Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Islam Ve Demokrasi Dinlerinin Benzer (!) Yönleri

mehmed cihad Çevrimdışı

mehmed cihad

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
“(İslam,) Siyasi ilişkilerde temelde insanların kendileri için kanun yapmaya kalkışmalarından doğan zulmü haram kıldığı gibi, adalete dayalı olmayan her türlü muameleyi haram kılmıştır.

Sosyal ilişkilerde gıybeti, laf alıp götürmeyi, kaş-göz işareti ve taklit yaparak başkalarıyla alay etmeyi, tecessüste bulunup başkalarının gizliliklerini araştırmayı haram kıldığı gibi, kişilerin birbirlerinden ayrılıp uzaklaşmalarını, birbirlerine buğzetmelerini, herkesin sadece kendisiyle ilgilenerek başkalarına hiç aldırış etmemesini de yermiştir.

“Kim Müslümanların durumlarıyla ilgilenmezse o, onlardan değildir.” (Hakim, Taberani)

“Mü’minin mü’mine karşı durumu, birbirini destekleyip güçlendiren bir yapının durumu gibidir.” (Buhari, Muslim)

“Müslümanların birbirlerini sevmekteki, birbirlerine acımaktaki ve birbirlerini esirgemekteki durumu, bir vücudun durumuna benzer. O vücudun bir organı rahatsızlanacak olursa vücudun geri kalan kısımları da ateşlenerek ve uykusuz kalarak onun rahatsızlığına katılır.” (Buhari, Muslim)

Cinsi ilişkilerde her türlüsüyle ahlaksızlığı yasaklamış, zinaya götüren halveti, kadının süslenerek dışarı çıkmasını , açılıp saçılmasını veya gerektiren bir durum olmaksızın erkeklerin içine karışmasını haram kılmıştır.

Her şeyde ve her ilişkide bir ahlak söz konusudur… İşte insana yakışan da budur…

İslam, insanı bu şekilde mükerrem kılıp duygu ve yaşayışını da bu şekilde tertemiz hale getirirken ona aynı zamanda birtakım hak ve teminatları da verir ve bunlar, olmaları gereken tabii yerlerini alır; insanın tekrimini tamamlar ve pekiştirir. Bu konuda liberal demokrasinin yaptığı gibi hak ve teminatı fiilen verirken –son tahlilde- insanı tümüyle darmadağın edip yok etmez.

İşte İslam budur ! İşte İslam’ın demokrasiye bakışı da böyledir.

O halde İslam’ı demokrasiyle karıştırma imkanı yoktur. Aynı şekilde İslam’ın demokratik bir düzen olduğunu, onun demokratik düzeni kabul edebileceğini ya da onunla yan yana gidebileceğini –sadece bazı arızi benzerliğinin varlığı dolayısıyla- ileri sürmeye de imkan yoktur.

İslam ile demokrasi arasında hak ve teminatlar ile şura prensibi konusundaki arızi olan bu benzerliğin iki önemli gerçeği unutturmaması gerekir:

Birinci gerçek: Her şeyden önce akidevi bakımdan ilahi bir düzeni, cahili bir düzenle yan yana görmemiz, bir arada değerlendirmememiz gerekir. İlahi düzeni cahili düzene nisbet etmek suretiyle onu desteklemeye kalkışmak veya cahili bir düzen ile birleşme noktaları taşıdığını ileri sürerek ilahi düzeni övdüğümüzü düşünmek, olmaması gereken bir durumdur.

Ne yazık ki bu; farkında olmadan bizim zihnimize yerleşen saptırıcı ve dahili bir bozgundur. Bizleri, ilahi düzenin bizim savunmamıza ve gerçekle sunmamıza ihtiyacı olduğu zannına götürdüğü gibi, insanlara ilahi düzenin günümüzde hakim bulunan düzenlerin birtakım faziletlerini ihtiva ettiğini söylemek suretiyle, onu övdüğümüzü inanma noktasına kadar vardırır.

Gerçek şu ki bu, İslam ülkesine galebe çalarak zabteden zorba-muzaffer batı karşısında durma arzusundan kaynaklanan ve Müslümanlara isabet eden bir bozgundur. Eğer bizler kendimize güvenip Allah’ın bizi yönelttiği şekilde iman sayesinde üstün olduğumuzu görseydik, ruhlarımızda bu bozgunun yer tutmasına imkan bulunamazdı.

“Gevşemeyin, üzülmeyin de. Eğer gerçekten mü’min kimseler iseniz, üstün olanlar da sizler olacaksınız.” (3/Ali İmran, 139)

Aslında bu bozgun son asırlarda Müslümanlara isabet eden ve İslam gerçeğinden soyutlanmak suretiyle ortaya çıkan bir boşluktur… Batı karşısında askeri bakımdan bozgun da baş gösterince, artık bu, bozguna uğrayanların gözlerini kamaştıran ve onları derinden sarsarak işi bitiren son darbe gibi oldu. Şayet İslam’ın gerçeğinden uzaklaşma sonucunda ortaya çıkan iç boşluğun varlığı söz konusu olmasaydı, askeri bozguna rağmen onların gözleri kamaşıp fal taşı gibi açılmayacaktı.

Bizim herhangi bir şekilde İslam ile cahiliyyeyi bir arada ele alıp değerlendirmemize itikadi engel vardır. Tabii yüce Allah’ın indirmiş olduğu kerim kitabında beyan buyurduğunun benzerini söylemeye çalışmak hali müstesnadır: “Onlar hala cahiliye hükmünü mü arıyorlar ? Halbuki inanan bir topluluk için hükmü Allah’tan daha güzel kim olabilir.” (5/Maide, 50)

İkinci Gerçek: Bazı noktalardaki arızi benzerliklerin bizlere temelde var olan büyük ayrışığı unutturmaması gerekir. İslam’ın üzerinde yükseldiği temel, demokrasinin üzerinde yükseldiği temelden özü itibarıyla –tam anlamıyla- farklıdır.

İslam’d, Allah’a –ortak koşmadan- ibadet edilir. Allah’ın şeriatının hakimiyeti, tevhidin varlığının işaretidir ve tevhidi pratikte gerçekleştirmek demektir. Demokraside ise Allah’tan başkasına ibadet edilir ve insanların ortaya koydukları şeriatlar, Allah’tan başkasına ibadet edildiğinin belirtisi olup pratikte de bunun pekiştirilmesidir.

İslam’da, insan insanlığını en güzel şekilde koruyabilmek için alabildiğine temizlenir. Demokraside ise insan öyle bir tökezler ki “Esfel-i safiline / aşağılarına aşağısına” yuvarlanır.

İşte bunlar temelde yer alan özlü birtakım farklılıklardır. Artık bazı noktalardaki arızi benzerliklerin varlığı ne ifade edebilir ki ?

Üstelik sadece tarihi açıdan konuya bakacak olsak bile (çağdaş) demokrasiden bin yıldan daha önce son peygamber aracılığıyla getirilmiş olan dinimiz İslam ile demokrasiyi bir arada bulundurmamız doğru olmaz. Şayet bu konuda bir şey söylenecekse, söylememiz gereken şudur: Bazı yönlerden İslam’la benzeşen noktalar taşıyan, demokrasinin kendisidir. Yoksa demokrasiye benzer noktalar taşıyan, İslam değildir… Çünkü tarih geleneğinde sonradan gelen, önce gelene bağlı olarak ele alınır ve değerlendirilir.

(Muhammed Kutub, Çağdaş Fikir Akımları, s. 269-272 (c. 1))

62337_500062860035233_1528221114_n.jpg
 
Üst Ana Sayfa Alt