet alışkanlığında lazımlık kullanmak güzel bir yöntemdir. Çocuk ne zaman ki, büyük tuvaletini yapmaya çalışıyorsa, anne çocuğunu hazımlığa (lazımlık tuvalette olmalı) davet etmeli ve çocuk oturarak ve daha rahat olarak tuvaletini yapmayı öğrenmelidir.
3- Çocuğa tuvalet alışkanlığı gündüz kazandırdıktan sonra, aynı usul geceye alınmalıdır. (Hissettirici bir bez bağlama)
4- Çocuk büyük tuvaletine gündüz alıştığında aynı zamanda gece de altına kaçırmaz.
5- Bütün bunlar sabır içinde takip edilmeli, tebessüm ve hoşgörü annenin yüzünden eksik olmamalıdır. Anne eğer çocuğunun bu döneminde sinirli, kızgın veya çocuğunu küçük düşürücü tavırlar içinde olursa çocuk panik ve korku içine girer ve tuvalet alışkanlığını kazanamaz. Anne büyük bir olgunlukla çocuğunun bu döneminin de keyfini çıkartarak ona destek olmalıdır.
6- Tüm bu durumlara rağmen çocuk 3 – 4 yaşına gelmiş ve hala tuvalet alışkanlığı kazanamamışsa bir pedagog ile görüşülmesi gerekir.
Adem Güneş