MÜSLÜMAN TÜRKİYE (!)
İslam ülkesi olduğu söylenen bu ülkede küfrü, şirki, kominizmi, sosyalizmi, ateizmi, deizmi, kemalizmi, eşcinselliği, zinayı savunmak, islam'a ve müslümanlara hakaret etmek, onların çağdışı ve gerici olduğu hakaretini yapmak, AB'ye gireceğim diye İslam'a aykırı olan tüm uyum yasalarını çıkartmak serbest, 13,14,15 yaşlarındaki kızların erkek arkadaşları ile flört etmesi serbest ve çağdaşlık ama 15 yaşındaki bir kızın üstelik anne babasının oluru ile dine uygun olarak evlenmeleri suç. Böyle kızlarla evlenen yüzlerce erkek, onun annesi, babası, kızın annesi, babası küçük yaştaki kızla evlenmek, evlenmesine yardım etmek suçlaması ile hapislere konur. Yine sistemi Allah'ın hükümlerine uygun bir şekle dönüştürmeyi talep etmek, şeriat hükümleri ile yönetilmeyi istemek, hilâfeti savunmak, hilafet hakkında konferans bile düzenlemek suç, bu konferansı düzenleyenler, düzenlemek isteyenler 6-7 yıl hapis cezalarına çarptırılır. Ehli sünnet âlimlerinin Kur'an'ı hakkıyla açıklamaları, Diyanet'in söyleyemediği şeyleri söylemeleri suçtur ve hemen haklarında soruşturma açılır, eğer bir görevde iseler hemen açığa alınırlar.
Tevhidi savunanlar, Allah'ın kitabındaki bir hükmü olan; "Allah'ın indirdikleri ile hükmetmeyenlerin kâfir" olduğunu açıklamak, Allah'ın inkar edilmesini emrettiği Tâgutun kimler olduğunu açıklamak, beşerî sistemlerin, ideolojilerin ve bunları savunanların birer tâgut olduğunu söylemek suçtur. Bunları söyleyenler kendilerine birer yafta yapıştırılarak 30, 40 yıl hapis cezalarına çarptırılarak hapislere konur.
Ve böyle bir ülke hâlâ islam ülkesi öyle mi?
Evet diyenlerin delili ise, câmilerin açık olduğu, ezanların okunduğudur. Evet, câmiler açık ama hakkın söylenmesi için değil, kürsülerinde, minberlerinde hakkın ketmedilmesi, insanların uyutulması, dini sistemin izin verdiği kadar anlatmak için açık. İnsanları namazın gerçek şuurundan uzaklaştırarak yatırıp kaldırmak için açık. İmânî bilgilerden mahrum bırakılmış kitleler ise Türkiye'nin dünyada islamı yaşayan en iyi islam ülkesi terâneleri ile uyutulur ve onlara; "sizden olan emir sahiplerine itaat edin" âyeti ters yüz edilerek anlatılır, tâgutlar ve tâgûtî sistemlerin desteklenmesi öğütlenir. Kim tarafından? Sistemin kurduğu Diyânet İşleri Başkanlığı ve onun görevlendirdiği müftüler, vâizler, imamlar tarafından. Yine sistemin açtığı ilâhiyat fakültelerinde yetiştirdiği, kendilerine doktor, doçent, profesör gibi ünvanlar verdiği ve çeşitli makamlara getirdiği ilâhiyatçılar tarafından.
Söyleyin hele bana, bu ülkede müslümanlar çok çok azınlıktar mı değiller mi? Bu ülkede küfür alabildiğine hükmediyor mu hükmetmiyor mu?
Ey bu ülkenin bir islam ülkesi olduğunu iddia edenler! İslama göre evlenip boşanabiliyor musunuz? Mahkemelerde Allah'ın kanunları ile mi yoksa küfür kanunları ile mi yargılanıyorsunuz? İslamın ceza kanunları mı uygulanıyor yoksa Avrupa'dan devşirilen ceza kanunları mı uygulanıyor? Ticâretini islam kanunlarına göre mi uyguluyorsun yoksa küfür kanunlarına göre mi? Bu ülkede "kadının beyanı esastır", denilip kadının bir telefonu ile binlerce erkek evinden ve çocuklarından uzaklaştırılıyor mu uzaklaştırılmıyor mu? Karısını kendi evinin yatak odasında başka bir erkekle zina halinde yakalayınca zinakar erkeği ve karısını dövdü diye ceza alan yine koca oluyor mu olmuyor mu?
Ve ey imamlar! hayatları boyunca Allah'a, peygambere, Kur'an'a, islama ve müslümanlara hakaret edenler geberip senin önüne getirildiğinde onların da cenaze namazlarını kıldırıyor musun kıldırmıyor musun? Ben böylelerinin cenaze namazlarını kıldırmam deme hakkın var mı? Peki o halde sen maaş için dinini satmış oluyor musun olmuyor musun?
Evet, şimdi karar verin, bu ülke hâlâ bir islam ülkesi mi yoksa küfür ülkesi mi?
İslam ülkesi olduğu söylenen bu ülkede küfrü, şirki, kominizmi, sosyalizmi, ateizmi, deizmi, kemalizmi, eşcinselliği, zinayı savunmak, islam'a ve müslümanlara hakaret etmek, onların çağdışı ve gerici olduğu hakaretini yapmak, AB'ye gireceğim diye İslam'a aykırı olan tüm uyum yasalarını çıkartmak serbest, 13,14,15 yaşlarındaki kızların erkek arkadaşları ile flört etmesi serbest ve çağdaşlık ama 15 yaşındaki bir kızın üstelik anne babasının oluru ile dine uygun olarak evlenmeleri suç. Böyle kızlarla evlenen yüzlerce erkek, onun annesi, babası, kızın annesi, babası küçük yaştaki kızla evlenmek, evlenmesine yardım etmek suçlaması ile hapislere konur. Yine sistemi Allah'ın hükümlerine uygun bir şekle dönüştürmeyi talep etmek, şeriat hükümleri ile yönetilmeyi istemek, hilâfeti savunmak, hilafet hakkında konferans bile düzenlemek suç, bu konferansı düzenleyenler, düzenlemek isteyenler 6-7 yıl hapis cezalarına çarptırılır. Ehli sünnet âlimlerinin Kur'an'ı hakkıyla açıklamaları, Diyanet'in söyleyemediği şeyleri söylemeleri suçtur ve hemen haklarında soruşturma açılır, eğer bir görevde iseler hemen açığa alınırlar.
Tevhidi savunanlar, Allah'ın kitabındaki bir hükmü olan; "Allah'ın indirdikleri ile hükmetmeyenlerin kâfir" olduğunu açıklamak, Allah'ın inkar edilmesini emrettiği Tâgutun kimler olduğunu açıklamak, beşerî sistemlerin, ideolojilerin ve bunları savunanların birer tâgut olduğunu söylemek suçtur. Bunları söyleyenler kendilerine birer yafta yapıştırılarak 30, 40 yıl hapis cezalarına çarptırılarak hapislere konur.
Ve böyle bir ülke hâlâ islam ülkesi öyle mi?
Evet diyenlerin delili ise, câmilerin açık olduğu, ezanların okunduğudur. Evet, câmiler açık ama hakkın söylenmesi için değil, kürsülerinde, minberlerinde hakkın ketmedilmesi, insanların uyutulması, dini sistemin izin verdiği kadar anlatmak için açık. İnsanları namazın gerçek şuurundan uzaklaştırarak yatırıp kaldırmak için açık. İmânî bilgilerden mahrum bırakılmış kitleler ise Türkiye'nin dünyada islamı yaşayan en iyi islam ülkesi terâneleri ile uyutulur ve onlara; "sizden olan emir sahiplerine itaat edin" âyeti ters yüz edilerek anlatılır, tâgutlar ve tâgûtî sistemlerin desteklenmesi öğütlenir. Kim tarafından? Sistemin kurduğu Diyânet İşleri Başkanlığı ve onun görevlendirdiği müftüler, vâizler, imamlar tarafından. Yine sistemin açtığı ilâhiyat fakültelerinde yetiştirdiği, kendilerine doktor, doçent, profesör gibi ünvanlar verdiği ve çeşitli makamlara getirdiği ilâhiyatçılar tarafından.
Söyleyin hele bana, bu ülkede müslümanlar çok çok azınlıktar mı değiller mi? Bu ülkede küfür alabildiğine hükmediyor mu hükmetmiyor mu?
Ey bu ülkenin bir islam ülkesi olduğunu iddia edenler! İslama göre evlenip boşanabiliyor musunuz? Mahkemelerde Allah'ın kanunları ile mi yoksa küfür kanunları ile mi yargılanıyorsunuz? İslamın ceza kanunları mı uygulanıyor yoksa Avrupa'dan devşirilen ceza kanunları mı uygulanıyor? Ticâretini islam kanunlarına göre mi uyguluyorsun yoksa küfür kanunlarına göre mi? Bu ülkede "kadının beyanı esastır", denilip kadının bir telefonu ile binlerce erkek evinden ve çocuklarından uzaklaştırılıyor mu uzaklaştırılmıyor mu? Karısını kendi evinin yatak odasında başka bir erkekle zina halinde yakalayınca zinakar erkeği ve karısını dövdü diye ceza alan yine koca oluyor mu olmuyor mu?
Ve ey imamlar! hayatları boyunca Allah'a, peygambere, Kur'an'a, islama ve müslümanlara hakaret edenler geberip senin önüne getirildiğinde onların da cenaze namazlarını kıldırıyor musun kıldırmıyor musun? Ben böylelerinin cenaze namazlarını kıldırmam deme hakkın var mı? Peki o halde sen maaş için dinini satmış oluyor musun olmuyor musun?
Evet, şimdi karar verin, bu ülke hâlâ bir islam ülkesi mi yoksa küfür ülkesi mi?
Son düzenleme: