Yılmaz: Şiddeti Körükleyen Batı Dünyasıdır
HÜDA PAR Bağlar İlçe Teşkilatının düzenlediği kongrede konuşan Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz, Dünya'da yaşanan şiddet olaylarının Batı'nın uygulamaları sonucu ortaya çıktığını söyledi.
HÜDA PAR Bağlar ilçe teşkilatının düzenlediği Kongrede, İlçe başkanlığına Mehmet Beşir Çelik getirildi.
“Şiddet olaylarını körükleyen Batı dünyasıdır”
Avrupa'daki saldırıların sorumlusunun yine Avrupa olduğunu ve ‘Rüzgâr ekenin, fırtına biçtiğini' belirten Yılmaz, “İslam coğrafyasını işgal ve eden milyonlarca insanın katline de doğrudan sebep olan onlardır. Onların deyimiyle orta doğuyu istikrarsızlaştıran bu emperyalist ülkeler, kendi yaptıkların sorgulamaları gerekir. Avrupa'daki Müslümanlara ırkçılık faaliyetlerinde de bu saldırın kökenini aramaları lazım.Bu saldırıya sebep olan bizzat emperyalist batıdır. Şiddeti besleyen ve körükleyen batıdır. Bir dergiye yapılan bu saldırıyı bahane ederek Müslümanların mal ve can güvenliğini tehlikeye atmayın. Oradaki Müslümanların can ve mal güvenliğine yönelik tedbirleri almalıdırlar. İslam coğrafyasındaki saldırılarını sonlandırmalıdırlar” şeklinde konuştu.
“Müstekbirler milyonlarca Müslümanı katletti”
Fransa ve benzer zalim müstekbirlerin, İslam ülkelerinde yaptığı katliamları görmezden gelenlerin ikiyüzlü davrandığını belirten Tanrıkulu, “Bugün Irak ve Afganistan'da milyonlarca Müslüman katledildi, ama kimse bunları görmedi. Bunlar dinimizin kutsallarına ve değer yargılarına hakaret etmeyi basın özgürlüğü olarak gösteriyorlar. Müslümanlar var olduğu müddetçe, bu zalimlere asla rahat olmayacaktır. Katlettiğiniz bu mazlumların feryatları sizi rahatsız edecektir. Milyonlarca Müslümanı katleden bu zalimlere sesini çıkarmayan sözde İnsan hakları savunucularına da yazıklar olsun. Allah'a çok şükür ki ahiret hesabı var. Yapılan hiçbir zulüm karşılık kalmayacaktır” sözlerini kullandı.
(Ali Fidancı-İLKHA)
............................
Mehmed Göktaş
Özür diliyoruz Paris, bir yanlışlık oldu
Senden özür diliyoruz Paris, bir yanlışlık oldu!
Sana bu şekilde saldırıda bulunmak hiç olacak şey miydi? Nasıl olduysa oldu işte, özür diliyoruz.
Paris'i kana bulamak, Paris'te katliam yapmak, söyleyin ne demektir bu, kim kabul edebilir bunu, kim tahammül edebilir buna?
Avrupa'nın merkezi ve biricik sembolü Paris, Fransız devriminin yapıldığı, uluslara özgürlük dağıtımının yapıldığı Paris…
Felsefenin kendisinde mayalandığı, üçüncü dünyaya düşünce ve ideolojilerin ihraç edildiği Paris…
Bütün yolların varıp kendisine çıktığı güzel Paris, görebilmek için herkesin can attığı Paris…
Hiç olacak şey miydi seni böyle mateme boğmak, sana böyle siyahlar giydirmek?
Hâlbuki sen giyindirirdin dünyanın bütün varlıklı kadınlarını, sen karar verirdin dünya sosyetesinin neyi nasıl giyineceğine, hangi renge bürüneceğine.
Fakat bugün birileri seni siyahlara büründürdü ey Paris!
Bir yanlışlıktır oldu işte, senden özür diliyoruz!
Paris denilince herkesin hayaline, kafasını yukarı kaldırıp Eiffel Kulesi'ni seyreden insanlar gelirdi.
Fakat bugün Paris'te herkesin başı öne eğik, gözü yerlerde, yerlerdeki kanda, yerlerde yatan cesetlerde.
Hâlbuki ceset denilince, yerlere serilmiş cesetler denilince dünyanın gözünün önüne hep biz gelirdik, Müslümanlar gelirdi.
Bugün bir yanlışlık oldu ey Paris, özür diliyoruz.
Aslında hep biz ölüyorduk, dünyanın dört bir yanında her gün Müslümanlar ölüyordu.
Bütün dünya alışmıştı, yıllar yılı her gün Müslümanların ölümünü izlemeye.
Bizim ölüm haberlerimizin abonesiydi bütün bir dünya.
Günlük hava durumunu izler gibi bugün toprağa kaç Müslüman düştüğünü, metre kareye ne kadar Müslüman kanı döküldüğünü izleyip duruyordu ey Paris!
Fakat senin ölülerin bir başkaydı ey Paris, bütün dünya ayaktaydı, ekranlarda sadece ve sadece sen vardın, senin ölülerin vardı ey Paris!
Hatta senin kana bulandığın aynı gün biz de kanlara bulanmıştık.
Sadece Yemen'de iki ayrı noktada seksen Müslüman kanlar içindeydi, bir o kadar Müslümanın cesedi her gün olduğu gibi Irak'ta yerlere serilmişti.
Fakat hiç kimse görmedi, hiç kimse dönüp bakmadı, hepsinde değil bazı ekranlarda sadece bir alt yazı olarak geçip gittik ey Paris!
Suriye'nin olmazsa olmazıydı ceset görüntüleri, minnacık çocukların cesetlerinin görüntüleri, dünyanın merak ettiği sadece o günkü rakamlardı.
Gökten yağdırılan ölüm bombalarıyla viraneye çevrilmiş Halep sokaklarında görmeye alışmıştı Dünya toplu cesetleri.
Paris'te ne geziyordu cesetler? Ceset dediğin, özellikle toplu ceset dediğin Adeviye Meydanı'nda olurdu, ceset dediğin, Filistin'de olur, Lübnan'da olur, Keşmir'de olur, Pakistan'da olur, Bangladeş'te olur, Myanmar'da olur, Doğu Türkistan'da olur.
Bugün Paris sokaklarındaki bu kan neyin nesi, Paris'te ne geziyor bu cesetler?
Hele hele günümüz dünyasında Fransızların, Parislilerin öldürülmesi demek ne demek, olacak şey midir? Hiç görülmüş müdür?
Avrupa'nın kalbinden vurulması, tam orta yerinde saldırıya uğraması olacak şey değil.
Söylediğimiz gibi, bir yanlışlık olmuştur, özür dileriz.
Parisliler ölmezler, hele hele Paris'te asla ölmezler, Paris sokaklarında Parislilerin cesetlerinin görünmesi olacak şey değil.
Kan dediğin, ceset dediğin hep uzaklarda olur, olsa olsa Afrika'da olabilir, Cezayir'de olabilir, Parislilerin öldürdüğü insanların cesetleri.
On binlerin, yüz binlerin cesetleri Ruanda'da görülebilir, Mali'de görülebilir, Libya'da görülebilir.
Evet, bir yanlışlık oldu bugün, tekrar özür diliyoruz Paris.
Biz yine kaldığımız yerden devam ediyoruz toplu toplu ölmeye, dünyaya toplu toplu cesetler sunmaya.
......................
HÜDAPAR üyesi saldırıyı savundu: Bu yiğitler...
Fransa'da mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yapılan ve 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırıya dair Türkiye'de gericilerin mide bulandırıcı yorumları devam ediyor.
10 Ocak 2015 Cumartesi 11:25
Bu haber
1327 kez okundu
Mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yapılan ve 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyı Ve Markette 4 Sivillin öldürülmesini Twitter hesabı üzerinden 'yorumlayan'
HÜDAPAR üyesi Cafer Ökmen, saldırganları tanımlarken 'yiğit' sıfatını kullanıp, Kuachi kardeşlerin saldırıyı, İslamın kutsalları gereği gerçekleştirdiklerini iddia etti.
Cizre Olayları ve 6,7 Ekim olaylarından Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç Hüdapar'ı Mazlum ve Dindar kesim olduğunu idda etmişti.
HÜDAPAR üyesi Cafer Ökmen'in söz konusu Tweet'i şöyle:
Haber Kaynağı: Ajanslar-pkk medyası