İSLAM’DA VATAN ANLAYIŞI
İslam’a göre vatan, İslam otoritesinin ve hükümlerinin uygulandığı
yerdir. Nerede İslam otoritesi bulunuyor, hükümleri ve
akidesi uygulanıyorsa orası İslam memleketidir. İslam akidesi, bu
memleketten bütün bir yeryüzüne yayılır... Orada İslam’ın kontrolü
vardır ve İslam’ın kelimesi en yücedir… Her neresi olursa
olsun, bu özellikleri taşıdığı zaman, İslam’ın ve Müslümanların
vatanı hüvviyetini alır.
Bu vatanın otorite ve hükümlerine boyun eğen ve itaat
eden her insan, İslam fıkhının açık olan kurallarının ışığında
kendisine bir takım hak ve görevlerin verildiği bir vatandaş konumundadır.
Yukarıda anılan özellikleriyle bu vatan, dillerinin, renklerinin
ve uluslarının farklılığına rağmen, dünyadaki her Müslümanın
vatanıdır… Onların bütün hak ve görevleri orada geçerlidir!
Gerek maddi ve gerekse manevi olan tehdit ve tehlikelere
karşı değerli olan bütün her şeyin feda edilerek savunulması
gereken vatan; ancak bu niteliklere sahip olan vatandır. Bu tehlikenin
ve tehdidin, İslam akidesi ve ahkamının talimatlarına uymaktan
yüz çeviren mürted gruplar vasıtası ile içeriden gelmesi
veya İslam vatanının selametini ve güvenliğini hedef edinen
herhangi bir düşman grubu vasıtası ile dışarıdan gelmesi arasında
hiçbir fark yoktur.
“Günümüzde küfür otoritesinin ve hükümlerinin hakim
olduğu Müslüman memleketlerin ve orada yaşayan Müslümanların
durumu nedir?” diye sorulursa, şunları söyleyebilirim: Bu
memleketler, fıkhi ayırıma binaen küfür hükümlerinin hakim
olması nedeni ile daru’l-harp olarak kabul edilir. Ancak diğer bir
açıdan bakıldığında bu memleketler, tuğyan, riddet ve küfür
güçlerinin işgaline uğramış olan daru’l-İslam konumundadır
Kurbanlar verilerek dahi olsa, bu bölgelerin kurtarılması, İslam’ın
otoritesine ve hükümlerine döndürülmesi gerekir… Bu, günümüzdeki
cihad hareketlerinin ve Allah’ın dinine önem veren
gayretli her Müslümanın hedefi ve Allah yolundaki cihadın en
yücesidir. İslam fıkhında “Savunma Cihadı” olarak isimlendirilen
bu amel; güçleri, konumları ve işgale uğrayan memlekete yakınlıkları
ne olursa olsun bütün Müslümanlara farz-ı ayn hükmündedir.
İslam’ın “vatan” kavramına bakışı ve kendisine dostluk
beslenilmesi, yardım edilmesi ve savunulması gereken İslam
vatanı budur.
“Müslümanların vatanlarının ve bölgelerinin değerlerini
korumaya verilen bu büyük önemin nedeni nedir?” diye sorulursa,
şunları söyleyebilirim: Çünkü Müslümanların vatanının kaybedilmesi;
din, ırz, can, mal ve diğer bütün hak ve değerlerin
kaybedilmesi demektir… Dinin, kendilerini korumak için gönderildiği
bu değerlerin korunması, Müslümanların vatanının selamet
ve güvenliğinin korunmasını gerektirir. Vatan, kendisine
yönelinen herhangi bir şeyin uygulanması açısından güvenli bir
sığınaktır… İslam, dışarıdan veya içeriden gelen saldırılara karşı,
bu saldırının yöntemi ne olursa olsun ve bireyleri kimler olursa
olsun, değerli olan bütün her şeyin feda edilerek Müslümanların
vatanının korunmasının zaruretini daima pekiştirir.
Bir zamanlar İslam diyarı olan bu topraklar artık İslam hükümlerinin pasife alındığı,İslamın kanunlarını çağdışı olarak vasfedilen bu topraklarda nasıl olurda şuan ki vatan uğruna ölenlere şehid denilebilir ? İslama göre ? şu unutulmamalıdır ki vatanı,vatan yapan İslamdır ve onun sayesinde değer kazanır...
kaynak Taifetul mansur adlı eserden alınmıştır...
İslam’a göre vatan, İslam otoritesinin ve hükümlerinin uygulandığı
yerdir. Nerede İslam otoritesi bulunuyor, hükümleri ve
akidesi uygulanıyorsa orası İslam memleketidir. İslam akidesi, bu
memleketten bütün bir yeryüzüne yayılır... Orada İslam’ın kontrolü
vardır ve İslam’ın kelimesi en yücedir… Her neresi olursa
olsun, bu özellikleri taşıdığı zaman, İslam’ın ve Müslümanların
vatanı hüvviyetini alır.
Bu vatanın otorite ve hükümlerine boyun eğen ve itaat
eden her insan, İslam fıkhının açık olan kurallarının ışığında
kendisine bir takım hak ve görevlerin verildiği bir vatandaş konumundadır.
Yukarıda anılan özellikleriyle bu vatan, dillerinin, renklerinin
ve uluslarının farklılığına rağmen, dünyadaki her Müslümanın
vatanıdır… Onların bütün hak ve görevleri orada geçerlidir!
Gerek maddi ve gerekse manevi olan tehdit ve tehlikelere
karşı değerli olan bütün her şeyin feda edilerek savunulması
gereken vatan; ancak bu niteliklere sahip olan vatandır. Bu tehlikenin
ve tehdidin, İslam akidesi ve ahkamının talimatlarına uymaktan
yüz çeviren mürted gruplar vasıtası ile içeriden gelmesi
veya İslam vatanının selametini ve güvenliğini hedef edinen
herhangi bir düşman grubu vasıtası ile dışarıdan gelmesi arasında
hiçbir fark yoktur.
“Günümüzde küfür otoritesinin ve hükümlerinin hakim
olduğu Müslüman memleketlerin ve orada yaşayan Müslümanların
durumu nedir?” diye sorulursa, şunları söyleyebilirim: Bu
memleketler, fıkhi ayırıma binaen küfür hükümlerinin hakim
olması nedeni ile daru’l-harp olarak kabul edilir. Ancak diğer bir
açıdan bakıldığında bu memleketler, tuğyan, riddet ve küfür
güçlerinin işgaline uğramış olan daru’l-İslam konumundadır
Kurbanlar verilerek dahi olsa, bu bölgelerin kurtarılması, İslam’ın
otoritesine ve hükümlerine döndürülmesi gerekir… Bu, günümüzdeki
cihad hareketlerinin ve Allah’ın dinine önem veren
gayretli her Müslümanın hedefi ve Allah yolundaki cihadın en
yücesidir. İslam fıkhında “Savunma Cihadı” olarak isimlendirilen
bu amel; güçleri, konumları ve işgale uğrayan memlekete yakınlıkları
ne olursa olsun bütün Müslümanlara farz-ı ayn hükmündedir.
İslam’ın “vatan” kavramına bakışı ve kendisine dostluk
beslenilmesi, yardım edilmesi ve savunulması gereken İslam
vatanı budur.
“Müslümanların vatanlarının ve bölgelerinin değerlerini
korumaya verilen bu büyük önemin nedeni nedir?” diye sorulursa,
şunları söyleyebilirim: Çünkü Müslümanların vatanının kaybedilmesi;
din, ırz, can, mal ve diğer bütün hak ve değerlerin
kaybedilmesi demektir… Dinin, kendilerini korumak için gönderildiği
bu değerlerin korunması, Müslümanların vatanının selamet
ve güvenliğinin korunmasını gerektirir. Vatan, kendisine
yönelinen herhangi bir şeyin uygulanması açısından güvenli bir
sığınaktır… İslam, dışarıdan veya içeriden gelen saldırılara karşı,
bu saldırının yöntemi ne olursa olsun ve bireyleri kimler olursa
olsun, değerli olan bütün her şeyin feda edilerek Müslümanların
vatanının korunmasının zaruretini daima pekiştirir.
Bir zamanlar İslam diyarı olan bu topraklar artık İslam hükümlerinin pasife alındığı,İslamın kanunlarını çağdışı olarak vasfedilen bu topraklarda nasıl olurda şuan ki vatan uğruna ölenlere şehid denilebilir ? İslama göre ? şu unutulmamalıdır ki vatanı,vatan yapan İslamdır ve onun sayesinde değer kazanır...
kaynak Taifetul mansur adlı eserden alınmıştır...