A
Çevrimdışı
Ebu Abbas El-Kuveyti
Kuveyt'te dogmustu ve 23 yasindayken Çeçenya'daki cihadi duyup gelmisti buraya.Kisa sürede arkadaslariyla kaynasmisti ve çok sevilen biri olmustu mücahidler arasinda.100 kadar mücahid Ruslar'a karsi Sherzen Yurt kasabasinda direnise geçmisti.Ruslar ise kasabayi alabilmek için vargüçleriyle saldiriyorlardi. Grozny'i yeni alan Ruslar diger köylere ve kasabalara yönelmisti.Bu kasabayi almak için 2 aydan fazla mücadele veren Ruslar yine de hakimiyeti mücahidlere kaptirmisti.Kasabayi savunan mücahidlerde kasabanin hemen girisinde 15 kadar mücahid vardi.Ruslar bu ilk hatti uzun süre yaramamislardi.Daha sonra Ruslar havadan ve karadan çok yogun bir bombardimana baslamisti.Mücahidlerin tükenen cephaneleri ve bu agir bombardiman onlari 2 aylik bir direnisin ardindan geri çekilmek zorunda birakmisti.Rus kusatmasini kayip vermeden yaran mücahidler Khatni kasabasina ulastilar.Tabii bunu haber alan Ruslar bölgeye büyük kuvvetler sevk etmistiler.Mücahidler siperlerine geçip Ruslar'la çatismaya girmislerdi.Iste o noktada siperinden dogrulan Ebu Abbas makineli tüfekle karsidan kendilerine dogru yaklasan tanklarin üzerine ates açmaya baslamisti.Onu diger mücahidler takib ettiler.Tanklar mücahidlerin yerlerini tespit edince onlarin siperlerine yogun bir bombardiman basladi.O sirada siperlerine çekilen mücahidlerin aksine Ebu Abbas hâla ayaktaydi ve makinelisiyle Ruslar'a ölüm saçiyordu.Fakat kisa bir süre sonra isabet alip sehidler kervanin katilmisti.Tarihler 14 Subat 2000'i gösteriyordu.Kendisinden sadece 3 gün sonra en iyi arkadasi olan Khallad Al Madani de arkadasinin pesinden sehidler kervanina katiliyordu.Khallad Al Madani Çeçenya'ya cihada geldiginde burada bir bayanla evlenmisti.17 subat gecesi evinde dinlenirken isabet eden bir füze evini yerle bir etmisti ve Khallad füzeyle beraber cennete uçmustu.Khallad'in en iyi arkadaslari Ebu Habeeb An-Najdi,Ebu Ubeyde (Yemen), Ebu-Abbas (Kuveyt) idi.Bu 4 arkadas birbirlerinden hiçbir zaman ayrilmazdilar ve birer kardes gibiydiler.Sehadetlerinin beraber olmasi için hep dua ederlerdi.Sehadetleri ayni anda olmamisti ama birkaç gün arayla hepsi sehidler kervanina katilmisti
Ebu Malik El-Kahtari
2000 yilinin haziran ayiydi.Mücahidlerin kamp yaptigi ormanlik alan Ruslar tarafindan gece boyunca bombalanmisti.Sabah oldugunda mücahidler 1 sehid vermislerdi bu bombardimanda.Daha fazla kayip vermemek için mücahidler harekete geçmek zorundaydi.Daha sonra ormana bagli bir vadiden Ruslar'la çatisma haberi gelmisti.Bir baska mücahid birligi Ruslar'i pusuya düsürüp saldirmislardi.Ormanda kalan mücahidler de vadiye dogru harekete geçeceklerdi böylece hem Ruslar'a darbe indireceklerdi hem de sürekli bombalanan bu ormandan kurtulacaklardi.Bazi mücahidlerde el bombasi atan pistoller vardi.Bazilarinda ise hafif silahlar vardi.Kayip vermemek için dikkatli dizilmek zorunda olan mücahidler silahlarina göre diziliyorlardi.Fakat elinde hafif silah olmasina ragmen israrla en ön safta olmak isteyen biri vardi.Ebu Malik.... Mücahidler ormanin disina dogru ilerlerken aniden heyecanlanarak yerinden firlamisti Ebu Malik.Kimse anlam verememisti bu harekete.Tüm mücahidler saflar halinde ilerlerken o en ön safin da 20 metre kadar önünde tek basina gidiyordu.Gittikçe hizlaniyordu.Mücahidler ilerlerken ileriye sürekli ates ediyorlardi.Ormanin sonu yaklasirken mücahidler Ruslar'in geri çekildigini fark etmislerdi.Mücahidler ormanda biraz daha ilerleyince aslinda Ruslar'in kendilerine tuzak kurdugunu anlamislardi.Daha sonra mücahidlerin üzerine el bombasi ve mermi yagmaya basladi.Çok iyi siper alan mücahidler o ana kadar ciddi bir kayip vermemislerdi.Çatismayi Ruslar baslatsa da kayiplari da onlar veriyorlardi.Çatisma bittiginde mücahidler Ruslari geri püskürtmüslerdi fakat çatismanin geçtigi yerin biraz ilerisinde bir irmagin kenarinda Ebu Malik sehid olmus bir sekilde yatiyordu.Karnina giren mermi desip geçmisti ve kendisi de cennete kanatlanmisti....
Ebu Talha
Shatoi`nin 15 km uzaginda olan Duba Yurt kasabasinda bir grup mucahid konuslanmisti ve buradan Ruslar`a karsi kucuk operasyonlar yapmaktaydilar. Bir gun kasabanin girisini 2 koldan tutmuslardi ve Ruslar`a pusu kurmuslardi. Catisma cikmis ve sonunda 2 Rus tanki iclerindeki tum askerlerle beraber imha edilmisti.
Bu basarili operasyonda mucahidler de bir sehid vermisti. O sehid Ebu Talha`ydi. Ebu Talha diger tum mucahidlerin sipere yattigi bir anda digerlerinin uyarisini dinlemeyerek RPG`yi (tanksavar) omzuna alip ayaga kalkmisti. O artik Ruslar icin gorunen bir hedefti. RPG`yi atesleyip tanklardan birini imha etmisti ki o sirada Ruslar onun uzerine mermi yagdiriyordu. Bu cesur kardesimiz gogsunden aldigi mermilerle yere yigilmisti ama bir tanki da icindeki tum askerlerle tamamen imha etmisti. Kendisi cennete giderken bir atista yaninda 8 Rus askerini cehenneme tasimisti.
Ebu Ubeyde El-Yemeni (Yemen)
Gercek adi Zeki Muhammed Osman`di ve sehid oldugunda 26 yasindaydi. Evliydi ama cocugu yoktu. Cihadla tanismasi Bosna`da olmustu. 1995 yilinda Bosna`da catismalara katilmisti ama orada kullandigi ismi Ebu Ayman El-Yemeni`ydi. Bosna savasinda onemli rol oynayan “operasyon bedir” ve “mucize operasyonu”nda gorev almisti. Savasin sonunda Yemen`e donup bazi alimlerden Islam dersi almaya baslamisti.
1999 yilinda Dagistan`da catismalarin ciktigini duyunca hemen orada gitmisti. Gittiginde yaninda bir Yemenli arkadasi daha vardi ve o da 1999 yilinda Cecenistan`da sehid dusmustu. Ebu Cafer El-Yemeni`nin grubunda kendisine kucuk rutbeli bir komutanlik verilmisti. Grubuyla beraber Terek nehrinin civarinda Ruslar`a karsi onemli operasyonlar duzenleyip bazi darbeler indirmislerdi. Mucahidlerin Serzen Yurt savunmasinda da grubuyla beraber gorev almisti. Bu onun grubunun o ana kadar aldigi en tehlikeli gorevlerden biriydi ve bu kasabanin savunmasinda kendi grubundan bazi mucahidler sehid olmustu. Bu sehidler arasinda Cecenistan`a yaninda geldigi arkadasi da vardi. Mucahidler Ruslar`in havadan ve karadan yagdirdigi bombalara ve komandolariyla yaptiklari onlarca saldiri dalgasina karsi kasabayi 2 ay boyunca savunmuslardi ve Ruslar yuzlerce asker kaybetmisti. Mucahidler Serzen Yurt`dan cikinca Ebu Ubeyde`nin grubuna Khartoni kasabasi verilmisti. Artik burasi savunulacak yeni destanlar yazilacakti.
Surpriz bir sekilde daha mucahidler Khartoni`a vardigi gece Ruslar bu kasabaya buyuk bir saldiri duzenlemisti. Gece vakti tanklarin ve helikopterlerin destegiyle kasabaya girmeye calisan Rus komandolarla sabaha kadar surecek bir catisma baslamisti. Catismada mucahidlerden ucu sehid olmustu ama Ruslar da cok agir kayiplar vererek geri cekilmek zorunda kalmisti. Ruslar geri cekildikten sonra onlardan bazi kamyon ve tanklar ganimet olarak alinmisti. Ruslar henuz fazla uzaklasmamisti ama Ebu Ubeyde onlarin uzaklastigini dusunerek gecen geceden kalma yaralilari baska bir kasabaya tasimaya karar vermisti. Yaralilardan birini ganimet olarak alinan kamyonun arkasina koyup kasabadan cikaracakti ama onu farkeden Ruslar kamyonuna ates acmisti. Boynundan mermi yiyen Ebu Ubeyde bir saat sonra fazla kan kaybindan sehid olmustu. Kendisi cok durust ve ahlakli bir mucahid olarak biliniyordu. Cecenistan`a girdiginde bir daha cikmayacagina dair yemin etmisti ve gercekten canini Cecenistan`da verdi. ALLAH sehadetini kabul etsin.
Halil Ibrahim (Istanbul)
Halil Ibrahim`in gercek adi Salih Turan`di ve 28 yasindaydi. Evliydi ve 2 oglu bir de kizi vardi. Inanilmaz derecede cesur bir mucahid olmasiyla taninirdi. Hayati boyunca Islam`a hizmet etmek icin ugrasmisti. Onceden bahsi gecen sehidlerden Seyfullah`in arkadasiydi ve onun hidayetine vesile olmustu.
En basta Bosna`daki cihada gitmeyi denemisti ama bazi kisisel sebeplerden dolayi bunu iptal etmek zorunda kalmisti. 1995 yilinda bu kez Cecenistan`a gitmeyi denemisti ama yine basarisiz olmustu. 1996 yilina gelindiginde artik Cecenistan`a ayak basarak cihadina baslayabilirdi. 1996`dan sonra ilk savasin bitis tarihine kadar Cecenistan`da kaldi ve sonra da Turkiye`ye geri dondu. 1997 yilinda 6 ay boyunca Afganistan`da egitim aldi. 1999 yilinda umre ve hac vazifelerini yerine getirmisti. 1999 yilinda Dagistan`da cihad oldugunu duyunca hemen oraya kosmustu. Oradaki cihada yetismeyi basarmisti. Cihadda arkadaslarina yemek pisirmek dahil bir cok gorevi ustlenmekle beraber cephede de savaslara katilmisti.
Grozny savunmasinda gorevi Sniper olmakti. (Sniper kisaca durbunlu tufeklerle nokta atislar yapabilen ve gizlice uzaktan dusman askerlerini olduren askerlere deniyor.) Mucahidler Grozny`i terk ederken Yermolov kasabasindaki bir kopruden gecmek zorunda kalmisti. Bu kopru mayinlanmisti ve Halil Ibrahim burada yaralanmisti. Yaralanmasina aldirmadan yola devam etti. Yarali bir sekilde yoluna devam ederken Rus fuzelerine hedef oldu ve sehid dustu. Belki kurtarilabilirdi ama o anda mucahidlerin elindeki tibbi operasyon kabiliyeti cok dusuktu ve tibbi malzeme sorunu vardi. O da sehadete uctu.
Hunkpas As Ceceni
Hunkpas komutan Hattab'in emrinde savasmaktaydi.Mücahidler Hattab'in liderliginde bir köye dinlenmek için girmislerdi.9 kisilik bir grupla yola çikan mücahidler daha sonra köye Ruslar'in yaklastigini ve arama yapacaklarini ögrenince köyü bir süreligine terk etmislerdi.Mücahidlerin aldigi istihbarata göre Ruslar bu köyde birkaç gün kalip mücahid avina çikacaklardi.Ruslar ulasmadan tüm mücahidler köyü terk etmislerdi.5 gün boyunca köyün hemen disinda saklanmak zorunda kalan mücahidler Ruslar'in gitmesini bekliyorlardi.O sirada Ruslar'a karsi direnis gösterecek kadar yeterli sayida olmayan mücahidlerin beklemekten baska çaresi yoktu.Bir sonraki gün Ruslar mücahidlerin saklandigi alani aramaya baslamisti.Mücahidler bunu önceden beklemiyorlarsa da Ruslar'in yaklastigini görür görmez ormanin derinliklerine sizmislardi.Bir süre ormanin içinde bekleyen mücahidler ne olup bittigini ögrenmek için gözcü yollayacaklardi.Gözcü olarak seçilen Hunkpas As Ceceni yola çikmisti.Fakat hiçbir zaman geri gelemeyecekti......(Ruslar onu fark edip makineli tüfekle öldürmüslerdi....Haziran 2000)
Mesud El Benin
Mesud Fransa'da dogmustu ve ailesi müslüman degildi.Daha sonra üniversite için Ingiltere'ye gitmisti.Orada çok merak ettigi Islam'i da arastiran Mesud bu dini ögrenmeye ve benimsemeye baslamisti.Daha sonra cihada merak saldi.Bazi arkadaslari vesilesiyle cihad konusunda çok sey ögrenmisti.Afganistan'a gidip askeri egitim almaya karar verdi.Daha müslüman olali bir yil bile olmamisti ve kendini Çeçenya'nin daglarinda buldu.Çeçenya'ya ilk geldiginde 1994-96 cihadi bitmek üzereydi.O da savastan sonra Çeçenya'ya büyük hizmetlerde bulunmustu.Avrupa'da gördügü tahsil onun çok isine yaramisti ve bilgisayar konusunda insanlara egitim vermeye baslamisti.
Savas bittikten sonra Çeçenya'dan ülkelerine dönen birçok mücahidin aksine o bu müslüman ülkede kalip biraz daha hizmet vermek istiyordu.Aslinda bu karari Çeçenya'dan ayrilmadan 1 saat kadar önce vermisti.Daha sonra Çeçenya'ya epeyce hizmet veren Mesud 1999'da baslayan savasta da birçok görev almisti.Özellikle kameraya alinan çatisma görüntülerini hazirlayip editörlük yapmasi sayesinde bir çok insan bu cihaddan görüntüler izleme olanagi bulmustu.Savas sirasinda onlarca Rus askerini öldürdügü ve çok iyi bir savasçi oldugu da biliniyordu.Kendisini kisa zamanda her alanda gelistirmisti.(Savasmada-Arapça konusmada-Islam'da-Kuran'da ve her alanda gelistirmisti kendini) Subat 2000'deki Duba Yurt-Shatoi çatismalarinda bir havan topu ile ayagindan yaralaniyordu.Yarasi agirdi ve Çeçenya'nin disinda tedavi edilmesi gerekiyordu.O gün mücahidlerden 2 kisi daha yaralanmisti.Yaralilar bir askeri kamyona konularak götürülüyordu.Ilk kontrol noktasini rüsvet vererek geçen mücahidler ikinci kontrol noktasinda yakayi ele veriyorlardi.Kamyonu süren mücahid yakalanirken arkada kasada bulunan diger 3 yarali mücahid Ruslar'a teslim olmaktansa onlarla çatismaya girdiler.Sonunda 3'ü de sehid oluyordu fakat çok sayida Rus'u da yanlarinda götürüyorlardi.
Kuveyt'te dogmustu ve 23 yasindayken Çeçenya'daki cihadi duyup gelmisti buraya.Kisa sürede arkadaslariyla kaynasmisti ve çok sevilen biri olmustu mücahidler arasinda.100 kadar mücahid Ruslar'a karsi Sherzen Yurt kasabasinda direnise geçmisti.Ruslar ise kasabayi alabilmek için vargüçleriyle saldiriyorlardi. Grozny'i yeni alan Ruslar diger köylere ve kasabalara yönelmisti.Bu kasabayi almak için 2 aydan fazla mücadele veren Ruslar yine de hakimiyeti mücahidlere kaptirmisti.Kasabayi savunan mücahidlerde kasabanin hemen girisinde 15 kadar mücahid vardi.Ruslar bu ilk hatti uzun süre yaramamislardi.Daha sonra Ruslar havadan ve karadan çok yogun bir bombardimana baslamisti.Mücahidlerin tükenen cephaneleri ve bu agir bombardiman onlari 2 aylik bir direnisin ardindan geri çekilmek zorunda birakmisti.Rus kusatmasini kayip vermeden yaran mücahidler Khatni kasabasina ulastilar.Tabii bunu haber alan Ruslar bölgeye büyük kuvvetler sevk etmistiler.Mücahidler siperlerine geçip Ruslar'la çatismaya girmislerdi.Iste o noktada siperinden dogrulan Ebu Abbas makineli tüfekle karsidan kendilerine dogru yaklasan tanklarin üzerine ates açmaya baslamisti.Onu diger mücahidler takib ettiler.Tanklar mücahidlerin yerlerini tespit edince onlarin siperlerine yogun bir bombardiman basladi.O sirada siperlerine çekilen mücahidlerin aksine Ebu Abbas hâla ayaktaydi ve makinelisiyle Ruslar'a ölüm saçiyordu.Fakat kisa bir süre sonra isabet alip sehidler kervanin katilmisti.Tarihler 14 Subat 2000'i gösteriyordu.Kendisinden sadece 3 gün sonra en iyi arkadasi olan Khallad Al Madani de arkadasinin pesinden sehidler kervanina katiliyordu.Khallad Al Madani Çeçenya'ya cihada geldiginde burada bir bayanla evlenmisti.17 subat gecesi evinde dinlenirken isabet eden bir füze evini yerle bir etmisti ve Khallad füzeyle beraber cennete uçmustu.Khallad'in en iyi arkadaslari Ebu Habeeb An-Najdi,Ebu Ubeyde (Yemen), Ebu-Abbas (Kuveyt) idi.Bu 4 arkadas birbirlerinden hiçbir zaman ayrilmazdilar ve birer kardes gibiydiler.Sehadetlerinin beraber olmasi için hep dua ederlerdi.Sehadetleri ayni anda olmamisti ama birkaç gün arayla hepsi sehidler kervanina katilmisti
Ebu Malik El-Kahtari
2000 yilinin haziran ayiydi.Mücahidlerin kamp yaptigi ormanlik alan Ruslar tarafindan gece boyunca bombalanmisti.Sabah oldugunda mücahidler 1 sehid vermislerdi bu bombardimanda.Daha fazla kayip vermemek için mücahidler harekete geçmek zorundaydi.Daha sonra ormana bagli bir vadiden Ruslar'la çatisma haberi gelmisti.Bir baska mücahid birligi Ruslar'i pusuya düsürüp saldirmislardi.Ormanda kalan mücahidler de vadiye dogru harekete geçeceklerdi böylece hem Ruslar'a darbe indireceklerdi hem de sürekli bombalanan bu ormandan kurtulacaklardi.Bazi mücahidlerde el bombasi atan pistoller vardi.Bazilarinda ise hafif silahlar vardi.Kayip vermemek için dikkatli dizilmek zorunda olan mücahidler silahlarina göre diziliyorlardi.Fakat elinde hafif silah olmasina ragmen israrla en ön safta olmak isteyen biri vardi.Ebu Malik.... Mücahidler ormanin disina dogru ilerlerken aniden heyecanlanarak yerinden firlamisti Ebu Malik.Kimse anlam verememisti bu harekete.Tüm mücahidler saflar halinde ilerlerken o en ön safin da 20 metre kadar önünde tek basina gidiyordu.Gittikçe hizlaniyordu.Mücahidler ilerlerken ileriye sürekli ates ediyorlardi.Ormanin sonu yaklasirken mücahidler Ruslar'in geri çekildigini fark etmislerdi.Mücahidler ormanda biraz daha ilerleyince aslinda Ruslar'in kendilerine tuzak kurdugunu anlamislardi.Daha sonra mücahidlerin üzerine el bombasi ve mermi yagmaya basladi.Çok iyi siper alan mücahidler o ana kadar ciddi bir kayip vermemislerdi.Çatismayi Ruslar baslatsa da kayiplari da onlar veriyorlardi.Çatisma bittiginde mücahidler Ruslari geri püskürtmüslerdi fakat çatismanin geçtigi yerin biraz ilerisinde bir irmagin kenarinda Ebu Malik sehid olmus bir sekilde yatiyordu.Karnina giren mermi desip geçmisti ve kendisi de cennete kanatlanmisti....
Ebu Talha
Shatoi`nin 15 km uzaginda olan Duba Yurt kasabasinda bir grup mucahid konuslanmisti ve buradan Ruslar`a karsi kucuk operasyonlar yapmaktaydilar. Bir gun kasabanin girisini 2 koldan tutmuslardi ve Ruslar`a pusu kurmuslardi. Catisma cikmis ve sonunda 2 Rus tanki iclerindeki tum askerlerle beraber imha edilmisti.
Bu basarili operasyonda mucahidler de bir sehid vermisti. O sehid Ebu Talha`ydi. Ebu Talha diger tum mucahidlerin sipere yattigi bir anda digerlerinin uyarisini dinlemeyerek RPG`yi (tanksavar) omzuna alip ayaga kalkmisti. O artik Ruslar icin gorunen bir hedefti. RPG`yi atesleyip tanklardan birini imha etmisti ki o sirada Ruslar onun uzerine mermi yagdiriyordu. Bu cesur kardesimiz gogsunden aldigi mermilerle yere yigilmisti ama bir tanki da icindeki tum askerlerle tamamen imha etmisti. Kendisi cennete giderken bir atista yaninda 8 Rus askerini cehenneme tasimisti.
Ebu Ubeyde El-Yemeni (Yemen)
Gercek adi Zeki Muhammed Osman`di ve sehid oldugunda 26 yasindaydi. Evliydi ama cocugu yoktu. Cihadla tanismasi Bosna`da olmustu. 1995 yilinda Bosna`da catismalara katilmisti ama orada kullandigi ismi Ebu Ayman El-Yemeni`ydi. Bosna savasinda onemli rol oynayan “operasyon bedir” ve “mucize operasyonu”nda gorev almisti. Savasin sonunda Yemen`e donup bazi alimlerden Islam dersi almaya baslamisti.
1999 yilinda Dagistan`da catismalarin ciktigini duyunca hemen orada gitmisti. Gittiginde yaninda bir Yemenli arkadasi daha vardi ve o da 1999 yilinda Cecenistan`da sehid dusmustu. Ebu Cafer El-Yemeni`nin grubunda kendisine kucuk rutbeli bir komutanlik verilmisti. Grubuyla beraber Terek nehrinin civarinda Ruslar`a karsi onemli operasyonlar duzenleyip bazi darbeler indirmislerdi. Mucahidlerin Serzen Yurt savunmasinda da grubuyla beraber gorev almisti. Bu onun grubunun o ana kadar aldigi en tehlikeli gorevlerden biriydi ve bu kasabanin savunmasinda kendi grubundan bazi mucahidler sehid olmustu. Bu sehidler arasinda Cecenistan`a yaninda geldigi arkadasi da vardi. Mucahidler Ruslar`in havadan ve karadan yagdirdigi bombalara ve komandolariyla yaptiklari onlarca saldiri dalgasina karsi kasabayi 2 ay boyunca savunmuslardi ve Ruslar yuzlerce asker kaybetmisti. Mucahidler Serzen Yurt`dan cikinca Ebu Ubeyde`nin grubuna Khartoni kasabasi verilmisti. Artik burasi savunulacak yeni destanlar yazilacakti.
Surpriz bir sekilde daha mucahidler Khartoni`a vardigi gece Ruslar bu kasabaya buyuk bir saldiri duzenlemisti. Gece vakti tanklarin ve helikopterlerin destegiyle kasabaya girmeye calisan Rus komandolarla sabaha kadar surecek bir catisma baslamisti. Catismada mucahidlerden ucu sehid olmustu ama Ruslar da cok agir kayiplar vererek geri cekilmek zorunda kalmisti. Ruslar geri cekildikten sonra onlardan bazi kamyon ve tanklar ganimet olarak alinmisti. Ruslar henuz fazla uzaklasmamisti ama Ebu Ubeyde onlarin uzaklastigini dusunerek gecen geceden kalma yaralilari baska bir kasabaya tasimaya karar vermisti. Yaralilardan birini ganimet olarak alinan kamyonun arkasina koyup kasabadan cikaracakti ama onu farkeden Ruslar kamyonuna ates acmisti. Boynundan mermi yiyen Ebu Ubeyde bir saat sonra fazla kan kaybindan sehid olmustu. Kendisi cok durust ve ahlakli bir mucahid olarak biliniyordu. Cecenistan`a girdiginde bir daha cikmayacagina dair yemin etmisti ve gercekten canini Cecenistan`da verdi. ALLAH sehadetini kabul etsin.
Halil Ibrahim (Istanbul)
Halil Ibrahim`in gercek adi Salih Turan`di ve 28 yasindaydi. Evliydi ve 2 oglu bir de kizi vardi. Inanilmaz derecede cesur bir mucahid olmasiyla taninirdi. Hayati boyunca Islam`a hizmet etmek icin ugrasmisti. Onceden bahsi gecen sehidlerden Seyfullah`in arkadasiydi ve onun hidayetine vesile olmustu.
En basta Bosna`daki cihada gitmeyi denemisti ama bazi kisisel sebeplerden dolayi bunu iptal etmek zorunda kalmisti. 1995 yilinda bu kez Cecenistan`a gitmeyi denemisti ama yine basarisiz olmustu. 1996 yilina gelindiginde artik Cecenistan`a ayak basarak cihadina baslayabilirdi. 1996`dan sonra ilk savasin bitis tarihine kadar Cecenistan`da kaldi ve sonra da Turkiye`ye geri dondu. 1997 yilinda 6 ay boyunca Afganistan`da egitim aldi. 1999 yilinda umre ve hac vazifelerini yerine getirmisti. 1999 yilinda Dagistan`da cihad oldugunu duyunca hemen oraya kosmustu. Oradaki cihada yetismeyi basarmisti. Cihadda arkadaslarina yemek pisirmek dahil bir cok gorevi ustlenmekle beraber cephede de savaslara katilmisti.
Grozny savunmasinda gorevi Sniper olmakti. (Sniper kisaca durbunlu tufeklerle nokta atislar yapabilen ve gizlice uzaktan dusman askerlerini olduren askerlere deniyor.) Mucahidler Grozny`i terk ederken Yermolov kasabasindaki bir kopruden gecmek zorunda kalmisti. Bu kopru mayinlanmisti ve Halil Ibrahim burada yaralanmisti. Yaralanmasina aldirmadan yola devam etti. Yarali bir sekilde yoluna devam ederken Rus fuzelerine hedef oldu ve sehid dustu. Belki kurtarilabilirdi ama o anda mucahidlerin elindeki tibbi operasyon kabiliyeti cok dusuktu ve tibbi malzeme sorunu vardi. O da sehadete uctu.
Hunkpas As Ceceni
Hunkpas komutan Hattab'in emrinde savasmaktaydi.Mücahidler Hattab'in liderliginde bir köye dinlenmek için girmislerdi.9 kisilik bir grupla yola çikan mücahidler daha sonra köye Ruslar'in yaklastigini ve arama yapacaklarini ögrenince köyü bir süreligine terk etmislerdi.Mücahidlerin aldigi istihbarata göre Ruslar bu köyde birkaç gün kalip mücahid avina çikacaklardi.Ruslar ulasmadan tüm mücahidler köyü terk etmislerdi.5 gün boyunca köyün hemen disinda saklanmak zorunda kalan mücahidler Ruslar'in gitmesini bekliyorlardi.O sirada Ruslar'a karsi direnis gösterecek kadar yeterli sayida olmayan mücahidlerin beklemekten baska çaresi yoktu.Bir sonraki gün Ruslar mücahidlerin saklandigi alani aramaya baslamisti.Mücahidler bunu önceden beklemiyorlarsa da Ruslar'in yaklastigini görür görmez ormanin derinliklerine sizmislardi.Bir süre ormanin içinde bekleyen mücahidler ne olup bittigini ögrenmek için gözcü yollayacaklardi.Gözcü olarak seçilen Hunkpas As Ceceni yola çikmisti.Fakat hiçbir zaman geri gelemeyecekti......(Ruslar onu fark edip makineli tüfekle öldürmüslerdi....Haziran 2000)
Mesud El Benin
Mesud Fransa'da dogmustu ve ailesi müslüman degildi.Daha sonra üniversite için Ingiltere'ye gitmisti.Orada çok merak ettigi Islam'i da arastiran Mesud bu dini ögrenmeye ve benimsemeye baslamisti.Daha sonra cihada merak saldi.Bazi arkadaslari vesilesiyle cihad konusunda çok sey ögrenmisti.Afganistan'a gidip askeri egitim almaya karar verdi.Daha müslüman olali bir yil bile olmamisti ve kendini Çeçenya'nin daglarinda buldu.Çeçenya'ya ilk geldiginde 1994-96 cihadi bitmek üzereydi.O da savastan sonra Çeçenya'ya büyük hizmetlerde bulunmustu.Avrupa'da gördügü tahsil onun çok isine yaramisti ve bilgisayar konusunda insanlara egitim vermeye baslamisti.
Savas bittikten sonra Çeçenya'dan ülkelerine dönen birçok mücahidin aksine o bu müslüman ülkede kalip biraz daha hizmet vermek istiyordu.Aslinda bu karari Çeçenya'dan ayrilmadan 1 saat kadar önce vermisti.Daha sonra Çeçenya'ya epeyce hizmet veren Mesud 1999'da baslayan savasta da birçok görev almisti.Özellikle kameraya alinan çatisma görüntülerini hazirlayip editörlük yapmasi sayesinde bir çok insan bu cihaddan görüntüler izleme olanagi bulmustu.Savas sirasinda onlarca Rus askerini öldürdügü ve çok iyi bir savasçi oldugu da biliniyordu.Kendisini kisa zamanda her alanda gelistirmisti.(Savasmada-Arapça konusmada-Islam'da-Kuran'da ve her alanda gelistirmisti kendini) Subat 2000'deki Duba Yurt-Shatoi çatismalarinda bir havan topu ile ayagindan yaralaniyordu.Yarasi agirdi ve Çeçenya'nin disinda tedavi edilmesi gerekiyordu.O gün mücahidlerden 2 kisi daha yaralanmisti.Yaralilar bir askeri kamyona konularak götürülüyordu.Ilk kontrol noktasini rüsvet vererek geçen mücahidler ikinci kontrol noktasinda yakayi ele veriyorlardi.Kamyonu süren mücahid yakalanirken arkada kasada bulunan diger 3 yarali mücahid Ruslar'a teslim olmaktansa onlarla çatismaya girdiler.Sonunda 3'ü de sehid oluyordu fakat çok sayida Rus'u da yanlarinda götürüyorlardi.