Zeynu-d Dîn Ebi-l Ferec ibni Receb el-Hanbelî rahimehullah dedi ki:
"Saptırıcı Hevâlar ve Şüpheler Fitnesine gelince; İşte bunlar sebebiyle Kıble Ehli parçalandı, bölük pörçük oldular ve bir-birlerini tekfir ettiler.
Böylece, kalpleri bir kişinin kalbi üzerinde toplanmış kardeşler gibi iken, bir-birlerine karşı düşman olup, fırkalar ve gruplar haline dönüştüler.
Bu fırkalardan da, -Kurtuluşa eren bir tek fırka dışında-, kimse kurtuluşa eremiyecek, Rasûlullah (s.a.v)'in mezkur sözünde belirtildiği gibi:
"Ümmetim'den bir Taife, Allah'ın emri gelinceye kadar, devamlı olarak hak üzerinde galib olacaklar, ve onlara muhalefet edenler ve onları yardımsız bırakanlar, -onlar devamlı bu hal üzerindeyken- onlara hiç bir şekilde zarar veremiyeceklerdir."
Ve onlar Âhir Zaman da, şu hadislerde zikredilen Gariblerdir:
"İnsanlar bozulunca, (çoğunluğun aksine) kendilerini düzeltenlerdir."
Ve onlar; "İnsanlar'ın Sünnet'ten bozduklarını düzeltenlerdir."
Ve onlar; "Dinleri ile, fitnelerden kaçanlardır."
Ve yine onlar; "Kabileler'in azınlıklarıdır (gurbetleri sebebiyle)."
Zira onlar (gün geçtikçe) azalıyorlar. Öyle ki, bütün kabileler içinde, onlardan sadece bir veya iki kişi mevcuttur.
Bazı kabileler de ise belki onlardan hiç kimse mevcut değildir. İslâm'a, ilk zamanlarında girenlerin durumunda olduğu gibi.
İmamlar bu hadisi, işte bu şekilde tefsir etmişlerdir."
Keşfu-l Kurbeti fi Vasfi Hâli Ehli-l Gurbeh
"Saptırıcı Hevâlar ve Şüpheler Fitnesine gelince; İşte bunlar sebebiyle Kıble Ehli parçalandı, bölük pörçük oldular ve bir-birlerini tekfir ettiler.
Böylece, kalpleri bir kişinin kalbi üzerinde toplanmış kardeşler gibi iken, bir-birlerine karşı düşman olup, fırkalar ve gruplar haline dönüştüler.
Bu fırkalardan da, -Kurtuluşa eren bir tek fırka dışında-, kimse kurtuluşa eremiyecek, Rasûlullah (s.a.v)'in mezkur sözünde belirtildiği gibi:
"Ümmetim'den bir Taife, Allah'ın emri gelinceye kadar, devamlı olarak hak üzerinde galib olacaklar, ve onlara muhalefet edenler ve onları yardımsız bırakanlar, -onlar devamlı bu hal üzerindeyken- onlara hiç bir şekilde zarar veremiyeceklerdir."
Ve onlar Âhir Zaman da, şu hadislerde zikredilen Gariblerdir:
"İnsanlar bozulunca, (çoğunluğun aksine) kendilerini düzeltenlerdir."
Ve onlar; "İnsanlar'ın Sünnet'ten bozduklarını düzeltenlerdir."
Ve onlar; "Dinleri ile, fitnelerden kaçanlardır."
Ve yine onlar; "Kabileler'in azınlıklarıdır (gurbetleri sebebiyle)."
Zira onlar (gün geçtikçe) azalıyorlar. Öyle ki, bütün kabileler içinde, onlardan sadece bir veya iki kişi mevcuttur.
Bazı kabileler de ise belki onlardan hiç kimse mevcut değildir. İslâm'a, ilk zamanlarında girenlerin durumunda olduğu gibi.
İmamlar bu hadisi, işte bu şekilde tefsir etmişlerdir."
Keşfu-l Kurbeti fi Vasfi Hâli Ehli-l Gurbeh