Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Gönül bağıma adları nakşolmuş iki güzel hayvan. Atlarla aramdaki sevgi doğuştan gelir. Kedilerle olan sevgim Rasulullah aleyhi salatu ve sellem'in onların pis olmadığını buyurması, artığının temiz olması ve özellikle de kedinin içtiği sudan abdestin alınıyor olmasından gelir.
Aklıma yaklaşık 5 yıl önce ata ilk defa bindiğim gün geldi. Atın adı Bahoz'du... Kürtçe karşılığı ise fırtına... Boyu uzun, beyaza çalan gri renk üzerine siyah benekleri vardı. Uzun beyaz saçları ve neredeyse göğsüme kadar gelen üzengileri vardı(varın boyunu siz düşünün).. Neyse ben bu isimden dolayı atın hızlı olduğunu anlamıştım. Atın boyunun yüksek olmasından dolayı yüksek bir yere yaklaştırıp ata binmeyi düşündüm(ilk defa olacağı için üzengiyi kullanamamakta bunun bir diğer nedeni). Biraz ileride buna uygun bir yer bulmuştum... Bulduğum yer düz bir ovaya uzanan, etrafı ağaçlarla sıralanmış uzun bir yolun ilk durağıydı... Neyse atı yakınlaştırıp yüksekliğe çıktım. Elimde duran yulara sıkı sıkı bağlanmıştım... Atın üzerine tek hamlede çıkmak için davrandım... Tam o ara ayağım atın sol arka baldırına çarpmasıyla kendimi havaya atmam bir oldu... At ona işaret ettiğimi düşünecek olacak ki iki ayağım havadayken hareket edip koşmaya başladı... Yuları elimden kayıp düşmesiyle, yerdeki çamura uzanmam bir oldu... Her ne kadar acı bir anı olsa da buna rağmen atları sevmekten hiçbir zaman vazgeçmedim Köyde beslediğim kedide var onunda hikayesi başka zamana inşaAllah