KEKEMELIK terimi, siklikla ve önemli ölçüde bozan konusma kusurlari anlaminda kullanilmaktadir. Kekemelik ile ilgili en açik görülen özelliklerden biri; kelimelerin, cümlelerin ve özellikle hecelerin tekraridir. Tekrarlamalar özellikle çocuklarda normalde 2-6 yasina kadar görülebilmektedir.Bu masum tekrarlarla kekemeligin birbirinden ayirt edilmesi gerekmektedir. Çocuklardaki bu normal akicilik kusurunun kekemelik haline gelmesinde ailelerin baskisi ve çocugun bu konusmasi üzerine odaklanmasi önemli rol oynamaktadir. Kekemelikte en önemli özelliklerden biri kelimelerin yada hecelerin tekrarlanmasidir. Bazen harflerin çikarilmasinda da zorlanilabilir. Bir baska sorun da kekemelerin bütün gayretlerine ragmen hiç ses çikaramamasi ve bazi mimik hareketleriyle kilitlenip kalmasidir.
KEKEMELIK EGITIMI
Kekemelik tedavisi özel egitimle yapilmaktadir. Tek basina verilecek bir ilaç yoktur. Öncelikle kisinin kekemelik tipi tespit edilmelidir. Çünkü fiziksel (anatomik yapi) sebeplerle meydana gelen vakalarin giderilmesi söz konusu degildir. Eger kekemelik sorunu psikolojik nedenlerden kaynaklaniyorsa ki çogunlukla öyledir, o takdirde kisi dogru program ve egitim kullanilarak bu sorunu ortadan kaldirabilir.
Kekemelik uygarliktan etkilenen ve uygarlikla arttigi söylenilen bir aliskanliktir. örnegin Amerikali kizirdereli kabilelerinin bazilarinda hiç kekeleyen bulunmadigi gibi dillerinde kekemelik karsiti sözcük de bulunmadigini gösteren arastirmalar vardir.Kekemelik orani toplumdan topluma,kültüre ve hatta ayni toplumun içinde sosyo-ekonomik düzeye göre degisebilmektedir. Kekemelik cinsiyete göre farklilik göstermektedir. Genel olarak kizlara oranla erkek çocuklarda daha sik rastlanmaktadir. Kekemelik erkeklerde kizlara göre daha uzun süren bir sorun olmaktadir. Erkek çocuklarda daha çok görülmesinin sebebi kesin olarak bilinmemektedir. Öte yandan kiz çocuklarinda daha ilimli davraniliyor.
Bundan dolayi kekemelik kizlarda daha az görülebilir. Kekemelik genellikle 2-6 yas arasinda olusan bir aliskanliktir.Bu yaslar konusmanin kazanildigi yaslardir.Çocuk çogunlukla kekemeligi okul öncesi çagda gelistirmeye baslamaktadir.Ilk çocuklukta baslayan kekemelik yas ilerledikçe artar.
Ergenlik çaginda kuvvetlenir. 18-20 yasindan sonra hafifleyebilir. Kekemelik bazen birden bire,bazen de çok hafif belirtilerle baslayabilir. Gelisimi yavas yavas olur. Çocuk 2-6 yas dönemi konusmayi ögrenir.Çocugun ne söyledigine ve nasil söyledigine dikkat edilir.Bu dönem çocugunda düsünme hizi ,sözcükleri çikarabilme hizindan fazladir.Bu sebepten çocukta geçici bir kekemelik görülebilir. Kekemelik derece ve süreklilik açisindan farkliliklar gösteren bir aliskanliktir.
Kekemelik her zaman ve sürekli olmaz.Kekemelik kisinin zaman zaman kekelemeden konusmasina engel degildir.Kekemelik sorunu olan kisi koroda sarki söylerken,kendi kendine konusurken kekelemeyebilir.
Kekemelik sürekli degildir.Bireyin kekelemedigi zamanlar vardir.Bu zamanlar onun kekemelik derecesine ve yasam havasina göre azalip çogalir. Kekemelik siddeti de degisebilir; kisinin yasantisi,heyecan,yorgunluk bu degisikligin nedenlerindendir. Kekemelik gelisimsel bir aliskanliktir.
Gelisim içinde kekemelik belli bazi dönemlere ayrilip incelenebilir.
KEKEMELIGIN NEDENLERI
Önceden bahsettigimiz gibi,kekemelik sebepleri konusunda tek neden yoktur.Bu bakimdan,ortaya atilmis görüsleri olabildigi kadar birlestirerek açiklama yoluna gidilmelidir.
1- Kekemelik yapisal nedenli bir özürdür
Bu nedeni öne sürenler kekemeligi bedensel fizyolojik ya da nörolojik bir nedene baglamaya çalisirlar.
Örnek verecek olursak; ARISTOTLE?e göre; kekemeligi dildeki bir özüre,yapisal bir bozukluga baglamaya çalismistir. COLOMBAT'a göre; kekemelik beyin sinirleriyle,ses çikarma organlarini devindiren sinir ve kaslar arasinda yeterli uygunluk ve beraberlik olmayisindan ileri gelmektedir.
SCHULTES'e göre; kekemeligin hanceredeki ses bantlarinda olusan bozukluktan ileri geldigi görüsündeydi.
Bu görüsü savunanlara göre kekeme olan insanlar aslinda kekemeklige uygundurlar.Eger çevre kosullari kekemeligi önleyecek durumdaysa önemli degildir.Fakat çevre kosullari çocugun bünyesiyle bagdasirsa
kekemelik gelisir.Bu gruptakiler kekemeligi soyla da bagdastirirlar.Bunlara göre kekeme kisinin soyunda da kekeme vardir. Solaklik kekemeler arasinda daha çoktur.Ikizler arasinda kekemelik daha çok görülür.
2- Kekemelik ögrenilmis bir davranistir
Bu görüsü savunanlara göre; kekemelerle kekeme olmayanlar arasinda kalitim,fizik gelisimi,saglik,zeka yönünden hiç bir ayricalik yoktur. Kekemelik ögrenilen bir davranistir.Konusmanin kendisi ögrenilen bir süreçtir. Kekemeler, konusmanin akiciligindaki zorlanmanin yanlis degerlendirilmesi sonucunda,bu zorlugu yasayan bireylerdir.Konusma gelisimindeki bu kritik dönemde,ana-baba, ögretmen ve diger yetiskinler tutulma ve duraklamaya karsi asiri duyarlilik gösterir,endiselenir ve telaslanirlar.
Bunu çocuga da aktarirlar.Çocuk kekemelik belirtilerini benimser ve bilinçli hale getirir.Sonra da kekemelik sorunu olur.
3- Kekemelik bir kisilik bozuklugudur
Bu baglamda, çogunlukla ruh bilimcileri hemfikirdir.Onlara göre; kekemelik kisilik bozuklugunun belirtisidir. Kekemelik konusma bozuklugu degildir. Kekemelik benlik ve rol çatismasidir.Birey kekeleyerek konusurken, düzgün biçimde konusurkenki gibi doyuramadigi bazi ruhsal gereksinimlerini doyurmaktadir.Kekemelerde belirli bazi kisilik özellikleri vardir;bebeksi,zorlayici,çekingen,endiseli,güvensiz,bagimli,yalniz ve utangaçtirlar.
4-Bir direnis belirtisi olarak kekemelik
Bu görüste olanlarin hareket noktasi,insan oglunda degisiklige karsi bir direnmenin var olusudur.
Degisiklik fizyolojik organik oldugu gibi ruhsal ve sosyal de olabilir.
5- Kekemelik tek bir nedene baglanamaz
Bu görüste olanlara göre kekemelik her zaman bir tek nedene bagli olarak açiklanamaz.
RIPER'a göre; kekeme çocuklar, duygusal çatismalari olan bir geçmise,konusmada olagan sayilacak tutuklugu kekemelik diye tanimlayan bir aileye;kendilerini kekemelige kadar götürebilecek uygun bir bünyeye;konusmalarinin akiciligini engelleyen bir çevreye ve sinirli hos görüye sahiptirler.
KEKEMELIK EGITIMI
Kekemelik tedavisi özel egitimle yapilmaktadir. Tek basina verilecek bir ilaç yoktur. Öncelikle kisinin kekemelik tipi tespit edilmelidir. Çünkü fiziksel (anatomik yapi) sebeplerle meydana gelen vakalarin giderilmesi söz konusu degildir. Eger kekemelik sorunu psikolojik nedenlerden kaynaklaniyorsa ki çogunlukla öyledir, o takdirde kisi dogru program ve egitim kullanilarak bu sorunu ortadan kaldirabilir.
Kekemelik uygarliktan etkilenen ve uygarlikla arttigi söylenilen bir aliskanliktir. örnegin Amerikali kizirdereli kabilelerinin bazilarinda hiç kekeleyen bulunmadigi gibi dillerinde kekemelik karsiti sözcük de bulunmadigini gösteren arastirmalar vardir.Kekemelik orani toplumdan topluma,kültüre ve hatta ayni toplumun içinde sosyo-ekonomik düzeye göre degisebilmektedir. Kekemelik cinsiyete göre farklilik göstermektedir. Genel olarak kizlara oranla erkek çocuklarda daha sik rastlanmaktadir. Kekemelik erkeklerde kizlara göre daha uzun süren bir sorun olmaktadir. Erkek çocuklarda daha çok görülmesinin sebebi kesin olarak bilinmemektedir. Öte yandan kiz çocuklarinda daha ilimli davraniliyor.
Bundan dolayi kekemelik kizlarda daha az görülebilir. Kekemelik genellikle 2-6 yas arasinda olusan bir aliskanliktir.Bu yaslar konusmanin kazanildigi yaslardir.Çocuk çogunlukla kekemeligi okul öncesi çagda gelistirmeye baslamaktadir.Ilk çocuklukta baslayan kekemelik yas ilerledikçe artar.
Ergenlik çaginda kuvvetlenir. 18-20 yasindan sonra hafifleyebilir. Kekemelik bazen birden bire,bazen de çok hafif belirtilerle baslayabilir. Gelisimi yavas yavas olur. Çocuk 2-6 yas dönemi konusmayi ögrenir.Çocugun ne söyledigine ve nasil söyledigine dikkat edilir.Bu dönem çocugunda düsünme hizi ,sözcükleri çikarabilme hizindan fazladir.Bu sebepten çocukta geçici bir kekemelik görülebilir. Kekemelik derece ve süreklilik açisindan farkliliklar gösteren bir aliskanliktir.
Kekemelik her zaman ve sürekli olmaz.Kekemelik kisinin zaman zaman kekelemeden konusmasina engel degildir.Kekemelik sorunu olan kisi koroda sarki söylerken,kendi kendine konusurken kekelemeyebilir.
Kekemelik sürekli degildir.Bireyin kekelemedigi zamanlar vardir.Bu zamanlar onun kekemelik derecesine ve yasam havasina göre azalip çogalir. Kekemelik siddeti de degisebilir; kisinin yasantisi,heyecan,yorgunluk bu degisikligin nedenlerindendir. Kekemelik gelisimsel bir aliskanliktir.
Gelisim içinde kekemelik belli bazi dönemlere ayrilip incelenebilir.
KEKEMELIGIN NEDENLERI
Önceden bahsettigimiz gibi,kekemelik sebepleri konusunda tek neden yoktur.Bu bakimdan,ortaya atilmis görüsleri olabildigi kadar birlestirerek açiklama yoluna gidilmelidir.
1- Kekemelik yapisal nedenli bir özürdür
Bu nedeni öne sürenler kekemeligi bedensel fizyolojik ya da nörolojik bir nedene baglamaya çalisirlar.
Örnek verecek olursak; ARISTOTLE?e göre; kekemeligi dildeki bir özüre,yapisal bir bozukluga baglamaya çalismistir. COLOMBAT'a göre; kekemelik beyin sinirleriyle,ses çikarma organlarini devindiren sinir ve kaslar arasinda yeterli uygunluk ve beraberlik olmayisindan ileri gelmektedir.
SCHULTES'e göre; kekemeligin hanceredeki ses bantlarinda olusan bozukluktan ileri geldigi görüsündeydi.
Bu görüsü savunanlara göre kekeme olan insanlar aslinda kekemeklige uygundurlar.Eger çevre kosullari kekemeligi önleyecek durumdaysa önemli degildir.Fakat çevre kosullari çocugun bünyesiyle bagdasirsa
kekemelik gelisir.Bu gruptakiler kekemeligi soyla da bagdastirirlar.Bunlara göre kekeme kisinin soyunda da kekeme vardir. Solaklik kekemeler arasinda daha çoktur.Ikizler arasinda kekemelik daha çok görülür.
2- Kekemelik ögrenilmis bir davranistir
Bu görüsü savunanlara göre; kekemelerle kekeme olmayanlar arasinda kalitim,fizik gelisimi,saglik,zeka yönünden hiç bir ayricalik yoktur. Kekemelik ögrenilen bir davranistir.Konusmanin kendisi ögrenilen bir süreçtir. Kekemeler, konusmanin akiciligindaki zorlanmanin yanlis degerlendirilmesi sonucunda,bu zorlugu yasayan bireylerdir.Konusma gelisimindeki bu kritik dönemde,ana-baba, ögretmen ve diger yetiskinler tutulma ve duraklamaya karsi asiri duyarlilik gösterir,endiselenir ve telaslanirlar.
Bunu çocuga da aktarirlar.Çocuk kekemelik belirtilerini benimser ve bilinçli hale getirir.Sonra da kekemelik sorunu olur.
3- Kekemelik bir kisilik bozuklugudur
Bu baglamda, çogunlukla ruh bilimcileri hemfikirdir.Onlara göre; kekemelik kisilik bozuklugunun belirtisidir. Kekemelik konusma bozuklugu degildir. Kekemelik benlik ve rol çatismasidir.Birey kekeleyerek konusurken, düzgün biçimde konusurkenki gibi doyuramadigi bazi ruhsal gereksinimlerini doyurmaktadir.Kekemelerde belirli bazi kisilik özellikleri vardir;bebeksi,zorlayici,çekingen,endiseli,güvensiz,bagimli,yalniz ve utangaçtirlar.
4-Bir direnis belirtisi olarak kekemelik
Bu görüste olanlarin hareket noktasi,insan oglunda degisiklige karsi bir direnmenin var olusudur.
Degisiklik fizyolojik organik oldugu gibi ruhsal ve sosyal de olabilir.
5- Kekemelik tek bir nedene baglanamaz
Bu görüste olanlara göre kekemelik her zaman bir tek nedene bagli olarak açiklanamaz.
RIPER'a göre; kekeme çocuklar, duygusal çatismalari olan bir geçmise,konusmada olagan sayilacak tutuklugu kekemelik diye tanimlayan bir aileye;kendilerini kekemelige kadar götürebilecek uygun bir bünyeye;konusmalarinin akiciligini engelleyen bir çevreye ve sinirli hos görüye sahiptirler.