Esselamuâleykum.
kardeşlerim, ablalarım, abilerim. önümüzdeki ayın kıymet ve fazileti ile ilgili bir kaç kelâm etmek istedim. rabb'im beni bu konuda muvaffak kılsın
"hayr" ve "hayır" ayı ramazân.
رَبِّ اشْرَحْ ل۪ي صَدْر۪يۙ ﴿٢٥﴾
وَيَسِّرْ ل۪ٓي اَمْر۪يۙ ﴿٢٦﴾
وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَان۪يۙ ﴿٢٧﴾
يَفْقَهُوا قَوْل۪يۖ ﴿٢٨﴾
“rabbim! göğsüme genişlik ver, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz. ta ki, sözümü iyi anlasınlar.”
tâ-hâ, 25-28
1.
öncelikle "hayr" ayı ramazan'a değineceğim, evet -hayr- ayı ramazan çünkü bu ay rabb'imizin;
"insanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim" buyurduğu oruç ve kur'an ayıdır.
koca sene boyunca çok şeyden mahrum kaldık, gece namazlarımız azaldı, istiğfarlarımız, zikirlerimiz, secdelerimiz bile olsun bitsine geldi, namazlardan sonra her şeyimiz tam ve eksiksizmiş gibi zikirleri dahi çekmeden, selam verdikten hemen sonra dönüp dünya ile hemhâl olduk.
sahi biz ne ara bu kadar uzaklaştık?
en son ne zaman kur'ân'ı açtık?
ne zaman zihnimizi kur'an'la meşgul ettik? ramazan'dan sonra Kur'an'ı kaç kez hatim ettik?
hepsi cevabı bahanelerin arkasına saklanan bir muamma.
hayr ayı ramazan; eksikliklerimizi, hasret kaldıklarımızı, zikri, istiğfarı, secdesi bol ve bereketli ramazan, işte kapımızda. bizi görünce ne der?
sahi neyimiz kaldı geçen ramazan'dan?
bizi tekrar karşıladığında yine masiyetlere ve hatalara düşmüş olarak görecek buna rağmen bize kucak açacak hayrıyla, bereketiyle.. arındıracak bizi masiyetlerden, boşa geçen koca bir senenin boşluğunu dolduracak.. yeter ki sımsıkı sarılabilelim.
yok mu temizlenmek isteyen heyhat?
size rasulün kavlini getirdim..
o ﷺ buyurdu ki;
kim ramazan ayını mümin ve ecrini allah'tan bekleyerek oruçlu geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.
(buhari ve müslim)
2.
"hayır" ayı ramazan;
şimdi buna gelelim, hayır ayı ramazan çünkü;
"ramazan ayı girince cennet kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve merede-i şeyâtîn zincire vurulur."
"merede" ne demek biliyor musunuz?
inatçı, direten, saldırgan demek..
bizim de direttiğimiz, ısrarcı olduğumuz, gittikçe saldırganlaştığımız çirkin günahlarımız, âdet ve kötü amellerimize son vermenin, artık "لا", "hayır" demenin ayıdır ramazan.
"çünkü artık şeytan bağlanmıştır." alın size, bize, hepimize fırsat.
işlemiş olduğumuz günlük günahlara karşı artık "hayır" diyeceğimiz işte o ay burda kapımızda.
uzun süredir bırakmak istediğimiz, âdet haline getirdiğimiz kötü emellerimize, amellerimize "لا", "Hayır" diyeceğimiz o mübarek ay kapımızda...
vallahi şu söz kulaklarımıza küpe olsun;
“…ramazan’ı idrâk edip de bağışlanmamış olan kimseye yazıklar olsun!..”
vazgeçtiğimiz her yanlışımızda şunu unutmayalım kardeşler;
“siz Allah’tan korkarak (yanlış) bir şeyi terk ederseniz, allah (c.c) sana ondan daha hayırlısını (dünyada veya ahirette) mutlaka size ihsan eder!”
müslümanlar nefislerimizi dizginleyelim, kendimizi hesaba çekelim. nitekim muhasebe ve tefekkürle samimiyet, pişmanlık, helâlleşme ve gözyaşı eşliğindeki yapılan tevbe ve istiğfarlar, ramazan ayına “bismillah” demenin güzel bir şeklidir.
istiğfarla yıkanması gereken nice günahların sahibiyiz, vakti çokça bereketli olan bu aydan da mahrum kalırsak geriye elimizde ne kalır? şüphesiz ki bunlar muvaffak kılınanların kazandığı ve mahrum olanların hüsrana uğrayacağı sayılı günlerdir. ve hiçbirimiz bir daha ki ramazanda yerin altında mı yoksa üstünde mi olacağımızı bilmiyoruz.
“ey îmân edenler! tam bir sıdk ve ihlâs ile tevbe ederek allâh’a dönün…”
tahrîm, 8
rabbimizden cennet kapılarının açılıp, cehennem kapılarının kapatıldığı, şeytanların zincire vurulduğu,
-hayr-, -hayır- ve -kur'an-
ayı olan ramazan ayını hakkıyla anlayıp idrâk eden, bu mübarek ayı ihyâ ederek bağışlanmış şekilde bu aydan çıkan kullardan olmamızı nasip etsin.
allahümme amin.
doğrular allah'tan, yanlışlar kendi nefsimdendir.
وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
kardeşlerim, ablalarım, abilerim. önümüzdeki ayın kıymet ve fazileti ile ilgili bir kaç kelâm etmek istedim. rabb'im beni bu konuda muvaffak kılsın
"hayr" ve "hayır" ayı ramazân.
رَبِّ اشْرَحْ ل۪ي صَدْر۪يۙ ﴿٢٥﴾
وَيَسِّرْ ل۪ٓي اَمْر۪يۙ ﴿٢٦﴾
وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَان۪يۙ ﴿٢٧﴾
يَفْقَهُوا قَوْل۪يۖ ﴿٢٨﴾
“rabbim! göğsüme genişlik ver, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz. ta ki, sözümü iyi anlasınlar.”
tâ-hâ, 25-28
1.
öncelikle "hayr" ayı ramazan'a değineceğim, evet -hayr- ayı ramazan çünkü bu ay rabb'imizin;
"insanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim" buyurduğu oruç ve kur'an ayıdır.
koca sene boyunca çok şeyden mahrum kaldık, gece namazlarımız azaldı, istiğfarlarımız, zikirlerimiz, secdelerimiz bile olsun bitsine geldi, namazlardan sonra her şeyimiz tam ve eksiksizmiş gibi zikirleri dahi çekmeden, selam verdikten hemen sonra dönüp dünya ile hemhâl olduk.
sahi biz ne ara bu kadar uzaklaştık?
en son ne zaman kur'ân'ı açtık?
ne zaman zihnimizi kur'an'la meşgul ettik? ramazan'dan sonra Kur'an'ı kaç kez hatim ettik?
hepsi cevabı bahanelerin arkasına saklanan bir muamma.
hayr ayı ramazan; eksikliklerimizi, hasret kaldıklarımızı, zikri, istiğfarı, secdesi bol ve bereketli ramazan, işte kapımızda. bizi görünce ne der?
sahi neyimiz kaldı geçen ramazan'dan?
bizi tekrar karşıladığında yine masiyetlere ve hatalara düşmüş olarak görecek buna rağmen bize kucak açacak hayrıyla, bereketiyle.. arındıracak bizi masiyetlerden, boşa geçen koca bir senenin boşluğunu dolduracak.. yeter ki sımsıkı sarılabilelim.
yok mu temizlenmek isteyen heyhat?
size rasulün kavlini getirdim..
o ﷺ buyurdu ki;
kim ramazan ayını mümin ve ecrini allah'tan bekleyerek oruçlu geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.
(buhari ve müslim)
2.
"hayır" ayı ramazan;
şimdi buna gelelim, hayır ayı ramazan çünkü;
"ramazan ayı girince cennet kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve merede-i şeyâtîn zincire vurulur."
"merede" ne demek biliyor musunuz?
inatçı, direten, saldırgan demek..
bizim de direttiğimiz, ısrarcı olduğumuz, gittikçe saldırganlaştığımız çirkin günahlarımız, âdet ve kötü amellerimize son vermenin, artık "لا", "hayır" demenin ayıdır ramazan.
"çünkü artık şeytan bağlanmıştır." alın size, bize, hepimize fırsat.
işlemiş olduğumuz günlük günahlara karşı artık "hayır" diyeceğimiz işte o ay burda kapımızda.
uzun süredir bırakmak istediğimiz, âdet haline getirdiğimiz kötü emellerimize, amellerimize "لا", "Hayır" diyeceğimiz o mübarek ay kapımızda...
vallahi şu söz kulaklarımıza küpe olsun;
“…ramazan’ı idrâk edip de bağışlanmamış olan kimseye yazıklar olsun!..”
vazgeçtiğimiz her yanlışımızda şunu unutmayalım kardeşler;
“siz Allah’tan korkarak (yanlış) bir şeyi terk ederseniz, allah (c.c) sana ondan daha hayırlısını (dünyada veya ahirette) mutlaka size ihsan eder!”
müslümanlar nefislerimizi dizginleyelim, kendimizi hesaba çekelim. nitekim muhasebe ve tefekkürle samimiyet, pişmanlık, helâlleşme ve gözyaşı eşliğindeki yapılan tevbe ve istiğfarlar, ramazan ayına “bismillah” demenin güzel bir şeklidir.
istiğfarla yıkanması gereken nice günahların sahibiyiz, vakti çokça bereketli olan bu aydan da mahrum kalırsak geriye elimizde ne kalır? şüphesiz ki bunlar muvaffak kılınanların kazandığı ve mahrum olanların hüsrana uğrayacağı sayılı günlerdir. ve hiçbirimiz bir daha ki ramazanda yerin altında mı yoksa üstünde mi olacağımızı bilmiyoruz.
“ey îmân edenler! tam bir sıdk ve ihlâs ile tevbe ederek allâh’a dönün…”
tahrîm, 8
rabbimizden cennet kapılarının açılıp, cehennem kapılarının kapatıldığı, şeytanların zincire vurulduğu,
-hayr-, -hayır- ve -kur'an-
ayı olan ramazan ayını hakkıyla anlayıp idrâk eden, bu mübarek ayı ihyâ ederek bağışlanmış şekilde bu aydan çıkan kullardan olmamızı nasip etsin.
allahümme amin.
doğrular allah'tan, yanlışlar kendi nefsimdendir.
وَآخِرُ دَعْوَاهُمْ أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ