IŞİD medyasının ve üyelerinin, Usame Bin Ladin’i ve Ebu Musab ez-Zerkavi’yi takip ettiklerini iddia etmelerine karşın, son günlerde Taliban emiri Molla Muhammed Ömer’i tekfir etmeleri ve ve Taliban’ı sapıklık ile suçlamaları üzerine Furkan Medya’nın geçmişte Ebu Musab ez-Zerkavi ile yapmış olduğu röportajdan konu ile alakalı bir kesiti sizler ile paylaşma ihtiyacı hissettik:
Bildiğiniz üzere IŞİD’in iddialarına rağmen Şeyh Usame Bin Ladin (ra), Taliban emiri Molla Ömer’e halife biatı vermişti. Ebu Musab ez-Zekavi ise Usame Bin Ladin’e biatlı olarak Tanzim el Kaide adına Irak bölgesinde faaliyet yürüten bir komutandı.
Şeyh’in beyanatlarında da görüleceği üzere Ebu Musab ez-Zerkavi, Devle Cemaati’nin tefrika çıkaran (bölücü) siyasetinden ve aşırı tekfirci akidesinden beridir. Bunun yanı sıra ilgili beyanat açık bir şekilde gösteriyor ki; Ebu Musab Ez Zerkavi ile günümüz El Kaide emir ve üyeleri arasında hiçbir görüş ayrılığı da bulunmamaktadır.
Şehid Şeyh Ebû Mus’ab ez-Zerkavi diyor ki:
Allah yolunda cihad eden kendisinde bir takım bid’atler olsa bile oturandan daha hayırlıdır. İşi sana biraz açayım. İşte orada Taliban ve malumdur ki onlar Diyobendi medreslerinden çıkmış Maturidilerdir. Yine malumdur ki onlar Allah’ın şeriatının dışındakileri kabul etmezler. Allah yolunda savaşırlar ve Amerikan tuğyanının karşısında dururlar.
Bunun yanında onlarda bazı hatalar vardır ki biz bunu biliriz. Ancak onlar “Cezire Alimleri”nden olup tağut Abdullah bin Abdulaziz’e biat eden sahih akide sahiblerinden bana göre daha hayırlıdır. Onlar hangi sahih akideyi taşıyorlar ve Allah katında üstün olan kimdir? Molla Muhammed Ömer mi, onlar mı? Elbetteki Molla Muhammed Ömer, onlar gibilerinden dünyalar kadar hayırlıdır. Taliban onlardan yüzlerce kere daha hayırlıdır, hatta kıyas dahi yapılamaz, benzetilemez.”
[Şeyh Ebû Mus’ab ez-Zerkavi ile röportaj, Furkan Medya-Yapım 1427 hicri]
Ayrıca Şeyh, cihad görevini ifa eden ancak bazı bidatları bulunan gruplar ile ilgili olarak da şu sözleri beyan etti:
Şehid Şeyh Ebû Mus’ab ez-Zerkavi rahimehullah diyor ki:
“Ey kardeşim! Bid’atı olan ama Allah yolunda cihad eden bir sufiyi getir; onun ayağını öpeyim. O benim yanımda kendisini sahih akideye mensup sanarak oturandan daha hayırlıdır. Kişi müslüman ve mücahid kaldıkça o hayır üzeredir. O, oturandan her türlü daha üstündür. Onun cihadı benim onun bid’atından teberri etmemi engellemez. Aynı zamanda ona yardım etmeyi terketmeyi de gerektirmez.” [Şeyh Ebû Mus’ab ez-Zerkavi ile Röportaj, Furkan Medya-Yapım 1427 hicri]