Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

La Havle Ve La Kuvvete Illa Billah ( Okuyun )

E Çevrimdışı

Ehlitakwa

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
La Havle ve La Kuvvete İlla Billah

(Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur. Sıkıntıları ve musibetleri ancak o defeder.)

Varlık âleminde tek başına müstakil bir şeye tesir eden bir sebep bulunmaz. Başka bir sebebe bağlı olarak ancak bir şeye tesir edebilir. Dolayısıyla mutlaka kendisine tesir eden başka bir sebebin varlığına ya da yok olmasına bağlı olmuş olur. Bunlar bizzat gözle müşahede edilen sebepler, gaip olan sebepler ve manevi sebepler hakkındadır.

Mesela; güneşin canlılara ve bitkilere tesir etmesi gibi. İşte bu sebepler, yine başka sebeplerin harekete geçmesine bağlıdır.

Mesela; erkekliği alınmış bir hayvan bile yine bir sebebe bağlı olarak buna maruz kalmıştır.

Dolayısıyla her sebebin bir müsebbibi bulunmaktadır. Mahlukat hakkında korkulan ya da ümit edilen hiçbir şeyin tek başına ve sebepsiz tesiri söz konusu olamaz.

Kuşkusuz tek başına ve hiçbir şeye bağlı olmadan ve hiçbir sebep olmadan tek başına tesir eden sadece Kahhar olan Allahu Teâlâ'dır. Öyleyse O'ndan başkasından ümit etmeye ya da korkmaya gerek yoktur. Bu da apaçık ve kesin gösteriyor ki; O'ndan başkasından ümit etmek ve korkmak bâtıldır.
Şayet farzımuhal:
"Bu tek başına tesir eden bir sebeptir."
denilecek olsa, o zaman bunun sebebiyeti O'ndan (c.c.) başkasından bilinmiş olacaktır.

Halbuki Allah'tan başkasının bir şeyi ortaya koyacak kuvveti yoktur. Çünkü güç ve kuvvet ancak Allah'ındır. Bütün güç, O'nun (c.c.) elindedir. Mahluklardan umdukları ümit ve korkunun gerçekte sadece Allahu Teâlâ'dan olması gerekir. Buna göre gücü ve kuvveti olmayanlardan niçin ümit edilsin ve niçin korkulsun ki?

Hatta yaratılmışlardan korkmak ve onlardan ümit etmek, mahrum kalma sebeplerinden birisidir. Aynı zamanda ümit edip korktuğu kimseye de istenilmeyen şeylerin ilk inişi demektir. Çünkü o, Allah'tan başka olarak başkasından korktuğu kadar tasallut altına girmiş ve O'ndan başkasından ümit ettiği kadar da mahrumiyette kalmış olur. İşte bu husus mahlukatın hepsi için geçerlidir hatta mahlukattan birçoğu için bu konu gerek ilim ve gerekse vaziyet bakımından gitmiş de olsa...

Dolayısıyla Allahu Teâlâ neyi dilerse, o olur ve onun olması gerekir. Neyi de dilememiş ise, o olmaz, mahlukat kendi arasında toplanmış olsa bile..!


İbn Kayyım (r.h) El-Fevaid
 
Üst Ana Sayfa Alt