Evrim Nedir ?
Öncelikle şunu belirteyim ki evrim bir çeşit inanç değildir, evrim bir kanundur; tıpkı yerçekimi kanunu gibi. Evrimin tanımını ise çok kısa olarak yazacağım. Evrim doğal sebeplere bağlı olan bir değişim sürecidir
İslamda Evrim Nasıldır veya Var Mıdır ?
ALLAH (şanı en yüce olan) ilk insan olarak Hz.Adem (a.s)' ı yaratmıştır. Kurana bakacak olursak Enbiya suresinin 30. ayetinde "O inkâr edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?" buyrulur. Hz. Adem' in yaratılışına bakacak olursak, oda ilk başta ham maddesi sadece bir damla su olan bir varlıktı. Fakat diğer bütün insanlardan farklı olarak annesi ve babası olmadığından dolayı nemli bir topraktan (çamurdan) yaratılmıştır (meydana gelmiştir). Oluşmaya başladığı andan itibarense değişim (evrim) geçirerek, arapçası "min tînin" olan "nemli toprak" hâlinden insan suretini almıştır.
İlgili ayet:
“Hani Rabbin meleklere: “Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım” demişti. “Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın.” (Sad Suresi, 71-72)
Arapçası:
إِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَائِكَةِ إِنِّي خَالِقٌ بَشَرًا مِن طِينٍ
Okunuşu:
İz kâle rabbuke lil melâiketi innî hâlikun beşeren min tîn(tînin).
________________________________________________________________________
Ayrıca algler, hayvanlar, bitkiler, mantarlarla diğer bütün canlılar ve cansız olan objeler bugünkü hâlini alabilmek için doğal süreçlerden (değişim aşamalarından) geçmiştir. Örneğin dünyamız ilk başta bir ateş küresiydi ve insanoğlu ilk başta sadece bir damla sudan (meniden) ibaretti.
Her insan anne karnında değişim geçirdikten sonra insan suretini alır. Fakat Adem aleyhisselam' ın annesi ve babası olmadığı için ALLAH onu nemli bir topraktan yaratmıştır. Mantık olarakta bir toprağın nemli olabilmesi için içerisinde su olması gerekir. Ki nemli toprağın zıttı kuru topraktır
her canlı şeyi sudan yarattık. Enbiya: 30
________________________________________________________________________
Evrim Kurana Ters ise Kuran Hak Kitap Değildir Safsatası
Ateistler bir yaratıcıyı inkâr ettiği için bilimi baz alarak düşüncelerini kelimelere dökmek istediklerinde "bütün bunlar (kâinatın var olma sebebi ve oluşma süreci) tesadüfen ve boşu boşuna oluşmuştur" demekten başka birşey değildir. Bilimde ALLAH' ın zaten neyle neyi bağdaştırıp hakkı inkâr ediyorsun be güzel kardeşim
İşte, herşeyin bir tasarımcısı var ama kâinatın yok demek tamamen mantıksızdır, saçmadır. Sizde bende çok iyi biliyoruz ki elinize aldığınız mausu başıboş bırakırsanız, o maus herhangi bir siteye giripte bizim karşımıza makaleler dökemez, illa ki bilen birisi tarafından ihata edilir, edilmesi elzemdir. Ayrıca o maus aniden ve kendiliğinden oluşmadığı gibi boş yerede tasarlanmamıştır. Bir tasarım aşamasından geçmiştir ve belli bir amaca hizmet eder. Şuanda da ediyor zaten, okumak için sayfayı ya aşağı kaydırıyorsunuz ya da mausun orta tuşuna basıp aşağı çektiğiniz için web sayfası kendiliğinden aşağı iniyordur. Unutmayın onun kendiliğinden aşağı inmesi yazılım ile gerçekleşir. Neyse konu bu değil
Şimdi tasarlamak ile yaratmak kelimelerinin anlamlarına bakalım. Bu iki kelime birbirlerinden tamamen farklıdır. Tasarlamak demek, var olan diğer gerekli bütün materyallerle birşeyler inşa etmek, Yaratmak ise herhangi bir şeye ihtiyacı olmadan birşeylere ortaya koymak, çıkartmak yani kısaca yoktan var etmek demektir. O yüzden ALLAH (c.c) hem yaratıcı hem de tasarımcıdır. İlk başta yaratır daha sonra o bir damlacık su insan hâlini alır. Yani yarattığı şeyi düzenleyerek ortaya yeni bir tasarım harikası çıkartır.
Dedik ki: “Ey Âdem! Sen ve eşin cennete yerleşin. Orada dilediğiniz gibi bol bol yiyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz.” Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, “Birbirinize düşman olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre barınak ve yararlanma vardır” dedik. Derken, Âdem Rabbinden birtakım kelimeler aldı, O da bunun üzerine tövbesini kabul etti. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir, çok bağışlayandır. (Bakara 35-37)
Adem aleyhisselamın cennetten yeryüzüne (dünyaya) inmesi demek Adem' in yeniden yaratılması demektir. Çünkü Cennet ile Dünya birbirlerine benzemezler. Cennette acıkma, susama, hastalanma, açlık çekme, can yanması gibi sadece dünyada olabilecek insani özellikler yoktur. Dolayısıyla cennetten dünyaya gönderilmek yeni bir yaratılış gerektirir, tıpkı öldükten sonra ahirette yeniden yaratılmak gibi. Zaten bütün insanlar öldükten ve kıyamet koptuktan sonra da yeni bir yaratılışla, tekrardan inşaa edileceklerdir. Burada bile evrim söz konusudur. Evrim dediğimiz şeye bir kez daha bakacak olursak en basit tabiriyle bir değişim sürecinin adıdır.
(İnkar edenler) Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı. Ve diyorlardı ki: “Biz öldükten, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?” “Evvelki atalarımız da mı?” De ki: “Öncekiler de sonrakiler de.” “Belli bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaksınız.” (Vakia Suresi: 46-50)
İnsanın bir yığın kemik olduktan hatta ne yığını kemiklerinden eser bile kalmadıktan sonra yeniden inşa edilmesi demek bir evrim, yani değişim demektir. Bunu da ancak alemlerin rabbi olan ALLAH yapabilir.
-Berkant Dinçkaya
Selamun aleykum
Edit:
Şimdi aklıma Vakıa Suresinin 62. Ayeti geldi:
Andolsun, ilk yaratılışı biliyorsunuz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?
Öncelikle şunu belirteyim ki evrim bir çeşit inanç değildir, evrim bir kanundur; tıpkı yerçekimi kanunu gibi. Evrimin tanımını ise çok kısa olarak yazacağım. Evrim doğal sebeplere bağlı olan bir değişim sürecidir
İslamda Evrim Nasıldır veya Var Mıdır ?
ALLAH (şanı en yüce olan) ilk insan olarak Hz.Adem (a.s)' ı yaratmıştır. Kurana bakacak olursak Enbiya suresinin 30. ayetinde "O inkâr edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?" buyrulur. Hz. Adem' in yaratılışına bakacak olursak, oda ilk başta ham maddesi sadece bir damla su olan bir varlıktı. Fakat diğer bütün insanlardan farklı olarak annesi ve babası olmadığından dolayı nemli bir topraktan (çamurdan) yaratılmıştır (meydana gelmiştir). Oluşmaya başladığı andan itibarense değişim (evrim) geçirerek, arapçası "min tînin" olan "nemli toprak" hâlinden insan suretini almıştır.
İlgili ayet:
“Hani Rabbin meleklere: “Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım” demişti. “Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın.” (Sad Suresi, 71-72)
Arapçası:
إِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَائِكَةِ إِنِّي خَالِقٌ بَشَرًا مِن طِينٍ
Okunuşu:
İz kâle rabbuke lil melâiketi innî hâlikun beşeren min tîn(tînin).
________________________________________________________________________
Ayrıca algler, hayvanlar, bitkiler, mantarlarla diğer bütün canlılar ve cansız olan objeler bugünkü hâlini alabilmek için doğal süreçlerden (değişim aşamalarından) geçmiştir. Örneğin dünyamız ilk başta bir ateş küresiydi ve insanoğlu ilk başta sadece bir damla sudan (meniden) ibaretti.
Her insan anne karnında değişim geçirdikten sonra insan suretini alır. Fakat Adem aleyhisselam' ın annesi ve babası olmadığı için ALLAH onu nemli bir topraktan yaratmıştır. Mantık olarakta bir toprağın nemli olabilmesi için içerisinde su olması gerekir. Ki nemli toprağın zıttı kuru topraktır
her canlı şeyi sudan yarattık. Enbiya: 30
________________________________________________________________________
Evrim Kurana Ters ise Kuran Hak Kitap Değildir Safsatası
Ateistler bir yaratıcıyı inkâr ettiği için bilimi baz alarak düşüncelerini kelimelere dökmek istediklerinde "bütün bunlar (kâinatın var olma sebebi ve oluşma süreci) tesadüfen ve boşu boşuna oluşmuştur" demekten başka birşey değildir. Bilimde ALLAH' ın zaten neyle neyi bağdaştırıp hakkı inkâr ediyorsun be güzel kardeşim
İşte, herşeyin bir tasarımcısı var ama kâinatın yok demek tamamen mantıksızdır, saçmadır. Sizde bende çok iyi biliyoruz ki elinize aldığınız mausu başıboş bırakırsanız, o maus herhangi bir siteye giripte bizim karşımıza makaleler dökemez, illa ki bilen birisi tarafından ihata edilir, edilmesi elzemdir. Ayrıca o maus aniden ve kendiliğinden oluşmadığı gibi boş yerede tasarlanmamıştır. Bir tasarım aşamasından geçmiştir ve belli bir amaca hizmet eder. Şuanda da ediyor zaten, okumak için sayfayı ya aşağı kaydırıyorsunuz ya da mausun orta tuşuna basıp aşağı çektiğiniz için web sayfası kendiliğinden aşağı iniyordur. Unutmayın onun kendiliğinden aşağı inmesi yazılım ile gerçekleşir. Neyse konu bu değil
Şimdi tasarlamak ile yaratmak kelimelerinin anlamlarına bakalım. Bu iki kelime birbirlerinden tamamen farklıdır. Tasarlamak demek, var olan diğer gerekli bütün materyallerle birşeyler inşa etmek, Yaratmak ise herhangi bir şeye ihtiyacı olmadan birşeylere ortaya koymak, çıkartmak yani kısaca yoktan var etmek demektir. O yüzden ALLAH (c.c) hem yaratıcı hem de tasarımcıdır. İlk başta yaratır daha sonra o bir damlacık su insan hâlini alır. Yani yarattığı şeyi düzenleyerek ortaya yeni bir tasarım harikası çıkartır.
Dedik ki: “Ey Âdem! Sen ve eşin cennete yerleşin. Orada dilediğiniz gibi bol bol yiyin, ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz.” Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, “Birbirinize düşman olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre barınak ve yararlanma vardır” dedik. Derken, Âdem Rabbinden birtakım kelimeler aldı, O da bunun üzerine tövbesini kabul etti. Şüphesiz O, tövbeleri çok kabul edendir, çok bağışlayandır. (Bakara 35-37)
Adem aleyhisselamın cennetten yeryüzüne (dünyaya) inmesi demek Adem' in yeniden yaratılması demektir. Çünkü Cennet ile Dünya birbirlerine benzemezler. Cennette acıkma, susama, hastalanma, açlık çekme, can yanması gibi sadece dünyada olabilecek insani özellikler yoktur. Dolayısıyla cennetten dünyaya gönderilmek yeni bir yaratılış gerektirir, tıpkı öldükten sonra ahirette yeniden yaratılmak gibi. Zaten bütün insanlar öldükten ve kıyamet koptuktan sonra da yeni bir yaratılışla, tekrardan inşaa edileceklerdir. Burada bile evrim söz konusudur. Evrim dediğimiz şeye bir kez daha bakacak olursak en basit tabiriyle bir değişim sürecinin adıdır.
(İnkar edenler) Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı. Ve diyorlardı ki: “Biz öldükten, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?” “Evvelki atalarımız da mı?” De ki: “Öncekiler de sonrakiler de.” “Belli bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaksınız.” (Vakia Suresi: 46-50)
İnsanın bir yığın kemik olduktan hatta ne yığını kemiklerinden eser bile kalmadıktan sonra yeniden inşa edilmesi demek bir evrim, yani değişim demektir. Bunu da ancak alemlerin rabbi olan ALLAH yapabilir.
-Berkant Dinçkaya
Selamun aleykum
Edit:
Şimdi aklıma Vakıa Suresinin 62. Ayeti geldi:
Andolsun, ilk yaratılışı biliyorsunuz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?