Şöyle bir yazı buldum yazarı Tacuddin el bayburdi
Namazla alakalı konuşulan konulardan bir tanesi de ; rukudan doğrulduktan sonra ellerin bağlanıp bağlanmaması konusudur….Bu konu da ilim ehli insanlardan konuşanlar olmuş ve bazıları bağlanması gerekir demişler, bazıları ise bağlanmaz diye fetva vermişlerdir…. Dolayısıyla konu ile ilgili iki farklı görüş ortaya çıkmıştır
Ama delille ve islam’ın ortaya koyduğu kaide ve kurallarla hareket etmeyi kendilerine şiar edinenler ise ellerin bağlanması gerektiğini savunmuş ve bunu da delillendirmişlerdir…
Dolayısıyla delille hareket ettiğini söyleyen bir Müslümana düşen de, bu konudaki delilleri araştırıp onlara uygun hareket etmesidir…. Çünkü islam’da birbirine zıt iki şey asla olmaz. Bu şekilde görülen ne kadar mevzu varsa, unutmayınki bunun sadece bir tanesi ve delile dayalı olanı doğrudur.
Mevzu ile alakalı doğrunun güzel anlaşılmasını ümid ederek, kısa bir izah yapmayı uygun görüyorum.
Bilindiği gibi kıyam, namazın içerisindeki ayakta duruş şekline verilen bir isimdir. Bunu öğrenmek isteyenler, namazın tarifi ile alakalı hadisleri dikkatlice gözden geçirebilirler…
Bu konuyu araştıranlar şunu açıkça göreceklerdir ki İslam, namazın içerisindeki gerek ilk ayakta duruş şekline olsun ve gerekse ruku’dan doğrulduktan sonraki duruş şekline olsun kıyam ismini vermiştir…
Üzerinde ihtilafa düşülen husus rukudan sonraki halin ne olduğu hususu olduğundan dolayı, ben bir çok delilin içerisinden sadece bir iki tanesini zikrederek buranın adının da kıyam olduğunu isbat etmek istiyorum….
“ … Sahabe buyuruyorlar ki : Resulullah ruku’dan başını kaldırıp “ semiallahu limen hamideh “ dediği zaman, o anlını yere koyuncaya kadar biz kıyam’da dikilirdik, sonra ona uyardık. “
Müslim : 2.c.474/199.N
“ … Huzeyfe r.a şöyle anlatıyor : “ …………. Resulullah s.a.v ile beraber namaz kıldım……… Ruku’da subhane rabbiyel azim dedi. Rukusu da ilk kıyamı gibi uzun sürdü. Ruku’dan başını kaldırınca da semiallahu limen hamideh dedi. Ruku ile secde arasındaki bu kıyamı ise rukusundan biraz daha kısa idi ……… “
Nesei : 3.c.1664.N
Değerli Müslüman şimdi dikkat et ! eğer rukudan doğrulduktan sonraki halin adı kıyam ve Allah resulü s.a.v de, namazının kıyamında ellerini bağlamış ise bize düşen ne olur ?... Yani biz de namazımızın kıyamında ellerimizi bağlamamız gerekmez mi ?
Eğer gerçekten delille hareket ettiğini iddia ediyor isen, Allah resulü s.a.v’in şu hadisi şeriflerini iyice düşün, üzerinde dikkatlice dur ve ondan sonra karar ver.
“ … Vail İbn Hucur r.a dan. Şöyle dedi : Resulullah s.a.v’i namaz’da kıyam’da iken, sağ eli ile sol elini kabzettiğini gördüm. “
Nesei : 2.c.887.N – Ahmed : 4/316 – Dare Kutni : 1/1089.N
“ … Vail İbnu Hucr r.a'dan, şöyle dedi : Resûlullah s.a.v'i namaz için tekbir aldığı vakit, ellerini kulakları hizasına kadar kaldırdığını ve sonra ruku'ya giderken ve sonra Semiallahu limen hamideh deyip rukudan kalkarken de aynı şeyi yaptığını ve namazda da - yani namazının kıyamında da - sağ eliyle sol elini tuttuğunu gördüm. “
Bu hadisi Ahmed : 4/318 – 18392.N da hasen bir senedle rivayet etmiştir.
İkinci zikredilen Hadis'i Şerife eğer dikkat ederseniz, Resûlullah s.a.v’in, gerek iftitah tekbirinden sonraki kıyamında ve gerekse ruku'dan sonraki kıyamında ellerini göğsünün üzerine bağladığını göreceksinizdir. Çünkü göğüs üzerine el bağlama olayı, eğer iftitah tekbirinden sonraki ilk kıyama hass olmuş olsaydı, hemen iftitah tekbirinden sonra ellerini göğsünün üzerinde bağladı diye ifade edilmesi gerekirdi. Ama dikkat edilirse burada ; el bağlama olayı İftitah tekbirinden hemen sonra zikredilmeyip, ruku'dan sonra zikredilmiştir. Yani, bu hareketi tek isim adı altında, ruku'dan kalktıktan sonra namaz’da sağı ile solunu tuttuğunu gördüm demesi, ellerin iki yerde de bağlandığını isbat eden açık ve net bir ifadedir.
Zaten - bir önceki hadisi şeriften de anlaşıldığı gibi - asıl olan da budur. Çünkü o hadiste Allah resulü s.a.v’in : “ Namazın kıyamında iken, sağ eli ile sol elini kabzettiği anlatılmaktadır “ Dolayısıyla ;
“ Lafzın hususi olduğuna delalet eden bir karinesi olmadığı müddetçe, her lafız umum ifade eder.” Kaidesi gereyince, kıyam her iki duruşunda adıdır ve her ikisinde de ellerin bağlanması gerekir.
İkinci bir hususta : Rukudan kalktıktan sonra ellerin salıverileceğine dair zayıf’da olsa bir rivayetin mevcud olmadığıdır…. Öğleyse bu konuda yapılacak en güzel şey ; Resulullah s.a.v’in yaptığı gibi namazımızın kıyamında – ki bu ister ilk kıyam olsun ister rukudan sonraki kıyam olsun fark etmez – ellerimizi göğsümüzün üzerine bağlamaktır.
TACUDDİN EL BAYBURDİ