Namaz da oruç da Allah’ın emridir, bir Müslüman her ikisinden de sorumludur. İnkâr etmediği ve alaya almadığı müddetçe bunlardan birini yerine getirmemesi diğerini terk etmesini gerektirmez. Allah Teâlâ terk ettiği ibadetinin cezasını, yerine getirdiğinin ise mükâfatını verir. Yani namaz kılmayan kişi büyük bir günah işlemektedir. Fakat bu, onun Ramazan orucu tutmasına engel değildir. Orucunu tutmakla mükelleftir.
Dünyada iken işlediği amelleri boşa gidecek olanlar kâfirlerdir, Müslümanlar değil. Konuyla ilgili ayetler şöyledir:
“De ki: «İşleri yönünden ahirette en büyük kayba uğrayanların kimler olduklarını bildireyim mi?
Onlar o kimselerdir ki dünya hayatında yaptıkları işlerin karşılıkları hep boşa gidecektir. Hâlbuki kendilerinin güzel güzel işler yaptıklarını sanırlar.»
İşte onlar Rab’lerinin ayetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr etmiş, bu yüzden de yaptıkları iyi işler boşa gitmiştir. Tartılacak şeyleri kalmadığından kıyamet günü onlar için artık tartı âleti koymayacağız.
İşte kâfir olmaları, ayetlerimle ve elçilerimle alay etmeleri sebebiyle, şu cehennem onların cezası olarak hazırlanmıştır.” (Kehf, 18/103-106)