Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu Ölüye (Kâbir Başında) Kur'an Okumak, Dua Etmek, Kâbir Ziyareti (Kitab)

M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum abi yazıyı okudum ALLAH emeklerinin karşılığını kat kat versin...soruma gelince şimdi ölünün başında kabirde kuran okuma hakkında kesin bir hadis yok tamam ama bu konunun 1. sayfasında cevaz veren alimler var ve yazının diğer bir bölümünde ise bid'at olduğunu söyleyen aynı kişilerden nakiller yapılmış kafam karıştı aşağıya hiç bir değişiklik yapmadan yapıştırdım kırmızılar cevaz veren maviler vermeyen bir açıklık getirirmisiniz


Kabristanda ölüler için Kur'ân okumanın mekruh olup olmadığı hakkında fukahanın farklı görüşleri vardır:
İmam Şafiî'ye göre mustehabdır. Çünkü ölü bundan yararlanır.
Muhammed bin Hasan da aynı görüştedir.
Ahmed bin Hanbel'e göre, bunda bir sakınca yok*tur.
İmam Ebû Hanîfe ile İmam Mâlik'e göre, bu hususta bir sünnet vârid olmadığından tenzihi kerahet vardır.

(Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 2/88)

Ebu Hanife, Malik ve benzeri selefin cumhurunun benimsediği görüş kabirlerin yanında Kur'ân'ın okunmasının mekruh olduğu şeklindedir. Aynı zamanda bu İmam Ahmed'in de görüşüdür.
Ebu Davud, Mesail (s. 158)'de şunları söylemektedir:
"Ahmed'e kabir yanında Kur'ân okunmasına dair soru sorulduğunu ve buna hayır diye cevap verdiğini dinledim."

Şeyhu'l-İslam İbn Teymiye, İktidau's-Sırati'l-Mustakim Muhalefete Ashabi'l- Cahiym (s. 182)'de şunları söylemektedir:

Bizatihi Şafiî'den bu meselede herhangi bir söz söylediği bilinmemektedir. Çünkü bu ona göre bir bid'atti. Malik ise şöyle demiştir:

"Ben bu işi bir kimsenin yaptığını bilmiyorum. Böylelikle ashabın ve tabiînin bu işi yapmadıkları öğrenilmiş olmaktadır." el-İhtiyaratu'l-İlmiyye (s. 53)'de şunları söylemektedir:
"Ölüye ölümünden sonra Kur'ân okumak ölümü yakın kimse için Kur'ân okumanın aksine bir bid'attir. Ölmek üzere olan kimse için Yasin suresini okumak müstehabtır".

Sunen’in sahibi Ebu Davut şöyle der:
"Ahmed’e kabirde Kur’an okunması hakkında soruldu, o da ‘okunmaz’ dedi " [Mesâil (s.158)].

Şeyhu’l-İslam İbn Teymiyye şöyle der:
" Şafii’den bu konu hakkında bir söz sabit değildir, bu da onun kabristanda Kur’an okunmasını bid’at saydığı içindir " [Sıratul- Mustakim (s.182)].

İmam Malik şöyle der :
" Bunu yapan birisini bilmiyorum, dolayısıyla sahâbe ve tabii’nin bunu yapmadığı ortaya çıkar ".


Burda ise cevaz var

Daha önce de geçtiği gibi sevabın ölüye ulaşması kesin değildir. Kabirde Kur’an okuma hakkında sahabelerden gelen rivayetler azdır. Fakat dört mezhep zamanından günümüze kadar müslümanlar Kuran’ı ölünün mezarının yanında okumayı sürdüre gelmişlerdir.
Ahmed İbn-i Muhammed İbn-i Harun Ebu Bekir-il Hilal bu konuda "Cami" kitabında şöyle dedi: Abbas İbn-i Ahmed-İddevri bize şöyle dedi: Ahmet İbn-i Hanbel’e kabirlerin yanında Kur’an okumak konusunda bir şey bilip, bilmediğini sordum."Bilmiyorum" dedi. Sonra dedi ki: Yahya Bin Muin’e sordum. Mübeşşir Bin İsmail El-Halebi’den şöyle dedi: Abdurrahman İbnil Ala Bin El Lahlah’ın babasından şöyle dedi: Babam dedi ki; Ben öldüğüm zaman beni lahite koy ve Allah’ın adıyla Rasulullah’ın sünneti üzere de, başımın yanında Bakara’nın başlangıcını ve sonunu oku.
Ben İbn-i Ömer’in de bu şekilde vasiyet ettiğini duydum. Sonra Hilal başka bir rivayette şöyle dedi:
Ahmed İbn-i Hanbel bir cenazede iken ölü defnedilince, kör bir adam kabrin yanına gelerek Kur’an okudu. Ahmed Bin Hanbel ona şöyle dedi: "Ey adam kabrin yanında Kur’an okumak bid’attir.
"Muhammed İbn Kuddeme ona şöyle dedi: "Ey Eba Abdullah! Mübeşşir El Halebi hakkında ne diyorsun?" Ahmed Bin Hanbel dedi ki: "Güvenilir bir zattır."
Ona Mübeşşir’il Hanbeli’nin daha önceki yukarıda zikredilen hadisini zikredince Ahmed Bin Hanbel radiyallahu anh ona şöyle dedi: "Adamına git ve okumasını söyle.
"Hilal aynı şekilde şöyle demiştir: Ebu Bekr El-Mervuzi bize şöyle demiştir: Ahmed İbn-i Muhammed İbn-i Hanbeli’yi şöyle derken işittim:
"Kabirlere girdiğiniz zaman; Fatiha, Felak, Nas ve İhlas surelerini okuyun ve okuduklarınızı kabir ehline hediye edin, böylece bu okuduklarınızın sevabı onlara ulaşır."Aynı şekilde Zaferani’nin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
"Şafii’ye radiyallahu anh kabrin yanında Kur’an okuma hakkında sordum" O şöyle dedi: "Bir sakınca yoktur."
Zaferani güvenilirdir ve Şafii’nin eski görüşünü rivayet etmiştir ve Şafii’den rivayet ettiği bu rivayet gariptir. Şafii’nin yeni görüşünde eski görüşüne muhalif bir şey varit olmadıkça eski görüşüyle amel edilir, fakat Şafii’nin Kuran’ın sevabının ölüye ulaştığını söylediği yeni görüşü şöyledir:
"Kur’an zikrin en şereflisidir. Zikir, zikredildiği yer için bir bereket sağlar ve bu bereket orada bulunanlara yayılır."
Bu görüşün temeli şuna dayanmaktadır:
Kabre iki hurma dikildiği zaman bunlar yaşadıkları müddetçe Allah’ı tesbih ederler. Böylece onların tesbihleri sonucu kabirde sahibi için bir bereket hasıl olur ve bu bereket dallar kuruyuncaya kadar devam eder. Rivayetin bu tefsiri bazı müfessirlere göredir.
Bitkilerin Allah’ı tesbih etmesinin bereketi hasıl olunca zikirlerin en şereflisi olan Kur’an; ki hayvan, bitki ve cansızlardan daha şerefli olan ademoğlu tarafından okunuyor, bilhassa okuyan salih kişi ise bu Kuran’ın bereketinin hasıl olması tabii ki daha evladır. Allah en iyisini bilir.

Soru :
Kur’an okumanın sevabı ölüye ulaşır mı? Şayet ulaşırsa kabir yanında okunduğu zaman mı, yoksa uzakta okunduğunda mı ulaşır? Ve ölü okuma sevabının tamamını mı yoksa dinleme sevabını mı alır?


CEVAP
Burada iki mesele var. Bu meselelerden birincisi, ikinci meselenin bir parçasıdır. Ben bu konuda Hanbeli mezhebinin şu görüşünü tercih ettim.Okuyucu, ölü için niyet edip okumaya yöneldiğinde okuduğu Kur’an ölüye fayda verir ve sevabı da ona ulaşır.
Bazı alimler şöyle dedi:
Okumanın başında ölü için okumaya niyet etmek şart değildir. Bilakis önce okuyup sonra bunun sevabını ölüye hediye ederse bu sevap ölüye ulaşır. Daha önce zikrettiğim gibi birinci görüş tercih edilmiştir.Bu iki görüş arasında yani Kuran’ın kabirde okunmasıyla kabirden uzakta okunmasının sevabının ölüye ulaşması hususunda fark yoktur. Her iki durumda da okumanın sevabı ölüye ulaşır.
Bazı Şafiiler ölü ancak dinleme sevabı alır dediler.
 
S Çevrimdışı

sawel

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Kur,anda ayet yok Allah resulu kabir ziyareti yapın diyor ama kur,an falan okuyun gibi bir sahih hadis yok sadece ölmek üzere olan kişilern yanında yasin okuyunz diye kuvvetli bir hadis var ama o hadis,de ise ölmek üzere olduğu belirtilmiştir (türkiyedek bel,mlar bu hadisi biel çarptırmış ölüye yasin okunurdiye değiştirmiştir Alah ıslah etsin bunları) bence tartışılacak bir durum yok uzatmayada gerek yok Et baud tabbiin açıklamaları olsada Kur,an ve Asrı saadet döneminde olmayan şey uygulamak bida,attır yukarda kardeş güzel yazmış KUr,an dirilere inmiştir ölen kişiye yapacaksanız dua edin
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
alıntıladığım yazıda aynı alimlerin hem caiz dediği hem bi'at dediği olmuş ama genelde kıyas yaparak kuranın bereketi nedeniyle okunabilir demişler yazının başka bir yerinde bid'at demişler ama nakiller bid'at olduğu yönünde kafam karıştı
 
S Çevrimdışı

sawel

Üyeliği İptal Edildi
Banned
değerli kardeşim ölüye kur,an okunacak diye Ayet yok sahih hadis yok niye kafan karışıyor konuyu uzatma bu davranış asrı saadette hulefai raşidin döneminde de yoktu sonrada türdi ve bid,attır
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
abi ashabın ve rasulullah'ın -as- yapmadığı kesin olan bir konuda alimlerimiz nasıl cevaz vermiş bazı yerlerde onu soruyorum bir önceki sayfada alıntıladığım yazılara bakarsanız ya da konuyu baştan sona okursanız anlayacaksınız ne demek istediğimi öyle ki ölüye okunan kur'andan ölü dinleme sevabı mı alır yoksa okuyan sevabını bağışlayabilirmi konusu işlenmiş ayrıntılı bir konu bende bu tür görüşler de varken direk bid'at demek nasıl olur orada takıldım.... yanlış anlaşılmasın öğrenmek için soruyorum

selamun aleykum
 
E Çevrimdışı

Ebu & Dücane

Misafir
Ölüye kuran okumak değil,okuduğun kuranın sevabından,ölen müminlerin günahlarının bağışlanması için Allaha dua etmek gerekir.Bunu da evinde veya başka mekanlarda yapabilirsin.Kuranın sevabını alabilmek için ise onu anlamak,okuduğunda ona olan sevgiyi arttırmak,okuduğunda başkalarının anlamasına vesile olmasını sağlamak gibi bir sonuç çıkması gerekir ki yapılan bir anlam kazansın.Kuran okuyucu tutarak,ona para vererek,hiç kimse bir şey anlamayarak sırf gösterişe dayalı bir kuran okumanın sevabı olabileceğini aklımız almıyor.Kabir ziyaretlerinin amacı ise ölümü hatırlamak ve hatırlatmaktır.Burada yapılanların da gösterişten uzak olması gerekir.Bu amaca yönelik dua yapılması daha uygundur.
 
S Çevrimdışı

sawel

Üyeliği İptal Edildi
Banned
moruepp kardeşim tabiik soracaksın niye yanlış anlayalım biz bildiğimizi paylaşmazsak vebal altında olacağız,

narsu kardeş doğru olanı yazmış ''Kabir ziyaretlerinin amacı ise ölümü hatırlamak ve hatırlatmaktır.Burada yapılanların da gösterişten uzak olması gerekir.Bu amaca yönelik dua yapılması daha uygundur. ''

ben kuran okumada maharetlyim ezbermde iyidir 2006 da babamı kaybettim kabrine gittiğiimde dua ederim evmdede du aederim öeln babam için kuran okumam ama hatim yaptığımda hatim duamda ehlimin babamın ecdadımın ölmüşlerinin affedilmesini cennet ehlnden olması için dua ederim

Siz sormuşsunuz ölüye kuran okunduğunda ölü kuran dinleme sevabımı alır yoksa okuyan sevabını bağışlayablirmi dye sormuşsun...

Ölmüş bir kişini ameli bir kaç şey hariç kapalıdır bu sahih hadislerde ortay konulmuştur onun artık kuran dinleme sevabı gibi bir şeyi olamaz..Okuyan ise kuranokuduğu için sevab alır başkada bir şey olmaz diye sunnet ve icma ile sabittir ve lakin dua edilmesin Allahın izniyle faydalı olacağı esas olandır
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
ALLAH razı olsun ben aslında dinleme sevabı mı alır diye sormadım yazıda bu konuda alimler ihtilaf etmiş dolayısı ile yazının bazı kısımlarında bid'at diyen bir alimin diğer görüşü mesela kabrin yanında okursa ölü de duyarda dinlerse dinleme sevabı alır demişler yani ölünün kuran okumanın bid'at olması kısmını geçip bu konuyu tartışmışlar 3. sayfada alıntılayıp gösterdim beni yanıltan ilk başta bid'at deyip sonra böyle bir konuda görüş getirmeleri :) aşağıya da alıntı yaptım 1. sayfadan

Kabristanda ölüler için Kur'ân okumanın mekruh olup olmadığı hakkında fukahanın farklı görüşleri vardır:
İmam Şafiî'ye göre mustehabdır. Çünkü ölü bundan yararlanır.
Muhammed bin Hasan da aynı görüştedir.
Ahmed bin Hanbel'e göre, bunda bir sakınca yok*tur.
İmam Ebû Hanîfe ile İmam Mâlik'e göre, bu hususta bir sünnet vârid olmadığından tenzihi kerahet vardır.

(Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 2/88)



"Ahmed'e kabir yanında Kur'ân okunmasına dair soru sorulduğunu ve buna hayır diye cevap verdiğini dinledim."

Şeyhu'l-İslam İbn Teymiye, İktidau's-Sırati'l-Mustakim Muhalefete Ashabi'l- Cahiym (s. 182)'de şunları söylemektedir:

Bizatihi Şafiî'den bu meselede herhangi bir söz söylediği bilinmemektedir. Çünkü bu ona göre bir bid'atti. Malik ise şöyle demiştir:

"Ben bu işi bir kimsenin yaptığını bilmiyorum. Böylelikle ashabın ve tabiînin bu işi yapmadıkları öğrenilmiş olmaktadır." el-İhtiyaratu'l-İlmiyye (s. 53)'de şunları söylemektedir:
"Ölüye ölümünden sonra Kur'ân okumak ölümü yakın kimse için Kur'ân okumanın aksine bir bid'attir. Ölmek üzere olan kimse için Yasin suresini okumak müstehabtır".


Ben İbn-i Ömer’in de bu şekilde vasiyet ettiğini duydum. Sonra Hilal başka bir rivayette şöyle dedi:
Ahmed İbn-i Hanbel bir cenazede iken ölü defnedilince, kör bir adam kabrin yanına gelerek Kur’an okudu. Ahmed Bin Hanbel ona şöyle dedi: "Ey adam kabrin yanında Kur’an okumak bid’attir.
"Muhammed İbn Kuddeme ona şöyle dedi: "Ey Eba Abdullah! Mübeşşir El Halebi hakkında ne diyorsun?" Ahmed Bin Hanbel dedi ki: "Güvenilir bir zattır."
Ona Mübeşşir’il Hanbeli’nin daha önceki yukarıda zikredilen hadisini zikredince Ahmed Bin Hanbel radiyallahu anh ona şöyle dedi: "Adamına git ve okumasını söyle.
"Hilal aynı şekilde şöyle demiştir: Ebu Bekr El-Mervuzi bize şöyle demiştir: Ahmed İbn-i Muhammed İbn-i Hanbeli’yi şöyle derken işittim:
"Kabirlere girdiğiniz zaman; Fatiha, Felak, Nas ve İhlas surelerini okuyun ve okuduklarınızı kabir ehline hediye edin, böylece bu okuduklarınızın sevabı onlara ulaşır."Aynı şekilde Zaferani’nin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
"Şafii’ye radiyallahu anh kabrin yanında Kur’an okuma hakkında sordum" O şöyle dedi: "Bir sakınca yoktur."
Zaferani güvenilirdir ve Şafii’nin eski görüşünü rivayet etmiştir ve Şafii’den rivayet ettiği bu rivayet gariptir. Şafii’nin yeni görüşünde eski görüşüne muhalif bir şey varit olmadıkça eski görüşüyle amel edilir, fakat Şafii’nin Kuran’ın sevabının ölüye ulaştığını söylediği yeni görüşü şöyledir:
"Kur’an zikrin en şereflisidir. Zikir, zikredildiği yer için bir bereket sağlar ve bu bereket orada bulunanlara yayılır."
Bu görüşün temeli şuna dayanmaktadır:
Kabre iki hurma dikildiği zaman bunlar yaşadıkları müddetçe Allah’ı tesbih ederler. Böylece onların tesbihleri sonucu kabirde sahibi için bir bereket hasıl olur ve bu bereket dallar kuruyuncaya kadar devam eder. Rivayetin bu tefsiri bazı müfessirlere göredir.
Bitkilerin Allah’ı tesbih etmesinin bereketi hasıl olunca zikirlerin en şereflisi olan Kur’an; ki hayvan, bitki ve cansızlardan daha şerefli olan ademoğlu tarafından okunuyor, bilhassa okuyan salih kişi ise bu Kuran’ın bereketinin hasıl olması tabii ki daha evladır. Allah en iyisini bilir.



 
S Çevrimdışı

seyfuAllah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Peygamber efendimiz pize emir ettikleri oluler icin
1: onlara rahmet dileyin
2:borclarInI odeyin ve borcu olanlar hakkInI helal edin
3: onlarIn vasiyetlerini yerine getirin
4:OnlarIn yakIn ve sevdikleri ki$ilerle ili$kileri kesmeyip ziyaret edin

bunu dI$Inda Bidat olan $eyler; yuksek mermerden kabir yapImI( bir karI$ yukseklik maximum), kabire isim yazIlImI(insanlarI buyuk zatlarIn kabrine gidio sirk yapIyorlar ismi gorunce), oluye fatiha okumak, veya kuran okumak, yasin suresi okumak. Fatiha
ve Kuran ya$ayanlara fayda icin indirildi oluler icin degil ve yasin suresiyle ilgili hadis zayIf olmakla kalmayIp alimler tarfIndan yok olmu$ beyan edildi.
Sunnet kabiri peygamber efendimizin emrettigi gibi
thumbnail.aspx
 
A Çevrimdışı

akilli55

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
morueqq kardeşimiz gibi bende konuyu okudum ama onun gibi kafam karıştı. ve onun alıntı yaptığı kısımlar özellikle kafa karıştırıyor, anlamamızı zorlaştırıyor. Bir veya bir kaç mezhep imamın sevap veya sakıncası yoktur hükmüne karşı bidattir demek veya siz bunu yapıyorsuzun ve bid'at işliyorsunuz demek doğru mudur? Müstehaptır diyen Mezhep imamı veya imamları bu fiili yaptıklarında bid'at işlemekle suçlanabilirler mi?

Özellikle memleketimizde ölüler için Fatiha okumak meşhurdur? Seyfullah adlı üyenin dediği Ölüler için Fatiha okumak bid'at midir?

Şu hadisde doğrumudur. Başka bir yerde okudum.

Hz. Ebû Bekir'in (r.a.) rivayet ettiği hadis.

"Kim babasının veya anasının veya bunlardan birisinin kabrini Cuma günü ziyaret ederek orada Yasin Sûresini okursa, Allah kabir sahibini bağışlar." (İbni Mace Tercemesi, 4:274)

Ayrıca bir de şöyle bir sorum var.
ilk sayfada şu yazı var. "Rasulullah (a.s.) anasının kabrini ziyaret etti kendisi ağladı çevresindekileri de ağlattı. Sonra söyle buyurdu: Rabbimden anam için İstiğfar etmeyi istedim, izin vermedi. Kabrini ziyarete izin istedim, verdi. Kabirleri ziyaret edin, zira bu size ölümü hatırlatır.") "

Peygamberimiz annesi için istiğfar etmeyi istediği ve izin verilmediği yazılıyor. Fakat Rasulullah'ın (sav) en çok dua ettiği "Rabbena atina" duasında (bunu namazlarda okuyoruz) anne ve baba için mağfiret dilendiği mealen yazılıyor. Burada çelişki yok mu?
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
Peygamberimiz annesi için istiğfar etmeyi istediği ve izin verilmediği yazılıyor. Fakat Rasulullah'ın (sav) en çok dua ettiği "Rabbena atina" duasında (bunu namazlarda okuyoruz) anne ve baba için mağfiret dilendiği mealen yazılıyor. Burada çelişki yok mu?

akhim namazda bu dua sünnet değil zaten, hanefi mezhebinde okunuyor, sünnet olan dualar ayr...ı rasulullah'ın bir hadisinde ettahiyyatü-salli-barik okuduktan sonra dilediğiniz gibi dua edin hadisine göre sanırım bu duayı okumakta cevaz var ama sünnet değil namaz dışında okuması ise belki cehennemlik olanlar belli olduktan sonra dua etmeyi yasaklayan ayetten öncedir allahualem

sünnet olan duaları bu adreste bulabilirsin https://www.islam-tr.org/namaz/29538-ka-de-oturus-ve-tesehhut-ile-ilgili-konular.html
 
A Çevrimdışı

akilli55

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
linkteki konuya baktım kardeş. bir konuyu sorarken başka bir konu açılacak gibi ama yeri geldi diye soruyorum.

Peygamber efendimizin anne ve babası ile ilgili cehennemlik olduğuna dair bir bilgi var mı? Yazınızdan öyle bir şey var gibi gözüküyor. Gerçi Allah (cc) izin vermediğine göre cehennemliktir denilebilinir mi?

bu Rabbena atina duasını namazda okumakla ilgili soru da yazacaktım ama araştırınca salavat meselesi de içine girdi. Bu konu hakkında bir soru başlığı açayım. Burası iyice konudan sapmasın.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
morueqq kardeşimiz gibi bende konuyu okudum ama onun gibi kafam karıştı. ve onun alıntı yaptığı kısımlar özellikle kafa karıştırıyor, anlamamızı zorlaştırıyor. Bir veya bir kaç mezhep imamın sevap veya sakıncası yoktur hükmüne karşı bidattir demek veya siz bunu yapıyorsuzun ve bid'at işliyorsunuz demek doğru mudur? Müstehaptır diyen Mezhep imamı veya imamları bu fiili yaptıklarında bid'at işlemekle suçlanabilirler mi?

Özellikle memleketimizde ölüler için Fatiha okumak meşhurdur? Seyfullah adlı üyenin dediği Ölüler için Fatiha okumak bid'at midir?

Şu hadisde doğrumudur. Başka bir yerde okudum.

Hz. Ebû Bekir'in (r.a.) rivayet ettiği hadis.

"Kim babasının veya anasının veya bunlardan birisinin kabrini Cuma günü ziyaret ederek orada Yasin Sûresini okursa, Allah kabir sahibini bağışlar." (İbni Mace Tercemesi, 4:274)

Ayrıca bir de şöyle bir sorum var.
ilk sayfada şu yazı var. "Rasulullah (a.s.) anasının kabrini ziyaret etti kendisi ağladı çevresindekileri de ağlattı. Sonra söyle buyurdu: Rabbimden anam için İstiğfar etmeyi istedim, izin vermedi. Kabrini ziyarete izin istedim, verdi. Kabirleri ziyaret edin, zira bu size ölümü hatırlatır.") "

Peygamberimiz annesi için istiğfar etmeyi istediği ve izin verilmediği yazılıyor. Fakat Rasulullah'ın (sav) en çok dua ettiği "Rabbena atina" duasında (bunu namazlarda okuyoruz) anne ve baba için mağfiret dilendiği mealen yazılıyor. Burada çelişki yok mu?
Ölüye (kabirde) Fatiha okunması, İmam Şafii'ye göre, ölüye dua kastıyla Kur'an-ı Kerim'deki dua içerikli ayetler okunabileceğinden, Fatiha da bir nevî dua olduğundan ölüye okunabileceğini bildirmiştir.

Kabir başında ölüye yasin okunması diye sünnette bir pratik olmadığı gibi, ashabdan da görülmemiş, duyulmamıştır.
Yasin suresi, ölmek üzere olan kişilerin yanında okunması, ölümüyle beraber okumayı bırakılması bu sebebdendir.

Rasulullah'ın annesinin mezarında dua edememesi , mu'min olmadığı içindir. Kabirleri ziyaret, buyurduğu gibi ölümü hatırlatmak içindir, Kur'an okunsun diye bir rivayet gelmemiş, Rasulullah (s.a.v.) vefat eden çocuklarına, ve ashâbına Kur'an okuduğu hakkında nas olmaması da akıl sahibleri için yeterlidir.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Son oturuşta (tahiyatta) Rabbena'ları okumak sunnet olduğu içindir. Yoksa manası gereği, musalli salt kendi anne babasına dua ediyor anlamı olsaydı, böyle bir dua Rasulullah (s.a.v.)den varid olmazdı. Bu sebeble bir muslumanın anne-babası kafir dahi olsa, sunnet gereği bu duayı okuyabilir.


Evvela şunu bilmemiz lazım ki namazda okunan sure ve ayetler Rabbimizin emri ve Rasulullah (s.a.v.)'in sünnet pratiğinin bir gereği olarak kıraat ederiz. Evet manalarını ve nuzul-vurud sebeblerini vs. de bilirsek namazın edasını kemale erdirib, musalliyi huşuyu yakalamasında en büyük etkenlerden olur.
Namazda okunan ayetler ve okunan sünnetle belirlenmiş dualar orijin haliyle okunur ve manaları üzerinde tefekkür edilirken hem ilk sebebleri (Ebu Leheb gibi) hemde bizim zamanımızdaki ebu Leheb'leşenleri düşünüp tavır alabiliriz. Fakat kıraatında kesinlikle değişiklik yapamayız.
Namaz kılan musallinin kıraatında değişiklik yapabileceği kunutlardaki beddua ve dualardadır. Çünkü bu müslümanın o zamanki gündemindeki meseleleriyle, sorunlarıyla ilgilidir ve bunlara karşı Rabbine iltica ederek kafirler ve zalimlerin helak olması, muslumanların ve mucahidlerin muzafferiyeti ve başlarındaki belaların kalkması için güncel dualarda bulunabilir. Bu yüzden Kıraati zamanidir.
Alimlerimiz tebbet suresinde olduğu gibi namazda tahiyatta okuduğumuz Rabbenağfirli duasında da namaz kılan kişinin anne veya babasının kafir olması sebebiyle duanın okunuşunda (kıraatinde) değişiklik yapılmasına cevaz vermemiş, bunun Rasulullah (s.a.v.)'in namazdaki bir sünneti olarak okunması gerektiğini bildirmişlerdir. Rasulullah (s.a.v.)'in anne ve babasının kafir olduğu (ateşte) hakkındaki sahih hadis-i şerifler yine Rasulullahın ağzından gelmesine rağmen bunu, ümmetinin namazında sünnet olarak uygulanmasını istemiştir.



Rabbenâ Duâsı


رَبَّنَا آتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَ فِي اْلآخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ


Meali :
Yâ Rabbî! Dünyâda ve âhıretde bize iyilikler ver ve bizi nârın (ateşin) azâbından koru. Ey merhametlilerin en merhametlisi senin rahmetinle...

Rabbenâğfirli Duâsı


بِرَحِمَتِكَ يَا اَرْحَمَرَ الرَّاحِمِينَ
رَبَّنَا اغْفِرْ لِى وَ لِوَالِدَىَّ وَ لِلْمُؤمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ اْلحِسَابِ


Meali :
Ey bizim Rabbimiz! Beni, anamı ve babamı ve bütün mu'minleri hesab gününde (herkesin sorguya çekileceği günde) bağışla



Kur'an'da Bahsi Geçen Özel Konular Geneli Kapsar mı?

https://www.islam-tr.org/konu/kuranda-bahsi-gecen-ozel-konular-geneli-kapsar-mi.18923/

Rasulullah'ın Anne Babası Müslüman mıydı?
https://www.islam-tr.org/konu/rasulullahin-anne-babasi-musluman-miydi.8345/
 
L Çevrimdışı

lafons7275

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Şeyhü'l-İslam Ebü'l-Abbas Takiyyüddin Ahmed B. Teymiye'nin Vefatı




Şeyh Alemüddin el-Berzalî, tarihinde şöyle demiştir: "Bu sene zilkade ayının yirmisinde pazartesi gecesi şeyh, imam, âlim, allame, fakih, hafız, zâhid, âbid, önder, mücahid, Şeyhü'l-İslam Takiyyüddin Ebü'l-Abbas Ahmed b. İmam Allame Müftü Şihabüddin Ebü'l-Mehasin Abdül-halim b. Şeyh İmam Şeyhü'l-İslâm Ebü'l-Berekât Abdüsselâm b. Abdullah b. Ebü'l-Kasım Muhammed b. Hızır b. Muhammed b. Hızır b. Ali b. Abdullah b. Teymiye vefat etti. Harranlıydı. Sonraları Dımaşk'a yerleşti. Zilkade ayının yirmisinde pazartesi gecesi Dımaşk Kalesi'nde tutuklu bulunduğu salonda vefat etti. Vefatı nedeniyle büyük bir kalabalık kaleye gitti. Yıkanmasından önce bir cemaat, cenazesinin yanında oturup Kur'an okudu. Onu görmek bereketine ve onu öpme saadetine erdiler. Sonra kaleden ayrılıp gittiler. Daha sonra da kadınlardan bir topluluk cenazenin yamna geldi. Aynı şeyleri yapıp geri döndüler. Artık cenazeyi yıkayıcılarla başbaşa bıraktılar.

Namaz tamamlanınca cenaze, Sufiye Mezarhğı'na götürüldü. Kardeşi Şerefüddin Abdullah'ın yanı başına defnedildi. Allah ikisine de rahmet etsin. Defin işi ikindiden az Önce tamamlanmıştı. Çünkü cenaze merasimine gelenler çoktu. Bahçelerden Gota mıntıkasından, köylerden ve kasabalardan çok sayıda insan cenaze merasimine gelmiş, bu yüzden bütün dükkanlar kapatılmıştı. Gelemeyenler de ona rahmet ve dua okuyorlardı. Bunlar mazeretli kişilerdi. Cenazeyi teşyî etmeye birçok kadın da gelmişti. Bunların sayısı tahminen 15.000 kadardı. Damlarda ve diğer yerlerde toplananlar hepsi de İbn Teymiye'ye rahmet okuyorlar, kendisi için ağlıyorlardı. Cenazeye iştirak eden erkeklerin sayısı ise tahminen 60.000 ile 100.000 civarındaydı. 200.000 kişinin katıldığına dair rivayetler de vardır. Bir cemaat da onun yıkanmasından sonra artan suyu içmişler, geride kalanlar da yıkanması esnasında kullanılan sedir otunu kendi aralarında paylaşmışlardı. Kımıl nedeniyle boynuna taktığı civalı ipin değeri 150 dirhemdi. Başındaki takke için de 500 dirhem ödenmişti.


İkindi ezanına yakın bir zamanda İbn Teymiye kardeşinin yanma defnedildi. Cenaze merasimine iştirak eden insanların sayısını tespit etmek mümkün olmamıştı. Ama diyebiliriz ki şehir halkından, Banliyö sakinlerinden küçük yaştaki çocuklar ve aciz insanlar hariç olmak üzere cenaze merasimine katılmayan hemen hemen hiç olmamıştı. İlim ehlinden ise üç kişi hariç herkes cenazeye iştirak etmişti. Bunlar da İbn Teymiye'ye düşmanlıkta şöhret bulmuş olan İbn Cümle, Sadr ve Kafçozî idi. Bu kişiler bu törende dışarı Çıktıkları taktirde insanlar tarafından öldürüleceklerini bildiklerinden korkup gizlenmişlerdi. Şeyhimiz İmam, Allame Burhaneddin el-Fezarî ue üç gün sureyle İbn Teymiye'nin mezarını ziyaret etmişti. Şafiî ulemasından bir grup da böyle yapmıştı. Burhaneddin el-Fezarî, vakarlı ve heybetli bir şekilde merkebine binerek İbn Teymiye'nin mezarım ziyarete gidiyordu. Yüce Allah rahmet etsin.

İbn Teymiye için çok hatim indirildi.

http://islamiyontem.net/kitaplar/Islam%20Tarihi/islamtarihi/islamtarihiibnikesir/indexana.htm
 
Üst Ana Sayfa Alt