Çevrimdışı
yazık
selamun aleyküm,
bugün malum sınav sorularının çalındığı-dağıtıldığı iddiaları var ülkede.şaşırmıyorum,şaşıramıyorum.ösym bir açıklama yapmış iddiaları reddetmek için,kesin bir şey demiyorum olaya tam anlamıyla vakıf değilim.ama kesinlikle iyi niyetli olamıyorum,bu ülkede kurulmaya çalışılan teşkilatlanmanın boyutunu düşününce bunlar gerçekten normal.
türkiyenin çoğu şehrinde dersanelerini açacaksın,yurtlarını düzenleyeceksin,abilerini-ablalarını kendi kadrondan yetiştirip kendi planların ile yönlendireceksin…
bu kadar büyük bir gayri-resmi toplum teşkilatlanmasını yapabilmek gerçekten önemli bir maddi güç istiyor,ve bu adamlarda bu maddi güç var.bu maddi gücü olan adam(para,siyasiler arasında saygınlık,kitle) sınav sorusu da çalar,darbeyi de yapar(darbe demişken kemalistlerin “bunlar şeriatı getirecek,cumhuriyete sahip çıkın!” zihniyetiyle demiyorum;bunların getireceği şeriat ılımlı seküler demokratik şeriat olur anca).
fethullah’ın yolu yol değil,büyük bir dolandırıcı olarak görevini şevkle yerine getiriyor,türkiye’de adım adım ılımlı islam sesi yankılanıyor.geçmişte islamcı(!) demokrat harekete sorun çıkartan,çelme takan askeriye ve polis teşkilatı kendi istedikleri adamlar ile dolduruluyor,devletin en küçük adamlarından en büyük adamlarına kadar çokça alanda istedikleri insanlar istedikleri yerlere geliyor.
aman aldanmayın,öyle sanıyorum ki bunlar toplum içinde ve medyada güçlerini arttırdıkça(medyada güçlüler zaten,kastettiğim muhaliflerinin azalması) islami cemaatleri kazanabilmek için müslümanlara özgürlükler tanıyacaklar.türban yasağı üniversitelerde gevşetilebiliyor,devamında kamusal alanda serbestlikler getirilebilir.ben asla müslümana yapılan zulmü hak görmüyorum,ki bu zulüm sisteminden adalet beklemek bile mantıksız.ama anlamamız gereken şu,bu adamlar bu özgürlükleri allah’ın rızası için vermediler,vermeyecekler de.onlar kitlelerini arttırmanın,cüzdanlarını kalınlaştırmanın,desteği kuvvetlendirip kendilerini meşru göstermenin peşindeler.
eğer ki türkiye dediğim gibi giderse,onca cemaatin ve tarikatın günümüzde savunduğu bazı değerleri ileride savunamayacağı düşüncesindeyim.”anti diyalog” tavrından pay vermemekte kararlı gözükenler,nasıl geçmişte “maslahat” adı altında zalimlerle kol kola girdilerse ilerde de tarihin tekerrür edeceğinden korkuyorum.
bir ayet meali ile yazıyı sonlandırıyorum,ki bu ayet aslında bu kadar yazı yazmak yerine direk yazılsa bile bu konudaki tutum için yeterlidir.
“dinde zorlama yoktur. çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. o hâlde, kim tâğûtu tanımayıp allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.”
(bakara/256)
karadamlalar
yaz?k | Kara Damlalar
selamun aleyküm,
bugün malum sınav sorularının çalındığı-dağıtıldığı iddiaları var ülkede.şaşırmıyorum,şaşıramıyorum.ösym bir açıklama yapmış iddiaları reddetmek için,kesin bir şey demiyorum olaya tam anlamıyla vakıf değilim.ama kesinlikle iyi niyetli olamıyorum,bu ülkede kurulmaya çalışılan teşkilatlanmanın boyutunu düşününce bunlar gerçekten normal.
türkiyenin çoğu şehrinde dersanelerini açacaksın,yurtlarını düzenleyeceksin,abilerini-ablalarını kendi kadrondan yetiştirip kendi planların ile yönlendireceksin…
bu kadar büyük bir gayri-resmi toplum teşkilatlanmasını yapabilmek gerçekten önemli bir maddi güç istiyor,ve bu adamlarda bu maddi güç var.bu maddi gücü olan adam(para,siyasiler arasında saygınlık,kitle) sınav sorusu da çalar,darbeyi de yapar(darbe demişken kemalistlerin “bunlar şeriatı getirecek,cumhuriyete sahip çıkın!” zihniyetiyle demiyorum;bunların getireceği şeriat ılımlı seküler demokratik şeriat olur anca).
fethullah’ın yolu yol değil,büyük bir dolandırıcı olarak görevini şevkle yerine getiriyor,türkiye’de adım adım ılımlı islam sesi yankılanıyor.geçmişte islamcı(!) demokrat harekete sorun çıkartan,çelme takan askeriye ve polis teşkilatı kendi istedikleri adamlar ile dolduruluyor,devletin en küçük adamlarından en büyük adamlarına kadar çokça alanda istedikleri insanlar istedikleri yerlere geliyor.
aman aldanmayın,öyle sanıyorum ki bunlar toplum içinde ve medyada güçlerini arttırdıkça(medyada güçlüler zaten,kastettiğim muhaliflerinin azalması) islami cemaatleri kazanabilmek için müslümanlara özgürlükler tanıyacaklar.türban yasağı üniversitelerde gevşetilebiliyor,devamında kamusal alanda serbestlikler getirilebilir.ben asla müslümana yapılan zulmü hak görmüyorum,ki bu zulüm sisteminden adalet beklemek bile mantıksız.ama anlamamız gereken şu,bu adamlar bu özgürlükleri allah’ın rızası için vermediler,vermeyecekler de.onlar kitlelerini arttırmanın,cüzdanlarını kalınlaştırmanın,desteği kuvvetlendirip kendilerini meşru göstermenin peşindeler.
eğer ki türkiye dediğim gibi giderse,onca cemaatin ve tarikatın günümüzde savunduğu bazı değerleri ileride savunamayacağı düşüncesindeyim.”anti diyalog” tavrından pay vermemekte kararlı gözükenler,nasıl geçmişte “maslahat” adı altında zalimlerle kol kola girdilerse ilerde de tarihin tekerrür edeceğinden korkuyorum.
bir ayet meali ile yazıyı sonlandırıyorum,ki bu ayet aslında bu kadar yazı yazmak yerine direk yazılsa bile bu konudaki tutum için yeterlidir.
“dinde zorlama yoktur. çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. o hâlde, kim tâğûtu tanımayıp allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.”
(bakara/256)
karadamlalar
yaz?k | Kara Damlalar