Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çocuk Ve Dini Eğitim-2: Allah Korkusu

_katre_ Çevrimdışı

_katre_

الحمدلله
Site Emektarı
Çocuk ve Dini Eğitim-2: Allah Korkusu
mother-and-kids.png

Seyyaf ve Hümeyra’nın annesinden, çocuklarda din eğitimiyle ilgili 2. yazı:

Çocuk ve Dini Eğitim-2: Allah Korkusu

Korku kültürünün hakim olduğu bir ortamda yaşıyoruz; böyle yetiştirildik, bizi yetiştirenler de böyle yetiştirilmiş zaten. Çocuğuna “bak bir daha altına işersen, pi.pini yakarım senin” diyerek tuvalet eğitimi vermeye çalışan bir nesilden bahsediyoruz bu neslin evlatları olarak. Malesef aramızda hala bu terbiye metodunu(!) kullananlar olsa da, anneler artık daha bilinçli, attıkları adımları daha dikkatli atmaya çalışıyorlar. Daha müşfik oldukları için değil aslında, anneler her dönem annedir ve çocuğunu hayatta her şeyden daha çok sever; fakat bu durum çocuklara nasıl muamele etmesi gerektiğini yeni nesil annelerin artık daha iyi bilmesinden kaynaklanıyor. Sözkonusu dini eğitim olunca neler oluyor peki?

İçinde yaşadığımız toplumla birlikte sanki damarlarımıza enjekte edilmiş olan bu korku kültürü, ne yazık ki en çok Allah kavramı söz konusu olduğunda ortaya çıkıyor. Çocuklarımıza söz geçirebilmenin en iyi yolunun onları korkutmak olduğunu düşünüyoruz çünkü. Yemek yemiyor mu? “Bak baba kızar. Kızsana babası, yemeğini yemiyor!” Bir restaurantta huysuzluk mu etti, göster garsonları. “Bak amca kızar, cız yapar!” Misafirlikte durmuyor mu? “Bak şu teyze çok kızar, iğnesi var. Di mi teyzesi!” Somut örnekler söz konusu olunca kişileri kullanan anne, soyut durumlar karşısında vicdana hitap etmek zorunda hissediyor kendini. “Yalan söyleme, Allah yakar!” Anneye karşı gelme, Allah kızar” “Şöyle,böyle yapma. Allah çarpar!”

Çocuk henüz ne olduğunu bile tam olarak bilmediği, algılayamadığı bir varlıkla korkutuluyor. Çocuk eğitiminde asıl olan bir şey vardır.
Bir: çocuğa yaptığı bir davranışın yanlış olduğunu öğretmek için önce onu somutlaştırmak gerekir ki çocuk yaptığının neye mal olduğunu anlayabilsin. Örnek: Yalan söylersen kimse seninle arkadaş olmak istemez, oyuncaklarını paylaşmaz. Biz de babanla çok üzülürüz. vs
İki: Yaptığı kötü davranışa karşılık bir ceza verilecekse bu, zamana yayılmamalı, o anda verilmeli ki etkili olsun. Zaten çocuk çok inandırıcı bulmaz sizin birkaç saat sonra vereceğiniz cezayı(ya da “eve gidince sorarım ben sana” da kar etmez!) Bu durumda çocuğun yaptığı davranışın neticesini ahirete bırakmak da ne kadar mantıklı, varın siz düşünün. Hem de çocuk ahiret kavramının ne olduğunu bile bilmediği halde! Bu iki madde ile esasen Allah ile korkutmanın pedagojik olarak ne kadar yanlış olduğunu ve çocuk için pek bir şey ifade etmeyeceğinden bahsetmiş olduk. Gelelim ikinci kısma.

Çocuklarımıza dini değerler aşılamak istiyorsak, büyüdüklerinde içlerinde Allah korkusu taşıyan ahlaklı bireyler olmalarını istiyorsak bunu “müjdeleyin, nefret ettirmeyin“* hadisini düstur edinerek yapmalıyız. Allah kavramının küçük yaşta çok dayatılmaması gerektiğini söylüyoruz evet, zamanla 4 yaş sonrası sorgulamalar başladığında, soyut olan Allah’ı öğrenmek bilmek istediklerinde onlara Allah’ı sevdirmeliyiz, korkutmalı değil. Şu anda, Uçurtma Yayınları’nın Çocuğumu Ben Yetiştiriyorum serisindeki “Ben, Bana Verilenim” isimli kitabı okuyorum. Orada din konusu ele alınmış. Bir örnek vardı, çok iç acıtan. Çocuğun birisi diyor ki “ben Allah’ı sevmiyorum ama Peygamberimizi seviyorum. Çünkü Allah hep yakıyor, kızıyor, ateşe atıyor ama Peygamber çok şefkatli, çocukları çok seviyor” vs. Buyur burdan yak! Cümle gayet açık ve yorumlamaya, izaha gerek yok sanırım.

Peki, Kuran’da bu kadar azap, ateş, cehennem vs ayetleri var, “Allah’tan korkun” diyen ayetler de var. biz bu korku hissini hiç mi aşılamayacağız çocuklarımıza? Onlara korku bilmeden sadece sevgi ile mi yaklaşalım? Haramlardan nasıl sakındıralım? Bir kere akılda bulundurmamız gereken bir şey var. Ayetler 5-6 yaş altı çocuklara hitaben inmemiş. Çocukların kalplerine korku salmayı hedeflemiyor yani. İkinci olarak daha önceki yazıda da dediğimiz gibi, bizim nasıl bir hayat yaşadığımız çocuklarımız için en büyük örnek. Allah korkusu demek, haşa Allah’ı çocukların gözünde öcü gibi göstererek onları O’ndan uzaklaştırmak demek değildir. Allah’ı sevdireceğiz. Kişi sevdiği birinin kalbini kırmaktan korkmaz mı? Evdeki 4 yaşındaki çocuk bile, önce annesini seviyor. Sonra sevdiği bu annesini üzmekten korkuyor.Annem beni çok seviyor, e ben de onu seviyorum. Böyle yaparsam annem üzülür. İşte aşılanması gereken mantık tam da budur.

Çocuk birini sevdiğinde, onu üzmekten korkar. Bu durumda, o yanında olsa da olmasa da, o görse de görmese de, onun hoşuna gitmeyecek şeyleri yapmak istemez. Oysa siz bir çocuğun kalbine korku salarsanız, sizden ayrı kaldığı ilk anda, sizin yasaklarınızı çiğner, sizin hoşunuza gitmeyecek davranışlara yönelir. Çünkü siz onu, korkuyla sindirdiğinizi sanırsınız ama aslında sinmiş gibi yapar ve bulduğu ilk fırsatta yapacağını yapar. Etrafımda gördüğüm, çocukken başında takke(ya da başörtüsü), elinde tesbih gezenlerin büyüdüğünde İslam’dan uzak hayat yaşayanları, istisnasız bu korku kültürünün ürünü yetişkinler. Çocukken Allah ile korkutulmuş, sindirilmiş, aile zoruyla bir şeyleri yapmaya başlamış, yetişkin olup eline fırsat geçtiğinde kendini cehennemi davranışların içine bırakmış…

Tabi sadece ibadet ya da farzlar kapsamında değil bahsettiklerimiz. Önce ahlaki yaşantıdan bahsediyoruz ya hani, küçük yüreklere aşılamak istediğimiz. İşte çocuk Allah’ı sevdikçe, yalan söylemekten kaçınacak, Allah’ı sevdikçe dilini, elini, gözünü haramdan sakınacak. Büyüdükçe, somut algılar yerini soyut algılara bıraktıkça her şey kendiliğinden gelişiverecek inşaAllah.

*“Müjdeleyin, nefret ettirmeyin; kolaylaştırın, zorlaştırmayın.”

(Buhârî, İlim 12, Cihad 164; Müslim, Eşribe 70-71)

Biz, çocukta dini eğitimin nasıl olması gerektiği ve nasıl başlaması gerektiği ile yazmaya başladık, hatırlarsınız. Bu nedenle yazılarımızda ilk olarak hitap ettiğimiz kesim, soyut kavramları algılayamayan, minik çocuklarımız. Bunu göz önünde bulundurursanız daha anlamlı olacak inşaAllah. Yazılar devam ettikçe, çocuklarımızın yaşını büyütecek ve yeni konulara da giriş yapacağız inşaAllah.


Seyyaf ve Hümeyra’nın Annesi
 
A Çevrimdışı

Aleyna

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İyi bir çocuk yetiştirmek, hazineler dolusu bir servetten daha değerlidir.
çocuğum olunca okurum inşaAllah.
 
Ümmü Yasir Çevrimdışı

Ümmü Yasir

İşlerimizin hepsini düzelt Allah’ım...
İslam-TR Üyesi
İyi bir çocuk yetiştirmek, hazineler dolusu bir servetten daha değerlidir.
çocuğum olunca okurum inşaAllah.
Allah svt inşaAllah sanada nasip etsin bacım! Benim Allah cc bağışlarsa 3 tane var, çocuk güzel ama güzel olduğu Kadarda zor.. Nureddin Yıldız hocanın deyimiyle 950 sene de yaşasan 950 seneni son anına kadar çocuğunu yetiştirmeye adaman gerekiyor Nuh as misali... Ve Karşılık beklemeden yapacaksın bunu, dünyada bekledinmi Karşılık hüsrana uğrarsın.. Emeğinin karşılığını ahirette alacaksın inşaAllah..
 
Üst Ana Sayfa Alt