H
Çevrimdışı
(MERAK ETTİKLERİMİZ KİTABINDAN ALINTIDIR....KONYA MEVA KİTAP...
KUNUT NEDİR?
Fakihlerin ıstılahında “Kunut” tarifi: Namaz da kıyam esnasında yapılan duanın adıdır.
Âlimlerin görüşlerinin içerisinde en sahih olanı: Rükûdan sonra vitirde kunut yapmak meşrudur.
Ayrıca Müslümanların başlarına bir bela ve musibet geldiğinde, bütün beş vakit farz namazlarının son rekâtında rükûdan kalktıktan sonra Allah Teâlânın Müslümanları içinde bulunduğu beladan ve sıkıntıdan kurtarana kadar kunut yapılabilir. (Bkz: Tashih Ed-Dua’ Şeyh Ebu Bekr Zeyd, S.460)
BAZI İMAMLAR KUNUT KONUSUNDA MÜSLÜMANLARIN BAŞINA GELEN BELA VE MISBETLER SEBEBİYLE BİR GÜN YAHUT İKİ GÜN KUNUT YAPIYOR SONRA TERK EDİYOR. KUNUTA DEVAM EDİLMESİ GEREKEN BELLİ BİR MÜDDET VARMIDIR?
Müslümanların başına bela ve musibetler geldiği zaman yani sebebi bulunduğu zaman farz namazlarda kunut yapılabilir. Bela ve musibetin olduğu zaman kunut yapılır, sebep ortadan kalkınca kunut terk edilir. Çünkü Peygamber efendimiz (s.a.v) müşriklere bir ay boyunca beddua etmiştir. Ayrıca Mekke’de bulunan müstezaf Müslümanlarında kurtulması için dua etmiştir. Daha sonra kunut sebebi bitince yani Mekke’de bulunan Müslümanlar Medine’ye gelince Peygamber efendimiz (s.a.v) kunutu terk etmiştir.
Ebu Hureyreden rivayet edildiğine göre Rasulullah (s.a.v) bir ay boyunca “Semi Allahu Limen Hamide” dedikten sonra kunut yaparken şöyle derdi: “Ey Allah’ım! Velîd bin Velîd'i, Seleme bin Hisâm'i, Ayâs bin Ebî Rebîa'yi ve küffâr elinde bunalıp zayıf ve âciz görülen diğer mü'minleri kurtar. Mudar kabilesine de azabını indir, onlara aynı Yusuf (a.s) döneminde yaşanmış olan kıtlık gibi kıtlık ver.” (Müslim, 675)
-İbni Kayyim (r.a) bu konuda şöyle demiştir: Peygamber efendimiz (s.a.v) bazı kabileler aleyhine beddua etmiş ve bazıları konusunda da Allahın onları kurtarması için lehlerinde dua etmiştir. Müslümanların Mekke’den kurtulup gelince kunutu terk etmiş aynı şekilde aleyhinde beddua etmiş olduğu kabilelerde yapmış oldukları zulmü sonlandırınca kunutu terk etmiştir. Yani Peygamber efendimiz (s.a.v) kunutu bir sebep ile yapardı. Bu sebep ortadan kalkınca kunutu terk ederdi. (Zadul Mead, 1/272)
BAZI MESCİDLERDE HER SABAH NAMAZI KUNUT DUASI YAPILMAKTDIR. BUNUN HÜKMÜ NEDİR?
Şer-i bir sebep olmaksızın her sabah namazında sürekli olarak kunut yapmak sünnete aykırıdır. Çünkü sünnette sabit olan sebep olunca farz namazlarda kunutun yapılmasıdır. İlim ehli: Müslümanların başına bela ve musibetler geldiği zaman farzlarda kunut yapılabileceğini söylemiştir. Ancak böyle bir durumda dahi kunut sadece sabah namazına has değildir. Sonuç olarak kunut: Her farz namazda yapılabilir.
KUNUTU İMAM MI, DEVLET RERİSİ Mİ YOKSA HER NAMAZ KILAN KİMSE FERT OLARAKDA YAPABİLİR Mİ?
-İlim ehlinden bazıları: Müslümanların başına bela ve musibetler geldiği zaman farzlarda, sulta sahibi yani liderlerin kunut yapacağını söylemişlerdir. Buna peygamberimizin mescidinde kunut yaptığını delil göstermişlerdir.
-Bazı ilim ehli de şöyle demiştir: Cemaatle namaz kılan her imam kunut yapabilir. Buna da delil olarak peygamberimizin mescidin imamı olarak kunut yapmasını delil göstermişlerdir. Zira hadiste: “Benim namaz kıldığım şekilde namaz kılınız” buyrulmuştur.
-Bazı ilim ehlide: her namaz kılan kimse kunut yapabilir demiştir. Çünkü Müslümanların başına gelen bela ve musibetler bütün Müslümanları ilgilendirir ve bu bütün Müslümanların derdidir, demişlerdir. Buna deli olarak da “Müminler aynı bir duvar misali gibi birbirlerine bağlıdır.” Hadisini zikretmişlerdir.
Bu görüşler içerisinde racih olanı: devlet resi kunut yapabilir, mescid imamları kunut yapabilir. Aynı şekilde kendi başlarına namaz kılan Müslümanlarda kunut yapabilir.
Ancak şer-i bir sebep olmadıkça her sabah namazında kunut yapılmaz. Çünkü bu Peygamber efendimizin (s.a.v) sünnetine muhalefet içerir. Şayet şer- i bir sebep var ise de her farz namazda kunut yapılabilir.
İmam Her gün Kunut Yaparsa; İmama Uyan Kimse Ne Yapmalıdır?
İmama uyan kimse, şayet imam kunut yaparsa, imamın duasına âmin demelidir ve kunut için ellerini kaldırır. Bunu imam Ahmed söylemiştir.
KUNUTTA ELLER KALDIRILIRMI?
Evet, kunut duasında eller kaldırılır ancak omuz hizasını geçmez. Çünkü bu dua yalvarma duası değildir bu nedenle ellerin yükseğe kaldırılması doğru değildir. Nitekim yapılan istek ve rağbet duasıdır. Eller kaldırılır ve avuç semaya bakar. Ellerin birbirine birleştirilmesinde de bir sakınca yoktur. Çünkü sünnette bu şekilde sabittir. Ömer (r.a) kunut yaparken ellerini kaldırırdı. (Beyhaki, 2/210. Sahih demiştir.)
HER GECE VİTİR NAMAZINDA KUNUT YAPMAK GEREKİR Mİ? BU SÜNNETMİDİR?
Bir kişinin her gece vitir namazında kunut yapmasında bir sakınca yoktur. Çünkü kunut sünnettir. Peygamber efendimiz (s.a.v) kunut yapar idi. Peygamber efendimiz (s.a.v) kunutu Ali’nin(r.a) oğlu Hasan’a (r.a) öğretmiştir. Her gece okursan bu sünnettir. Ancak bazen terk edersen de bu güzeldir çünkü insanlar her gece hiç terk etmeden kunut yapmanın vacip olmadığını öğrenmiş olurlar. İmama olan kişide bazen vitirde kunut terk ederse bu güzledir. Çünkü böylece insanlara her gece kunut yapılmasının vacip olmadığı öğretilmiş olur.
Peygamber efendimiz (s.a.v) kunutu; Ali’nin(r.a) oğlu Hasan’a (r.a) öğretmiş ve bazen kunutu terk et dememiştir. Dolayısıyla buda her gece yapılabileceğini gösterir ve bunda da bir sakınca yoktur.
(Fetava Nurun Ala’d Derb, 2/1062)
VİTİR KONUSUNDA MEZHEPLERİN GÖRÜŞLERİ NEDİR?
Dört mezhebin kunut konundaki görüşleri şöyledir:
1-Malikiler: Kunut sadece sabah namazında yapılır. Diğer namazlarda ne vitir ve ne de diğer namazlarda yapılmaz.
2-Şafiler: Ramazan ayının son ikinci yarısında vitirde kunut yapılır bunund dışında vitirde kunut yapılmaz. Diğer namazlarda da kunut yapılmaz. Ancak sabaha namazlarında her halükarda yapılabilir. Diğer namazlarda da Müslümanların başlarına bela ve sıkıntı geldiği zamanlarda yapılabilir.
3-Hanefiler: Vitirde kunut yapılır. Diğer namazlarda kunut yapılmaz ancak Müslümanların başlarına bela ve sıkıntı geldiği zamanlarda ve özelliklede sabah namazında kunut yapılabilir. Kunutu imam yapar arkasında bulunan cemaat ise “Âmin” der, kişi kendi başına kunut yapmaz.
Hanbelîler: Vitirde kunut yapılır. Diğer namazlarda kunut yapılmaz ancak Müslümanların başlarına bela ve sıkıntı geldiği zamanlarda taun hastalığından dolayı da kunut yapılmaz. Cuma namazının dışında Devlet reisi yahut yardımcısı kunut yapar.
İmam Ahmed’in (r.a) kendisi şöyle demiştir: Rükûdan önce olsun sonra olsun vitirde kunut yapmak peygamber efendimizden sahih bir şey gelmemiştir. Bu görüş dört mezhebin görüşüdür.
Bu konuda racih görüş ise: farz namazlarda kunut yapılmaz ancak Müslümanların başlarına bela ve sıkıntı geldiği zamanlarda kunut yapılır. Vitir namazı konusunda ise: peygamber efendimizden (s.a.v) sahih olarak bu konuda bir şey gelmemiştir. Ancak sünen kitaplarında: peygamber efendimizin (s.a.v), Ali bin ebi Talibin oğlu Hasen’e (r.anhm)vitir de söylemesi için öretmiş olduğu dua vardır.
اللهم اهدني فيمن هديت.....şeklinde gelen duadır. Bazı ilim ehli bu rivayetin sahih olduğunu söylemiştir. Bundan dolayı bir kişi vitirde knuut yaparsa güzel yapmış olur şayet terke etse de buda güzeldir.
(Muhammed Salih Useymin, Fetava C.4 vitirde kunut yapma bahsi.)
KUNUT DUALARI HANGİLERİDİR
اللهم إنا نستعينك ونستهديك ونؤمن بك ونتوكل عليك، ونثني عليك الخير كله نشكرك ولا نكفرك، ونخلع ونترك من يفجرك، اللهم إياك نعبد، ولك نصلي ونسجد، وإليك نسعى ونحفد، نرجو رحمتك ونخشى عذابك ،إن عذابك الجد بالكفار ملحق
Bu dua Hanefi mezhebinde tercih edilen dua şeklidir.
اللهم اهدني فيمن هديت، وعافني فيمن عافيت، وتولني فيمن توليت، وبارك لي فيما أعطيت، وقني شر ما قضيت، إنك تقضي ولا يقضى عليك، إنه لا يذل من واليت ، ولايعز من عاديت ، تباركت ربنا وتعاليت
(Ebu Davut, 1213. Nesai, 1725. Albani “irvada” sahih demiştir, 435)
اللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِرِضَاكَ مِنْ سَخَطِكَ وَبِمُعَافَاتِكَ مِنْ عُقُوبَتِكَ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْكَ لا أُحْصِي ثَنَاءً عَلَيْكَ أَنْتَ كَمَا أَثْنَيْتَ عَلَى نَفْسِكَ
(Tirmizi, 1727. Albani irvada, 430 sahih demiştir. Sahih Ebu Davut, 1282)
Bu dualar ise Şafii, Hanbelî ve Maliki mezheplerinde tercih edilen dua şeklidir.
KUNUT SONUNDA SALÂVAT GETİRİLİR Mİ? BAŞKA BİR ŞEY SÖYLENİR Mİ?
Dua eden kişi bazı sahabelerden de sabit olduğu gibi kunutun sonunda Peygamberimize salâvat getirirdi. Bu sahabeler: Übey bin Ka’b, Muaz El-Ensari (r.anhme) (Bkz: (Bkz: Tashih Ed-Dua’ Şeyh Ebu Bekr Zeyd, S.460)
Ayrıca salâvat getirmek genel olarak her yede getirmek müstehap olması ve duada da müstehap olması sebebiyle salâvat getirmenin bir sakıncası yoktur. Hatta bazı âlimlere göre Cuma hutbesinde örneğin salâvat getirmek şarttır. (Bkz: kıyam ramazan, Albani, 31)
Namaz bittikten selam verdikten sonra kişi: Üç kere سبحان الملك القدوس şu duayı söyler ve üçüncü de uzatır. (Nesai, 1699. Albani Nesaide sahih demiştir.)
Darukutni ise: رب الملائكة والروح duasını ziyade olarak rivayet etmiştir. İsnadı sahihtir. Bkz: Zadul Mead İbni Kayyim, 1/337)
UZUN KUNUT YAPMAK MÜSTEHAPMIDIR?
HADİSTE: Cabir (r.a)’dan rivayet edildiğine göre Peygamber efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"أفضل الصلاة طول القنوت " (Namazın en efdali kunutu en uzun olanıdır” (Müslim, 1257)
Bu hadis; kunutun uzun yapılmasını mı teşvik etmektedir?
Hayır, hadiste kastedilen namazda kıyamın uzun olmasıdır.
İmam Nevevi bu hadis hakkında şöyle demiştir: Hadiste kastedilen knuut; Âlimlerin ittifakı ile namazın kıyamını uzun olmasıdır. Yani kastedilen dua anlamındaki kunut değildir.