Tarihi
Kudüs ve Mescid-i Aksa tarihte büyük savaşlara sahne olmuş ve İslamiyetin ilk Kıblesi olan o mübarek topraklar.
Mescid-i Aksa yada Beytü’l – Makdis, tarihte ilk olarak Hz. Adem A.S. tarafından yapıldığı rivayet edilir. Sonrasında ise Hz. İbrahim A.S. tarafından yeniden inşa edilmiştir. ALLAH (CC) doğrusunu bilir.
Hz. İbrahim tarafından yapılan Mescid-i Aksa, günümüze kısmen ulaşmış olan El-Aksa El-Kadim mescididir. Yani aslında bugün 2 tane Mescid-i Aksa vardır. Biri Hz. Adem, Hz. İbrahim ve son olarakta Hz. Süleyman tarafından yapılan Mescid-i Aksa El-Kadim denilen eski mescid, diğeri eski mescid üzerine Selahattin Eyyubi tarafından yaptırılan Mescid-i Aksa El-Cedid olan yeni Mescid.
Hz. İbrahim’den yaklaşık 1000 yıl sonra Hz. Davut A.S. yıkılan Mescid-i Aksa’nın yeniden yapımına başlamış ama bitiremeden vefat etmişti. Hz. Davut oğlu Hz. Süleyman’a Beytü’l - Makdis’i tamamlamasını vasiyet etmişti.
Hz. Süleyman A.S. Mescid-i Aksa El-Kadim’i her iki tarafa doğru büyüterek kıymetli taşlarla bezemiş ve o zamanki yeryüzünün en süslü, en gösterişli mabedini yapmıştı.
Kudüs ve Mescid-i Aksa sırasıyla M.Ö. 586'da Babilliler, M.Ö. 168'de Helenlerve M.Ö. 63 yılında Romalılar tarafından işgal edildi, yakıldı ve yıkıldı. Bu savaşlardan sonra Beytü-l Makdis’ten geriye bir duvar ve yıkıntılar kalmıştı. Bu duvar Hz. Süleyman mabedinden ayakta kalan ve yahudilerin altında ibadet ettikleri yer olup Ağlama Duvarı diye tabir edilen yerdir.
Kubbetüs-Sahra ile Mescid-i Aksa Arasında Kalan Ağlama Duvarı
Hz. Ömer (R.A.)
Kudüs 634 yılında ilk kez İslamiyet ile şereflendi. Halife Hz. Ömer R.A. Kudüs’ü feth ederek İslam topraklarına kattı. Hz. Ömer R.A. ilk olarak Beytü’l Makdis’i ve Muallak Kayasının(Sahra) bulunduğu Harem-i Şerifi temizledi ve Sahra üzerinde namazgah tarzında bir mescid yaptırdı.
Emeviler döneminde Halife Abdülmelik bin Mervan, Sahra Mescidini büyütüp yenileyerek Ömer Cami olarakta anılan Kubbetü’s-Sahrayı yaptırmıştır.
1095 yılında büyük bir Haçlı saldırısına uğrayan Kudüs hıristiyanların eline geçti. Hıristiyanlar ilk olarak Mervan'ın yaptırdığı Sahra Mescidini(Ömer Cami) yıkmışlar ve yerine büyük bir kilise yapmışlar, kubbesinede büyük bir haç asmışlardı.
Kubbetü-s Sahra 1800'lü Yıllar
Kubbetü-s Sahra 2000'li Yıllar
Kubbetü-s Sahra ve Çevresi
Kubbetü-s Sahra İçi
Selahattin Eyyubi
İslamın büyük komutanlarından Selahattin Eyyubi, haçlıların elinde bulunan Kudus’ü 1187 yılında yeniden feth ederek İslam topraklarına katmıştır. Haremi Şerife giren Müslümanlar ilk olarak hrıstiyanların kilise olarak kullandıkları Sahrâ kubbesinin üzerine çıkmışlar ve büyük altın haçı sökerek sahrayı tekrar islamlaştırmışlardır.
Selahattin Eyyubi, Mescid-i Aksa El-Kadim’i haçlardan, çanlardan temizlemiş ve üzerine Mescid-i Aksa El-Cedit’i inşa etmiştir. Ayrıca sahra üzerindeki kiliseyi yıkmış ve yerine muhteşem Kubbetü-s Sahra’yı yaptırmıştır. Bugünkü Mescid-i Aksa ve Kubbetü-s Sahra yapıları Selahattin Eyyubi’nin yaptırdığı yapılardır. Allah (CC) ondan razı olsun.
Müslümanların İlk Kıblesi
Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa idi ve namazlar Kıbleteyn'e kadar Mescid-i Aksa'ya doğru kılınıyordu. Ashabı Kiramdan Ebu Zerri'l Gıfari der ki: Ya Resulallah! Yeryüzünde ilk kurulan mescid hangisidir diye sordum.
Resulallah Aleyhisselam: Mescid-i Haram'dır buyurdu.
Sonra hangisidir diye sordum: Mescid-i Aksa'dır buyurdu.
Mescid-i Aksa ile Kubbetü-s Sahra Birlikte
İsra Yada Miraç Hadisesi
Kudüs'ün özellikle Haremi Şerif alanının İslamiyetteki önemi, Miraç olayının burada gerçekleşmiş olmasıdır. Hz. Peygamber, Hicret'ten bir yıl kadar önce Recep ayının 27. gecesinde Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya gelmiş, buradanda Allah katına çıkarılmıştır. Bu olay Kuran-ı Kerim'de İsra suresinde şöyle bildirilir.
İsra Suresi-1 : Bir gece, kendisine bazı delillerimizi gösterelim diye Muhammed kulunu Mescid-i Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya götüren Allah, noksan sıfatlardan münezzehtir. O gerçekten her şeyi işitendir, görendir.
Allac (CC), ayette Mescid-i Aksa'nın ve çevresinin mübarek kılındığını bildirmiştir. Mescid-i Aksa Beytü-l Maktis'tir yani Mukaddes Ev demektir. Nitekim Miraç ile ilgili hadiste Hz. Peygamber(A.S.) Burak'a bindim, Beytü-l Makdis'e vardım buyurmuştur.
Hacer-i Muallak
Hacer-i Muallak'ın kuzey-güney çapı 18 metre, doğu- batı çapı 13.5 metre uzunluğunda. Mübârek taşın en yüksek yeri ise yerden 2 metre, en alçak yeri yerden 1.25 metre yüksekliğinde.
Miraç Gecesi, Peygamber Efendimiz Göğe yükselirken ayaklarının altındanki kaya parcası da onunla birlikte kopmuş ve yükselmeye başlamış. Peygamber Efendimiz, bunu fark edince kayaya, “Dur!” diyor, bu noktada kaya havada asılı kalıyor. Onu havaya kaldıran kudretle, dur diyen güç arasında kalıyor. Bu yüzden, bu kayaya “Muallak Taşı” adı verilmiştir. Miraç olayının gerçekleştiği Muallak Taşı, bugün Kubbetü-s Sahra içinde bulunmaktadır.
Muallak Kayası
Muallak Kayasına Giriş