Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Şeyh Ebu Katade’den Şam’daki Mücahidlere Nasihatler

E Çevrimdışı

Ebu Ubeyde bin Cerrah

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi


“BAĞDADİ CEMAAT’İNE MEYLEDİLMESİ

GENEL OLARAK ŞAM MÜCAHİDLERİNE ÖZELDE İSE ĞUTA MÜCAHİDLERİNE NASİHATLER

Soru:Es-Selamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh.

Allah değerli şeyhimize uzun ömürler versin. Allah’tan, size hayır ve bereketiyle lütufta bulunmasını diliyoruz. Şeyhimiz, Allah sizi korusun, sizi ve ilminizi bereketlendirsin.

Nusret Cephesi askerleri olarak bizler, Ğuta’daki bazı kardeşlerin Bağdadi cemaatine meyletmelerinden ötürü sıkıntılarla karşılaşmaktayız. Sizden bu meyille ilgili bir çözüm istiyoruz. Allah sizi ve ilminizi bereketlendirsin.

Doğu Ğuta’daki evlatlarınıza, onlara Allah’ı hatırlatacak, azimlerini bileyecek bir vasiyette bulunmanıza çok seviniriz. Ğuta’daki mücahidlerin bir buçuk seneden daha fazla bir süredir burada bulunduğunu bilmenizi isteriz.

Allah, sizi de, ilminizi de, amelinizi de bereketlendirsin.

***

Şeyh Ömer Mahmud Ebu Katade’nın cevabı:
Ve aleykum Es-Selam ve rahmetullahi ve berekatuh.

Değerli kardeşlerim ve Allah yolunda mücahidler olan bu zamanın en hayırlı insanlarına merhaba. Bana söylemiş olduğunuz ve hitap ettiğiniz kelimelerinize ne kadar da sevinmekteyim. Allah’a yemin olsun ki, sizin bu cihadınızın ilerleyişini, Allahu teâlâ’nın izniyle askerleriniz Mescidi-Aksa’ya girene kadar hiç kimse durduramayacaktır. Sizi, fitnelerin üzerinde bulunmuş olduğunuz hayırdan engellemesinden sakındırırım. Bildiğiniz gibi fitneler, namazın da bile salih kula gelmektedirler. Fitneler, insanların ayrışmalarının, mertebelerinin ve kalplerindekinin bilinmesinin en iyi yoludur. Gördüğünüz üzere hayır pazarları –Afganistan’da, Çeçenistan’da ve Yemen’de kurulduğu gibi- daima kurulmakta ve bu pazarlardan istifade edenler sadece itaat ve cidahla iştigal edenler olmuştur. Allah bu kimseler için ya şehadet ya da imamet yazmıştır.

Sizin bu günkü cihadınızın Ğuta’da olduğunu ve Beytu’l-Makdis’e taş atma menzilinde bulunduğunu unutmayın. Üzerinde bulunduğunuz hayır ne kadar büyük bir hayırdır. Allah’a yemin olsun ki, akıllı olan herkesin size haset etmesi ve sizin konumunuzda olmayı temenni etmesi gerekir. Lakin hayattan öğrendiğim, nimeti yaşayan ve nimet içinde gezenin, nimetin yüceliğini hissetmediğidir. Bu, üzerine koku sürünenin durumu gibidir, kendisi bu kokuyu hissetmez ancak etrafındakiler bunu hissederler. Bu nedenle, cihad, zikir ve Müslümanlara dua etmekten başka bir şeyle meşgul olmayın.

Bu size, Müslümanlara merhametli davranmanızı ve onlara karşı şefkatle muamelede bulunmanızı gerektirmektedir. Ümmetimiz, tağutlar tarafından birçok sıkıntılara maruz kalmış bulunmaktadır, aralarında cehalet ve hatalar yayılmış bulunmaktadır ve dinlerine geri dönene kadar onlara sabredilmesi gerekir. Şiddetle muamelede bulunarak onları nefret ettirmeyin. Sizin de bildiğiniz üzere, bu ümmetin cihadıdır, ne bir taifenin ne de bir cemaatin cihadı değildir. Cihadın maksatları ancak bununla gerçekleşir, yani ümmetin bunu yerine getirmesiyle.

Yine size, sevmenizi, birbirinize şefkatli ve yumuşak davranmanızı, kardeşlerin ve dostların ayrılmalarında şeytana tabi olmamanızı öğütlerim. Bilakis birbirinize karşı sabırlı ve yumuşak olun, namazlarda ve yanınızda bulunmadıkları zamanlar onlar için dua edin.

Değerli kardeşlerim, sizler zamanın vacibi için yola çıkmış bulunmaktasınız. Allahu teâlâ birçoklarını bundan mahrum ederken sizleri buna muvaffak kılmıştır. Başkalarının temenni edipte ulaşamadıkları şeye ulaşmışsınız. Kendinizi Allahu teâlâ’nın gözünden düşürmeyin; size bir hayır verdiğinde onu atan, sizi şehadet ve ibadetin en yüce olanına muvaffak kıldığında ardını dönen olmayın. Vallahi savaş anında sizin yanınızdan bize gelerek firar edenleri gördüm; karşılaştığım, sadece yüzlerdeki mahcubiyet, alçaklık ve zillet olmuştur. Onlar cihadı ve İslam’ın zirvesini terk edip dünyanın leşine, pis yerlere, nefsin alçalışına ve insanların onları hakir görüşlerine dönmüşlerdir. Acayip olan ise, insanların, cihaddan dönenlerden, yalan, renklilik ve sözlerinde çelişki görmeleridir. İnsanlar, onları geri döndüren şeyin, korkaklık ve Allahu teâlâ’nın yolunda cihadın gereklerinden korkmaları olduğu konusunda görüş birliği içerisindedirler.

Sapık Bağdadi’nin tabilerinden olan aşırıların durumuna gelince, Allah’a yemin olsun ki, bunlar ancak aralarına cahil rezillerin düşeceği fitnedirler. Kardeşler onların saflarına geçenlerin özelliklerini derinlemesine araştırdıklarında, onlar arasında ne dininde, ne ahlakında, ne de ilminde övülen birisini göremediler. Bilakis onlar, kötü ahlak sahibi, hitapta aşırı, insanlara ve kardeşlere karşı kibirlenen aykırı kimselerdir. Sonra sevgili kardeşlerim, övülen hiçbir ilim talebesi onlara meyletmemiştir ve aralarında sadece cahiller bulunmaktadır. Sonra Müslümanları ve mücahidleri tekfirleri; öldürmeleri ve onlarla savaşmalarıyla şerleri ve fitneleri daha da artmıştır. Acaba bunlar sünni ahlakı mıdır, yoksa Mehdi’nin mi özellikleridir?

Vallahi, sonra tekrar vallahi, ben sürekli onlar hakkında istihare yapmaktayım, onlar hakkındaki bilincim ve cehennem köpekleri oldukları hususundaki kanaatim daha da artmakta. Bana da size de Allah yeterlidir, size doğru söylüyorum, onlar yok olacaklardır. Ve bunlar, cihadın saflarını onlardan temizlemek için gelen bir fitnedir. Onlar bizden değildir, bizde onlardan değiliz.

Bazı basit insanlar onların hilafet ilanlarına ve hadleri uygulamalarına aldanabilirler, lakin bu durumlar akıllı kimselere onların mezheplerinin ve amellerinin aslını unutturmamalıdır. İşte sizler onların Müslümanlara ve mücahidlere karşı savaşa yoğunlaşmalarını görmektesiniz. Özellikle de mücahidlerin faal oldukları bölgelerde. Bu cahil sapıklar Müslümanların bir zafer gerçekleştirmelerinden hoşnut olmazlar. Çeçen Selahaddin’in şahitliğini işittiniz; onların sizi tekfir ettiklerini ve sizi mürted olarak gördüklerini… Sizin de bildiğiniz üzere bu onlara göre, sizin kanlarınızı helal gördükleri ve -riddetinizden dolayı- size karşı savaşılmasının bu zamandaki savaşların en üstünü olarak gördükleri anlamına gelmektedir. Bundan daha büyük bir cürüm var mıdır? İnsanların kalplerinde bundan daha fazla bir pislik bulunabilir mi? Bunlar, gafil olduğunuz bir anda ve hayal edemeyeceğiniz boyutlarda size karşı şerler işleyebilirler. Bundan dolayı onları kendinizden uzaklaştırın. Sakın onları cihadınızla ve işlerinizle ilgili özel durumlardan haberdar etmeyin. Hatta onları yanınızdan uzaklaştırabilirseniz bu en hayırlı olanıdır.

Sizi, onların yalan ve soğuk takvalarından sakındırırım. Bunlarda yolunu kaybetmiş köpeklerin kuduzluğu bulunmaktadır ve ne zaman harekete geçeceklerini bilemezsiniz. Geçtiğinde ise pişmanlık hiçbir yarar sağlamayacaktır. Öncelikle onlarla ilim ve nasihat ile diyalog kurun. Eğer kabul etmezlerse, onları kendinizden uzaklaştırın, düşmanlardan sakındığınız gibi onlardan da sakının, zira onlar da öyledirler. Onlar, tekfir ettikten sonra insanları öldürmüş, mallarını ve kanlarını helal görmüşlerdir. Bazı soğuk takva sahipleri hala ‘onların kardeşlerimiz olduğunu’ tekrarlayıp durmaktadır. Allah’a yemin olsun ki, hayır öyle değillerdir. Onlardan, olanlardan daha fazlasını göreceksiniz.

Vallahi ben Allah’tan korkan, kanların helal görülmesinin haramlığını, mücahidlerin tekfir edilmesinin ve kadınlarının helal görülmesinin tehlikesini bilen bir kimsenin onlara meyletmesine şaşırıyorum. Vallahi bu sonu gelmeyen bir şaşırmadır. Sizlerin bu pisliklerin sözlerinden haberdar olmayacağınızı zannetmiyorum. Şüpheye mahal bırakmayacak şekilde kesin olarak sabit olmuştur ki, onlar sizin kanlarınızı ve mallarınızı helal görmektedirler. Hatta onlardan bazıları, sizi, namuslarınızı helal görmekle tehdit etmektedir. Ve ben bunu hiçbir şüphe bulunmadan yakîn üzerine söylüyorum. Hatta onların küçüklerinden birisi, deneyimsiz genç bir arkadaşına şöyle demiştir: “Eğer falancayı elime geçirirsem (sizden olan bir büyüğün adını anıyor) riddetinden dolayı onu kendi ellerimle keserim!”

Bu cihadınızda sizi Allahu teâlâ ile uyarıyorum; gevşekliğiniz nedeniyle ve pislik rezillere bırakmakla onu zayi etmeyin. Şunu iyi bilin ki, eğer bunu yaparsanız, ilk gidenler sizler olursunuz, zira ne Allahu teâlâ sizi destekler ne de düşmanlarınız sizi kendi halinize bırakırlar. Hakkı destekleyin, Allah’ta sizi destekleyecektir. Bu cihadı, -sapık ve yalancı Bağdadi’nin yandaşları gibi- pislik insanların çalmalarından koruyun. Eğer bunu yaparsanız, zafer sizindir.

Allah’tan, bunu ulaştırmasını ve hüccetin ikame edilmesini diliyorum. Sizler bu hakkın ehli ve koruyucularısınız.

Size karşı ihmalkârlığımdan ötürü sizden özür diliyorum. Sizler, insanlar arasında hayır, sevgi ve nasihate en layık olanlarısınız. Ancak bu, zayıf ve bir şeyi bulunmayanın çabasıdır.

Es-selamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh.”

Ebu Katade El-Filistini

Tercüme: Mehdi Canpolat
 
Üst Ana Sayfa Alt