Dehşetin girdabında bocalıyor insanlık,
Kaf dağının ardına firar eylemiş umut.
Baş kaldırdı tarihin dehlizinden tiranlık,
Sardı beşer ufkunu kurşun yüklü bir bulut.
Emdi karanlıkların vampirleri ışığı,
Yakamozlar terk etti sevgi denizlerini.
Umutsuz çehrelerde mutsuzluk kırışığı,
Bir uğursuz ağ gibi sardı benizlerini.
Gül yüzlü şafakların hâyâli kaldı sâde,
İfritler emziriyor çağın fikirlerini.
Robotlaşmış kafalar hoşgörüden âzâde,
Süslü bedenler aldı mankurtların yerini.
Kişniş tohumu beyin, ağrı dağı bir göbek,
Sofra, kenef arası tüketilen bir ömür.
Cemiyet bahçesini eşeleyen köstebek,
Sunar elmas yerine avuç açana kömür.
Madde bataklığında boğazlandı mânâ, ruh,
Sefâlet sergilendi duygu bedesteninden.
Sömürürken beşeri desiseyle bir güruh,
Geleceğin hesabı soruluyor cenin'den.
Ezân sesine düşman maymun nesli züppeler.
Çaldılar umutları her gece rüyamızdan,
Muhabbet kalburuna kin doldurur kin eler.
Şirretler kovaladı huzuru dünyamızdan.
İbrahim SAĞIR
Kaf dağının ardına firar eylemiş umut.
Baş kaldırdı tarihin dehlizinden tiranlık,
Sardı beşer ufkunu kurşun yüklü bir bulut.
Emdi karanlıkların vampirleri ışığı,
Yakamozlar terk etti sevgi denizlerini.
Umutsuz çehrelerde mutsuzluk kırışığı,
Bir uğursuz ağ gibi sardı benizlerini.
Gül yüzlü şafakların hâyâli kaldı sâde,
İfritler emziriyor çağın fikirlerini.
Robotlaşmış kafalar hoşgörüden âzâde,
Süslü bedenler aldı mankurtların yerini.
Kişniş tohumu beyin, ağrı dağı bir göbek,
Sofra, kenef arası tüketilen bir ömür.
Cemiyet bahçesini eşeleyen köstebek,
Sunar elmas yerine avuç açana kömür.
Madde bataklığında boğazlandı mânâ, ruh,
Sefâlet sergilendi duygu bedesteninden.
Sömürürken beşeri desiseyle bir güruh,
Geleceğin hesabı soruluyor cenin'den.
Ezân sesine düşman maymun nesli züppeler.
Çaldılar umutları her gece rüyamızdan,
Muhabbet kalburuna kin doldurur kin eler.
Şirretler kovaladı huzuru dünyamızdan.
İbrahim SAĞIR
