Dayak ve hapis
Osmanlı namaz kılmama konusunda hanefi ulemasının yolunu izlemiştir. Bu anlamda elimizdeki kaynaklar namaz ile ilgili farklı dönemlerde farklı hükümlerin uygulandığını göstermektedir.
Örneğin Fatih Sultan Mehmed tarafından “namazı terk edenler” için dayak ve para cezası öngörmüştür. Konu ile ilgili fermanda şunlar yazmaktadır: “Namaz dinin direğidir, onu terk eden şüphesiz dini yıkmış olur hadisiyle amel olunmadığı, namazı terk edenler yüzünden mescidlerin harabe haline geldiği belirtildikten sonra namazcı olarak tayin edilen yasakçıya, terk-i salat olanlara dayak ( taziri bi’d-darb) ve para cezası ( taziri bil-mâl ) verilmesinin meşru obuası nedeniyle bütün sancak beyleri, kadılar ve subaşıların yardımcı olunması emredilmiştir” (Aydoğan Demir, Kanunui Sultan Süleyman’ın Terki Salat edenlerle İlgili Fermanı. Tarih incelemeleri Dergisi II, İzmir 1984. Hammer; Agy, sf. 258)
II.Bayezid ise namaz kılmayanlarla ilgili şu hükmü buyurmuştur: “Ve dahi bi-namazı mahalle mahalle, köy be köy, teftiş idüb muhkem tazir ideler. İki ağaca bir akça cürm alına.” (Aydoğan Demir, Kanunui Sultan Süleyman’ın Terki Salat edenlerle İlgili Fermanı. Tarih incelemeleri Dergisi II, İzmir 1984. Hammer; Agy, sf. 258)
Bunun dışında Osmanlı döneminde Cuma namazını terk edenler ve ramazan orucunu kasten bozanlarda para cezası ile cezalandırılmıştır. (Doç. Dr. Mustafa Avcı , Osmanlı Hukukunda Para Cezaları)
Osmanlı namaz kılmama konusunda hanefi ulemasının yolunu izlemiştir. Bu anlamda elimizdeki kaynaklar namaz ile ilgili farklı dönemlerde farklı hükümlerin uygulandığını göstermektedir.
Örneğin Fatih Sultan Mehmed tarafından “namazı terk edenler” için dayak ve para cezası öngörmüştür. Konu ile ilgili fermanda şunlar yazmaktadır: “Namaz dinin direğidir, onu terk eden şüphesiz dini yıkmış olur hadisiyle amel olunmadığı, namazı terk edenler yüzünden mescidlerin harabe haline geldiği belirtildikten sonra namazcı olarak tayin edilen yasakçıya, terk-i salat olanlara dayak ( taziri bi’d-darb) ve para cezası ( taziri bil-mâl ) verilmesinin meşru obuası nedeniyle bütün sancak beyleri, kadılar ve subaşıların yardımcı olunması emredilmiştir” (Aydoğan Demir, Kanunui Sultan Süleyman’ın Terki Salat edenlerle İlgili Fermanı. Tarih incelemeleri Dergisi II, İzmir 1984. Hammer; Agy, sf. 258)
II.Bayezid ise namaz kılmayanlarla ilgili şu hükmü buyurmuştur: “Ve dahi bi-namazı mahalle mahalle, köy be köy, teftiş idüb muhkem tazir ideler. İki ağaca bir akça cürm alına.” (Aydoğan Demir, Kanunui Sultan Süleyman’ın Terki Salat edenlerle İlgili Fermanı. Tarih incelemeleri Dergisi II, İzmir 1984. Hammer; Agy, sf. 258)
Bunun dışında Osmanlı döneminde Cuma namazını terk edenler ve ramazan orucunu kasten bozanlarda para cezası ile cezalandırılmıştır. (Doç. Dr. Mustafa Avcı , Osmanlı Hukukunda Para Cezaları)