Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Doğum Günü Kutlamak Kişiyi Kutsamaktır

Ümmü Yasir Çevrimdışı

Ümmü Yasir

İşlerimizin hepsini düzelt Allah’ım...
İslam-TR Üyesi
doc49fum-gc3bcnc3bc.png
“Çocuğum çevrede gördüğü doğum günü kutlamalarına çok hevesleniyor. Ben kutlamak istemiyorum ama çocuğumun üzülmesini de istemiyorum. Ne yapmalıyım?”diye sormuş bir anne.

Önü alınamayan bir gösteriş çılgınlığına dönen ve neredeyse bir anane haline gelen bu ritüelin nerede duracağını hiç birimiz bilmiyoruz. Evlilik yıl dönümleri, doğum günleri, önceki yıllarda genelde daha Avrupai bir yaşam biçimini benimseyen aileler tarafından kutlanırdı. İslami anlayışa sahip aileler bu tür kutlamalara prim vermezlerdi.

Fakat nasıl olduysa bu kutlamalar İslami camianın da alışkanlığı oluverdi. Aile içinde kalsa iyiydi belki. Ancak doğum günleri için salon tutulur, parti yapılır oldu. Hatta doğum günü için davetiyeler bile bastırılıyor. Artık okullarda bizzat öğretmenler tarafından destekleniyor. Zengin veliler çocukların doğum günlerinde kocaman bir pastayı sınıfa getirip kutlama yapıyor. Genelde bir kaç gün önceden diğer çocukların haberi olduğu için bazıları hediye alıp sınıfta arkadaşlarına veriyor.

Çocukların çoğu bu kutlamaya heves ediyor. Yurtdışında olsa “Yavrum bunlar müslüman değil. Bu kutlamalarda bize ait değil.” diye açıklama yapmak kolay. Ama kendi ülkenizde, çoğunluğu müslüman olan bir ülkede çocuklara bunu izah etmek hiç kolay olmuyor.

İnsanın fıtratında mükemmeliyetçilik vardır. Çünkü insan cennete programlanmıştır. Bu yüzden daima elinde olanın daha iyisini hedefler. Bir çocuğun doğum gününü bu yıl basit bir pastayla kutlasanız da, gelecek yıl pastadan daha öte beklentiler içine girecektir. Hediye ister, sonra daha pahalısını ister. Komşunun çocuğuna, sınıf arkadaşına yapılan daha gösterişli bir kutlamayı talep eder…

Baştan itibaren doğum günü kutlamazsanız ve yeri geldiğinde doğum günlerinin kutlanmaya değer bir gün olmadığını anlatır, çocuğun her zaman değerli olduğunu fark ettirirseniz, çocuklar bu kutlamaların çok da önemli olmadığını anlıyorlar.

Bir de işin şu boyutu var. Kutlanacak günler arttıkça asıl değer vermemiz gereken iki bayramımıza verilen değer azalıyor. Oysa biz bayramları özlemle bekler, hazırlıklar yapar ve bayramları sevdiklerimizle beraber geçiririz. Bu iki bayram kişiye özel değildir. Herkesin bayramıdır. Hazırlıklar herkes içindir. Doğum günlerinde ise merkezde tek bir kişi vardır. Tek kişi hatırlanır ve tek kişiye hediye alınır. Bu açıdan bence doğum günü kutlamak, kişiyi kutsamaktır!

Çünkü kişiye her seferinde şu mesaj verilir: “Sen önemlisin! Sen özelsin! İyi ki doğdun, iyi ki varsın! Her şeyin en iyisine layıksın!” Oysa bir çocuk için anne ve babası tarafından sevilmek, ilgi görmek, sorunlarının paylaşılması, iyi davranışları karşısında takdir görmesi, özel günlere tahsis edilmeden bazen küçük hediyeler alınması yeterli olmalıdır. Ailesinden yeterince sevgi ve ilgi gören, sözlü veya fiziksel şiddet görmeyen çocuk zaten mutlu çocuktur. Okuldan eve geldiğinde annesinin yaptığı bir pasta, güzel bir sofra, haftasonu ailecek parka veya pikniğe gitmek, aile sohbetleri yapmak psikolojik gelişimi açısından çok önemli ve yeterlidir.

Küçük yaşlardan itibaren düzenli olarak doğum günü kutlanmış biri evlendiği vakit, doğum günlerinin unutulmasına tahammül edemiyor ve değer görmediğini, sevilmediğini düşünüyor. Sadece bu konu bile pek çok evlilikte huzursuzluk sebebi oluyor.

1 yaşındaki çocukların bile doğum günlerinin bir parti havasında kutlandığını düşününce bu işin birazda ebeveynlerin kendilerini tatmin etme yarışı olduğu inkar edilebilir mi? Ya da çocuğunun yanında olamadığı zamanların bir telafisi olarak abartılı doğum günü kutlamaları yapmak ve çocuğu hediyelere boğmak, bir nevi aldatmak değil midir?

Çocuklarımıza başkalarının mutluluğuyla da mutlu olmayı öğretelim. Durumu iyi olmayan bir arkadaşına hediye vermesini sağlayalım. Hatta yoksul bir aileyi beraber ziyarete gidip, vermenin ne kadar mutlu eden bir eylem olduğunu onlara gösterebiliriz.

Öte yandan, son yıllarda İslami camiada bu konuya şöyle bir izahat getirilir oldu. “Doğum günü kutlamak doğru olmasaydı, Peygamberimizin doğum gününü de kutlamazdık.” Kardeşlerim, biz zaten Allah Rasulünden veya Sahabelerden böyle bir kutlama şeklini öğrenmedik. Atalarımız, Alimlerimiz de bilmezdi böyle bir kutlamayı. Kabul edelim ki kutlu doğum haftaları, oruç tutmanın, salavat çekmenin, Peygamberin hatırlanmasının çok ötesine geçen, kapitalizme hizmet eden, 80 li yıllarda belli bir kesim tarafından türetilmiş günlerdir. Allah Rasulüne pasta yapmayı, “İyiki doğdun, doğum günün kutlu olsun efendim” yazmayı, sazlı sözlü geceler düzenlemeyi İslam’ın neresine koyacağız? Mümin olarak bize düşen Rasulümüzü anmak değil, getirdiği mesajları anlamak olmalıdır.

Ez cümle: Kendisine güvenen değil, Allah’a güvenen, nefsine kul olan değil, yalnızca Allah’a kul olan, küçük detaylarla mutlu olmayı bilen şahsiyetli bireyler yetiştirelim. Doğum günleriyle çocukları mutlu etmeye çalışmak, maalesef çocuğu bencilleştirmekten öteye gidemiyor…

Cahide Sultan
 
Nesîbe Lena Çevrimdışı

Nesîbe Lena

"عِشْ حَمِيداً، وَمُتْ شَهِيدًا"
Moderatör
Jazakallahu khayr ukhtim paylaşımın için. Gerçekten güzel ve gerekli bir yazıydı Allah yazandan da razı olsun. Hakikaten dünyevileşme yolunda atılmış ve atılan adımlardan biri bence doğum günleri. Yazıda da belirtildiği gibi bir süre sonra daha güzel bir hediye en güzel hediye diye diye dünya mal hırsı arttıkça artıyor ve asıl gaye yine unutulup gidiyor. Yetmiyor artık İslamı da islam da olmayan şeylere uyarlıyorlar, kendilerini islama uyarlamak yerine..

Allah bizleri öyle olmaktan ve öyle bir nesil yetiştirmekten muhafaza eylesin. Allahumma amin
 
Üst Ana Sayfa Alt