S
Çevrimdışı
Allah'in (c.c.) Isim Ve Sifatlari Hakkinda Ehli Sunnetin Yolu
Ehl-i Sunnet ve’l-Cemaat; Peygamber -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in sunnetine (yoluna) simsiki sarilmanin, sozde, iste ve inancta acik ve gizli olarak O’nun sunnetiyle amel etmenin geregi uzerinde birlesmis topluluktur.
<b>Ehl-i Sunnet’in, Allah’in isim ve sifatlari hakkindaki yolu soyledir:</b>
1- Ispat (Olumlu Sifatlar) Hakkindaki Yolu: Allah’in kendisi icin kitabinda ya da Rasulu -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in dilinde O’nun hakkinda bildirmis oldugu sifatlari, ne herhangi bir tahrif ve ta’tile, ne de herhangi bir tekyif ve temsile kacmaksizin oldugu gibi saptayarak kabul etmektir.
2- Nefy (Olumsuz Sifatlar) Hakkindaki Yolu: Allah’in kendisi icin kitabinda veya Rasulu -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in dilinde O’nun hakkinda reddettigi sifatlari kabul etmemek ve Allah’in, bunlarin karsiti olan en mukemmel sifatlarla niteligi olduguna inanmaktir.
3- Cisim,yer tutma,yon ve benzerleri gibi insanlarin ayriliga dustukleri, haklarinda olumsuz ya da olumlu yonde bir kanitin gelmedigi sifatlarda ise Ehl-i Sunnet’in yolu sudur:
Haklarinda olumlu (ispat) ya da olumsuz (nefy) yonde bir kanit gelmedigi icin bu tur sozler hakkinda bir sey soylemeyerek ispat ve nefye kalkismazlar. Bu tur sifatlarin anlamlarina gelince, bunlar hakkinda soyle bir ayrintili aciklamada bulunurlar: Eger bunlarla Allah’in kendisini tenzih ettigi batil bir anlam kastedilmisse onu reddederler, yok eger Allah hakkinda imkansiz olmayan hak (dogru) bir anlam kastedilmisse onu kabul ederler.
Iste uyulmasi gereken yol budur. Bu, ta’til ehli ile temsil ehli arasindaki orta yoldur. Bu yolun gerekliligini akil ve nakil kanitlamaktadir:
Aklin Kaniti: Akil, Allah-u Teala icin gerekli, caiz ve imkansiz seylerin ancak nakil yoluyla ogrenilebilecegini bilir. Iste bundan dolayi, bu konuda naklin; Allah icin saptadigi sifatlari saptamak ve O’na uygun gormedigi sifatlari reddetmek gerektigi gibi hakkinda hicbir sey soylemedigi hususlarda da susarak nakle uymak gerekir.
Naklin Kaniti: Bu konuda yalniz nakle basvurmanin zorunlulugunu Allah’in su buyruklari kanitlamaktadir:
1- “En guzel isimler (el-esmau’l-husna) Allah’indir. O halde O’na o guzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkinda egri yola (ilhada) sapanlari birakin. Onlar yapmakta olduklarinin (yani ilhadlarinin) cezasina carptirilacaklardir.” (A’raf, 180)
2- “O’nun benzeri hicbir sey yoktur. O isitendir, gorendir.” (Sura, 11)
3- “Hakkinda bilgin bulunmayan seylerin ardina dusme.” (Isra, 36)
Ilk ayet, tahrif ve ta’tile kacmadan Allah’in bildirdigi sifatlari kabul etmenin geregini gosterir. Cunku tahrif ve ta’til, ilhadin pek cok seklinden yalnizca ikisidir.
Ikinci ayet, temsili reddetmenin gerekliligini gosterir.
Ucuncu ayet, tekyifi reddetmenin gerekliligiyle, hakkinda olumlu ya da olumsuz bir seyin gelmedigi hususlarda susmanin gerekliligini gosterir.
Allah hakkinda sabit olan tum sifatlar, kemal (olgunluk) sifatlaridir. Allah’a bunlarla hamdedilir ve bunlarla Allah ovulur. Hicbir bakimdan bu sifatlarda bir eksiklik yoktur. Allah-u Teala hakkinda sabit olan tum kemal (olgunluk) sifatlari en olgun sifatlardir.
Allah’in kendisi hakkinda reddettigi her sifat, O’nun zorunlu olgunluguna aykiri olan eksiklik sifatidir. Allah-u Teala’nin kem?linin geregi, eksiklik bildiren butun sifatlar O’nun hakkinda imkansizdir.
Allah’in, kendisi hakkinda reddettigi sifattan kastedilen, olumsuz anlam iceren o sifatin reddedilerek onun en mukemmel karsitinin kabul edilmesidir. Cunku olumsuzluk olgunluk gostermez ki olumlu bir ovgu sifati icermis olsun. Bir seyin olmamasinin (yani olumsuz olmasinin) nedeni acziyet (guc yetirememe) olabilir ki bu durumda bu olumsuzluk sairin su sozunde oldugu gibi, bir eksikliktir:
Anlasmayi bozup hiyanet etmeyen ve insanlara hardal tanesi kadar zulmetmeyen bir kabilecik.
Ya da “Duvar zulmetmez” seklinde soylenen sozdeki gibi bir sey yeteneksizliginden dolayi olumsuz yapilir ki bu takdirde ovguyu haketmez.
Bu husus iyice anlasildiysa deriz ki: Allah’in kendisi hakkinda reddettigi sifatlardan biri de “zulum” sifatidir. Bununla ilgili olarak bizden istenen Allah hakkinda zulmetme sifatinin reddiyle beraber zulmetmenin en mukemmel karsitinin -ki o adaletli olma anlaminda olan el-adl’dir- kabul edilmesidir.
Yine Allah kendisi hakkinda “el-lugub” sifatini reddetmistir ki anlami, yorulmak ve takatsiz dusmektir. O halde bizden istenen, Allah hakkinda yorulma ve takatsiz dusme sifatinin reddiyle beraber onun en mukemmel karsitinin -ki o el-kuvve’dir, yani kuvvetli olmak- kabul edilmesidir.
Allah’in kendisi hakkinda reddettigi geri kalan sifatlar da bunlar gibidir. Allah en dogrusunu bilir.
Ehl-i Sunnet ve’l-Cemaat; Peygamber -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in sunnetine (yoluna) simsiki sarilmanin, sozde, iste ve inancta acik ve gizli olarak O’nun sunnetiyle amel etmenin geregi uzerinde birlesmis topluluktur.
<b>Ehl-i Sunnet’in, Allah’in isim ve sifatlari hakkindaki yolu soyledir:</b>
1- Ispat (Olumlu Sifatlar) Hakkindaki Yolu: Allah’in kendisi icin kitabinda ya da Rasulu -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in dilinde O’nun hakkinda bildirmis oldugu sifatlari, ne herhangi bir tahrif ve ta’tile, ne de herhangi bir tekyif ve temsile kacmaksizin oldugu gibi saptayarak kabul etmektir.
2- Nefy (Olumsuz Sifatlar) Hakkindaki Yolu: Allah’in kendisi icin kitabinda veya Rasulu -Sallallahu aleyhi ve sellem-’in dilinde O’nun hakkinda reddettigi sifatlari kabul etmemek ve Allah’in, bunlarin karsiti olan en mukemmel sifatlarla niteligi olduguna inanmaktir.
3- Cisim,yer tutma,yon ve benzerleri gibi insanlarin ayriliga dustukleri, haklarinda olumsuz ya da olumlu yonde bir kanitin gelmedigi sifatlarda ise Ehl-i Sunnet’in yolu sudur:
Haklarinda olumlu (ispat) ya da olumsuz (nefy) yonde bir kanit gelmedigi icin bu tur sozler hakkinda bir sey soylemeyerek ispat ve nefye kalkismazlar. Bu tur sifatlarin anlamlarina gelince, bunlar hakkinda soyle bir ayrintili aciklamada bulunurlar: Eger bunlarla Allah’in kendisini tenzih ettigi batil bir anlam kastedilmisse onu reddederler, yok eger Allah hakkinda imkansiz olmayan hak (dogru) bir anlam kastedilmisse onu kabul ederler.
Iste uyulmasi gereken yol budur. Bu, ta’til ehli ile temsil ehli arasindaki orta yoldur. Bu yolun gerekliligini akil ve nakil kanitlamaktadir:
Aklin Kaniti: Akil, Allah-u Teala icin gerekli, caiz ve imkansiz seylerin ancak nakil yoluyla ogrenilebilecegini bilir. Iste bundan dolayi, bu konuda naklin; Allah icin saptadigi sifatlari saptamak ve O’na uygun gormedigi sifatlari reddetmek gerektigi gibi hakkinda hicbir sey soylemedigi hususlarda da susarak nakle uymak gerekir.
Naklin Kaniti: Bu konuda yalniz nakle basvurmanin zorunlulugunu Allah’in su buyruklari kanitlamaktadir:
1- “En guzel isimler (el-esmau’l-husna) Allah’indir. O halde O’na o guzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkinda egri yola (ilhada) sapanlari birakin. Onlar yapmakta olduklarinin (yani ilhadlarinin) cezasina carptirilacaklardir.” (A’raf, 180)
2- “O’nun benzeri hicbir sey yoktur. O isitendir, gorendir.” (Sura, 11)
3- “Hakkinda bilgin bulunmayan seylerin ardina dusme.” (Isra, 36)
Ilk ayet, tahrif ve ta’tile kacmadan Allah’in bildirdigi sifatlari kabul etmenin geregini gosterir. Cunku tahrif ve ta’til, ilhadin pek cok seklinden yalnizca ikisidir.
Ikinci ayet, temsili reddetmenin gerekliligini gosterir.
Ucuncu ayet, tekyifi reddetmenin gerekliligiyle, hakkinda olumlu ya da olumsuz bir seyin gelmedigi hususlarda susmanin gerekliligini gosterir.
Allah hakkinda sabit olan tum sifatlar, kemal (olgunluk) sifatlaridir. Allah’a bunlarla hamdedilir ve bunlarla Allah ovulur. Hicbir bakimdan bu sifatlarda bir eksiklik yoktur. Allah-u Teala hakkinda sabit olan tum kemal (olgunluk) sifatlari en olgun sifatlardir.
Allah’in kendisi hakkinda reddettigi her sifat, O’nun zorunlu olgunluguna aykiri olan eksiklik sifatidir. Allah-u Teala’nin kem?linin geregi, eksiklik bildiren butun sifatlar O’nun hakkinda imkansizdir.
Allah’in, kendisi hakkinda reddettigi sifattan kastedilen, olumsuz anlam iceren o sifatin reddedilerek onun en mukemmel karsitinin kabul edilmesidir. Cunku olumsuzluk olgunluk gostermez ki olumlu bir ovgu sifati icermis olsun. Bir seyin olmamasinin (yani olumsuz olmasinin) nedeni acziyet (guc yetirememe) olabilir ki bu durumda bu olumsuzluk sairin su sozunde oldugu gibi, bir eksikliktir:
Anlasmayi bozup hiyanet etmeyen ve insanlara hardal tanesi kadar zulmetmeyen bir kabilecik.
Ya da “Duvar zulmetmez” seklinde soylenen sozdeki gibi bir sey yeteneksizliginden dolayi olumsuz yapilir ki bu takdirde ovguyu haketmez.
Bu husus iyice anlasildiysa deriz ki: Allah’in kendisi hakkinda reddettigi sifatlardan biri de “zulum” sifatidir. Bununla ilgili olarak bizden istenen Allah hakkinda zulmetme sifatinin reddiyle beraber zulmetmenin en mukemmel karsitinin -ki o adaletli olma anlaminda olan el-adl’dir- kabul edilmesidir.
Yine Allah kendisi hakkinda “el-lugub” sifatini reddetmistir ki anlami, yorulmak ve takatsiz dusmektir. O halde bizden istenen, Allah hakkinda yorulma ve takatsiz dusme sifatinin reddiyle beraber onun en mukemmel karsitinin -ki o el-kuvve’dir, yani kuvvetli olmak- kabul edilmesidir.
Allah’in kendisi hakkinda reddettigi geri kalan sifatlar da bunlar gibidir. Allah en dogrusunu bilir.