بسم الله الرحمن الرحيم
Aziz Kardeşlerim Düşünüyorum Fethullah güleri burada çok guzel tanıyacağız. Bu çalışma, sünneti ve sahih islam akidesini öldürüp bidatleri ve şirki revaca getiren bir batıl önderinin Sünnet Anlayışı olarak takdim edilen görüşlerinin sünnetten ne kadar uzak olduğunu ispatlamak üzere hazırlanmıştır. Umulur ki Allah bu vesileyle kör kalplere basiret verir. Muvaffakiyet Allah‘tandır.
Kafirlere Hoşgörü
Allah Teâlâ Âyet-i kerime‘lerinde şöyle buyuruyor:
“Sizin dostunuz ancak Allah’tır,O’nun Peygamber’idir.Bir de,Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazlarını kılan, zekâtlarını veren müminlerdir.”
Mâide 55
“Eğer tövbe ederler, namazı kılarlar, zekat verirlerse artık onlar dinde sizin kardeşlerinizdir.”
Tevbe 11
Kendilerine kitap verilenlerden,Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resûlü’nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam'ı) din edinmeyenlerle, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.
Tevbe 29
“Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zâlimlerdir.”
Tevbe: 23
Meleklere İmandaki Problem:
Fethullah Gülen böyle diyor, lakin şeytani partileri desteklediği de bir vakıadır. Onun bu sözü melekler hakkında batıl bir akideye sahip olduğunu göstermektedir:
“(Cebrail dedi ki): “Biz ancak Rabb’inin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunların arasında bulunan her şey O’nundur.”
Meryem 64
“Kim Cebrâil’e düşman olursa, iyi bilsin ki bu Kur’an’ı Allah’ın izniyle senin kalbine o indirmiştir.”
Bakara 97
Cihad ve Sertlik
Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Ey Peygamber! Kâfirlerle ve münafıklarla cihad et, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir.O gidilecek yer ne kötüdür.”
Tevbe 73
“Oysa onlar Rabb’iniz olan Allah’a inandığınızdan dolayı Peygamber’i ve sizi yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer sizler benim yolumda savaşmak ve hoşnutluğumu kazanmak için çıkmışsanız, onlara nasıl sevgi gösterirsiniz? Ben sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilirim. İçinizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.”
Mümtehine 1
İbrahim Canan‘ın çalışmasını okurken kanımı donduran şu paragrafla karşılaştım (s.198-199):
Subhanallahi‘l-Azim! Hristiyanların teslis inancındaki baba; Fethullah Gülen‘e göre Hakikati Ahmediyye‘dir! İbret alın ey basiret sahipleri! Felsefeciler, hristiyanlar ve tasavvufçular bile bu kadar ileri gitmeye cesaret edemediler. Şu dinden ok gibi fırlayışa bakın!
Fethullah Gülen, Kuran‘dan İdrake Yansıyanlar kitabında bahsi geçen rivayet için Taberani‘nin Mucemi‘ni (8/258) vermiştir.Şimdi bunu inceleyelim
Taberani (8/258) ve Ebu‘ş-Şeyh Tabakat‘ta (4/113) Ebu Umame radıyallahu anh‘den rivayet ettiler. Heysemi dedi ki: Halid b. Yusuf es-Semti zayıftır.‖ Yunus b. Şuayb hakkında Buhari: münkerul hadis dedi. Bkz.: İbn Hibban Mecruhin (3/139) Zehebi de ravilerinden Abdunnur b. Abdillah‘ın yalancı olduğunu belirtmiştir. Bkz.: Ukayli Duafa (3/114) Mizanu‘l-İtidal (4/481) İbn Sunni (2/683) ve Deylemi (8620) Aişe radıyallahu
anha‘dan rivayet etmiştir. İsnadında iki illet vardır: Ebu İshak müdellis olup, tedlis sigası olan an‘ane ile rivayet etmiştir. Ahmed b. İbrahim el-Medeni meçhuldür.
Taberani (6/52) Yunus b. Nufey‘den rivayet etmiştir. Yunus b. Nufey meçhuldür. Muhammed b. Sad Ebu Cafer el-Avfi hakkında Hatib Tarih‘inde (5/322) leyyin:gevşek‖ demiştir. Bkz. Sualatu Hakim (178) Sad b. Muhammed el-Avfi hakkında Ahmed b. Hanbel: Ondan rivayet etmek helal olmaz demiştir. Bkz.: Hatib Tarih (9/126) Ebu Abdillah el-Huseyn b. Hasen el-Avfi zayıftır. Bkz.: Lisanu‘l-Mizan (2/278) Abdullah b. Naciye de meçhul bir ravidir. Taberani (22/451) İbn Ebi Ravvad‘dan mu‘dal olarak rivayet etti. İbn Ebi Ravvad tebeut-tabiindendir. Ya‘la b. Mugire meçhuldür.Diğer bir ravisi Muhammed b. Hasen b. Zebale hakkında İbn Hacer et-Takrib‘de yalancı olduğunu belirtmiştir.
Bu anlamdaki rivayetlerin sahih olmadığında muhaddisler ittifak etmişlerdir. Buhari, Ukayli, İbn Adiy, ed-Dulabi, Zehebi, İbn Kesir, İbn Hacer, Heysemi, Suyuti, Munavi ve Elbani‘yi bu hadisin; metin olarak münker, isnad olarak zayıf ve uydurma olduğunu belirten muhaddisler arasında zikredebiliriz
Bkz.: İbn Hacer Lisanu‘l-Mizan (6/332) Munavi et-Teysir (1/512) Heysemi Mecmau‘z-Zevaid (9/218) İbn Hibban Mecruhin (3/139) Ukayli ed-Duafa (3/114, 4/459) İbn Adiy el-Kamil Fi‘d-Duafa (7/180) Zehebi Mizanu‘l-İtidal (4/481) İbn Kesir el-Biday (2/74-75) Suyuti Camiu‘s-Sagir (1744) Elbani Daifu‘l-Camii‘s-Sagir (1611, 1235)
Özellikle İbn Kesir el-Bidaye‘de (2/74-75) bu manadaki rivayetin bütün tariklerini zikretmiş ve uydurma olduğunu belirtmiştir. Elbani de ed-Daife adlı eserinde (812, 5885 ve 7053) hadisin rivayet yollarını zikretmiş ve uydurma olduğunu açıklamıştır.
İnşallah zamanım olursa devam edecem devamı var...
Aziz Kardeşlerim Düşünüyorum Fethullah güleri burada çok guzel tanıyacağız. Bu çalışma, sünneti ve sahih islam akidesini öldürüp bidatleri ve şirki revaca getiren bir batıl önderinin Sünnet Anlayışı olarak takdim edilen görüşlerinin sünnetten ne kadar uzak olduğunu ispatlamak üzere hazırlanmıştır. Umulur ki Allah bu vesileyle kör kalplere basiret verir. Muvaffakiyet Allah‘tandır.
Kafirlere Hoşgörü
Fetullah Gülen de Papa‘ya gönderdiği mektubunda şöyle söylüyor: “Amacımız bu üç büyük dinin inananları arasında hoşgörü ve anlayış yoluyla bir kardeşlik tesis etmektir.” (9 Şubat 1998, Aksiyon, 167. sayı)
Allah Teâlâ Âyet-i kerime‘lerinde şöyle buyuruyor:
“Sizin dostunuz ancak Allah’tır,O’nun Peygamber’idir.Bir de,Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazlarını kılan, zekâtlarını veren müminlerdir.”
Mâide 55
“Eğer tövbe ederler, namazı kılarlar, zekat verirlerse artık onlar dinde sizin kardeşlerinizdir.”
Tevbe 11
Kendilerine kitap verilenlerden,Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resûlü’nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam'ı) din edinmeyenlerle, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.
Tevbe 29
“Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zâlimlerdir.”
Tevbe: 23
Meleklere İmandaki Problem:
Fethullah Gülen Cebrail aleyhisselam hakkında şöyle diyor: “Farz-ı muhal, o bile gelse Türkiye’de bir parti kursa, onun partisini bile desteklemem...” (23.11.1995, Savaş Ay ile Röportaj)
Fethullah Gülen böyle diyor, lakin şeytani partileri desteklediği de bir vakıadır. Onun bu sözü melekler hakkında batıl bir akideye sahip olduğunu göstermektedir:
“(Cebrail dedi ki): “Biz ancak Rabb’inin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunların arasında bulunan her şey O’nundur.”
Meryem 64
“Kim Cebrâil’e düşman olursa, iyi bilsin ki bu Kur’an’ı Allah’ın izniyle senin kalbine o indirmiştir.”
Bakara 97
Cihad ve Sertlik
Fethullah Gülen şöyle diyor: “Kimse kimseye inancından dolayı ithamda bulunmayacak, yine kimse kimseye dininden ya da dinsizliğinden dolayı taanda bulunmayacak. ...Vahşi insanlar (bağışlayın bu tabirimden dolayı) vuruşa vuruşa, dövüşe dövüşe bir şey gerçekleştirirler. Medeni ve aydın ruhlar düşüne düşüne, konuşa konuşa bu hedefi gerçekleştireceklerine inanırlar. Vahşet dönemini çok gerilerdebıraktığımız kanaatini taşıyorum.” (Bkz.Fethullah Gülen Web Sitesi - Ana Sayfa)
Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Ey Peygamber! Kâfirlerle ve münafıklarla cihad et, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir.O gidilecek yer ne kötüdür.”
Tevbe 73
“Oysa onlar Rabb’iniz olan Allah’a inandığınızdan dolayı Peygamber’i ve sizi yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer sizler benim yolumda savaşmak ve hoşnutluğumu kazanmak için çıkmışsanız, onlara nasıl sevgi gösterirsiniz? Ben sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilirim. İçinizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.”
Mümtehine 1
İbrahim Canan‘ın çalışmasını okurken kanımı donduran şu paragrafla karşılaştım (s.198-199):
―Hz.Meryem’in, Hz. İsa’ya hamile kalma meselesine temas eden “Biz ona ruhumuzu gönderdik de o, kendisine tastamam bir insan şeklinde göründü” mealindeki ayeti (Meryem 19/17) açıklarken, Hocaefendi, burada zikri geçen ruhun kim olduğu hususunda müfessirlerin ihtilaf ettiğini, çoğunluk itibariyle “Hz.Cibril’dir” dediklerini belirttikten sonra, Rasulullah’ın, Hz.Meryem’le nikahından söz eden bir hadisi hatırlatarak, bu ruh’un Hz.Peygamber’in ruhu olduğu ihtimalini dile getirir: “..Zira Hz. Meryem çok afife ve nezihe bir kadındı. Bu itibarla da gözlerinin içine başka hayal girmemişti ve girmemeliydi de. Ona sadece kendisine helal olan biri bakmalıydı. O da olsa olsa Efendimiz olabilirdi…” (Kur’an’dan İdrake Yansıyanlar 2/247-248) Hocaefendi, bu yorumunu, bir başka yerde, daha farklı yani Hakikat-ı Ahmediye yaklaşımıyla da te’kid eder. (Gülen, Fikir Atlası s.59)
Subhanallahi‘l-Azim! Hristiyanların teslis inancındaki baba; Fethullah Gülen‘e göre Hakikati Ahmediyye‘dir! İbret alın ey basiret sahipleri! Felsefeciler, hristiyanlar ve tasavvufçular bile bu kadar ileri gitmeye cesaret edemediler. Şu dinden ok gibi fırlayışa bakın!
Fethullah Gülen, Kuran‘dan İdrake Yansıyanlar kitabında bahsi geçen rivayet için Taberani‘nin Mucemi‘ni (8/258) vermiştir.Şimdi bunu inceleyelim
Taberani (8/258) ve Ebu‘ş-Şeyh Tabakat‘ta (4/113) Ebu Umame radıyallahu anh‘den rivayet ettiler. Heysemi dedi ki: Halid b. Yusuf es-Semti zayıftır.‖ Yunus b. Şuayb hakkında Buhari: münkerul hadis dedi. Bkz.: İbn Hibban Mecruhin (3/139) Zehebi de ravilerinden Abdunnur b. Abdillah‘ın yalancı olduğunu belirtmiştir. Bkz.: Ukayli Duafa (3/114) Mizanu‘l-İtidal (4/481) İbn Sunni (2/683) ve Deylemi (8620) Aişe radıyallahu
anha‘dan rivayet etmiştir. İsnadında iki illet vardır: Ebu İshak müdellis olup, tedlis sigası olan an‘ane ile rivayet etmiştir. Ahmed b. İbrahim el-Medeni meçhuldür.
Taberani (6/52) Yunus b. Nufey‘den rivayet etmiştir. Yunus b. Nufey meçhuldür. Muhammed b. Sad Ebu Cafer el-Avfi hakkında Hatib Tarih‘inde (5/322) leyyin:gevşek‖ demiştir. Bkz. Sualatu Hakim (178) Sad b. Muhammed el-Avfi hakkında Ahmed b. Hanbel: Ondan rivayet etmek helal olmaz demiştir. Bkz.: Hatib Tarih (9/126) Ebu Abdillah el-Huseyn b. Hasen el-Avfi zayıftır. Bkz.: Lisanu‘l-Mizan (2/278) Abdullah b. Naciye de meçhul bir ravidir. Taberani (22/451) İbn Ebi Ravvad‘dan mu‘dal olarak rivayet etti. İbn Ebi Ravvad tebeut-tabiindendir. Ya‘la b. Mugire meçhuldür.Diğer bir ravisi Muhammed b. Hasen b. Zebale hakkında İbn Hacer et-Takrib‘de yalancı olduğunu belirtmiştir.
Bu anlamdaki rivayetlerin sahih olmadığında muhaddisler ittifak etmişlerdir. Buhari, Ukayli, İbn Adiy, ed-Dulabi, Zehebi, İbn Kesir, İbn Hacer, Heysemi, Suyuti, Munavi ve Elbani‘yi bu hadisin; metin olarak münker, isnad olarak zayıf ve uydurma olduğunu belirten muhaddisler arasında zikredebiliriz
Bkz.: İbn Hacer Lisanu‘l-Mizan (6/332) Munavi et-Teysir (1/512) Heysemi Mecmau‘z-Zevaid (9/218) İbn Hibban Mecruhin (3/139) Ukayli ed-Duafa (3/114, 4/459) İbn Adiy el-Kamil Fi‘d-Duafa (7/180) Zehebi Mizanu‘l-İtidal (4/481) İbn Kesir el-Biday (2/74-75) Suyuti Camiu‘s-Sagir (1744) Elbani Daifu‘l-Camii‘s-Sagir (1611, 1235)
Özellikle İbn Kesir el-Bidaye‘de (2/74-75) bu manadaki rivayetin bütün tariklerini zikretmiş ve uydurma olduğunu belirtmiştir. Elbani de ed-Daife adlı eserinde (812, 5885 ve 7053) hadisin rivayet yollarını zikretmiş ve uydurma olduğunu açıklamıştır.
İnşallah zamanım olursa devam edecem devamı var...