Mit Hizbullah`ın İçine Sızamadı`

doğruhaber
Daha önce Çetin Doğan ve Bülent Orakoğlu’nun Hizbullah ile ilgili çelişkili açıklamalarına dönemin Ohal Valisi ve Eski Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner açıklık getirdi. Aydıner; “Devlet tarafından kurdurulduğu işin masal tarafı. Uğraştık ama Hizbullah’ın içerisine sızamadık” dedi.

Türkiye medyası yıllarca devlet tarafından Hizbullah’ın PKK’ya karşı kurulduğu iddialarına yer verdi.

İddiaların temelinde ise Ergenekon soruşturmasında yargılanan Çetin Doğan ve Eski İstihbarat Şube Başkanı Bülent Orakoğlu’nun açıklamaları vardı. Çetin Doğan konu ile ilgili iddialarından sonra yaptığı bir açıklamada “Basın söylemediklerimi söylemiş gibi gösterip bire bin ekleyerek servis ediyor” ifadelerini kullanmış ve iddialardaki çelişkiyi ortaya koymuştu.

Bülent Orakoğlu’nun iddiaları ise farklı zamanlarda yaptığı çelişkili açıklamalarından sonra basın tarafından da dikkate alınmamış ve özellikle bir gazetenin Hüseyin Velioğlu’nun katledildikten hemen sonraki fotosunu yayınlamasıyla yalanlanmıştı.

Bu çelişkili iddialardan sonra dönemin OHAL Valisi ve Eski Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner’in yaptığı açıklamalar, konuya kısmi açıklık getirdi.


“HİZBULLAH’IN DEVLET TARAFINDAN KURDURULDUĞU; MASAL”
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Terör Alt Komisyonu 1999–2003 döneminde son OHAL Valisi ve eski Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner’i dinledi.

Toplantıda AKP’li Mehmet Metiner’in “Hizbullah PKK’ya karşı devlet tarafından desteklendi deniliyor” demesi üzerine Hizbullah ile ilgili açıklamalarda bulunan Aydıner, “Devlet tarafından kurdurulduğu masal.

O işin masal tarafı. Hizbullah devletle mücadele etmiyordu. Her istihbarat örgütü grupların içine girmek ister. Emniyet istihbarat olarak en güçlü kuruluştur.

İçlerine girmek mümkün olamamıştır. Dıştan takip yapılmıştır. Teknik takip imkânı da yoktur. Özel bir yazı yazdım MİT’e. MGK’da konuşuldu.

Bir Hizbullah baskınında suikastten 1 hafta önce kanas dürbünlü tüfek bulduk. Gaffar’a, ‘Suikast yapacaklar’ dedim. Gaffar’ı 1 hafta sonra öldürdüler. Olayı ‘Biz hala varız’ demek için yaptılar” dedi.

BASIN BURADA MI?
Komisyona 2 saate yakın bilgi veren Aydıner, konuşmasının sonuna doğru “Kayda alınmasın, Hizbullah ile ilgili yapılan bir MGK toplantısını anlatacağım” dedi. Komisyon üyelerinin “Biz kayıt almayalım da basın burada” demesi üzerine Aydıner, “Basın burada mı..? En başından beri buradalar mı? Ben içeride basın yok sanıyordum. İnşallah ters bir şey demedim” diye konuştu.

hizbullaha sızamadık haberide yalandan ibaret çünkü pkk ile mücadelede başedemedikleri için hizbullahı yeniden yeşertmek istiyorlar..çünkü pkk ile mücadele ancak islami bir yapılanmayla mümkün olabilirdi sanıyorum bence arap baharı türkiye üzerinden oynanılacak..

batmanda askeryenın içinde eğitim alıyordu hizbullah! bunu doğuda herkes bılır.veli küçük beykozda istenseydi canlı yakalanabılırdı.ama mısyonu bitmişti ölmesi gerekiyordu öylede oldu.onunla bırlıkte devlet hizbullah yanı hızbuşeytanın ilişkileride gömülmesi gerekıyordu zaten ölumunden sonra örgütüde çözüldu çunku devlet hepsını bılıyordu çönku apo yakalanmıştı pkk kuzey ırağa çekılmıştı artık hızbuşeytana gerek kalmamıştı

bu haberi doğru kabul edelim ama şu sorunun cevabını da arayalım:Mit ajanlarının sızamadığı harekete iran ajanları da sızamadı mı?Şu anda hizbullahın politikasını takip ettiğimizde ŞİNNİ karakteri görmekteyiz.Laa şiiyye ,laa sunniyye islamiyye islamiyye sloganı kum havzasında hiç bir karşılık bulamazken,anadolunun sünnilerini şinni yapmışa benziyor.Düşmanıyız ya şiilerin(çünki ömeri (R:A) sevmek bizi nasıbi yapmakta).Düşmanını da kendine benzetemiyorsan,akması gereken vadiden uzaklaştırırsan bu da kardır.Ellerinden düşürmedikleri mutahhari,beheşti...gibi rafızilerin kitapları neyin nesidir?Hizbullah hareketi şii midir,sünni mi?Küresel cihad hareketine ,suriye-lübnan meselelerine ehli sünnet penceresinden mi,şia penceresinden mi bakmaktalar?ehli sünnet penceresinden olmadığı aşikar.Şia penceresinden mi pek belli değil.Tam olarak şinni bakışı diyebiliriz.Bu bakış sahiplerinin de selefi yoktur tarihte.türedi bakışların geleceği de olmayacaktır.BU yatağından çıkartma operasyonları da sanırım ,harekete sızmış iran ajanlarının eseridir.Kürdistanın izzetli evlatlarının yapması gereken bu ajanları açığa çıkartmaktır.Önerim,bunları açığa çıkartacak konferanslar tertip etmektir.Suriye meselesinde, küresel cihad meselesinde yararlı destekler tertip etmektir.

enemuslim' Alıntı:

bu haberi doğru kabul edelim ama şu sorunun cevabını da arayalım:Mit ajanlarının sızamadığı harekete iran ajanları da sızamadı mı?Şu anda hizbullahın politikasını takip ettiğimizde ŞİNNİ karakteri görmekteyiz.Laa şiiyye ,laa sunniyye islamiyye islamiyye sloganı kum havzasında hiç bir karşılık bulamazken,anadolunun sünnilerini şinni yapmışa benziyor.Düşmanıyız ya şiilerin(çünki ömeri (R:A) sevmek bizi nasıbi yapmakta).Düşmanını da kendine benzetemiyorsan,akması gereken vadiden uzaklaştırırsan bu da kardır.Ellerinden düşürmedikleri mutahhari,beheşti...gibi rafızilerin kitapları neyin nesidir?Hizbullah hareketi şii midir,sünni mi?Küresel cihad hareketine ,suriye-lübnan meselelerine ehli sünnet penceresinden mi,şia penceresinden mi bakmaktalar?ehli sünnet penceresinden olmadığı aşikar.Şia penceresinden mi pek belli değil.Tam olarak şinni bakışı diyebiliriz.Bu bakış sahiplerinin de selefi yoktur tarihte.türedi bakışların geleceği de olmayacaktır.BU yatağından çıkartma operasyonları da sanırım ,harekete sızmış iran ajanlarının eseridir.Kürdistanın izzetli evlatlarının yapması gereken bu ajanları açığa çıkartmaktır.Önerim,bunları açığa çıkartacak konferanslar tertip etmektir.Suriye meselesinde, küresel cihad meselesinde yararlı destekler tertip etmektir.

Genişletmek için tıkla ...

https://www.islam-tr.org/serbest-kursu/36056-mustazaf-der-ve-iran-lobisi-isbiligi.html

khorasann' Alıntı:

kardes hizbullah hizbuseytan diye ileri geri konusmak sadece cahilliktir diye dusunuyorum hizbullaha giren benim kendi tanidiklarimda vardi ve bir cok insan allah yolunda seriati getiricez diye girdi ve jitem tarafindan olduruldu baslarindaki liderlerini bilmem ama o kisilerin sehit olma ihtimalleri yuksek bu yuzden bilginiz olmayan konularda lutfen birazdaha temkinli yorumlar yazin sonucta bizler muslumaniz ve konusmalarimizdan hesaba cekilecegiz suphesiz ALLAH teala da buyuruyor ey muslumanlar neden bilginiz olmayan seyler hakkinda konusuyorsunuz .

Genişletmek için tıkla ...

Ö N S Ö Z
Elinizdeki kitapta, İslami çalışmaları nedeniyle 90’lı yılların tamamında etkili olmuş İslami bir cemaatin faaliyetlerini engellemeye çalışan laik rejimin istihbarat güçleri tarafından yürütülen ve hiçbir hukuki ve ahlaki değer gözetilmeden uyguladığı faaliyetlerinin sadece bir yönü olan “ajanlaştırma” faaliyetlerine şahit olacaksınız.
Ajanlık, tarihin en eski mesleklerinden birisidir. Hakim gücün, zulmünü tatbik etmek ya da ayakta kalabilmek için kullandığı en önemli araç “ajanlaştırma” faaliyetleridir. Diktasının devamı için ajanlaştırma faaliyetlerine büyük önem veren hakim güç, bunu yaparken ne yazık ki hiçbir kural, kaide ya da ahlaki değere uymanın endişesini taşımamaktadır. Amaç, zararlı(!) unsurları yok etmektir ve bu doğrultuda her yol mübahtır onlar için...
Bu kitapta laik rejimin istihbarat birimleri tarafından kullanılan ajanlaştırma yöntem ve taktiklerini okuyacak, hayretler içinde kalacaksınız. Hemen belirtelim ki, uygulanan yöntem ve taktiklerin hepsini bir kitapta toplayabilmemiz mümkün değildi. Bu yüzden sadece belli başlı yöntemleri, edep kurallarının dışına çıkmamaya gayret ederek ele almaya çalıştık.
Kitapta belirtilen yöntemler ile istihbarat birimleri tarafından ajanlaştırılan kişilerin tavır ve davranışları tamamen gerçektir. İsimler ise ajanlaştırılan kişilerin yakın çevresi ve akrabalarının rencide olmaması için hayali olarak konulmuştur.
Kitap, aynı zamanda ajanlaştırılan kişilerin karakterlerini, kişilik yapılarını ve ajanlaştıktan sonra aşama aşama iman ve ahlaki yönden nasıl yozlaştıklarını da gözler önüne sermektedir.
Ele alınan konunun hassasiyeti ve nazikliği sebebiyle bazı konularda detaya inilmemiş ve kapalı bırakılmıştır. Bu da yer yer roman üslûbunun dışına çıkmamıza neden olmuştur. Bu konuda mazur görüleceğimizi ümit ederek sizleri kitapla baş başa bırakıyom
not: kendiler yazmişlar ajanlar girdi diye şimdi inkar ediliyor

şinni

Genişletmek için tıkla ...

Böle bi şey evet ,,, bundan yaklaşık 17 yıl evvel bu grupla tanışmıştım , TC ye karşı alternatif olarak PKK yı görmeyen müslümanların desteklerini kazandılar ,,humeyniyi anarlar ama şii değiller saidi nursiye bağlıdırlar ama sunni değiller gibi bir durum söz konusu , burada aslında sorun "atalarının dinini takip edenlerin eğitimsizlikten doğan kaymaları" , ama yine de ben hüsnü zan ile bakıyorum bu gruba katılan insanlara , şey gibi düşünüyorum yani bu gülenciler gibi milyon tane gülenci buluruz ama kaçı gerçekten gülen fikirlerinde gibi bi şey , güleninn dediklerini aktardığımızda yalan bunlar iftira diyen tipler gibi düşünün .... evvelden 28 şubatın susturmaya çalıştığı hizbullahçıları bu seferde diyalogcular susturmaya çalışmakta ....JİTEM falan , bunlar normal ,, herkes heryere sızmaya çalışır ve işine geleni destekler ,, bakın foruma PKK mı TC mi dendiği zaman PKK ya kayanlar var ama PKK cı değiller anlatabiliyor muyum ?