GÖNÜL ADAMI
Meskendir kalbi aşka; tebessüm eder yüzü
Hiç kimseyi kendinden, itmez gönül adamı.
Heybesinde gül vardır, dilinde tatlı sözü
Selam vermeden geçip, gitmez gönül adamı.
Karışmaz sonu gelmez, anlamsız kavgalara
Sevgi tohumu eker, aldırmaz kargalara
Direnir, tez yıkılmaz sert esen dalgalara
Deryayı salla geçer; batmaz gönül adamı.
Gelmese de kimi gün biraraya yakası
Akçeli işler ile pek yoktur alâkası..
Nuh gemisi gibidir geniş gönül takası
Kırsalar da asla kin; tutmaz gönül adamı.
El uzatmaz ağaca; dal kuru bir dal ise
Oturmaz meclislere, dilden düşen kal ise
Âkıbeti düşünür, hiç yüz vermez nefise
Bal olsa, haram ise; tatmaz gönül adamı.
Tüketse de ömrünü melânet çarşısında
Asla başı eğilmez haksızlık karşısında.
Rehberi Resûl'üdür hedefe koşusunda
Öldürseler, dostunu; satmaz gönül adamı.
Mahsulü diken ise gönül arâzisinin
Faydası yok kimseye şöhretli mâzisinin.
Ayarı tam olmalı akıl terâzisinin
Yanlışı doğrulara; katmaz gönül adamı.
Rîyâdan uzak yaşar, yoktur kirli maskesi
Dayanmaz tövbesine hata, günah lekesi
Saman alevi gibi, "üff" de, söner öfkesi
Surat asmaz, kaşını; çatmaz gönül adamı.
Ölçüsü Kitâbıdır, Sünnet-i Seniyyedir
Bilir ki her bir nimet, Rabbinden hediyedir
İmân ile son nefes, "görev-i asliyedir"
Seherde secdededir; yatmaz gönül adamı.
Mecit AKTÜRK