IRAKTAKİ SÜNNİ KATİLLERİ VE TÜRKİYE BAĞLANTILARI
İRAN ANALİZ ÖZEL /
Şiilik, Caferilik, İran, Humeyni, Mezhep çatışması, Vahdet, Vahhabilik, El Kaide gibi onlarca sözcüğün geçtiği her cümlede, her haberde, her makalede muhakkak surette İran yanlısı ve Şii Propangadasına hizmet eden aşırı tepkisel ve çoğunlukla ilmilikten uzak, hakaretler, tekfir ve ithamlarla dolu yorumlar yayımlanmaktadır.
İran Analiz sitesi güçlü ekibi, sağlam ve ilmi duruşu ile hakaret, sloganik üslub ve ciddiyetten uzak politikasına devam etmektedir.
İran, Şii ve Şiileştirme projelerinin hakikatinin ne olduğuna; ortadoğu özelinde, ülkemizde ve dünyada yaşanan bu çerçevede yaşanan gelişmelere dair çoğu TÜRKÇE İLK DEFA YAYIMLANAN çok hayati önemi haz bilgileri vermeye devam ediyoruz.
Türkiye’de Şiiler (Caferiler), Şiileşenler, İran yanlısı Şii propagandası yapanların gerçekte kimlerle ne tür kirli ve derin ilişkiler ağına sahip olduklarına dair TÜRKİYE KAMUOYUNU GERÇEKTEN DERİNDEN SARSACAK fotoğraf, bilgi ve vesikaları açıklıyoruz.
Bu dosyamızda Irak’ta Sünni kesimlere karşı katliam emirleri, fetvaları yayımlayan, İran’ın yüzde yüz desteklediği ve Irak’ta Sünni müslümanlardan yüzbinlercesini acımasızca katleden en güçlü oluşum olan Şii Abdulaziz el Hekim grubu ile her zaman vahdet yanlısı sahte bir görüntü çizen, gittikçe etkinliğini artırmaya çalışan Selahattin Özgündüz başkanlığındaki Şii Caferi cemaati arasındaki samimi ve derin ilişkileri ele alacağız.
Değerli okurlarımızı ilk defa gördükleri ve şok edici bu fotoğraflar, bilgiler ve belgeler karşısında izan sahibi bir insan olarak davranmaya, Şii mezhebinin ve önderliğini yapan İran Devleti’nin gerçek niyetinin ne olduğunu, Türkiye’deki Caferi camiasının belirli kişi veya gruplarca nasıl tehlikeli ilişkiler ile gelecek dönemde çirkin bir tuzak ve fitnenin içine çekildiklerini bilmelerini istiyoruz.
Öncelikle Şii fanatik Abdulaziz el Hekim adlı koyu bir Sünni düşmanı olan İran destekli Irak Yüksek İslam Konseyi (Silahlı Bedir Tugayları Mevcut) adlı örgütün yayımladığı bazı vesikalara yer verelim. Sünni alimlerin katledilmesi , Sünni camilerin yok edilmesi ve Irak’taki Sünnilerin katledilerek tasfiye edilmesi emirlerini içeren bu vesikalar için sitedeki Bedir Tugayları kısmını ziyaret ediniz.
Şimdi yüzbinlerce Iraklı Sünni müslümanı katleden, onlarca Sünni camisini yok eden, işgal eden ve tahrip eden İran destekli Şii Irak İslam Yüksek (Devrim) Konseyi adlı örgütün yayımladığı ve yürüttüğü yüzlerce resmi belgeden sadece küçük örnekler…
Öte yandan ülkemizde rahat şekilde dinlerini yaşamalarına rağmen Şiileştirme projesini yürütmekten çekinmeyen Selahattin Özgündüz adlı şahsın önderliğindeki Caferi Cemaatinin neler yaptığına gelince. ..
Caferilik İnancını Tanıtma, Araştırma ve Eğitim adlı dernekleri ile Caferiyol adlı Dergide açıkça Şii-Caferi progapandası yapmaktan çekinmeyen bu kesimler TÜRKÇE YAYIMLANAN bu dergilerinde Irak’ta en önde gelen, mezhep çatışmalarını tetikleyerek milyonlarca Sünni Arabı tehcir eden, yüzbinlercesini işkencelerle katleden el Hekim Önderliğindeki eli kanlı Şii terör örgüt temsilcileri ile görüşmekten, boy boy fotoğraf çekmekten ve bunları yayımlamaktan çekinmiyorlar!
Sözde Şii-Sünni kardeşliği, vahdet diye Türkiye’de açıkça Şiileştirme projelerini yürüten bu kesime bir noktaya kadar hoşgörülü davranmak hem insan olmanın, hem Müslüman olmanın hem de İslam’ın bir gereği olsa da açıkça terör eylemlerine bulaşmış ve bölgesel fitne projelerinin yürütücüsü konumundaki teşkilatlar ile sıkı bir işbirliği içinde olmaları kesinlikle kabul edilebilir bir şey değildir!
Irak’ta Ehli Sünnet kesimini Baasçı, Tekfirci, Vahhabi, Saddamcı, Navasıb, Yezid torunları diye çeşitli isimlendirmelerle katleden İran yanlısı Şii örgütlerle sıkı dirsek temasında olan Caferilerin Türkiye’de de ellerine fırsat geçirdiğinde bu tür cinayetler işlemeyeceklerini, mezhepçi tahriklerde bulunmayacaklarını, fitneye sebebiyet vermeyeceklerini kim iddia edebilir?
Öte yandan koyu bir Sünni düşmanı olan Irak’taki mezhep kışkırtmalarında son derece etkili vaazlar ve hutbeler veren, Irak halkı arasında nefret kazanmış olan Cemaleddin Sağir adlı Şii din alimi ile de görüşmekten sarf-ı nazar etmeyen Türkiyeli Caferiler acaba Türkiye’deki Müslümanlara bu fanatik Şii alimin dediklerinden farklı neler söylecekler? Ya da Türkiye halkı Caferilerin, Irak’taki ve dünya genelindeki Sünnilere karşı nefret dolu vaazlar veren Cemaleddin Sağir adlı Şii alimden gerçekten farklı düşündüklerine ve ondan ayrı olduklarına nasıl inanacaklar?
Türkiyedeki Şii Caferi liderlerin çok geç olmadan bu çirkin ve tehlikeli ilişkilere son vermeleri hem bu topraklardaki huzurun, barışın, iç dinamiklerin geleceği hem de gelecek nesillerin hakiki kardeşlik içinde yaşamalarının tek yoludur…
Irak’ta ve Lübnan’da Şii örgütler eliyle yapılan son olarak Bahreyn, Kuveyt ve Suudi Arabistan’a sıçrayan İran destekli Şii mezhep kışkırtmalarının ülkemize sıçramasından ilk etapta bu fitneyi yaymaya çalışan, fitne ve terör odaklı örgütler ile işbirliği içinde olanların sorumluluk sahibi olduklarını hatırlatıyoruz.
Eğer Selahaddin Özgündüz önderliğindeki bu Şii-Caferi hareket zerre kadar vahdet yanlısı ise ve samimiyet taşıyor ise Irak temaslarında neden tek bir Sünni merciiyet makamları ile, Sünni teşkilatlarla, alimlerle ve önde gelen aklı selim hareket önderleri ile değil de hep mezhep kışkırtmalarında taraf olan aşırı Şii örgütler ile görüşmüşlerdir? Bu soruların cevabını bu teşkilat yetkililerin vermeleri boyunlarının borçlarıdır. Yoksa Irak’ta gerçekte yaşanan katliam ve etnik temizliğin boyutlarının yavaş yavaş ayyuka çıktığı gelecek yakın günlerde bu sorulara çok daha muhatap olacaklarını hatırlatıyoruz bu kesimlere…
Toplum içinde Sünni-Şii, Alevi-Sünni refleksini ayakta tutacak tüm mezhepçi argümanlar, faaliyetler ve hareketlerin takipçisi olarak bunların dini değil, siyasal, stratejik ve uluslararası belirli odakların projelerinin bir parçası olduğunu İran Analiz sitesi olarak her ortamda en ciddi deliller ve vesikalar ile paylaşmaya devam edeceğimizi duyuruyoruz.
İRAN ANALİZ / STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ
http://irananaliz.com/?p=1347#more-1347
İRAN ANALİZ ÖZEL /
Şiilik, Caferilik, İran, Humeyni, Mezhep çatışması, Vahdet, Vahhabilik, El Kaide gibi onlarca sözcüğün geçtiği her cümlede, her haberde, her makalede muhakkak surette İran yanlısı ve Şii Propangadasına hizmet eden aşırı tepkisel ve çoğunlukla ilmilikten uzak, hakaretler, tekfir ve ithamlarla dolu yorumlar yayımlanmaktadır.
İran Analiz sitesi güçlü ekibi, sağlam ve ilmi duruşu ile hakaret, sloganik üslub ve ciddiyetten uzak politikasına devam etmektedir.
İran, Şii ve Şiileştirme projelerinin hakikatinin ne olduğuna; ortadoğu özelinde, ülkemizde ve dünyada yaşanan bu çerçevede yaşanan gelişmelere dair çoğu TÜRKÇE İLK DEFA YAYIMLANAN çok hayati önemi haz bilgileri vermeye devam ediyoruz.
Türkiye’de Şiiler (Caferiler), Şiileşenler, İran yanlısı Şii propagandası yapanların gerçekte kimlerle ne tür kirli ve derin ilişkiler ağına sahip olduklarına dair TÜRKİYE KAMUOYUNU GERÇEKTEN DERİNDEN SARSACAK fotoğraf, bilgi ve vesikaları açıklıyoruz.
Bu dosyamızda Irak’ta Sünni kesimlere karşı katliam emirleri, fetvaları yayımlayan, İran’ın yüzde yüz desteklediği ve Irak’ta Sünni müslümanlardan yüzbinlercesini acımasızca katleden en güçlü oluşum olan Şii Abdulaziz el Hekim grubu ile her zaman vahdet yanlısı sahte bir görüntü çizen, gittikçe etkinliğini artırmaya çalışan Selahattin Özgündüz başkanlığındaki Şii Caferi cemaati arasındaki samimi ve derin ilişkileri ele alacağız.
Değerli okurlarımızı ilk defa gördükleri ve şok edici bu fotoğraflar, bilgiler ve belgeler karşısında izan sahibi bir insan olarak davranmaya, Şii mezhebinin ve önderliğini yapan İran Devleti’nin gerçek niyetinin ne olduğunu, Türkiye’deki Caferi camiasının belirli kişi veya gruplarca nasıl tehlikeli ilişkiler ile gelecek dönemde çirkin bir tuzak ve fitnenin içine çekildiklerini bilmelerini istiyoruz.
Öncelikle Şii fanatik Abdulaziz el Hekim adlı koyu bir Sünni düşmanı olan İran destekli Irak Yüksek İslam Konseyi (Silahlı Bedir Tugayları Mevcut) adlı örgütün yayımladığı bazı vesikalara yer verelim. Sünni alimlerin katledilmesi , Sünni camilerin yok edilmesi ve Irak’taki Sünnilerin katledilerek tasfiye edilmesi emirlerini içeren bu vesikalar için sitedeki Bedir Tugayları kısmını ziyaret ediniz.
Şimdi yüzbinlerce Iraklı Sünni müslümanı katleden, onlarca Sünni camisini yok eden, işgal eden ve tahrip eden İran destekli Şii Irak İslam Yüksek (Devrim) Konseyi adlı örgütün yayımladığı ve yürüttüğü yüzlerce resmi belgeden sadece küçük örnekler…
Öte yandan ülkemizde rahat şekilde dinlerini yaşamalarına rağmen Şiileştirme projesini yürütmekten çekinmeyen Selahattin Özgündüz adlı şahsın önderliğindeki Caferi Cemaatinin neler yaptığına gelince. ..
Caferilik İnancını Tanıtma, Araştırma ve Eğitim adlı dernekleri ile Caferiyol adlı Dergide açıkça Şii-Caferi progapandası yapmaktan çekinmeyen bu kesimler TÜRKÇE YAYIMLANAN bu dergilerinde Irak’ta en önde gelen, mezhep çatışmalarını tetikleyerek milyonlarca Sünni Arabı tehcir eden, yüzbinlercesini işkencelerle katleden el Hekim Önderliğindeki eli kanlı Şii terör örgüt temsilcileri ile görüşmekten, boy boy fotoğraf çekmekten ve bunları yayımlamaktan çekinmiyorlar!
Sözde Şii-Sünni kardeşliği, vahdet diye Türkiye’de açıkça Şiileştirme projelerini yürüten bu kesime bir noktaya kadar hoşgörülü davranmak hem insan olmanın, hem Müslüman olmanın hem de İslam’ın bir gereği olsa da açıkça terör eylemlerine bulaşmış ve bölgesel fitne projelerinin yürütücüsü konumundaki teşkilatlar ile sıkı bir işbirliği içinde olmaları kesinlikle kabul edilebilir bir şey değildir!
Irak’ta Ehli Sünnet kesimini Baasçı, Tekfirci, Vahhabi, Saddamcı, Navasıb, Yezid torunları diye çeşitli isimlendirmelerle katleden İran yanlısı Şii örgütlerle sıkı dirsek temasında olan Caferilerin Türkiye’de de ellerine fırsat geçirdiğinde bu tür cinayetler işlemeyeceklerini, mezhepçi tahriklerde bulunmayacaklarını, fitneye sebebiyet vermeyeceklerini kim iddia edebilir?
Öte yandan koyu bir Sünni düşmanı olan Irak’taki mezhep kışkırtmalarında son derece etkili vaazlar ve hutbeler veren, Irak halkı arasında nefret kazanmış olan Cemaleddin Sağir adlı Şii din alimi ile de görüşmekten sarf-ı nazar etmeyen Türkiyeli Caferiler acaba Türkiye’deki Müslümanlara bu fanatik Şii alimin dediklerinden farklı neler söylecekler? Ya da Türkiye halkı Caferilerin, Irak’taki ve dünya genelindeki Sünnilere karşı nefret dolu vaazlar veren Cemaleddin Sağir adlı Şii alimden gerçekten farklı düşündüklerine ve ondan ayrı olduklarına nasıl inanacaklar?
Türkiyedeki Şii Caferi liderlerin çok geç olmadan bu çirkin ve tehlikeli ilişkilere son vermeleri hem bu topraklardaki huzurun, barışın, iç dinamiklerin geleceği hem de gelecek nesillerin hakiki kardeşlik içinde yaşamalarının tek yoludur…
Irak’ta ve Lübnan’da Şii örgütler eliyle yapılan son olarak Bahreyn, Kuveyt ve Suudi Arabistan’a sıçrayan İran destekli Şii mezhep kışkırtmalarının ülkemize sıçramasından ilk etapta bu fitneyi yaymaya çalışan, fitne ve terör odaklı örgütler ile işbirliği içinde olanların sorumluluk sahibi olduklarını hatırlatıyoruz.
Eğer Selahaddin Özgündüz önderliğindeki bu Şii-Caferi hareket zerre kadar vahdet yanlısı ise ve samimiyet taşıyor ise Irak temaslarında neden tek bir Sünni merciiyet makamları ile, Sünni teşkilatlarla, alimlerle ve önde gelen aklı selim hareket önderleri ile değil de hep mezhep kışkırtmalarında taraf olan aşırı Şii örgütler ile görüşmüşlerdir? Bu soruların cevabını bu teşkilat yetkililerin vermeleri boyunlarının borçlarıdır. Yoksa Irak’ta gerçekte yaşanan katliam ve etnik temizliğin boyutlarının yavaş yavaş ayyuka çıktığı gelecek yakın günlerde bu sorulara çok daha muhatap olacaklarını hatırlatıyoruz bu kesimlere…
Toplum içinde Sünni-Şii, Alevi-Sünni refleksini ayakta tutacak tüm mezhepçi argümanlar, faaliyetler ve hareketlerin takipçisi olarak bunların dini değil, siyasal, stratejik ve uluslararası belirli odakların projelerinin bir parçası olduğunu İran Analiz sitesi olarak her ortamda en ciddi deliller ve vesikalar ile paylaşmaya devam edeceğimizi duyuruyoruz.
İRAN ANALİZ / STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ
http://irananaliz.com/?p=1347#more-1347