Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuhBir kardeş bana iletip sormamı istedi:
Es'Selamu Aleykum ve Rahmetullahi ve Berakat.
Benim bildiğim kadarıyla Ehl'i Sunnet ve'l Cemaat'e göre kader, Allah'ın iradesinin üzerinde irade olmaması, ne kadar gayret edilirse edilsin bir işin, Allah sonuçta hayr murad etmişse hayr, şerr murad ederse şerr olmasıdır. Bunun yanında cuz'i iradesmizden dolayı sorumluyuz. Lakin Allah'ın sonuçta dilediğinin sonuna çıkamayız. Levh'i Mahfuz'da yazanlar olacak şeylerdir. Bu genelde böyledir. Ancak Dünya'ya gelmemizden önce bir kısım şeyler ve Dünya'ya geldikten sonra Ecel, Rızg ve evlenilip evlenilemeyeceği, evlenilebilinecekse kiminle evlenileceği de tamamen Allah'a kalmıştır. Şimdi öncelikle buraya kadar söylediklerim gerçekten Ehl'i Sunnet ve'l Cemaat'in görüşü müdür? Bir yanlışlık var mı?
Kısaca ;
Cûz-i irade mevzûnda, Allah''ın kulunu yapıp yapmamada muhayyer bıraktığı meselelerde kulunu yükümlü kılar ve bundan dolayı da hesaba çeker. Olumlu ya da olumsuz durumuna göre ceza verecek veya mukâfat edecektir.
Kulli irade mevzuunda ise; Allah-u teâla'nın yarattığı kulu hakkında belli başlı mevzûlarda takdiridir. Rızkı, eceli, ne zaman doğacağı, kim(ler)le evleneceği, yaşayacağı / başından geçeceği bazı hastalık veya kazalar, cennetlik veya cehennemlik olduğu vb.
Bu gibi meselelerde kulun ekstradan yapabileceği bir şey yoktur. Bunları bilemez de, ancak hakkında yazılanın o anda yaşanmasıyla haberdar olur. Bu zamana kadar olandan dolayı bir yükümlülüğü yoktur. Bunların yaşanması esnasında cûz-i iradesiyle göstereceği tepkiye göre de sorumlu olup muamele görecektir.
Kulunun hidayete erip ermemesi meselesinde Allah'ın dayatması olmaz. Kul cûz-i iradesiyle hakkı arayıp hidayet yollarını aramaya çalışmasının Allah katında samimiyetine göre değer görüp hidayet yollarına ulaştırılması veya küfründeki katılığına göre hidayetten mahrum bırakılması mumkun olabilir. Allah (c.c.), kullarından kimlerin mûmin olup, kimlerin cehennemlik olmayacağını bilmesi ilim sıfatının gereğidir, yoksa zorlaması (Cebriyye) gereği değildir. Aksi taktirde Allah'ın el Adl sıfatı zulm etmiş olur ki bu ehl-i sunnet itikadına aykırıdır.
İnsanda Özgür İrade Var mıdır?
Çözüldü - İnsanda Özgür İrade Var mıdır?
Hadid 22 Yeryüzüne, yahut canlarınıza gelip çatan hiçbir felâket yoktur ki biz, onları yaratmadan önce onu, bir kitapta tespit etmemiş olalım; şüphe yok ki bu, Allah'a pek kolaydır. Tekvir 29 Ve isteyemezsiniz, âlemlerin Rabbi Allah istemedikçe. Insan 30 Ve Allah dilemedikçe onlar...


Çözüldü - Tecavüze Uğrayıp Öldürülmek Kader mi?
Arkadaslar Bu soru bir süredir aklımı meşgul ediyor . Aslında haberlerde yada cevrede bu tarz haberlerle karsılastıgımda, islamin kurallarının uygulanmadığından , emir yasaklarına erkek ve bayanların riayet etmediğinden kaynaklandığını düşünür geçerdim . Aşagıdaki haber benim kafamı...

Çözüldü - Evlilik Kader mi? Kader Hakkında Detaylı Bilgi Var mıdır?
Şu kadarını söyliyim Herşeyin kader olduğunu biliyorum yani Allah swt herşeyi bilendir; yaptığımız ve Yapacağımız bütün işlerin sonucunu bildiği gibi. Ama bu, bizi o sonuca zorlaması demek değildir. O yüzden irademiz vardır ve seçimi biz yaparız. Allah bu seçimi yapacağımızı ve sonucu zaten...

Çözüldü - Ana Karnında Çocuğun Yaratılması ve Kaderinin Yazılması Rivayetin Sıhati ve İzahı Nedir?
Riyazussalihin 397: İbni Mes’ud (Allah Ondan razı olsun) demiştir ki: Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) ki, sözünde, işinde doğru ve vahiyle doğruluğu tasdik olandır. Bize şöyle buyurdu: -Sizden birinizin yaradılışının başlangıcı olan temel maddeler anasının karnında kırk günde derlenip...

İster kendi iradesiyle intihar ederek ölmek olsun, ister başkasının iradesiyle ölmek olsun kişinin ecelidir ve aslen Allah'ın belirlediği vakitteki ecelin /kazanın kader ile icra etmesidir. Kişi cihada çıkmasaydı da o saatte evinde / işinde ölecekti. Cihada gitmekle ömrü kısalmadı, gitmemekle de uzamadı. İntihar eden de etmeyen de eceli seyyar değildir, değişmemektedir.Şayet bunlar doğruysa, bazı ölümlerden ecir ve azab vardır. Örneğin intihar, Cihad'da düşmanın bir Mucahid'in eliyle ölmesi.
Mesela intihar eden kişi Allah'ın takdir edeceği süreden önce mi ölüyor? Yoksa şayet intihar etmese de o kişi intihar edip öldüğü anda başka bir şekilde ölecek miydi?
Allah Teala Levh-i Mahfuz'u Değiştirir mi?
Çözüldü - Allah Teala Levh-i Mahfuz'u Değiştirir mi?
Esselamu aleyküm ve rahmetullah. Hocam bir arkadaş bana bir soru yöneltti ama elimde net bir kaynak olmaması ve ilmimin eksikliğinden cevap veremedim.Okuduğu -Açıklamalı Sevadü'l Azam Tercümesi- adlı kitapta Levh-i Mahfuz'da yazılı olan bilgilerin olayların zamanı geldiğinde tek tek yazıldığı...

Çözüldü - Cihadda Şehid Olanın Eceli Öne mi Gelmiştir?
Selamünaleyküm bir mücahidin cihad meydanında eceli(ölümü) öne alınması mümkün mü? Mesela bir insanın yaptığı bir hata (ölümüne sebep olabilecek) yüzünden Allah onun ecelini erken getirebilir mi? ecel meselesi yoksa yazılmış,bitmiş bir meselemidir? Bir insan cihad'ta şehid olduğu vakit evinde...

Ameller niyete göredir hadis-i şerifi bu gibi durumları kapsar. Sonuç Allah'ın takdiridir. Kul niyet edip girişimlerinden sorumludur. Mucahid cihada gider, sipere yatar düşmana tetiği çeker. Düşmanın ölüp ölmemesi Allah'ın takdiridir. Eceli gelmemişse ölmez, eceli gelmişse ölür.Her iki durumda da intihara teşebbüs edip te ölmeyen kişinin hükmü ne olur diye merak ediyorum. Ona da aynı azab var mı?
Yine istişhad yapan veya öleceğini %100 olarak hesaplayıp ta düşman arasına dalanlar da şayet ölmesse yine aynı ecri alır mı?
Ve ya cinayete teşebbüs eden kişi aynı azaba çarptırılır mı?
İntihar etmeye niyetlenen ve kendi iradesiyle bundan vazgeçmeyen, Allah'ın takdiri gereği intiharda başarısız olan kişi, giriştiği curûmun günahını yüklenecektir. İstişhad yapan da düşmana saldırısının ecrini alacaktır, istişhadin başarısız olup olmaması ise ayrı bir durum. Çünkü şehidlik her cihadda ölen için geçerli olmayabilir. Niyetinin ve takvasının durumuna göre Allah (c.c.)'ın kuluna son anda vereceği bir mükâfatıdır.
Akıldan Geçirildiği Halde Yapılmayan Kötü İşlerden Dolayı Sorumluluk Var mıdır?
Çözüldü - Akıldan Geçirildiği Halde Yapılmayan Kötü İşlerden Dolayı Sorumluluk Var mıdır?
Soru : Kişi kalbinden geçirdiği kötü işleri, her hangibir sebeble işlemekten vazgeçmesine rağmen, bu düşünceden dolayı vebali var mıdır? Akıldan (Kalbinden - İçinden) Geçirildiği Halde Yapılmayan Kötü İşlerden Dolayı Sorumluluk Var mıdır? "Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi...

Genel anlamda rızık denilince yiyecek, içecek ve giyecekler kabul edilmekle birlikte Allah (c.c.) tarafından kuluna gelen (maddi - manevi) her nîmet rızıktır.Rızg kazanılan para ve ya ticaret aracı mıdır, yoksa yenen yemek, içilen içecek miktarı mı?
Câizdir.Takdir edilmiş ecel, rızg ve nikah ile ilgili dua etmek caiz midir?
"Allah'ım filan süreden önce canımı alma!", "Allah'ım şu kadar para kazandır.", "Allah'ım şöyle bir kişiyle evlenebilmeyi nasib et!" gibi.
Cezakumullahu Hayran.
Ebu Hurayra'dan (r.anh);
Rasulullah (s.a.v.) dedi ki: "Hiç kimse: "Allah'ım eğer dilersen beni afvet, eğer dilersen bana merhamet et" şeklinde dua etmesin. Kişi istediğini kat'iyetle istesin; zira Allah'ı, dilemediği takdirde zorlayacak bir kuvvet yoktur."
(Buhari, Tevhid: 31, Timizi, De'avat: 77, Muvatta, Kur'an: 28, Ahmed, 2/243, 318, 463-464)
Abdullâh b. Mes'ûd diyor ki:
Rasûlullâh’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) hanımı Ummu Habîbe dedi ki: “Allah'ım! Bana kocam Rasûlullâh’ı, babam Ebû Sufyân’ı ve kardeşim Mûâviye’yi bağışla (beni onlarla uzun yaşat)”
Bunun üzerine Rasûlullâh (sallallahu aleyhi ve sellem): “Sen Allah’tan biçilmiş ecelleri, sayılmış günleri ve taksim edilmiş rızıkları istedin. O hiç bir şeyi vakti gelmeden yaratacak yahud bir şeyi vaktinden sonraya bırakacak değildir. Şâyet Allah’tan seni cehennemin azâbından veya kâbir azâbından korumasını isteseydin daha hayırlı ve daha efdal olurdu” buyurdular.
(Muslim, Kader, bab: 32, 33, Hadis no: 2663; İmam Ahmed bin Hanbel, Musned, I, 390, 413, 433, 445)
Yine Hendek savaşının akabinde Sa'd bin Muaz (r.anh)'ın, "Ya Rabb'i! Ben-i Kurayza'nın âkıbetini görmeden rûhumu kabzetme" diyede duada bulunması meşhurdur.