Çözüldü Güneş Doğduktan Sonra Sabah Namazı Kaza Olarak mı Kılınmalıdır?

Selamun aleykum. Sabah namazının vakti hakkında "güneş doğduktan sonra da eda olarak öğlene kadar kılınabilir, mesela sabah 10:00'da da kılınabilir ama efdal olan bu değildir" anlamında bir görüş var mıdır? Bu durumda bir kimse bile bile sabah namazına güneş doğmadan kalkmasa, güneş doğduktan sonra saat 10:00 11:00 gibi kalktı diyelim bu namazı eda olarak mı kılmalı?

Ben ne zaman sabah namazını uyku nedeniyle kaçırsam, öğlene kadar hep kaza niyetiyle kıldım. Eğer zayıf da olsa öyle bir görüş varsa, eda olarak kılmam daha iyi değil midir?

Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh,

Ehl-i sunnete göre güneş doğduktan sonra sabah namazı kaza olarak kılınır. Sabah namazının sunneti hakkında "düşman orduları kovalasa bile sabah namazının sünnetini terk etmeyin" manasındaki hadis-i şeriften dolayı sunneti de kaza olarak kılınır.

Sabah namazını güneş doğmuş olsa da kaza olarak kılınmaz, yine eda olarak kılınır diyen ve şu an sayfasını bulamadığımdan burada delillendiremediğim İbn Teymiyye'nin görüşü vardır. İbn Teymiyye (rahimehullah), bu görüşüne delil olarak;

İmam Mâlik’ten, o da İbn Şihab’tan, onun da Said b. el-Museyyeb (r.anhuma)’ten rivayet ettiğine göre Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Hayber’den dönerken, gecenin sonunda istirahat için konakladılar. (Orduyu) Sabah namazına kaldırmak için Bilal (r.anh), nöbetçi bırakıldı. Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ve ashabı da uyudular. Bilal, Allah Teâlâ hazretlerinin takdir ettiği kadar nöbet tuttu. Sonra yüzünü fecrin doğacağı cihete doğru çevirip yüklerine yaslandı ve o şekilde uyuya kaldı. Güneş ışınları onların üzerine vuruncaya kadar ne Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ne Bilal nede ordudan herhangi biri uyanamadı.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) telaşla uyanıp Bilal’e: Ya Bilal diye seslendi. Bunun üzerine Bilal: Ey Allah’ın Rasulu, seni uyutan Allah beni de uyuttu dedi.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): Yüklerinizi bineklerinize bindirin buradan gidiyoruz dedi.
Ordu bir muddet gidince, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), Bilal’e ezan okumasını emretti.
Sabah namazını kıldırdıktan sonra şöyle buyurdu: Biriniz namazı unutur da vaktinde kılamasa, hatırladığında onu kaza etsin.
(Muvattâ Mâlik bi rivayet-i Muhammed b. El-Hasen, Ebvabu’s-salat bab: Er-Raculu yensa es-Salate ev tefutuhu an vaktiha)
Zira Allah Teâlâ şöyle buyuruyor: “Beni anmak için namaz kıl” (Tâhâ 14)

İbn Teymiyye, bu rivâyeti getirerek Rasulullah (s.a.v.)'in kaza olarak kıldığına dair bir delil olmadığı ve sabah namazının efdal olan vaktinin çıkmış olsa da sabah namazının vaktinin çıkmadığını, zira kendisinden sonraki namazın vaktinin (öğle namazı ezanının) girmediğini zikretmiştir.
Fakat en baştan dediğim gibi bu görüş ehl-i sunnetin cumhurunun mûteber görüşü olmadığından güneşten sonra sabah namazının kılınması durumunda kaza olarak kılınmalıdır.