Çözüldü Peygamberimizin Ölüleri Diriltmesi ?

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah.Facebook üzerinden bir tasavvuf ehli abi ile konuşurken Şah ı Nakşibendi ve Abdulkadir Geylani'nin ölüleri dirilttiğini söyledi peygaberimiz de diriltrmiştir dedi.Bu hadisi ve başka konularda bazı hadisleri örnek verdi.Yanlış anlaşılmasın mucizeleri inkar etmem.Hocam sorulara elinizden geldiğince hızlı cevap verirseniz çok sevinirim.

Tâbiîn zamanının en büyük alimlerinden ve İmam-ı Ali (ra)’ın talebesi olan Hasan Basrî haber veriyor ki: Bir adam, Allah Resulü’nün (asm) yanına gelip ağlayarak dedi ki: “Benim küçük bir kızım vardı. Şu yakın derede öldü, oraya attım.” Allah Resulü (asm) ona acıdı. Ona “Gel, oraya gideceğiz.” dedi ve beraber gittiler. Allah Resulü (asm) o ölmüş kızı çağırdı, “Yâ filâne!” dedi. Birden, o ölmüş kız “Buyrun! Emredin.” diye cevap verdi. Allah Resulü (asm) kıza sordu: “Tekrar babanın ve annenin yanına gelmeyi arzu eder misin?” O ölmüş kız “Yok, ben onlardan daha hayırlısını buldum.” diye cevap verdi.

KAYNAK; [ Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:320; Hafâcî, Şerhu’ş-Şifâ, 3:106. ]

Hz Ömer'in (r.a) Medine’de, hutbe esnasında minberden, İran’da sa vaş halindeki İslam ordusunun komutanına ''Ya Sariye dağa'' diyerek nida etmesi, bu sebeple İslam ordusunun hezimetten kurtulması…

KAYNAK; [ EBU NUAYM, DELAİLÜ'N-NÜBÜVVEH, HADİS NO: 526,527,528, BEYHAKİ, DELAİLÜ'N-NÜBÜVVEH, CİLD; 2, SAYFA; 346, EL-LALİKAİ, ŞERHU USULİ İ'TİKADİ EHLİ'S-SUNNE VE'L-CEMAAT KERAMATU EVLİAİLLAH, CİLD; 9, SAYFA; 127-128 ]

Hazret-i Osman, yanına gelen birine, (Gözünde zina eseri var. Bir kadına bakmışsın) buyurdu. O kimse (Nereden bildin?) dedi. Hazret-i Osman da, (Müminin firasetinden korkun, o Allah’ın nuru ile bakar) hadis-i şerifini bildirdi. (Buhari)

Hz Ömer'in (r.a) Medine’de, hutbe esnasında minberden, İran’da sa vaş halindeki İslam ordusunun komutanına ''Ya Sariye dağa'' diyerek nida etmesi, bu sebeple İslam ordusunun hezimetten kurtulması… KAYNAK; [ EBU NUAYM, DELAİLÜ'N-NÜBÜVVEH, HADİS NO: 526,527,528, BEYHAKİ, DELAİLÜ'N-NÜBÜVVEH, CİLD; 2, SAYFA; 346, EL-LALİKAİ, ŞERHU USULİ İ'TİKADİ EHLİ'S-SUNNE VE'L-CEMAAT KERAMATU EVLİAİLLAH, CİLD; 9, SAYFA; 127-128 ]

Hz Ebu Bekr'in (r.a) ölüm döşeğinde kızı Hz Aişe'ye miras vasiyetinde bulunurken hamile olan eşinin karnındaki çocuğun kız olacağını bildirmesi… KAYNAK; [ İMAM-I MALİK, MUVATTA,AKDIYE, 33, NO: 1474, SAYFA; 494 ]

HZ.VAHŞİ BİN HARP HZ.HAMZAYI ŞEHİD ETTİ.

EFENDİMZİ ONA KISAS YAPTIRABİLİRİM GÖZÜME GÖZÜKME DEMİŞ HZ.VAHŞİ VEFAATE KADAR HEP MESCİDDE DİREKLERİN ARKASINDA KILMIŞTIR.

SONRA EFENDİMZİ VEFAT EDİNCE SAHTE PEYGAMBER MUSEYLEME ÇIKTI

VE 40 GÜN ONUNLA HARP ETTİLER.

SONUNDA HZ.VAHŞİ ONU ÖLDÜÜRNCE DEDİ Kİ ;

gÖRDÜM GÖRDÜM DEDİ

YANINDAKİLER ; NE GÖRDÜN EY VAHŞİ DEYİNCE O CEVABEN DEDİ Kİ;

RASULULLAH SALLALLAHU TEALA ALEYHİ VE SELLEM VE HAMZAYI GÖRDÜM BENİ AFFETMİŞLER VE BANA TEBESSÜM EDİYORLARDI DEDİ.

-hocam uzun yazdıysam affola hadislerin sıhhatı hakkında sizlerin cevabını bekliyorum ALLAH sizlerden razı olsun.-

Âleykum selam we rahmetullahi we berakatuh,

Hasan Basrî (rahimehullah) haber veriyor ki:
Bir adam, Rasul-u Ekram (s.a.v.)'in yanına gelerek ağlayıb sızladı. Dedi: "Benim küçük bir kızım vardı. Şu yakın derede öldü, oraya attım."
Rasul-u Ekram (s.a.v.) ona acıdı ve: "Gel, oraya gideceğiz." dedi.
Gittiler.
Rasul-u Ekram (s.a.v.) o ölmüş kızı çağırdı: "Yâ fulâne!" dedi.
Birden, o ölmüş kız "Lebbeyk ve sa'deyk!" dedi.
Rasul-u Ekram (s.a.v.) ferman etti: "Tekrar peder ve validenin yanına gelmeyi arzu eder misin?"
Kız : "Yok, ben onlardan daha hayırlısını buldum."
(Kadı İyâz b. Musa b. İyaz b. Amrun el-Yahsubi es-Sebti el-Malild, eş-Şifâ bi Ta'rif-i Hukuki'l-Mustafa, 1:320; Hafâcî, Şerhu'ş-Şifâ, 3:106)


Bu rivâyet hakkında Aliyyu’l-Kâri şunları zikretmiştir:
“Hasan-ı Basri’nin bu rivayetinin asıl râvisi bilinmemektedir. Fakat Ben (Kâri), bunun bir benzerini Beyhaki’nin Delaili'nde gördüm. Şöyle ki:
Peygamber (s.a.v.), bir adamı İslam’a davet etti.
Adam: “Kızımı diriltmeden sana iman etmem" dedi.
Peygamber (s.a.v.): “Kabrini bana göster” dedi.
O da gösterdi.
Peygamber (s.a.v.): (O kızın kabrinin başına gidib): “Ya fulane / Ey Falanca!” diye (ismiyle) çağırdı.
Ölü kız: “Lebbeyke ve saadeyke!” diye cevab verdi.
Rasulullah: “Dünyaya geri gelmek ister misin?” diye sordu.
Kız: “Ya Rasulellah! Vallahi istemiyorum. Çünkü ben Allah’ın komşuluğunu / yakınlığını / himayesini anne-babamınkinden daha hayırlı olduğunu gördüm. Ahiratin de benim için dünyadan daha hayırlı olduğunu gördüm” dedi.”
(Aliyyu’l-Kari, Şerhu’ş-Şifa, Beyrut, 1421, 1/650-651; el-Kastalani, el-Mevahibu’l-Leduniye, kahire, 2/296)
diyerek, rivâyetin benzerini aktararak sahih olması hakkında kanaatini belli etmiş olmaktadır. Fakat hadis usulu açısından ilgili hadisin râvisinin tesbit edilememesi sebebiyle zayıftır.


C 2- Ömer (r.anh)'in, Uzaktaki Orduya "ya Sâriye! El Cebele!" Dediği Rivayetin Sahihliği?
https://www.islam-tr.org/konu/hz-om...e-el-cebele-dedigi-rivayetin-sahihligi.30820/

C 3- Yolda yürürken bir kadına bakan bir adam Osman (r.anh)'ın yanına girince, Osman (r.anh):
"Biriniz içeri giriyor ve iki gözünde zina eseri gözüküyor" der.
Bunun üzerine adam: "Rasûlullah'dan sonra bir vahiy mi geliyor yoksa" diye sorar.
Osman: "Hayır, ancak mûminin feraseti vardır" der (Nebhânî, Huccetu'l-lahi ‚ale'l-Alemîn, sf: 862)

Bu tür (2. ve 3. soruddaki) rivâyetlerdeki hadiseler kerâmet ve ferâset kapsamında değerlendirilir, zira hadis-i şerifte "Mûminin ferasetinden sakının. Çünkü o Allah'ın nuru ile bakar" (Tirmizî, Tefsîru sûre, 16, Hadis no: 3127)

İlgili Konu:

İslamda Kerâmet
https://www.islam-tr.org/konu/islamda-keramet.22561/