E
Çevrimdışı
Ebu & Dücane
Guest
Türkiye’deki İslami camiada komplo teorisyeni bir kesim vardır. Bunlar paranoyak bir şekilde her şeyin arkasında Amerika’nın ve İsrail’in olduğunu savunurlar. 11 Eylül’de İkiz Kuleler vurulur, bunlara göre Amerika kendi kendini vurmuştur! Taliban’a karşı NATO yenilgisini açıklar, bunlar aslında Amerika’nın oyunudur! Suriye’de İslami kıyam başlar, bu aslında Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir ayağıdır ve amaç İran’ı yalnızlaştırmak ve demokrasiyi yaymaktır!
Bu komplocu güruh, fildişi kulesinden bakar olaylara ve insanlara… Mücahidlerin zaferleriyle sevinenleri aşağılar, cihad cephelerinin başarılarını ise küçümserler. Onlara göre yeryüzünde Amerika’dan başka güç ve kuvvet yoktur ve mücahidlerin başarıları ancak Amerika’nın göz yumduğu kadardır!
Komplocular için Suriye’de Esad’a karşı kıyamı Amerika istemiştir.
Amerika’nın bundaki amacı ise İran yanlısı Esad’ı indirip yerine Türkiye ve İsrail’le ortak çalışan, demokrasi ve batı değerlerini benimseyen işbirlikçi bir rejim kurmaktır. Bu zihniyet der ki; Esad’a karşı savaşan muhalifler, İslami söylemi kullanarak halkı Esad’a karşı savaşa ikna etmektedirler. Komploculara göre muhalif grupların liderleri tamamen Amerika ve Türkiye’nin güdümündedirler!
Bir an konuşmasını kesip sorsak komplocuya, “Peki, demokrasi için savaştığını söyleyen Suriye’de kim var?” desek, ilk ve son verebileceği örnek Özgür Suriye Ordusu’dur. Hakikaten de Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)’nun liderlerinin açıklamalarına baktığımızda demokratik ve Batı’yla uyumlu bir devlet kurmak istediklerini görürüz. (1)
Peki, Suriye’deki diğer muhalif gruplar da ÖSO gibi mi düşünüyor? Komplocuların sessiz kaldığı an, bu soruyla başlıyor. Hayır, aksine geri kalan tüm büyük gruplar İslam şeriatı için savaştıklarını defalarca beyan etmiştir.(2)
Hatta mesele farklı bildiri yayınlamakla da kalmamış, gücünü küresel savaşçılarından alan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) defalarca ÖSO ile savaşmış ve ÖSO’nu birçok mevziisinden söküp atmıştır. IŞİD, Azez kasabasındaki ÖSO karargâhında ele geçirdiği belgeleri yayınlayarak, ÖSO’nun Amerika ile işbirliği içinde olduğunu belgeleriyle ispatlamıştır. (3)
Bu olay IŞİD’in radikalliği (!) ile üstü kapatılmak istense de, ÖSO komutanlarından Selim İdrisi’nin Washington Post gazetesine 4 Aralık 2013 tarihinde verdiği demeçte “Esad’ın görevi bırakmasından sonra Suriye ordusuyla birlikte El Kaide’ye karşı savaşacağız.” (4) demesi üzerine Suriye’deki İslami gruplar harekete geçti. 6 grubun birleşmesi ile oluşan Suriye İslami Cephesi birlikleri, ÖSO’nun kontrolünde bulunan bir dönem ana karargâh olarak da kullanılan Bab El Hava bölgesini ele geçirdi (7 Aralık). (5)
Türkiye ile Suriye’nin sınır kapısı olan Bab El Hava, ÖSO’nun ana silah deposuydu ve artık bu silahlar İslami Cephe’nin eline geçti. ÖSO önce ismindeki sempatiyi demokrasiyi savunarak kaybetti, sonra kurtarılmış bölgelerini IŞİD’e kaybetti, şimdi de silah deposunu İslami Cephe’ye kaybetti. ÖSO ile beraber kaybedenler ise demokrasi ve ılımlı İslam’ın taraftarları oldu. Artık Suriye’de Amerikan soslu devrim rüyası bitmiş olup, Amerika için Suriye’de İslami devrim kâbusu başlamıştır inşallah.
Bizdeki komploculara gelince… Bütün bu olaylara da bir kılıf bulup Amerika’nın oyunu demeye devam edeceklerdir. Onlar Amerika’ya ve İsrail’in gücüne iman etmeye devam etsinler. Mücahidler de el-Kadir ve el-Kahhar olan Allah’a iman etmeye devam edecekler. Allah’ın Amerika’dan daha güçlü olduğunu Beyaz Saray’da bir gün Siyah Sancak dalgalandığında elbet görecekler.
-Dipnotlar-
1) BBC News - Guide to the Syrian opposition
2) Suriye'de 11 İslamcı muhalif grubun ortak bir açıklama yayınlayarak Şeriat çatısı altında birleşme çağrısında bulunması haberi: Suriye'deki İslamcılar: Şeriat bayrağı altında birleşin - BBC Turkce - Haberler
3)ISIS: Azez grubu CIA güdümünde belgeleri yayınlayacağız | ORTA DOĞU | incanews
4)Suriyeli muhalifler El Kaide'yle mücadelede 'yeni ittifak arayışında' - BBC Turkce - Haberler
5) Muhalifler arası çatışmada ÖSO karargâhını kaybetti | Ortadoğu | Dünya Bülteni Haber Portalı
Mirac Karaaslan
