Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Demokratik Düzende İktidar, Kur'an-ı Kerimle Hükmetse Caiz Olur mu?

I Çevrimdışı

idris er

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
esselamu aleyküm demokrasi yönetiminde çıkarılan yasalar allahın kitabına aykırı olmasa hamasın idda ettiği gibi yani allahın haramını helal helalinide haram etmeyecek şekilde uygulansa bu haliylede din olurmu allah rızası için bilgilendirin birde islama göre yönetici nasıl seçilir detaylı açıklarmısınız allllahh sizden razı olsun teşekkürler
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Bir parti, Allahın indirdikleriyle yönetse bile, demokratik sistem ile başta olmasından dolayı çeşitli haramlar işlenir.

Demokratik sistemlerde Muhalefet partisi olur ki bu İslama aykırıdır.
Demokratik sistemlerde iktidara gelen, en baştan belirlenmiş bir süre için başa getirilmiştir.
Demokratik sistemlerde iktidara gelen, ülkede kafir vatandaşların oyunu almasında bir sakınca yoktur. Halbuki, İslam devletinde kafire seçme hakkı tanınmaz.
İslam’da bir ruhban sınıf olmadığı için, teokratik bir düzen söz konusu olmaz. Ancak, İslam hukukunda din ile dünya işleri ayrı olarak düşünülmez.




İslam'a uygun olan idareye gelme şekli 4 halifenin gelme şekline uymalıdır.
Bunlar ;


a- Ebubekir (r.anh.) Halife olduğu gibi Ashab-ı guzinin biatidir.
b- Ömer (r.anh.) Halife olduğu gibi tayin/atamadır. (Ebubekir'in, kendisinden sonra gelecek olan halifeyi seçmesi ve bunu halka onaylatması)
c- Osman (r.anh.) Halife olduğu gibi Şu'ra'nın adaylardan birini seçmesi sonucu.
d- Ali (r.anh.) Halife olduğu gibi El koyma. (Bir başka yorumla, direkt halk tarafından gerçekleştirilen halife seçimi. Medine halkının tek aday olarak gösterdiği Halife adayı Ali, halkın oylarıyla halife seçilmiştir.)





İslam'a Göre Demokratik Düzen

Demokrasi, halk için ve halk adına halkın hakimiyetidir. Demokratik düzende asıl olan iradeye, egemenliğe ve infaz hakkına sahip olan halktır. Kendi kendisinin efendisi olduğundan iradesini yürütme kudretine sahip olan halktır. Onun üzerinde hiç kimsenin egemenliği (üstünlüğü-efendiliği ya da hakimiyeti) yoktur. Bundan dolayı da yasa koyucu odur. Dilediği yasaları koyar, iptal etmeyi, dilediği yasaları da ilga ve iptal eder. Buna bizzat kendisi güç yetiremiyeceğinden kendi adına yasalar çıkarmak üzere vekiller seçer. Hakimiyetin ve yürütmenin sahibi halktır. Yönetimi halkın bizzat kendisinin yürütmesi güç olduğundan, halkın kendi koyduğu yasaları uygulamak için, halk kendi adına yöneticiler seçer. Böylece halk, kapitalist batı düzeninde yönetim kuvvetlerinin kaynağı olur. Efendi (hakim) olan, yöneten ve yasa koyan halktır.

İşte bu demokratik düzen, bir küfür düzenidir. Beşerin uydurduğu bir düzendir ve şerî hükümler de değildir. Bundan dolayı da bu düzenle yönetim küfürle yönetimdir. Demokrasiye davet etmek bir küfür düzenine davet olduğundan, ona davet etmek de veya onu herhangi bir haliyle almak da caiz değildir.

Bu demokratik düzen, İslâm'ın hükümlerine muhaliftir. Müslümanlar bütün işlerini Şeriat'ın hükümleriyle yürütmekle emrolunmuşlardır. Müslüman, Allah'ın kuludur. İradesini Allah'ın emirlerine ve nehiylerine uygun yönlendirir. Ummet de iradesini heves ve arzularına göre yürütme hakkına sahip değildir. Çünkü, onun hakimiyet hakkı yoktur. Ummetin iradesini yönlendiren Şeriat'tır, zira hakimiyetin sahibi Şeriat'tır. Böyle olduğu içindir ki ümmet yasa koyma hakkına sahip değildir. Çünkü, Şeriat koyucu yalnız Allah'tır. Ummetin tamamı, meselâ; faiz, ihtikar, zina veya içki gibi Allah'ın haram kıldığını mubah kılmaya toplanmış olsa, onun bu icmaının hiçbir kıymeti yoktur, çünkü İslâm hükümleriyle çelişmektedir. Eğer bunda ısrarlı olurlarsa savaşılır. Ancak Yüce Allah sultayı, yani yönetim ve yürütmeyi ummete tahsis etmiş, kendi adına hüküm ve infazı gerçekleştirmek için de yöneticinin nasbedilmesi ve seçilmesi hakkını ümmete vermiş ve Allah yöneticinin nasb edilmesinin (belirlenmesinin) de muhakkak beyat yoluyla olmasını emretmiştir. Sulta ve siyade-hakimiyet arasındaki fark işte böyle anlaşılır. Hakimiyet Şeriat'ın, sulta ummetindir.

Bu meseleyle ilgili aklıma ilk etapta gelenler bunlar. Daha fazla sakıncaların olması mumkundur.
 
Üst Ana Sayfa Alt