Bir kardeşimiz kocasının kendi ailesine devamlı maddi yardımda bulunduğunu yazmış ve rahatsızlığını dile getirmiş. Annesi dul ama eşinden maaşı var. Buna rağmen annesine para vermesi gerekir mi? Ben ev hanımıyım, eşimin parasında hakkım var mı? diye devam etmiş.
Uzun yıllar önce, eşi kendi ailesine yardım ediyor diye evdeki şekeri, çayı çöpe döktüğünü söyleyen bir kadınla karşılaşmıştım. “Onu sıkıntıya sokmalıyım ki, ailesine para veremesin!” diyordu. Bu korkunç bir savaş!
Kadın dışarıda çalıştığı için, kadının parasına güvenip ailesine daha fazla yardım eden erkek de var. Kadın çalışmadığı için, ben kazanıyorum, sen benim parama karışamazsın diyen erkek de var. Gerçekten ailesi muhtaç olduğu için maddi destekte bulunan da var. Ailesinin durumu iyi olsa da evlatlık vazifesi bilip yardım eden de var.
Sırf ben büyüttüm, okuttum, kazancında hakkım var diyerek ihtiyacı olmadığı halde evladının kazancından devamlı faydalanmak isteyip evladını zor durumda bırakanda var.
Fakat kadınların bir kısmı istiyor ki; Evlenince kocaları tamamen kendilerine ait olsun. Kocaları kendi ailelerine hiç bir maddi destek de bulunmasın. Hele çocuklar olduktan sonra, masraflar artıyor ve kazanılan para hiç yetmeyecek zannediliyor. Bu yüzden aileye verilen maddi destek boşa giden bir para olarak görülüyor.
İçimizi sıkan diğer tüm dünyalık konularda olduğu gibi, bu konuda da bizi rahatlatacak olan şey Allah’a olan tevekkülümüzdür. Tevekkülümüz kısırsa, kocamız ailesine yardım ediyor diye depresyona da gireriz, boşanmaya da kalkarız Allah muhafaza.
Rızkı veren Allah’tır. Kimin yaşarken ne kadar rızka erişeceği O’nun katında yazılıdır. Allah’ın bize tayin ettiği rızka O dilemedikçe kimse engel olamaz. Bizden çıkacak bir şeyi de Allah dilemedikçe kimse geri döndüremez .
Allah Rasulûne kadının kocası üzerindeki haklar sorulunca şöyle buyuruyor:
“Yediğinizden yedirin. Giydiğinizden giydirin. Sakın onları dövmeyin ve onlara incitici söz söylemeyin.” (Ebu Davud, Nikah, 41)
Onu her yıl tatile götürün. Doğum günlerinde hediyelere boğun. Sık sık yemeğe çıkarın. Onun adına bir hesap açıp, düzenli olarak para yatırın. Evini son model eşyalarla donatın! gibi bir tavsiye okudunuz mu?
Eğer eşiniz sizin ihtiyaçlarınızı karşılıyorsa, sizi başkalarına muhtaç etmiyorsa, dövmüyor, aldatmıyorsa onun ailesine yardım etmesi sizi neden rahatsız etsin ki?
Kardeşlerim: Dünya bir imtihan yeridir. Karısını ve çocuklarını muhtaç hale düşürmeden, kendi ailesine destek olan bir kocayı suçlamaya, bu sebepten huzursuzluk çıkarmaya hakkımız yok.
Rabbimiz buyuruyor ki:
Biz insana, ana babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. (İşte bunun için) önce bana, sonra da ana babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır.(Lokman: 14)
Diyorlar ki; “Ama ailesine yardım etmese belki daha çabuk bir ev alırız. Veya çocukların geleceği için yatırım yapabiliriz.” Bunların tümü şeytanın vesveseleridir. Erkeğin ailesine yaptığı yardım bir sadakadır ve sadakanın pek çok belaya karşı kalkan olduğunu bilmeliyiz. Belki eşiniz ailesine yardım etmese, başka bir belaya maruz kalacak daha fazla maddi kayba uğrayacaksınız. Ya da sırf bu yardımı ve anne-babasının rızalığı vesilesiyle Allah çok farklı hayır kapıları açacak bilemezsiniz ki.
Peki ailesinin ihtiyacı olmadığı halde yardım ediyorsa?
Eğer anne baba ihtiyacı olmadığı halde evladından para bekliyorsa, evladını zor durumda bırakıyorsa bu bir vebaldir ancak, verdiği evlat için yine bir sadaka değerindedir. Herkes kendi hesabını verecek. Zulmeden zulmünün karşılığını, salih amellerde bulunan da onun karşılığını görecek. Allah katında yapılan hiç bir iyilik veya kötülük karşılıksız kalmayacak.
Olması Gereken
Merhamet sahibi her anne baba, evladının hiç bir şekilde zarar görmesini, sıkıntıya düşmesini istemez. İhtiyacı olmadığı halde, maddi bir beklenti içine girmez. Evladının da bir ev geçindirdiğinin bilincindedir. Durumları iyiyse, evladından beklemek yerine, bilakis evladına destek de bulunur.
Aklı başında hiç bir erkek, eşini ve çocuklarını zor durumda bırakacak şekilde davranmaz. Ailesine yaptığı yardım, eşi ve çocuklarını sıkıntıya sokmaz. Muhtaç olan kendi ailesine nasıl yardım ediyorsa, karısının muhtaç olan ailesine de yardım eder. Bunun yanında evli olduğunun ve bir ev geçindirdiğinin bilincindedir.
Evliliğimizin temeli İslam ahlakına dayalı olarak atılır ve bu minval üzere devam ederse, tevekkül sahibi olabilirsek, büyük sandığımız pek çok sorun gözümüzde küçülecek ve çözümü kolay olacaktır.
Son olarak: Lütfen ailesine yaptığı yardımı, eşinizin başına kalkmayın. Şeytanın vesveselerine sakın kulak asmayın
Uzun yıllar önce, eşi kendi ailesine yardım ediyor diye evdeki şekeri, çayı çöpe döktüğünü söyleyen bir kadınla karşılaşmıştım. “Onu sıkıntıya sokmalıyım ki, ailesine para veremesin!” diyordu. Bu korkunç bir savaş!
Kadın dışarıda çalıştığı için, kadının parasına güvenip ailesine daha fazla yardım eden erkek de var. Kadın çalışmadığı için, ben kazanıyorum, sen benim parama karışamazsın diyen erkek de var. Gerçekten ailesi muhtaç olduğu için maddi destekte bulunan da var. Ailesinin durumu iyi olsa da evlatlık vazifesi bilip yardım eden de var.
Sırf ben büyüttüm, okuttum, kazancında hakkım var diyerek ihtiyacı olmadığı halde evladının kazancından devamlı faydalanmak isteyip evladını zor durumda bırakanda var.
Fakat kadınların bir kısmı istiyor ki; Evlenince kocaları tamamen kendilerine ait olsun. Kocaları kendi ailelerine hiç bir maddi destek de bulunmasın. Hele çocuklar olduktan sonra, masraflar artıyor ve kazanılan para hiç yetmeyecek zannediliyor. Bu yüzden aileye verilen maddi destek boşa giden bir para olarak görülüyor.
İçimizi sıkan diğer tüm dünyalık konularda olduğu gibi, bu konuda da bizi rahatlatacak olan şey Allah’a olan tevekkülümüzdür. Tevekkülümüz kısırsa, kocamız ailesine yardım ediyor diye depresyona da gireriz, boşanmaya da kalkarız Allah muhafaza.
Rızkı veren Allah’tır. Kimin yaşarken ne kadar rızka erişeceği O’nun katında yazılıdır. Allah’ın bize tayin ettiği rızka O dilemedikçe kimse engel olamaz. Bizden çıkacak bir şeyi de Allah dilemedikçe kimse geri döndüremez .
Allah Rasulûne kadının kocası üzerindeki haklar sorulunca şöyle buyuruyor:
“Yediğinizden yedirin. Giydiğinizden giydirin. Sakın onları dövmeyin ve onlara incitici söz söylemeyin.” (Ebu Davud, Nikah, 41)
Onu her yıl tatile götürün. Doğum günlerinde hediyelere boğun. Sık sık yemeğe çıkarın. Onun adına bir hesap açıp, düzenli olarak para yatırın. Evini son model eşyalarla donatın! gibi bir tavsiye okudunuz mu?
Eğer eşiniz sizin ihtiyaçlarınızı karşılıyorsa, sizi başkalarına muhtaç etmiyorsa, dövmüyor, aldatmıyorsa onun ailesine yardım etmesi sizi neden rahatsız etsin ki?
Kardeşlerim: Dünya bir imtihan yeridir. Karısını ve çocuklarını muhtaç hale düşürmeden, kendi ailesine destek olan bir kocayı suçlamaya, bu sebepten huzursuzluk çıkarmaya hakkımız yok.
Rabbimiz buyuruyor ki:
Biz insana, ana babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. (İşte bunun için) önce bana, sonra da ana babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır.(Lokman: 14)
Diyorlar ki; “Ama ailesine yardım etmese belki daha çabuk bir ev alırız. Veya çocukların geleceği için yatırım yapabiliriz.” Bunların tümü şeytanın vesveseleridir. Erkeğin ailesine yaptığı yardım bir sadakadır ve sadakanın pek çok belaya karşı kalkan olduğunu bilmeliyiz. Belki eşiniz ailesine yardım etmese, başka bir belaya maruz kalacak daha fazla maddi kayba uğrayacaksınız. Ya da sırf bu yardımı ve anne-babasının rızalığı vesilesiyle Allah çok farklı hayır kapıları açacak bilemezsiniz ki.
Peki ailesinin ihtiyacı olmadığı halde yardım ediyorsa?
Eğer anne baba ihtiyacı olmadığı halde evladından para bekliyorsa, evladını zor durumda bırakıyorsa bu bir vebaldir ancak, verdiği evlat için yine bir sadaka değerindedir. Herkes kendi hesabını verecek. Zulmeden zulmünün karşılığını, salih amellerde bulunan da onun karşılığını görecek. Allah katında yapılan hiç bir iyilik veya kötülük karşılıksız kalmayacak.
Olması Gereken
Merhamet sahibi her anne baba, evladının hiç bir şekilde zarar görmesini, sıkıntıya düşmesini istemez. İhtiyacı olmadığı halde, maddi bir beklenti içine girmez. Evladının da bir ev geçindirdiğinin bilincindedir. Durumları iyiyse, evladından beklemek yerine, bilakis evladına destek de bulunur.
Aklı başında hiç bir erkek, eşini ve çocuklarını zor durumda bırakacak şekilde davranmaz. Ailesine yaptığı yardım, eşi ve çocuklarını sıkıntıya sokmaz. Muhtaç olan kendi ailesine nasıl yardım ediyorsa, karısının muhtaç olan ailesine de yardım eder. Bunun yanında evli olduğunun ve bir ev geçindirdiğinin bilincindedir.
Evliliğimizin temeli İslam ahlakına dayalı olarak atılır ve bu minval üzere devam ederse, tevekkül sahibi olabilirsek, büyük sandığımız pek çok sorun gözümüzde küçülecek ve çözümü kolay olacaktır.
Son olarak: Lütfen ailesine yaptığı yardımı, eşinizin başına kalkmayın. Şeytanın vesveselerine sakın kulak asmayın