H
Çevrimdışı
Dabbetül Arz ahir zamanda ortaya çıkacak alametlerden biridir. Dabbetül Arz konusuyla ilgili çok sayıda hadis vardır ve Dabbetül Arz konusu Kuran'da da yer almaktadır. Dabbe'nin ahir zaman alameti olarak ortaya çıkacağının haber verildiği ayet Neml Suresi'nin 82. ayetidir:
O söz başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların Bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. (Neml Suresi, 82)
Ayette haber verildiğine göre;
1. Dabbe, yerden mamuldür.
2. Dabbe, "konuşan" ve belli bir mesaj veren bir şey ya da varlıktır ve bu konuşması tüm insanlara yöneliktir.
Hadislerde de Dabbetü'l-Arz'ın bir adımda uzun mesafeler katedebileceği, insanlarla konuşacağı ve heryere gideceği anlatılmaktadır. Dabbenin, yerden mamul olduğunun bildirilmesi, metal, demir, bakır, çinko, kobalt, krom gibi yerden çıkan madenlerden oluşan bir yapısı olacağını göstermektedir. Bu maddeler, günümüzde kullanılan bilgisayarların temel yapısını oluşturmaktadır. İnsanlarla konuşması ve çok kısa sürede uzun mesafe katedebilmesi de, internet ağına işaret etmektedir. Bilindiği üzere, internet sayesinde artık bilgiye ulaşmak da, bilgiyi aktarmak da, insanlarla konuşup görüşmek ve iletişim kurmak da son derece hızlı ve kolay olmaktadır. İnternet ağı vesilesiyle, Kuran'ın insanlara anlatılması da daha hızlı olacaktır.
Ahir zamanda internet, İslam ahlakının yeryüzüne hakimiyeti açısından ehemmiyetli bir araç olacaktır. İnternet, Hz. İsa (as)’nın nüzulü ve Hz. Mehdi (as)’nin zuhuru devrinde, bu iki kutlu şahsa, İslam ahlakını rahatlıkla anlatmak, Kuran ahlakının dünya hakimiyetini sağlamak için sunulmuş özel bir imkandır. Günümüzde din ahlakının tebliği, dinsiz materyalist ideolojilerin geçersizliğinin anlatılması için yapılan çalışmalarda internet teknolojisi büyük fayda sağlamaktadır. İnternet vesilesiyle, Müslümanların ulaşamadığı hiçbir nokta kalmamakta ve Allah’ın dilemesiyle İslam ahlakı dünyanın dört bir yanına çığ gibi yayılmaktadır.
Ayrıca, "dabbe" kelimesinin Arapça'da "nekire" denilen, yani belirsiz kelime şeklinde kullanılmış olması, bunun o dönemde bilinmeyen, tanınmayan bir varlık olduğunu ifade etmektedir. Büyük müfessir Elmalılı Hamdi Yazır bu noktaya şöyle işaret etmektedir:
"Bu âyette "dâbbe" diye nekre (belirsiz isim) olarak geldiğinden bunun bildiğimiz dâbbelerden bambaşka bir dâbbe olması akla gelir..."
Elmalılı Hamdi Yazır gibi müfessirlerin dışında bazı sözlük yazarları da, kelime anlamı olarak "dabbe"nin hareket eden her türlü teknik aleti de ifade edebileceğini söylemişlerdir. Nitekim bilgisayar da, hareketleri ve hareketli görüntüleri aktaran, frekanslarla bilgi akışı sağlayan bir teknik alettir. Ancak daha önemli olan, ahir zamanın işaretlerinden olan bu yerden mamul "dabbe"nin "insanlarla konuşması"dır. Dünyada internetin ulaşmadığı bir ülke, bir millet, bir toplum neredeyse kalmamıştır. Üstelik, ileri teknolojinin ürünü olan internet her topluma kendi dili ile hitap etmektedir.
O söz başlarına geldiği zaman, onlara yerden bir Dabbe çıkarırız; o da, insanların Bizim ayetlerimize kesin bir bilgiyle inanmadıklarını onlara söyler. (Neml Suresi, 82)
Ayette haber verildiğine göre;
1. Dabbe, yerden mamuldür.
2. Dabbe, "konuşan" ve belli bir mesaj veren bir şey ya da varlıktır ve bu konuşması tüm insanlara yöneliktir.
Hadislerde de Dabbetü'l-Arz'ın bir adımda uzun mesafeler katedebileceği, insanlarla konuşacağı ve heryere gideceği anlatılmaktadır. Dabbenin, yerden mamul olduğunun bildirilmesi, metal, demir, bakır, çinko, kobalt, krom gibi yerden çıkan madenlerden oluşan bir yapısı olacağını göstermektedir. Bu maddeler, günümüzde kullanılan bilgisayarların temel yapısını oluşturmaktadır. İnsanlarla konuşması ve çok kısa sürede uzun mesafe katedebilmesi de, internet ağına işaret etmektedir. Bilindiği üzere, internet sayesinde artık bilgiye ulaşmak da, bilgiyi aktarmak da, insanlarla konuşup görüşmek ve iletişim kurmak da son derece hızlı ve kolay olmaktadır. İnternet ağı vesilesiyle, Kuran'ın insanlara anlatılması da daha hızlı olacaktır.
Ahir zamanda internet, İslam ahlakının yeryüzüne hakimiyeti açısından ehemmiyetli bir araç olacaktır. İnternet, Hz. İsa (as)’nın nüzulü ve Hz. Mehdi (as)’nin zuhuru devrinde, bu iki kutlu şahsa, İslam ahlakını rahatlıkla anlatmak, Kuran ahlakının dünya hakimiyetini sağlamak için sunulmuş özel bir imkandır. Günümüzde din ahlakının tebliği, dinsiz materyalist ideolojilerin geçersizliğinin anlatılması için yapılan çalışmalarda internet teknolojisi büyük fayda sağlamaktadır. İnternet vesilesiyle, Müslümanların ulaşamadığı hiçbir nokta kalmamakta ve Allah’ın dilemesiyle İslam ahlakı dünyanın dört bir yanına çığ gibi yayılmaktadır.
Ayrıca, "dabbe" kelimesinin Arapça'da "nekire" denilen, yani belirsiz kelime şeklinde kullanılmış olması, bunun o dönemde bilinmeyen, tanınmayan bir varlık olduğunu ifade etmektedir. Büyük müfessir Elmalılı Hamdi Yazır bu noktaya şöyle işaret etmektedir:
"Bu âyette "dâbbe" diye nekre (belirsiz isim) olarak geldiğinden bunun bildiğimiz dâbbelerden bambaşka bir dâbbe olması akla gelir..."
Elmalılı Hamdi Yazır gibi müfessirlerin dışında bazı sözlük yazarları da, kelime anlamı olarak "dabbe"nin hareket eden her türlü teknik aleti de ifade edebileceğini söylemişlerdir. Nitekim bilgisayar da, hareketleri ve hareketli görüntüleri aktaran, frekanslarla bilgi akışı sağlayan bir teknik alettir. Ancak daha önemli olan, ahir zamanın işaretlerinden olan bu yerden mamul "dabbe"nin "insanlarla konuşması"dır. Dünyada internetin ulaşmadığı bir ülke, bir millet, bir toplum neredeyse kalmamıştır. Üstelik, ileri teknolojinin ürünü olan internet her topluma kendi dili ile hitap etmektedir.