Video Filipinler'de 300 Genç Aynı Anda Müslüman Oldu

300 genç aynı anda Müslüman oldu







İslam'ın en hızlı yayıldığı ülkelerden biri olarak bilinen Filipinler'de geçtiğimiz günlerde düzenlenen merasimle 300'ün üzerinde genç erkek ve kız İslam dinine geçti.

Küre Medya / Haber Merkezi
İslam’ın en hızlı yayıldığı ülkelerden biri olarak bilinen Filipinler’de geçtiğimiz günlerde düzenlenen merasimle 300′ün üzerinde genç erkek ve kız İslam dinine geçti.

Bir spor salonunda yapılan konferansın ardından İslam dinine geçmeyi önceden kabul eden gençler toplu olurak Kelime-i Şehadet getirdi.

İslam’ın en hızlı yayıldığı ülkelerden biri olarak bilinen Filipinler’de geçtiğimiz günlerde düzenlenen merasimle 300′ün üzerinde genç erkek ve kız İslam dinine geçti.

Bir spor salonunda yapılan konferansın ardından İslam dinine geçmeyi önceden kabul eden gençler toplu olurak Kelime-i Şehadet getirdi.

Gençlerin toplu olarak Kelime-i Şahedet getirmeleri ilginç görüntüler oluşturdu.

Filinpinler’de tebliğ çalışmalarını aralıksız sürdüren Müslümanlar, her geçen gün yüzlerce insanın hidayete ermesine vesile oluyor.

Geçtiğimiz yıllarda da Dubai’de düzenlenen bir törenle çoğunluğunu Filipinlilerin oluşturduğu 125 kişi toplu olarak İslam dinini seçmişti.

İşte o törenden görüntüler:

Rassd haber

Selamün Aleyküm,

!sLaM4eVeR ahi, bu haberi hepimizle paylaştığın için Allah c.c. senden razı olsun, İslam’ın ve müslümanların sayısının taa Filipinler gibi uzak diyarlarda hak ettiği yere ulaşması bizleri sevindirdi..

Filipinler’in nüfusu yaklaşık 90 milyon, ülkenin çoğunluğu Katoliklerden oluşuyor.. Genelde 4 milyonu bulan Müslümanlar Mindanao adasında yaşıyor.. Ülkede Moro İslami Kurtuluş Cephesi (MILF) 1970’lerden bu yana bağımsızlık için mücadele etmekteydi. 40 yıl içinde 120,000’den fazla insan öldü..

MILF ve Filipinler hükümeti 1 haftadan beridir Malezya’da uzun vadeli bir sulhe ulaşmak amacıyla müzakerelerde bulunuyordu.. Bu müzakereler şu ana kadar değişik aksamalara rağmen olumlu bir şekilde ilerledi..

MILF’in yaptığı anlaşma veya anlaşma cabasını Hudeybiye anlaşması ışığında değerlendirebiliriz.. Nasıl ki Peygamberimizi s.a.v. ashabın itirazlarına rağmen Mekkeli müşriklerle anlaşmaya vardıysa, MILF de bu noktada Peygamberin izinde yürümek arzusunda olduğunun adımlarını atmıştır.. Her ne kadar ilk etapta Hudeybiye anlaşmasının şartları Müslümanların lehine olmayacak gibi görünmüş olsa da, Allah Rasulü sulh edilerek Mekke’nin bile en kısa zamanda fethedileceğinin müjdesini vermişti..

Sadece Mekke fethedilmemiş bu anlaşmadan sonra, ayrıca sulh ortamıyla Müslümanlar için olumlu neticeler doğmuştu: 1. Bu antlaşmadan sonra Hayber fethedilmiştir. 2. Mekkeli müşriklerle savaş ihtimali geçici olarak kalktığı için iki tarafın halkı birbirine gidip gelmişler, görüşmüşler, İslâm hakkında bilgi alışverişi yapılmış ve birçok müşrik ihtida etmiş, İslâm ile müşerref olmuştur. 3. İki yıl sonra on bin kişilik bir ordu ile Mekke üzerine yürüyen müminler burayı kolayca fethetmişlerdir. 4. Daha önceleri müslümanları muhatap kabul etmeyen ve çözümü savaşta arayan müşrikler ilk defa bu antlaşmada karşı tarafı tanımışlar, onlardan güvenlik talep etmişler, müslümanların o yıl yapmak istedikleri umre ibadetini bir yıl sonra gelip yapmalarını kabul etmişlerdir. ( Kurtubî, XVI, 250 vd.)

Diğer bir açıdan bakarsak, Kur’an bile bu anlaşmanın mahiyetini Fetih Suresi’nin ilk ayetiyle teyid etmiştir.. “Şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik” ayeti kerimesiyle, Müslümanların kazandığı Bedir, Heyber, Hendek, vs. savaşları bir yana, Allahü Teala Hudeybiye anlaşmasıyla sonuçlanan Mekke'nin fethinin Müslümanlar için “apaçık bir fetih” olduğunu niyaz etmiştir..

Ebu Muhammed ALİ kardeşimizin verdiği Rassd Haber’indeki “Filinpinler’de tebliğ çalışmalarını aralıksız sürdüren Müslümanlar, her geçen gün yüzlerce insanın hidayete ermesine vesile oluyor” cümlesinde denildiği gibi, silahlı mücadeleyle 40 yıl sonunda ulaşılamayan hedeflerin, yakın zamanlarda ağırlık verilen dava çalışmaları sonucu 300 ve daha birçok haberi yapılmayan yeni Müslüman olmuş Filipinli kardeşlerimizin Kelime-i Şehadet getirmesini, 1400 yıl evvel vuku bulan Hudeybiye ruhunun tekrar canlanması olarak değerlendirebiliriz..

Sonuç olarak yukarıdaki söylemler bazında şu denilebilir, nasıl ki Hudeybiye anlaşması büyük bir kan dökülmeden yüce bir fetihle sonuç bulmuşsa, inşAllah bu anlaşma Sulu Sultanlığı’nın da tekrar canlanmasına vesile olacaktır.. Allahü Teala bizlere de İslam’ı yaşamayı, yaymayı ve rızasına ermeyi nasib eylesin mübarek Ramazan dolayısıyla..

maşallah subhanallah Allah dosdoğru yol üzerinde ayaklarını sabit kılsın