Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
İslami Mağrip El-Kaide Örgütü
Ed-Dbdab’daki Halkımızın Ayaklanmasını Savunma, Destek ve Teyit Bildirisi
Zulmü kendi nefsine yasaklayan, kulları arasında da haram kılan Allah’a hamd, alemlere rahmet olarak gönderilen elçiye de salat ve selam olsun ve sonra:
Suriye ve Yemen’de iktidardaki zorbalara karşı devrimler sürerken kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına Cezayir’de de olsun Müslümanların gasp edilmiş hakları elde etmek ve yayılmış zulmü ret, Fransa’nın köleleri ve adamlarının ziyan ettiği onuru tekrar kazanmak için ayaklanmaları ve protestoları devam etmektedir.
Her ne kadar tüm illerdeki ayaklanmalar –aralarında El-Agvat’taki şerefli özgürlerin son ayaklanması da olmak üzere- nasihat, destek ve teyit anlamında üzerinde uzun uzun durmayı hak ediyor olsa da bizler bu bildiri aracılığıyla özellikle İllizi iline bağlı Ed-Dbdab’daki halkımızın onurlu ayaklanması üzerinde durmayı istedik. Adaletsizliği ortadan kaldırmak için ayaklanan ve baskıya karşı isyan eden o onurlu ve gururlu halka şöyle diyoruz:
1- Davanız adil ve onurlu bir davadır. Bu nedenle sempati duyulup desteklenmesi her Müslüman’ın üzerine vazifedir. Sizin yaptığınız, Allahu Teala’nın Müslümanların üzerine vacip kıldığı; mazlumu savunmadır. Salınmasını istediğiniz tutuklular da masumdur, tek suçları Şeyh, komutan mücahid Ebu Yezid’in (Allah onu korusun) akrabaları olmalarıdır. Zorba, aleyhlerinde Cezayirlilerin alıştığı türden sahte suç türetmiştir… Bu meselede şaşılacak bir şey yoktur. Zira tutuklanmaktan seksen yaşlarına varmış yaşlılar ve özürlüler bile kurtulamamıştır. Çünkü bizler merhamet ve şefkat kelimelerinin anlamını Haçlılardan efendileri dışında kimseye karşı bilmeyen; kanlı, suçlu bir rejimden bahsediyoruz. Öyle ki onunla eli kanlılık ve vahşette şu günlerde iğrençliğini takip ettiğiniz Suriye rejiminden başka kimse yarışamaz.
2- Bizler bu bildiri aracılığıyla her yerde ezilen Müslümanlara destek olma mantığından yola çıkarak El-Dbdab’daki özgür halkımızla dayanışmamızı ve sempatimizi ilan ediyoruz. Adil davalarını destekliyor, kendilerini cesaretlendiriyor, ayaklanmalarını sürdürmelerini, zulme karşı direnişlerine, despot hapislerindeki kardeşlerinin salınması taleplerine devam etmelerini teşvik ediyoruz. Ayrıca kendilerine Allah Resulü’nün (sallallahu aleyhi ve sellem) şu hadisini hatırlatıyoruz: Her kim, bir Müslüman’ın onur ve haysiyeti küçük düşürüldüğü ve hürmeti çiğnendiği bir durumda o Müslüman’ı yardımsız bırakırsa, Allah da o kişinin yardıma muhtaç olduğu bir zamanda onu yardımsız bırakır. Ve her kim bir Müslüman’ın onur ve haysiyeti küçük düşürüldüğü ve hürmeti çiğnendiği bir durumda o Müslüman’a yardımcı olursa Allah da o kişiye yardıma muhtaç olduğu bir zamanda yardım eder.’
3- El-Dbdab’daki kardeşlerimize ve halkımıza meşru olan her şekilde kendilerini destekleyip yardımcıları olacağımızı, bu yolda hiçbir çabadan kaçınmayacağımızı teyit ederiz. Biz onların evlatları, onların halklarıyız. Zalimlere karşı direnmek, mazlumlara yardımcı olmak, zayıf Müslümanların hürmetlerini ve namuslarını korumaktan başka bir şey için çıkmadık. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyor: ‘Müslümanlar birbirine şefkatte, sevgide, acımada bir vücut gibidir. Herhangi bir organ rahatsızlanıp şikayet ettiğinde, bir vücudun diğer organları onu rahatlatmaya ve korumaya koşarlar.’
4- El-Dbdab’daki halkımıza yardım ve destek amacıyla, El-Dbdab’da ayaklanan kardeşlerimizden bazıları İllizi valisini kaçırmayı başardı. Suçsuz esir kardeşlerimizin salınması için mücrim rejime bu şekilde baskı yapacaklardı. Ancak Allah Azze ve Celle’nin takdiri… Uzaklaşmaları esnasında Libya Ordusu tarafından yakalandılar. Ne yazık ki Libya savunma bakanı valiyi, Libya devrimi düşmanı, Kaddafi ailesinin ve oğullarının savunucusu Cezayir hükümetine teslim etti. Bizler bu bildiri aracılığıyla Libya tarafından yakalanan kardeşleri mücrim Cezayir rejimine teslim etmemesini talep ediyor ve El-Dbdab’da –Libya’daki kardeşlerinin kurtulduğu gibi- despotun boyunduruğundan kurtulmaya çalışan ayaklanmış devrimci kardeşlerini yalnız bırakmasını yakıştıramıyoruz. Kardeşlerimizin ve evlatlarımızın başına gelecek en ufak kötülükten onları sorumlu tutuyor, reddettiğiniz ve gömmek için kan akıtmaya devam ettiğiniz sürece de çürümüş Cezayir rejimine teslim edilmelerini zulüm, düşmanlık, despotlara destek sayıyoruz.
Genel olarak Cezayir’deki, özellikle de El-Dbdab, El-Agvat ve ayaklanmaların görüldüğü tüm bölgelerdeki halkımız:
Haksızlığa teslim olmamanız, zulme karşı direnişinizi sürdürmeniz, haklarınızı ve onurunuzu geri kazanmadaki ısrarınız bu onurlu direnişçi halkın derinliklerinde cihad ve devrim alevinin yanmakta olduğunun delilidir. Bu işaretler, Tunus, Mısır ve Libya’da olduğu gibi Cezayir’deki Firavun’un içinde boğulacağı selin yakın olduğunun habercisidir. Ancak bu kurban vermeden olmaz. Bedelinin ödenmesi, dağılmadan toplu hareket edilmesi gerekir. Allah’a tevekkül edin, saflarınızı birleştirin, çabalarınızı koordine edin ve ‘Onların üzerine kapıdan girin. Oradan girerseniz siz üstün gelirsiniz. Eğer gerçekten iman etmiş iseniz Allah’a tevekkül edin.’
Son duamız; hamd alemlerin Rabbine olsun.
İslami Mağrip El-Kaide Örgütü
18.01.2012
Tercüme: Cihad.Biz
İslami Mağrip El-Kaide Örgütü
Ed-Dbdab’daki Halkımızın Ayaklanmasını Savunma, Destek ve Teyit Bildirisi
Zulmü kendi nefsine yasaklayan, kulları arasında da haram kılan Allah’a hamd, alemlere rahmet olarak gönderilen elçiye de salat ve selam olsun ve sonra:
Suriye ve Yemen’de iktidardaki zorbalara karşı devrimler sürerken kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına Cezayir’de de olsun Müslümanların gasp edilmiş hakları elde etmek ve yayılmış zulmü ret, Fransa’nın köleleri ve adamlarının ziyan ettiği onuru tekrar kazanmak için ayaklanmaları ve protestoları devam etmektedir.
Her ne kadar tüm illerdeki ayaklanmalar –aralarında El-Agvat’taki şerefli özgürlerin son ayaklanması da olmak üzere- nasihat, destek ve teyit anlamında üzerinde uzun uzun durmayı hak ediyor olsa da bizler bu bildiri aracılığıyla özellikle İllizi iline bağlı Ed-Dbdab’daki halkımızın onurlu ayaklanması üzerinde durmayı istedik. Adaletsizliği ortadan kaldırmak için ayaklanan ve baskıya karşı isyan eden o onurlu ve gururlu halka şöyle diyoruz:
1- Davanız adil ve onurlu bir davadır. Bu nedenle sempati duyulup desteklenmesi her Müslüman’ın üzerine vazifedir. Sizin yaptığınız, Allahu Teala’nın Müslümanların üzerine vacip kıldığı; mazlumu savunmadır. Salınmasını istediğiniz tutuklular da masumdur, tek suçları Şeyh, komutan mücahid Ebu Yezid’in (Allah onu korusun) akrabaları olmalarıdır. Zorba, aleyhlerinde Cezayirlilerin alıştığı türden sahte suç türetmiştir… Bu meselede şaşılacak bir şey yoktur. Zira tutuklanmaktan seksen yaşlarına varmış yaşlılar ve özürlüler bile kurtulamamıştır. Çünkü bizler merhamet ve şefkat kelimelerinin anlamını Haçlılardan efendileri dışında kimseye karşı bilmeyen; kanlı, suçlu bir rejimden bahsediyoruz. Öyle ki onunla eli kanlılık ve vahşette şu günlerde iğrençliğini takip ettiğiniz Suriye rejiminden başka kimse yarışamaz.
2- Bizler bu bildiri aracılığıyla her yerde ezilen Müslümanlara destek olma mantığından yola çıkarak El-Dbdab’daki özgür halkımızla dayanışmamızı ve sempatimizi ilan ediyoruz. Adil davalarını destekliyor, kendilerini cesaretlendiriyor, ayaklanmalarını sürdürmelerini, zulme karşı direnişlerine, despot hapislerindeki kardeşlerinin salınması taleplerine devam etmelerini teşvik ediyoruz. Ayrıca kendilerine Allah Resulü’nün (sallallahu aleyhi ve sellem) şu hadisini hatırlatıyoruz: Her kim, bir Müslüman’ın onur ve haysiyeti küçük düşürüldüğü ve hürmeti çiğnendiği bir durumda o Müslüman’ı yardımsız bırakırsa, Allah da o kişinin yardıma muhtaç olduğu bir zamanda onu yardımsız bırakır. Ve her kim bir Müslüman’ın onur ve haysiyeti küçük düşürüldüğü ve hürmeti çiğnendiği bir durumda o Müslüman’a yardımcı olursa Allah da o kişiye yardıma muhtaç olduğu bir zamanda yardım eder.’
3- El-Dbdab’daki kardeşlerimize ve halkımıza meşru olan her şekilde kendilerini destekleyip yardımcıları olacağımızı, bu yolda hiçbir çabadan kaçınmayacağımızı teyit ederiz. Biz onların evlatları, onların halklarıyız. Zalimlere karşı direnmek, mazlumlara yardımcı olmak, zayıf Müslümanların hürmetlerini ve namuslarını korumaktan başka bir şey için çıkmadık. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyor: ‘Müslümanlar birbirine şefkatte, sevgide, acımada bir vücut gibidir. Herhangi bir organ rahatsızlanıp şikayet ettiğinde, bir vücudun diğer organları onu rahatlatmaya ve korumaya koşarlar.’
4- El-Dbdab’daki halkımıza yardım ve destek amacıyla, El-Dbdab’da ayaklanan kardeşlerimizden bazıları İllizi valisini kaçırmayı başardı. Suçsuz esir kardeşlerimizin salınması için mücrim rejime bu şekilde baskı yapacaklardı. Ancak Allah Azze ve Celle’nin takdiri… Uzaklaşmaları esnasında Libya Ordusu tarafından yakalandılar. Ne yazık ki Libya savunma bakanı valiyi, Libya devrimi düşmanı, Kaddafi ailesinin ve oğullarının savunucusu Cezayir hükümetine teslim etti. Bizler bu bildiri aracılığıyla Libya tarafından yakalanan kardeşleri mücrim Cezayir rejimine teslim etmemesini talep ediyor ve El-Dbdab’da –Libya’daki kardeşlerinin kurtulduğu gibi- despotun boyunduruğundan kurtulmaya çalışan ayaklanmış devrimci kardeşlerini yalnız bırakmasını yakıştıramıyoruz. Kardeşlerimizin ve evlatlarımızın başına gelecek en ufak kötülükten onları sorumlu tutuyor, reddettiğiniz ve gömmek için kan akıtmaya devam ettiğiniz sürece de çürümüş Cezayir rejimine teslim edilmelerini zulüm, düşmanlık, despotlara destek sayıyoruz.
Genel olarak Cezayir’deki, özellikle de El-Dbdab, El-Agvat ve ayaklanmaların görüldüğü tüm bölgelerdeki halkımız:
Haksızlığa teslim olmamanız, zulme karşı direnişinizi sürdürmeniz, haklarınızı ve onurunuzu geri kazanmadaki ısrarınız bu onurlu direnişçi halkın derinliklerinde cihad ve devrim alevinin yanmakta olduğunun delilidir. Bu işaretler, Tunus, Mısır ve Libya’da olduğu gibi Cezayir’deki Firavun’un içinde boğulacağı selin yakın olduğunun habercisidir. Ancak bu kurban vermeden olmaz. Bedelinin ödenmesi, dağılmadan toplu hareket edilmesi gerekir. Allah’a tevekkül edin, saflarınızı birleştirin, çabalarınızı koordine edin ve ‘Onların üzerine kapıdan girin. Oradan girerseniz siz üstün gelirsiniz. Eğer gerçekten iman etmiş iseniz Allah’a tevekkül edin.’
Son duamız; hamd alemlerin Rabbine olsun.
İslami Mağrip El-Kaide Örgütü
18.01.2012
Tercüme: Cihad.Biz
