Hanefî, Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî mezheblerine ve göre, Eğer efendi, cariyesini başka bir erkekle evlendirirse, artık onunla cima (cinsel ilişki) hakkı sona erer. Çünkü evlilik akti, kadının ifrâş (yatak hakkı) hususunda bir kişiye tahsis edilmesidir.
Evlilik, fıkhen cima hakkını sadece kocaya tahsis eder. Aynı anda iki erkeğin cima hakkına sahib olması câiz değildir. "Efendi, cariyeyi nikâhlı bir eş gibi kullanamaz; zira artık nikâhlı bir eşin hükmündedir."
İbn Kudâme (rahimehullah) şöyle der: “Efendi, cariyesini evlendirdiği zaman onun cima hakkı sona erer.” (İbn Kudâme el Makdisi, el-Muğnî, C. 9, Sf: 571)
Cariye nikâh altına girdiğinde efendisi onu artık kölelik yönünden kullanamaz. Bu, İslâm’daki iffetin korunması ve karışıklığın önlenmesi açısından zarurîdir.
Efendinin cariyesini bir adamla evlendirmesi durumunda cima hakkının bitmediğini söyleyen şâz görüşü savunanlar;
Ebu Hanife'nin öğrencilerinden İmam Zufer (rahimehullah) ve İmam Davud ez-Zâhirî ve Zâhirîler
Zâhirî mezhebi nasların zahirine bağlı kalır. Bu mezhebe göre, cariye kime aitse cima hakkı ondadır; evlendirme bu hakkı düşürmez. "Mulkiyet devam ettiği sürece cima hakkı devam eder" derler. Bu görüş çok az âlim tarafından benimsenmiş ve cumhur tarafından reddedilmiştir.
Delilleri ise;
1- Cariye mülktür, mülk devam ettiği sürece cima hakkı devam eder.
Efendi, cariyesini evlendirse bile, onun mülkiyeti hala efendidedir.
اِلَّا مَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْۚ “Sizin sağ ellerinizin malik olduğu (cariyeler) mustesna” (Nisa 24)
اَوْ مَا مَلَكَتْ اَيْمَانُهُمْ “Veya sahib oldukları cariyeler” (Mûminûn 6)
2- Evlilik, mülkiyetin cima hakkını düşürmez.
Derler ki: Eğer cariye hem nikah altına alınmış hem de mulkse, asıl olan mulkiyet hakkının önceliğidir.
Zâhirîler der ki: “Eğer evlilik, mülkiyete engel olacaksa bu, açık nass ile belirtilmeliydi. Oysa böyle bir nass yoktur.”
Ehl-i Sunnet bu sapkın görüşü şöyle reddeder:
1- Zina şubhesine yol açar: Aynı kadının iki erkek tarafından cima hakkına sahib olması mümkün değildir. Bu, hem şeriata hem iffete aykırıdır.
2- Kur’an’da cariyelerin iffeti korunmuştur:
وَأَنْكِحُوا الْأَيَامَىٰ مِنْكُمْ وَالصَّالِحِينَ مِنْ عِبَادِكُمْ وَإِمَائِكُمْ “...Mûmin kadınları ve mûminlerin cariyelerini evlendirin...” (Nûr 32) Bu ayet cariyenin iffeti ve yalnızca kocasına helal olması gerektiğini işaret eder.
3- Cumhurun icmâ derecesine yakın görüş birliği vardır. Dört mezheb uleması bu görüşü reddetmiştir.