Ebu Esma şöyle anlattı:
“Ebu Zer Rebeze’de sürgünde iken onun yanına gittim. Siyah, çirkin ve güzel kokulardan yoksun bir hanımı vardı. Bize:
- Şu siyah kadın bana ne diyor, biliyor musunuz? Bana Irak’a gitmemiz gerektiğini söylüyor. Çünkü Irak’a gittiğimizde oranın halkı bize yardım edecekmiş. Halbuki benim sevgili dostum Rasulullah (s.a.v)’ın bana haber verdiğine göre; “Cehennem köprüsünün yanı başında kaygan bir yol vardır. Eğer yükünüz hafif olursa, o yolun tehlikesinden kurtulma ümidiniz daha fazla olur.” Ebu Nuaym/Hılyetu’l-Evliya 1/161.
Hasan Basri Rasulullah (s.a.v)’ın ashabını kastederek şöyle dedi:
“Öyle bir topluluk gördüm ki, helal mal edinmek isteselerdi elbette edinebilir, zengin olabilirlerdi. Kendilerine; “Neden dünyadan nasibinizi almıyorsunuz?” diye sorulduğunda, “Biz kalbimizi bozmasından korktuğumuz için zengin olmak istemiyoruz” diye cevap verirlerdi.” Kitabu’z-Zühd/Ahmed bin Hanbel 1483.