Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Hafız Ebu Nuaym el-İsfahani’den Sohbet Adabıyla İlgili 40 Hadis

E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Hafız Ebu Nuaym el-İsfahani’den Sohbet Adabıyla İlgili 40 Hadis


Hazırlayan ve Tercüme eden: Ebu Muaz


1- Aişe radıyallahu anha’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:

إن من شرار الناس الذين يكرمون اتقاء شرهم

“İnsanların en şerlileri; kötülüklerinden korkulduğundan dolayı kendilerine ikram edilen (saygı gösterilen)lerdir.”

(Ebu Nuaym Hilye (6/335) Sunenu’l-İsfahani (2248) sahihtir.

2- İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

المؤمن الذي يخالط الناس ويصبر على أذاهم أفضل من المؤمن الذي لا يخالط الناس ولا يصبر على أذاهم

“İnsanların arasına karışıp onlardan gelecek eziyetlere sabreden mümin, insanların arasına karışmayan ve onlara sabretmeyen müminden daha üstündür.”

(Ebu Nuaym Hilye (7/365) Sünenu’l-İsfahani (2249) sahih.

3- Sehl b. Sad radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لا تصحب أحدا لا يرى لك من الفضل كما ترى له

“Kendisi için gözettiği fazileti senin için gözetmeyen kimseyle arkadaşlık etme”

(Ebu Nuaym Hilye (10/25) Sunenu’l-İsfahani (2252) Deylemi (7732) Elbani Daiful-Cami (6237) isnadı zayıf. benzerini Ebu’ş-Şeyh Emsal’de Enes radıyallahu anh’den zayıf isnadla: (no:43) Elbani Daife (4785) Sehavi, “Kişinin kendisi için istediği şeyi kardeşi için de istemesi” emrini buna şahit göstermiştir.

4- Aişe radıyallahu anha’dan:

إن رسول الله صلى الله عليه و سلم أمرنا أن ننزل الناس منازلهم

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem insanlara seviyelerine göre hitap etmemizi emretmiştir.”

(Ebu Nuaym Hilye (4/379) Sunenu’l-İsfahani (2253) Ebu Nuaym Musnedu’l-Mustahrac (1/89) Beyhaki Şuab (7/462) Muslim (1/2) Ebu Ya’la (8/246) hasen.

5- Ebu Hureyre radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

الرجل الصالح يأتي بالخبر الصالح والرجل السوء يأتي بالخبر السوء

“Salih kimse Salih haberle gelir, kötü kimse de kötü haberle gelir”

(Ebu Nuaym Hilye (3/95) Sunenu’l-İsfahani (2257) Elbani Daifu’l-Cami (3152) isnadında metruk ravi vardır. Ebu Bekr el-Ezdî Hadis adlı eserinde (s.5) başka bir metruk ravi yoluyla Ebu Hureyre radıyallahu anh’den rivayet etmiştir. İbn Adiy’in (5/261) Enes radıyallahu anh’den çok zayıf bir isnadla şahidi vardır. Suyuti zayıf derken, Elbani uydurma olduğunu belirtmiştir.

6- Muaz b. Cebel radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

إذا أحببت رجلا فلا تماره ولا تجاره ولا تشاره ولا تسأل عنه فعسى أن توافق له عدوا فيخبرك بما ليس فيه فيفرق ما بينك وبينه

“Bir kimseyi seversen onunla tartışma, ona zulmetme, ona işaret etme, onu sorgulama. Muhtemeldir ki onun bir düşmanıyla karşılaşırsın da onda olmayanı sana haber verir böylece aranızı ayırır.”

(Ebu Nuaym Hilye (5/136) Deylemi (1090) İbn Sunni Amelu’l-Yevm ve’l-Leyle (199) Sunenu’l-İsfahani (2265) Elbani Daifu’l-Cami (299) ed-Daife (1420) Elbani münker demiştir. Mevkuf olarak sahihtir. Bkz.: Buhari Edebu’l-Mufred (545)

7- Ümm Gülsüm (bt. Ukbe) radıyallahu anha’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لم يكذب من نمى خيرا أو قال خبرا ليصلح بين الناس

“Hayra sebep olan veya insanların arasını düzeltmek için haber veren yalan söylemiş olmaz.”

(Ebu Nuaym Hilye (6/266) Tahavi Şerhu Muşkili’l-Asar (2917) Sunenu’l-İsfahani (2278) sahih.

8- Vasile radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لا تظهرالشماتة لاخيك فيعافيه الله ويبتليك

“Kardeşinin düştüğü olumsuz bir durumu yayma. Sonra Allah onu kurtarır da seni belaya uğratır.”

(Ebu Nuaym Hilye (5/186) Tirmizi (2506) Taberani (22/53) Sunenu’l-İsfahani (2291) hasen ligayrihi.

9- Ebu Hureyre radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

ان الرجل ليتكلم بالكلمة يضحك بها جلساؤه يهوى بها أبعد من الثريا

“Muhakkak ki kişi, meclisinde bulunanları güldürmek için bir kelime söyler de, bu sebeple Süreyya yıldızından daha uzak bir yere düşer.”

(Ebu Nuaym Hilye (3/164) Taberani (9/137) İbn Hibban (13/24) Ahmed (2/402) Sunenu’l-İsfahani (2294-95) hasen ligayrihi.

10- İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan:

نهى رسول الله صلى الله عليه و سلم عن النميمة ونهى عن الغيبة والاستماع الى الغيبة

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem laf taşımaktan, gıybet etmekten ve gıybete kulak vermekten yasakladı.”

(Ebu Nuaym Hilye (4/93) Sunenu’l-İsfahani (2297) Suyuti zayıf demiştir. Camiu’s-Sagir (9416)

11- İbn Abbas radıyallahu anhuma’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

من استمع الى حديث قوم وهم له كارهون صب في أذنيه الآنك

“Bir topluluğu onlar hoşlanmadığı halde (diğer rivayette onlar kendisinden kaçtığı halde) dinleyen kimsenin kulaklarına kurşun dökülür.”

(Buhari Edebu’l-Mufred (1159) Ahmed (1/359) Tirmizi (1751) Ebu Davud (5024) Ebu Nuaym Hilye (6/276) Sunenu’l-İsfahani (2304) sahih.

12- Muaz b. Cebel radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

أول ما نهاني عنه ربي بعد عبادة الأوثان عن شراب الخمر وملاحاة الرجال

“Rabbim Azze ve Celle’nin beni putlara ibadetten sonra yasakladığı şeylerin başında içki içmek ve insanlara kaba saba sözler etmek vardır.”

(Ebu Nuaym Hilye (9/303) Bezzar (2/116) Beyhaki Şuab (6/342) Ebu Davud Merasil (477) Sunenu’l-İsfehani (2307-2308) Elbani Daife (3345) Elbani zayıf dedi. Bunu Taberani zayıf isnadla Ebu’d-Derda radıyallahu anh’den Taberani, Beyhaki ve İbn Ebi Şeybe zayıf isnadla Umm Seleme radıyallahu anha’dan rivayet etmişlerdir. Ayrıca Urve b. Ruveym’den mürsel olarak rivayet edilmiştir.

13- Nevvas b. Sem’an radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

كبرت خيانة أن تحدث أخاك حديثا هو لك مصدق وأنت له كاذب

“Kardeşine bir söz söylediğinde onun seni doğrulaması, fakat senin ona yalan söylemen ne büyük bir hainliktir!”

(Ebu Nuaym Hilye (6/99) Sunenu’l-İsfahani (2313) isnadı zayıftır. Sufyan b. Useyd el-Hadrami radıyallahu anh’den zayıf isnadla; Ebu Davud (4973) Buhari Edebu’l-Mufred (393)

14- Ebu’d-Derda radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

من سمع من رجل حديثا لا يشتهي أن يذكر عنه فهو أمانة وإن لم يستكتمه

“Bir kimseden bir söz işiten onu nakletmeye heveslenmesin. Zira o gizli tutmanı istemiş olmasa bile, bir emanettir.”

(Ebu Nuaym Hilye (3/359) Ahmed (6/445) Sunenu’l-İsfahani (2314) zayıf.

15- Cabir radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

من ستر عورة فكأنما أحيى موءودة

“Bir ayıbı gizleyen kimse, diri olarak gömülen bir çocuğu diriltmiş gibi olur.”

(Ebu Nuaym Hilye (5/233) Taberani Evsat (8/97, 114) Sunenu’l-İsfahani (2315) zayıftır. Ukbe b. Amir radıyallahu anh’den zayıf isnadla: Ahmed (4/147)

16- Muaviye radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

إنك إذا تتبعت عورات الناس أفسدتهم أو كدت أن تفسدهم

“Muhakkak ki sen, insanların kusurlarının peşine düşersen onları ifsat edersin ya da neredeyse ifsat etmiş olursun.”

(Ebu Nuaym Hilye (6/118) Sunenu’l-İsfahani (2316) isnadında Abdullah b. Muhammed b. Said b. Ebi Meryem eleştirilen bir ravidir.

17- Harmele b. İyas radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

اتق الله وإذا كنت في مجلس فقمت عنه فسمعتهم يقولون ما يعجبك فأته وإذا سمعتهم يقولون ما تكره فلا تأته

“Allah’tan kork! Bir meclise gidip de oradan ayrıldığın zaman, onlardan işittiklerinden hoşuna gidenleri naklet. Hoşuna gitmeyenleri nakletme!”

(Ebu Nuaym Hilye (1/358) Sunenu’l-İsfahani (2317) Elbani Daife (1489) zayıf.

18- Aişe radıyallahu anha’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

إن الله يحب الرفق في الأمر كله

“Muhakkak ki Allah her işte Rıfkı (yumuşak muameleyi) sever.”

(Ebu Nuaym Hilye (6/350) Sunenu’l-İsfahani (2412) sahih.

19- Safvan b. Assal el-Muradi radıyallahu anh’den:

كنا مع النبي صلى الله عليه و سلم في سفر فأقبل رجل فلما نظر اليه رسول الله صلى الله عليه و سلم قال بئس أخو العشيرة وبئس الرجل فلما دنا منه أدنى مجلسه فلما قام وذهب قالوا يا رسول الله حين أبصرته قلت بئس أخو العشيرة وبئس الرجل ثم أدنيت مجلسه فقال رسول الله صلى الله عليه و سلم إنه منافق أداريه عن نفاقه فأخشى أن يفسد علي غيره هذا

“Nebi sallallahu aleyhi ve sellem ile birlikte bir yolculuktaydık. Bir adam bize doğru gelmeye başladı. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem onu görünce:

“Bu kimse, kavminin ne kötü bir mensubu ve ne kötü bir adamdır” dedi. Adam gelince onu meclisine yaklaştırdı. Sonra adam gidince dediler ki:

“Ey Allah’ın rasulü! Onu gördüğünde kavminin ne kötü bir mensubu ve ne kötü adam olduğunu söyledin. Sonra meclisine yaklaştırdın.” Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Şüphesiz o munafık bir kimsedir. Nifakını idare ettim ve başkalarını bana karşı ifsat etmesinden sakındım.”

(Ebu Nuaym Hilye (4/191, 6/285) Sunenu’l-İsfahani (2425) hasen

20- Cabir radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:

مداراة الناس صدقة

“İnsanları idare etmek (bazı kusurlarına göz yummak) sadakadır.”

(Ebu Nuaym Hilye (8/246) İbn Hibban (2/216) Sunenu’l-İsfahani (2426) Elbani Daife (4508) zayıf.

21- İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

من بدأ الكلام قبل السلام فلا تجيبوه

“Selamdan önce söze başlayana cevap vermeyiniz”

(Ebu Nuaym Hilye (8/199) Taberani (11/157) Sunenu’l-İsfahani (2495) Elbani Sahihu’l-Cami (3699) hasen.

22- Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

إذا مر رجال بقوم فسلم رجل من الذين مروا على الجالسين ورد من هؤلاء واحد جزأ عن هؤلاء وعن هؤلاء

“Bazı kimseler bir topluluğa uğrar da içlerinden biri onlara selam verirse ve o topluluktakilerden biri bu selamı alırsa, selam verenlere de, selam alanlara da yeterlidir.”

(Ebu Nuaym Hilye (8/251) Sunenu’l-İsfahani (2496) Elbani Sahihu’l-Cami (798) sahih.

23- Ebu’d-Derda radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لا يكون اللعانون شهداء ولا شفعاء يوم القيامة

“Çokça lanet okuyan kimseler (dünyada) şahit olamazlar ve kıyamet gününde de şefaatçi olamazlar.”

(Ebu Nuaym Hilye (3/259) Sunenu’l-İsfahani (2511) sahih.

24- Abdullah b. Amr Radıyallahu anhuma dedi ki;

كان يقال دع ما لست منه في شيء ولا تنطق فيما لا يعنيك واخزن لسانك كما تخزن ورقك

“Şöyle denilirdi: Bir delil üzere olmadığın şeyi bırak, seni ilgilendirmeyen şey hakkında konuşma, gümüşünü (paranı) koruduğun gibi dilini muhafaza et.”

İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (24) İbnü’l-Mübarek Zühd (s.29 no:89) Hennad Zühd (v.103) İbni Hibban Ravzatü’l-Ukala (s.55) Ebu Nuaym Hilye (1/288) sahih

25- Esved b. Asram el-Muharibi Radıyallahu anh’den;

قلت أوصني يا رسول الله قال أتملك يدك قال قلت فما أملك إذا لم أملك يدي قال أتملك لسانك قال فما أملك إذا لم أملك لساني قال فلا تبسط يدك إلا إلى خير ولا تقل بلسانك إلا معروفا

“Dedim ki bana tavsiyede bulun ey Allah’ın Rasulü!” Buyurdu ki;

“Eline sahip ol” Dedim ki;

“Elime sahip olamazsam?" Buyurdu ki;

“Diline sahip olamaz mısın?”

“Dilime de sahip olamazsam?" Dedim. Buyurdu ki;

“Elini ancak hayır için genişlet (hayır yolunda cömert ol), dilinle de sadece iyi şeyler söyle”

İbni Ebi’d-Dünya Kitabu’s-Samt (s.178, no:5) Taberani (1/281) Ebu Nuaym Ahbaru Isbehan (2/379) Ebu Nuaym Marife (854) Elbani Sahihu’t-Tergib (2867) hasen.

26- Zeyd b. Eslem Radıyallahu anh’den;

أن عمر ابن الخطاب رضي الله عنه اطلع على أبي بكر رضي الله عنه وهو يمد لسانه فقال ما تصنع يا خليفة رسول الله فقال إن هذا أوردني الموارد إن رسول الله قال ليس شيء من الجسد إلا يشكو إلى الله اللسان على حدته

“Ömer b. el-Hattab Radıyallahu anh, Ebu Bekr Radıyallahu anh’a uğradığında onu dilini uzatmış halde gördü. Dedi ki;

“Ne yapıyorsun ey Allah Rasulünün halifesi?” Dedi ki;

“İşte bu beni ne hallere soktu. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

“Vücutta dilin hiddetinden dolayı Allah’a şikâyetçi olmayan bir organ yoktur.”

Ebu Yala Müsned (1/4) İbni Sünni Amelü’l-Yevme ve’l-Leyle (7) İbn Ebi’d Dünya Kitabu’l-Vera (465/2) Ebu Bekr b. Nakur Fevaidu’l-Hisan (133/1) Ebu Nuaym Ruvvat An Said b. Mansur (209/1) Beyhaki Şuab (9/65) Elbani Sahiha (535) hasen.

27- Abdullah b. Mes’ud Radıyallahu anh dedi ki;

والذي لا إله غيره ما على الأرض شيء أفقر إلى طول سجن من لسان

“Kendisinden başka İlah olmayan zata yemin olsun ki, yeryüzünde dilden daha uzun süre hapsedilmeye muhtaç bir şey yoktur.”

Taberani (9/149) İbn Ebi’d Dünya Samt (s.190, no:16) İbnü’l-Mubarek Zühd (s.129 no:184) Ahmed Zühd (s.162) Hennad b. es-Seri Zühd (103) Ebu Nuaym Hilye (1/134) İbn Hibban Ravzatu’l-Ukala (s.48) Ebu Ubeyd Kitabu’l-Emsal (s.39 no:18) Askeri Cemheratu’l-Emsal (1/22) Elbani Sahihu’t-Tergib (2858) sahih.

28- Muaz b. Cebel radıyallahu anh dedi ki;

يا رسول الله أوصني قال اعبد الله كأنك تراه واعدد نفسك في الموتى وإن شئت أنبأتك بما هو أملك بك من هذا كله قال هذا وأشار بيده إلى لسانه

“Ey Allah’ın Rasulü! Bana tavsiyede bulun” Buyurdu ki;

“Allah’a O’nu görür gibi ibadette bulun. Kendini ölülerden say. Dilersen sana, kendisiyle bunlara sahip olabileceğin şeyi göstereyim.” Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, eliyle dilini gösterdi ve buyurdu ki;

“İşte budur.”

Kitabu’s-Samt (22) Taberani (20/175) Benzerleri; Ahmed (2/343) Ebu Nuaym Hilye (6/115, 8/202) Elbani Sahiha (1475) Sahihu’t-Tergib (2870) sahih.

29- Ya’la b. Ubeyd’den; Yanımıza Muhammed b. Sûka Radıyallahu anh girdi ve dedi ki;

دخلنا على محمد بن سوقة فقال : أحدثكم بحديث لعله ينفعكم فإنه قد نفعني قال لنا عطاء بن أبي رباح يا بني أخي إن من كان قبلكم كانوا يكرهون فضول الكلام وكانوا يعدون فضول الكلام ما عدا كتاب الله أن تقرأه أو تأمر بمعروف أو تنهى عن منكر أو تنطق بحاجتك في معيشتك التي لابد لك منها أتنكرون : ( وإن عليكم لحافظين * كراما كاتبين ) ( إذ يتلقى المتلقيان عن اليمين وعن الشمال قعيد * ما يلفظ من قول إلا لديه رقيب عتيد ) أما يستحي أحدكم أنه لونشرت عليه صحيفة التي أملى صدر نهاره كان أكثر ما فيها ليس من أمر دينه ولا دنياه ! !

“Size faydalanmış olduğum, sizin de faydalanacağınızı umduğum bir söyleyeceğim. Bize Ata b. Ebi Rebah Radıyallahu anh şöyle demişti;

“Sizden öncekiler, fuzuli sözlerden hoşlanmazlardı. Allah’ın kitabını okumak, iyiliği emretmek, kötülüğü yasaklamak ve geçimleri için söylemeye mecburen muhtaç oldukları sözler dışındakileri, fuzuli sayarlardı. Şu ayetleri inkar mı edersiniz;

“Hâlbuki Üzerinizde gözcü melekler, kıymetli kâtipler var.” (İnfitar 10-11)

“Hatırla ki, biri sağında, biri solunda iki melek, işlediklerini tesbit ederler.” (Kaf 17)

“Ağzından bir söz çıkmaz ki yanında hazır bir gözcü bulunmasın.” (Kaf 18)”

"Sizden biriniz, amel defteri açıldığında içindekilerin çoğunun ne diniyle nede dünyasıyla alakalı olmayan şeylerle dolmuş olmasından utanmaz mı?"

Beyhaki Şuab (4/274) Kitabu’s-Samt (78) Hennad Zühd (104) Ebu Nuaym Hilye (3/314, 5/3) isnadı sahih.

30- eş-Şa’bî Radıyallahu anh dedi ki; “

ما من خطيب يخطب إلا عرضت عليه خطبته يوم القيامة

İnsanlara hitap eden hiçbir hatip yoktur ki, kıyamet günü hutbesi kendisine arz olunmasın.”

İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (95) İbnü’l-Mübarek Zühd (136) Ebu Nuaym Hilye (4/312) isnadı hasendir.

31- İbn Abbas Radıyallahu anhuma’dan; “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

لا تمار أخاك ولا تمازحه ولا تعده يوما أو قال ما موعدا فتخلفه

“Kardeşinle çekişme ve ona şaka yapma. Ona bir söz verdiğinde sözünden dönme”

Kitabu’s-Samt (123) Tirmizi (1918) Buhari Edebü’l-Müfred (394) Ebu Nuaym Hilye (3/344) zayıf

32- Tarık radıyallahu anh’den;

كان بين سعد و خالد رضي الله عنهما كلام فذهب رجل يقع في خالد رضي الله عنه عند سعد رضي الله عنه فقال : مه إن ما بيننا لم يبلغ ديننا

Sa’d (b. Ebi Vakkas) ile Halid (b. Velid) radıyallahu anhuma arasında bir konuşma geçmişti. Bir adam Sa’d radıyallahu anh’ın yanına giderek Halid Radıyallahu anh’ın aleyhinde konuştu. Sa’d Radıyallahu anh dedi ki;

“Sus! Bizim aramızdaki şey dinimize varmadı.”

İbn Ebi Şeybe (31284) İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (248) Ebu Nuaym Tesbitu’l-İmame (162) Ebu Nuaym Hilye (1/94) sahih.

33- Cabir radıyallahu anh'den;

كنا مع النبي صلى الله عليه وسلم فهاجت ريح منتنة فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم : إن ناسا من المنافقين اغتابوا أناسا من المسلمين فلذلك هاجت هذه الريح

Bizler peygamber Sallallahu aleyhi ve sellem'in yanında idik. Çirkin bir koku geldi. Bunun üzerine Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

"Şüphesiz münafıklardan bazı insanlar, Müslümanlardan bazılarının gıybetini yaptı. İşte bu kokunun sebebi budur."

Abd b. Humeyd (1028) Buhari Edebu’l-Mufred (732) İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (618) Ahmed (3/351) Ebu Nuaym Hilye (8/121) Hasen.

34- Mutarrif (İbnuş-Şıhhîr) radıyallahu anh’den;

ليعظم جلال الله في صدروكم فلا تذكروه عند مثل هذا قول أحدكم للكلب : اللهم أخزه وللحمار وللشاة

“Allah’ın Celali göğsünüzde büyüsün. Biriniz O’nun ismini, köpeğine, eşeğine, koyununa “Allah’ım onun belasını ver” demek için zikretmesin.”

İbn Ebi Şeybe (7/179) İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (634) İbnü’l-Mubarek Zühd (s.71) Ebu Nuaym Hilye (2/208-209) sahih.

35- Hunas b. Suhaym dedi ki;

أقبلت مع زياد بن جدير من الكناسة فقلت في كلامي : ولا والأمانة فجعل زياد يكبي ويبكي فظننت أني أتيت أمرا عظيما فقلت له : أكان يكره ما قلت ؟ قال : نعم : كان عمر رضي الله عنه ينهانا عن الحلف بالأمانة أشد النهي

“Ziyad b. Hudayr (ya da Cüdeyr) ile mezbeleden dönmüştüm. Konuşmam arasında

“Hayır, emanete yemin ederim ki” dedim. Bunun üzerine Ziyad ağlamaya başladı, bir süre ağladı. Ben kötü bir şey yaptığımı anladım ve ona;

“Söylediğim çirkin bir şey miydi?” dedim. Dedi ki;

“Evet, Ömer radıyallahu anh bizleri emanet ile yemin etmekten şiddetle sakındırırdı.”

İbn Ebi’d-Dunya Kitabu’s-Samt (635) İbnü’l-Mubarek Zühd (s.70) Ebu Nuaym Hilye (4/196) hasen.

36- Ebu Salebe el-Huşeni radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

إن أحبكم إلي وأقربكم مني مجلسا أحاسنكم أخلاقا وان أبعدكم مني أسوأكم أخلاقا الثرثارون المتفيقهون المتشدقون

“Muhakkak ki sizlerin bana en sevimli ve en yakın olanlarınız ahlakı en güzel olanlarınızdır. Benden en uzak olanlarınız ise ahlakı en kötü olanlarınız, gevezelik yapanlarınız, sözü uzatıp gereksiz ayrıntılara dalanlarınız ve övünerek yapmacık konuşanlarınızdır.”

Ebu Nuaym Hilye (3/97, 5/188) Sunenu’l-İsfahani (2396, 2403) sahih.

37- Ebu Hureyre radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لا يشكر الله من لا يشكر الناس

“İnsanlara teşekkür etmeyen Allah’a şükretmiş olmaz.”

Ebu Nuaym Hilye (7/165, 8/389, 9/22) Sunenu’l-İsfahani (2422) sahih.

38- İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

من استعاذ بالله فأعيذوه ومن سألكم بالله فأعطوه ومن أتى إليكم معروفا فكافئوه فان لم تجدوا فاثنوا عليه حتى يعلم أنكم قد كافئتموه

“Allah’a sığınanı sığındırınız. Sizden Allah adıyla bir şey isteyene veriniz, size iyilikle gelene karşılık veriniz. Hiçbir şey yapamazsanız o iyiliği övünüz. Ta ki sizlerin karşılık verdiğiniz bilinsin.”

Ebu Nuaym Hilye (9/56) Sunenu’l-İsfahani (2423) sahih.

39- İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لا يجلس الرجل إلى الرجلين إلا على إذن منهما إذا كانا يتناجيان

“Bir kimse, fısıldaşan iki kişinin arasına onların izni olmadan giremez.”

Ebu Nuaym Hilye (8/198) Sunenu’l-İsfahani (2309) Elbani Sahiha (1395) sahih.

40- İbn Mesud radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

إذا كنتم ثلاثة فلا يتناجى اثنان دون الثالث فان ذلك يحزنه

“Üç kişi olduğunuz zaman içinizden ikisi, üçüncünüzü katmadan aralarında fısıldaşmasın. Zira böyle bir hareket onu üzer.”

Ebu Nuaym Hilye (4/107, 7/364) Sunenu’l-İsfahani (2310) sahih.
 
Üst Ana Sayfa Alt