Namazların farzlarından sonra üç defa esteğfirullah… Allahümme entesselam… demek,
33 er kez subhanellah, elhamdülillah, Allahu ekber demek,
Ayetelkürsi, hatta felak ve nâs surelerini okumak Hz. Peygamber’in hadisleriyle sabittir ve bunlar sünnettir.
Ancak bunlar Hz. Peygamber zamanında seslice ve bir müezzinin komutuyla söylenmiyordu, bunları herkes kendisi içinden okuyordu. Sonradan İslam’a Arapçayı ve namazı bilmeyen insanlar girince, onlara öğretmek için görevliler bu duaları biraz seslice okumaya başladılar. Sonra buna alışıldı ve bunları hatırlatmak müezzinin görevi gibi oldu. Böylece de aslının böyle olduğu sanıldı. Oysa bilenler için doğrusu, farzını kıldıktan sonra herkesin bu tespihatı kendi halinde okumasıdır. Bilmeyenler için sesli söylenip hatırlatılmasında da bir sakınca yoktur. Ancak bilenler için bu durum hoş değildir, ayrıca müezzinlerin bunları ayrı bir makam ve ayrı bir senfoni haline getirmeleri sünnete aykırıdır.
Kaynak: Faruk Beser
33 er kez subhanellah, elhamdülillah, Allahu ekber demek,
Ayetelkürsi, hatta felak ve nâs surelerini okumak Hz. Peygamber’in hadisleriyle sabittir ve bunlar sünnettir.
Ancak bunlar Hz. Peygamber zamanında seslice ve bir müezzinin komutuyla söylenmiyordu, bunları herkes kendisi içinden okuyordu. Sonradan İslam’a Arapçayı ve namazı bilmeyen insanlar girince, onlara öğretmek için görevliler bu duaları biraz seslice okumaya başladılar. Sonra buna alışıldı ve bunları hatırlatmak müezzinin görevi gibi oldu. Böylece de aslının böyle olduğu sanıldı. Oysa bilenler için doğrusu, farzını kıldıktan sonra herkesin bu tespihatı kendi halinde okumasıdır. Bilmeyenler için sesli söylenip hatırlatılmasında da bir sakınca yoktur. Ancak bilenler için bu durum hoş değildir, ayrıca müezzinlerin bunları ayrı bir makam ve ayrı bir senfoni haline getirmeleri sünnete aykırıdır.
Kaynak: Faruk Beser