ABD ve müttefikleri Suriyeli muhaliflere yard1m konusunda anla_t1 - WSJ.com
ABD ve müttefikleri Suriyeli muhaliflere yardım konusunda anlaştı
Suriye Halkının Dostları Grubu, Suriye'de radikal grupların güçlenmesi engellenirken muhaliflere sağlanacak yardımın koordinasyonu konusunda anlaştı
EMRE PEKER
İSTANBUL—ABD ve müttefikleri, Arap ülkelerinden yapılan silah sevkiyatının radikal İslamcılar'ın eline geçmesini engellemek üzere Suriyeli muhaliflere sağlanacak askeri yardımın koordinasyonu konusunda anlaştı.
ABD ve Avrupa, Suriye'nin radikal İslamcı gruplar tarafından yönetilen, düşmüş bir devlet haline gelmesinden endişe ediyor. Devlet Başkanı Beşar Esad'ı devirme çabaları sürerken karadaki durum özel kanalların ayaklanmacılara silah göndermesini engellemeyi giderek zorlaştırıyor. ABD ve Avrupalı yetkililer ise, İslamcı grupların ülkenin kuzey şeridinde kendi kalelerini oluşturmaları ve Esad'ın düşmesi halinde bölgede güç sahibi olmasından endişe ediyor.
Resmi Büyüt
Ozan Köse/Agence France-Presse/Getty ImagesABD Dışişleri Bakanı John Kerry, 20 Nisan 2013'te Suriye Halkının Dostları Toplantısı'nda düzenlenen basın toplantısında konuştu.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry Pazar günü İstanbul'da yaptığı bir basın açıklamasında, direnişte daha ılımlı tarafların desteklenmesine odaklanmanın büyük önem taşıdığını belirtti. Kerry ayrıca, Suriye Ulusal Konseyi'nin askeri kanadı Özgür Suriye Ordusu Genelkurmay Başkanı Selim İdris'in kendisi ve muhalefetin yaptıklarını, radikal ve aşırı tarafların yaptıklarından ayırmak için gerekli kararlılığı gösteremediğini savundu.
İslamcı grupların güçlenmesinden endişe ediliyor
El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi'nin gücünün giderek artmakta olmasından rahatsızlık duyulurken Washington'ın Aralık ayında El Nusra'yı terör örgütü listesine alma kararı Suriye Halkının Dostları Grubu'nun bazı üyeleri tarafından da taktiksel eleştirilmişti. Karşı çıkan taraflar, verilen kararla örgütün adam toplamasının kolaylaşabileceğini savunmuştu.
Muhalifler Pazar günkü toplantıda, Esad rejimini hafta sonu Şam'ın eteklerindeki, muhaliflerin kontrolünde bulunan bir bölgeye baskın yaparak 100'den fazla insanı öldürmekle suçladı.
Hükümet ise güçlerinin Başkent'in güneybatısındaki Jdaidet al-Fadl kasabasına saldırdığını doğrularken, bölgedeki muhaliflerin halkı canlı kalkan olarak kullandığı suçlamasında bulunduğu ve saldırının halkı kurtarmaya yönelik olduğunu savundu. Suriye ordusundan devlet televizyonuna konuşan bir yetkili, birliklerinin kaçmaya çalışan 60 "terörist"i öldürdüğünü ifade etti. Ne muhaliflerin ne de rejimin iddiaları bağımsız olarak doğrulanamadı.
Bölgedeki ölü sayısını kaydeden İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nden yapılan açıklamada, kasabada en az 80 kişinin ölümünün doğrulandığı, bunlardan 71'inin erkek olduğu ve en az 19'unun isyancı savaşçılar olduğu belirtildi.
Şam'da Ağustos'tan bu yana iki taraf arasında büyük bir çatışma yaşanıyor. Üstünlük şu ana kadar isyancıların elinde. Ancak Şam'ı kontrol altında bulunduran rejim, Nisan başında kara harekatına hız verdi ve Şam'ın banliyölerindeki bombalamalar sıklaştı.
Muhaliflere uluslararası çapta destek veren Suriye Halkının Dostları Grubu'nun 11 çekirdek üyesi, Cumartesi günü İstanbul'da bir araya geldi. Grup tüm yardımın koalisyonun Yüksek Askeri Şura'sı kanalıyla yapılacağı konusunda anlaşmaya vardı. Koalisyon geçici bir hükümet kurarak yasal anlamda tanınmayı talep ediyor.
Diğer taraftan Katar ve Suudi Arabistan kanalıyla isyancılara direkt olarak silah gönderimi yapılmasının, muhaliflere yapılan silah yardımını kontrolden çıkarabileceğinden endişe ediliyor. Diplomatlar bu nedenle askeri konseye yapılacak yardım dağıtımından Genelkurmay Başkanı İdris'in sorumlu olmasını istiyor.
Diplomatların memnun olduğu diğer bir konu ise, Suriye Ulusal Konseyi'nin, Suriye'deki çatışmaya siyasi bir çözüm bulunmasında isteklilik göstermesi ve bunun yanında ülkeyi yeniden aşırılığı ve terörizmi reddeden çoğulcu bir platforma taşıma sözü vermesi oldu. Açıklama, Suriye Halkının Dostları Grubu'nun dile getirdiği, ülkede aşırı grupların güçlenmesine yönelik endişeleri azaltmaya yönelik.
Kerry Pazar günü yaptığı açıklamada, "Dün burada temsil edilen her bir ülke, sağlayacakları yardım ve desteği yalnızca Genelkurmay Başkanı İdris'e yönlendirmek konusunda anlaştı. Dün gece anlaşmaya varılan en önemli konulardan birinin bu olabileceğini ve olay yerindeki durumu değiştirebileceğini düşünüyorum." dedi.
Kerry müttefiklerin diplomatik kararlılık göstermeye devam edeceğini ve gerekirse Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki daha önceki girişimleri veto eden Rusya'ya kadar uzanılabileceğini belirtti.
Suriye Halkının Dostları Grubu, muhalefetin Suriye rejiminin füze rampalarına karşı hava saldırıları düzenlenmesi ve kuzeyde, muhaliflerin kontrolünde bulunan alan üzerinde uçuşa kapalı bölge oluşturularak geçici bir hükümet kurulmasına yardımcı olunması beklentilerini karşılamadı. Kerry ise Esad rejimini devirecek politik bir dönüşüme kadar grubun geri çekilmeyeceğini vurguladı.
Kerry, "Suriyeli muhaliflere verilen desteği verilen desteği arttıracağız," dedi. ABD Suriyeli muhaliflere desteğini 250 milyon dolara çıkarırken sağlanacak öldürücü ekipmanlar bu miktar içinde bulunmuyor. Kerry, Obama yönetiminin muhaliflere verilecek malzemelerin ulaştırılması için hızla harekete geçeceğini belirtti. Yardım gece görüş dürbünü ve çelik yelek gibi ölümcül olmayan askeri ekipmanların sağlanmasını da kapsıyor.
Bugün Brüksel'de Kerry ile bir araya gelmeye hazırlanan Avrupa Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso'nun Suriye'ye verilecek kapsamlı insani yardım paketinin detayları hakkında bilgi vermesi bekleniyor. AB'nin paketinde muhalefete daha fazla desteğin yanı sıra Suriyeli sığınmacılar ve Lübnan, Ürdün gibi komşu ülkelere daha fazla para sağlanması hedefleniyor. Ancak herhangi bir rakam açıklanması beklenmiyor.
—Bu habere Sam Dagher ve Stephen Fidler da katkıda bulunmuştur.