K
Çevrimdışı
El Makrizi Tarihi Araştırmalar Merkezi’ne ulaşan acil bir bildiri Mısır’da devrim sonrası yaşanan gerçekliği bir kez daha gözler önüne serdi. İslamcı siyasi esirler gönderdikleri bildiride hala işkenceye maruz kaldıklarını ifade ederek ‘ne değişti’ diye sordu.
Küresel Haber / Haber Merkezi / Özel Haber
İşte El Makrizi Merkezi’ne ulaşan bildirinin tam metni:
‘Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma. Ancak onları gözlerin donup kalacağı bir güne ertelemektedir.’ (İbrahim Suresi, 42)
İşte Tora’daki El Akrab hapishanesinde, özellikle şu mübarek günlerde serbest bırakılmayı bekleyen siyasi mahkumlara yönelik zulüm silsilesi devam ediyor.
14.10.2012 tarihinde devrik liderin günlerinden kalma cellatların darbeleriyle uyanıyorlar. Cellatlar kendilerine saldırıyor, elbiselerini soyuyor ve kendilerini yaşam için araçlardan soyutluyorlar. Sanki rüya! Sanki devrim olmadı! Devrilen devrilmemiş gibi.. Bu bir rüya mı?!!
Hayır… Bu gerçek!
Esirlerden biri teftiş için gelen görevliye şikayette bulunarak şöyle diyor: ‘İçişleri değişmedi. Hapishaneler Müdürü Muhammed Necip değişmedi. Hala İslamcıları ezmek, kendilerine baskı yapmak ve kendileriyle arasındaki eski hesapları kapatmak için aynı politikasını uyguluyor.’
Cezaevi görevlisi ise kendisine şöyle cevap veriyor: ‘Siz İslamcısınız, cumhurbaşkanı da İslamcı… Neden o zaman sizi çıkarmıyor?’
Kardeş cevap vermiyor… Görevliye İslamcı cumhurbaşkanını mı şikayet etsin yoksa ne yapsın?!! İslamcı başkan bazılarını çıkardı da bazı diğerlerini bıraktı mı desin?!
Oysa içeride kalanların hükümleri daha azdı. İçlerinden bazılarının hapiste kaldığı süre hüküm süresini bile aşmıştı. Aynı şekilde bazıları da soruşturma altında ihtiyati hapis süresini aştı.
Sonunda cellat bir sinsilik yapmasın diye kardeş sustu… Ancak şikayetimizi Allah’a bildiriyoruz…
İslami hareketten halk meclisinde olanların bazıları çıkarılmamız girişiminde başarısız kalınca siyasi mahkumların aileleri kendilerine beddua etti ve meclisten kovuldular. Bundan sonra artık Allah onlara ne yapar bilmiyorum.
Cumhurbaşkanı Mursi ‘hapiste hiçbir mazlum bir tutuklu kalmayacak’ dememiş miydi? Bu konuda Allah’ın kendisini hesaba çekmesinden korktuğunu dile getirmemiş miydi? Öyleyse neden yapmıyor? Neden bizi çıkarmıyor?
14.10.2012 tarihinde tutuklulara yapılanlar kendilerine devrik liderin günlerindeki cellatların ve zebanilerinin yaptıklarını; katliamları, işkenceleri ve tacizleri hatırlattı. Öyle ki hapiste bine yakın kişi hayatını kaybetmiş binlercesi de işkence görmüştü. Kendilerini yemek ve ilaçtan mahrum bırakıyor, ziyaretçi kabul etmelerini ve eğitimlerini tamamlamalarını engelliyordu. Hala eski rejimin kalıntıları mı bu ülkeye hükmediyor? O zaman ne değişti? Yaşadığımız trajedileri kime şikayet edeceğiz? Sadece tek olan Allah’a edeceğiz!
Ey onurlular üzerimizden zulmü kaldırın!
El Akrab Hapishanesindeki siyasi tutuklulardan bildiri 14.10.2012’
Küresel Haber / Haber Merkezi / Özel Haber
İşte El Makrizi Merkezi’ne ulaşan bildirinin tam metni:
‘Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma. Ancak onları gözlerin donup kalacağı bir güne ertelemektedir.’ (İbrahim Suresi, 42)
İşte Tora’daki El Akrab hapishanesinde, özellikle şu mübarek günlerde serbest bırakılmayı bekleyen siyasi mahkumlara yönelik zulüm silsilesi devam ediyor.
14.10.2012 tarihinde devrik liderin günlerinden kalma cellatların darbeleriyle uyanıyorlar. Cellatlar kendilerine saldırıyor, elbiselerini soyuyor ve kendilerini yaşam için araçlardan soyutluyorlar. Sanki rüya! Sanki devrim olmadı! Devrilen devrilmemiş gibi.. Bu bir rüya mı?!!
Hayır… Bu gerçek!
Esirlerden biri teftiş için gelen görevliye şikayette bulunarak şöyle diyor: ‘İçişleri değişmedi. Hapishaneler Müdürü Muhammed Necip değişmedi. Hala İslamcıları ezmek, kendilerine baskı yapmak ve kendileriyle arasındaki eski hesapları kapatmak için aynı politikasını uyguluyor.’
Cezaevi görevlisi ise kendisine şöyle cevap veriyor: ‘Siz İslamcısınız, cumhurbaşkanı da İslamcı… Neden o zaman sizi çıkarmıyor?’
Kardeş cevap vermiyor… Görevliye İslamcı cumhurbaşkanını mı şikayet etsin yoksa ne yapsın?!! İslamcı başkan bazılarını çıkardı da bazı diğerlerini bıraktı mı desin?!
Oysa içeride kalanların hükümleri daha azdı. İçlerinden bazılarının hapiste kaldığı süre hüküm süresini bile aşmıştı. Aynı şekilde bazıları da soruşturma altında ihtiyati hapis süresini aştı.
Sonunda cellat bir sinsilik yapmasın diye kardeş sustu… Ancak şikayetimizi Allah’a bildiriyoruz…
İslami hareketten halk meclisinde olanların bazıları çıkarılmamız girişiminde başarısız kalınca siyasi mahkumların aileleri kendilerine beddua etti ve meclisten kovuldular. Bundan sonra artık Allah onlara ne yapar bilmiyorum.
Cumhurbaşkanı Mursi ‘hapiste hiçbir mazlum bir tutuklu kalmayacak’ dememiş miydi? Bu konuda Allah’ın kendisini hesaba çekmesinden korktuğunu dile getirmemiş miydi? Öyleyse neden yapmıyor? Neden bizi çıkarmıyor?
14.10.2012 tarihinde tutuklulara yapılanlar kendilerine devrik liderin günlerindeki cellatların ve zebanilerinin yaptıklarını; katliamları, işkenceleri ve tacizleri hatırlattı. Öyle ki hapiste bine yakın kişi hayatını kaybetmiş binlercesi de işkence görmüştü. Kendilerini yemek ve ilaçtan mahrum bırakıyor, ziyaretçi kabul etmelerini ve eğitimlerini tamamlamalarını engelliyordu. Hala eski rejimin kalıntıları mı bu ülkeye hükmediyor? O zaman ne değişti? Yaşadığımız trajedileri kime şikayet edeceğiz? Sadece tek olan Allah’a edeceğiz!
Ey onurlular üzerimizden zulmü kaldırın!
El Akrab Hapishanesindeki siyasi tutuklulardan bildiri 14.10.2012’