M
Çevrimdışı
Cübbeli, cezaevinden çıkarılması karşılığında hükümet aleyhinde konuşmayacağına söz verdi.
Cübbeli Ahmet Hoca, mahkeme süreci devam ederken kamuoyuyla paylaşılması için önemli bir mesaj gönderdi. Birçok sağlık problemleriyle mücadele eden Cübbeli Ahmet Hoca; "Beni buradan çıkarırsanız emniyet, yargı ve hükümet gibi kurumların aleyhine konuşmayacağım" dedi.
SAĞLIK SORUNLARI SONRASINDA GÜÇSÜZ KALDI
Yaklaşık 11 aydır Metris Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve 7 Aralık'ta tekrar hakim karşısına çıkacak olan Cübbeli Ahmet Hoca, kamuoyuyla paylaşılması için önemli bir mesaj gönderdi. Genç yaşlarda şeker hastalığına yakalanan ve ilerleyen zamanda; 'Behçet hastalığı, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlıkları, panik atak, görme bozuklukları' gibi sağlık problemleriyle de uğraşan, esaret ortamında olmasının da etkisiyle artan bu sağlık sorunları Cübbeli Ahmet Hoca'yı güçsüz bıraktı.
Bu nedenlerle sağlık durumu gün geçtikçe kötüye giden Cübbeli Ahmet Hoca; sevenleri ve kamuoyuyla paylaşılması için kaleme aldığı mesajında şunları söyledi:
"Kardeşler gerçekten bedenim çok zayıf düştü. Bu iş uzarsa veya ağır bir ceza söz konusu olursa ben artık çıktıktan sonra pek hizmet edecek kuvvet bulamayacağımı düşünüyorum.
'Arap öldükten sonra pilavı göğsüne dök' diye bir laf vardır. Bu yüzden bana bir iyilik yapılacaksa şimdiden yapılması gerekir. Biliyorsunuz her sohbetimde; askerimize, polisimize kısaca vatana ve millete hizmet eden herkese dualar ederdim. Ben çıktıktan sonra da emniyet, yargı ve hükümet gibi kurumların aleyhine konuşup; vatana, millete hizmet eden, terörle ve diğer tehlikelerle uğraşan bu kurumları yıpratacak hiçbir beyanda bulunmayacağıma dair Allah (Celle Celaluh)'a söz veriyorum.
Sizleri de şahit tutuyorum. Çünkü bu kurumların yıpranması diğer terör odaklarına fırsat verebilir. Bu yönde ifadeler kullanmaktan sizleri de sakındırıyorum."
Cübbeli Ahmet Hoca, "Özellikle bazı İslami grupların hala İran etkisiyle Suriye'deki Nusayri rejimi desteklediklerini duyuyorum; Ehl-i Sünnet'e yardım eden bir hükümetin, ayrıca Arakan'da ki Müslümanlar'a yardım eli uzatması hasebiyle, bizim onları yıpratmamamız gerektiğini göstermektedir.
Şimdi bu kadar Ümmet meselesi varken özellikle Filistin'deki Müslümanlar bu kadar zor durumdayken, benim nefsi meselemi öne çıkarıp intikam duygusuyla hareket etmem asla bağlı bulunduğum tasavvuf yoluna yakışmaz. Beni seven sizlerin de bu yolu tutmasını, kurumları yıpratacak ifadelerden sakınmanızı, Ümmet şuuruyla hareket edip nefsimizi geri planda tutmamızı, bir takım haksızlıklara uğramış isek de "Sabredip affedenin ecri Allah'a aittir" Ayet-i Kerime'siyle amel etmemizi, kendime de, sizlere de vasiyet ediyorum. Artık benim bu vasiyetimi duyduktan sonra her kim değiştirirse, bunun vebali değiştirenlere aittir. Allah'u Teala hakkıyla işiten, hakkıyla bilendir" dedi.
BAŞBAKANLIKTAN YARDIM İSTEDİ
Beraatı için Başbakanlıktan yardım isteyen Cübbeli Ahmet Hoca, " Bu vesileyle sizlerden kalıcı bir rahatsızlığa tutulmadan önce, tahliye olmam ya da beraat almam için; rica ve istirhamlarınızı hürmet, saygı içeren bir dille, benim sizin katınızdaki önemimi bildirerek başbakanlık sitesine ulaştırmanızı, bu hususta çok gayretli olmanızı, üzerinizde bulunan ilim hakkı hürmetine hepinizden Allah (Celle Celaluh) rızası için istiyorum.
Yarın çok geç olabilir; her işten önce bu çalışma içerisinde olmanız, ümmetimize hizmet etmemiz için çok faydalı olacaktır. Her kimin bunda bir katkısı olursa, ölünceye kadar bana nasip olacak tüm hizmetlerde ortağım olacak ve Ahiret'te nasibini alacaktır. Allah'u Teala hepinizi tesirli tebliğlerde bulunmaya muvaffak eylesin" diye konuştu.