Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Şeyh Ebu Yusuf Şehid Edildi

E Çevrimdışı

ebuhasanelmakdisi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
71983.jpg



Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla


Kumandan Şeyh Ebu Yusuf, Salih Ali Salih El Nabhani ve bir grup kardeşimizin şehadetlerini -Allah şehadetlerini kabul etsin- ümmete müjdeliyoruz.



Allah u Teala der ki : "Eğer siz bir yara aldıysanız, şüphesiz o topluluk da benzeri bir yara almıştı. İşte günleri insanlar arasında döndürür dururuz. Allah, sizden iman edenleri ayırt etmek, sizden şahitler edinmek için böyle yapar. Allah, zalimleri sevmez." [Âl-i İmran: 140]

Kumandan Şeyh Ebu Yusuf Salih Ali Salih El Nabhani ve bunun yanısıra bir grup kardeşlerinin şehadetlerini -Allah şehadetlerini kabul etsin- ümmete müjdeliyoruz. Olay, pazartesi sabahı, 14 Eylül 2009'a tekabül eden 24 Ramazan 1430'da vuku bulmuştur. Ebu Yusuf olarak da bilinen, Kumandan Şeyh Salih Ali Salih El Nabhani ve bir grup kardeşi -Allah onlara rahmet etsin- İslami bölge, aşağı Şabilli tarafında seyahat ederken, ordu hava filolarının eşlik ettiği bir Haçlı savaş uçağının hedefi oldu. Haçlı düşmanlar Kumandan Ebu yusuf ve kardeşlerini -Allah şehadetlerini kabul etsin- taşıyan arabayı ablukaya alıp hava baskını gerçekleştirdiler.

Saldırıda altı helikopter yer aldı ve öncelikle kardeşlerin arabasını hedef alıp arkasından ağır bir yaylım ateşine tuttular. Helikopterlerden ikisi kardeşlerin onlara boyun eğdiğine dair çabuk bir yargıya kapıldılar. Fakat aslanlar, az sayıda olmalarına ve hafif silahlar kullanmalarına rağmen -Allah'ın lütfuyla- düşmana karşılık vermeyi ve direnmeyi başardılar. Çatışma, diğer dört takviye hava filosunun gelmesine kadar, bir saate yakın sürdü. Böylece Allah'ın izniyle Kumandan Şeyh Ebu Yusuf, bir grup kardeşiyle birlikte şehid mertebesine ulaştı. Düşmanlar, kardeşlerin bedenlerini almak içi acele davrandıklarından, henüz düşman cephesindeki kaybı bilmiyoruz.

Tüm Müslüman ümmetini ve Mücahid oğullarını temin ederiz ve müjdeleriz ki, bu Haçlı-Siyonist ittifakının aldatıcı savaşına karşı duruyoruz. Savaşta kimi zaman kazanarak ilerliyor, kimi zaman kaybederek geriliyoruz, fakat bizim savaşçılarımız Cennet'de, onların savaşçıları Cehennem'dedir İnşAllah. Allah'ın şehidlik nasip ettiği, sevgili kardeşimiz Kumandan Şeyh Salih Ali Salih El Nibhani hakkında söyleyeceğimiz budur. Ailesini ve ümmetini kutlamamızdaki büyük neden de budur.

Onun kalbinin dileği Şehadetti. Ruhu, akidesi ve dini vesilesiyle yirmi yıla yakındır Allah'a hicret etmek için yanıp tutuşuyordu.

"Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de. Kim Allah’a ve Peygamberine hicret etmek amacıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a düşer. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir." [Nisa: 100]

Allah, Mücahidlerin Kumandanının vefatının Müslüman topraklarda cihad ateşini söndüreceği ve kafirlerin ve münafıkların tahtlarını titreten Cihadi uyanışı söndüreceği hayaline kapılan ahmak düşmanların emellerini bozguna uğratmıştır. Ey Allah düşmanları, Din Allah u Teala'nın, O'nun askerlerinin ve eninde sonunda sizleri hezimete uğratacak saklanan Müslümanlarındır. Onlar sürülmeye ve rehin alınmaya devam ettiği sürece, vallahi sizler de ektiklerinizi biçeceksiniz.

Çok yakında göreceksiniz ki tek hasat sizin canlarınız olacak. Kumandanın ve kardeşlerinin -Allah şehadetlerini kabul etsin- kanı boşa akmamıştır, Kafirler yaptıkları eylemin sonucuna katlanmak zorundadır.

Ey Kitabı indiren, bulutları Yürüten, hizipleri hezimete uğratan Allah'ım! Haçlıları ve mürted müttefiklerini yok et!

Ey Allah'ım, onları ve silahlarını Müslümanlar için kolay ganimet kıl!

Ey Allah'ım, onları yok et, onları titret!

Ey Allah'ım, bizlere yardım eden, destekleyen Sensin, senin kudretinle hareket eder, senin kudretinle savaşırız!

Allah Büyüktür!
"İzzet; Allah'ın, Rasulü'nün ve Mü'minlerindir. Fakat Münafıklar bilmezler. [Munafikun: 8]
Genç Mücahidler Hareketi Medya Bölümü
Somali'deki El-Usra Ordusu
15 Eylül 2009

Kaynak: Cihad'ın Sesi Medya Merkezi
Küresel İslami Medya Cephesi

TAİFETUL MANSURA
 
ibni kayyım Çevrimdışı

ibni kayyım

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
intihar saldırısı düzenlerseniz olacağı budur


4.gif

FİATI: 2 YTL


İSLAM'DA ŞEHADET OPERASYONLARI


Derleme


Şüphesiz Mü'minler, mustaz'af konumunda olmaları halinde, kalpleriyle ve dilleriyle cihad ederler. Belli bir güce sahip olduklarında ise iyiliği emreip kötülüğü yasaklarlar, kafirlerle cihad ederler ve Tevhid davetini yayarlar. Bu şekilde, rasullere tabi olan muvahhidler ile mürtedlere ve İslam düşmanlarından olan diğer müstekbirlere hizmet olarak Allah'u Tealâ'nın ayetlerini az bir ücret karşılığında değişen bel' amların arasındaki fark ortaya çıkmatadır.Allah'u Tealâ şöyle buyurur:

"Allah' kendilerine kitap verilenlerden, O nu mutlaka insanlara açıklayacaksınız; onu gizlemeyeceksiniz" diyerek söz almıştı. Onlar ise bunu kulak ardı ettiler, O'nu az bir dünyalığa değiştiler. Yaptıkları alışveriş ne kadar kötü!" (3 Al-i İmran/87).

İNDİR
Kitabın Tamamını Bilgisayarınıza İndirmek İçin Buraya Tıklayınız
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
(s.a.v.)intihar saldırısı düzenlerseniz olacağı budur
Vatikan fetvalı yorumlarını CNN ağzıyla konuşuyorsun !

İtikadi sıkıntıların olduğu anlaşılıyor. Bunu ehl-i sünnetin kabul edilen delillerine bakarak gidermen, aksi taktirde hassas konularda muhalif düşüncelerini, Kuran sünnetin önüne geçirme!
Daha önceki saçma sözüne cevap yazmıştım , okumadıysan oku ve tefekkür et.

******************

İlimli olan Cihad eder !
İlim hangi zamanda terk edilir ki?
Cihadın faziletini ve Hükmünü bilmeyen korkaklar , farz-ı ayn olduğu halde ben kitap okuyacağım diye tutturanlardır.

_ İman edenler: "Keşke cihad hakkında bir sûre indirilse." derlerdi. Ama hükmü açık bir sûre indirilip de, içerisinde savaş zikredilince kalblerinde hastalık olanların ölüm korkusuyla baygınlık geçiren bir kimsenin bakışı gibi sana baktığını görürsün. Oysa onlar için ölüm yaşamaktan daha uygundur. (Muhammed 20)

Bir hadisde rasul (s.a.v.) Zeyd bin Eslem babasından rivayet ediyor.
Rasulullah (s.a.v.) buyurdu: "
Gökten yağmur yağdıkça cihad tatlı ve hoştur. İnsanlar üzerine Kur'anı çokça okuyanların,''Bu zaman cihad zamanı değildir'' dedikleri bir zaman gelecektir. Kim bu zamana ulaşırsa, bilin ki bu ne güzel cihad zamanıdır.''
Dediler ki;''
Ya Rasulallah bunu söyleyecek kimse var mı dır?''
Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki,''
Evet bu kimse Allah'ın ,meleklerin ve bütün insanlığın lanetlediği kimsedir. ''
(İmam Nevevi; Tagribul Tezhib,Şifa-i Essudur, Meşariul Eşvag ila Mesari El Uşşag)


Seleme b. Nufeyl'den (r.anh) şöyle rivayet edilmiştir. Der ki:
Ben Rasulullah (s.a.v.) ile otururken bir adam girip şöyle dedi: _ Ey Allah'ın Rasulu! Atlar salıverilmiş ve silah bırakılmış. Bazıları savaşın artık olmayacağını, savaşın bittiğini iddia ediyorlar."
Rasulullah (s.a.v.) dedi ki:
Yalan söylüyorlar. İşte şimdi savaş zamanı geldi. Ummetim bir grup Allah yolunda cihad etmeye devam edecektir. Muhalif olanlar, onlara zarar vermez. Allah onlarla bir kavmin kalblerini kaydırır ki, onlarla onları rızıklandırsın. Kıyamet kopuncaya kadar savaşırlar. İyilik daha atların kaküllerine Kıyamet gününe, savaş bitinceye ve Yecuc ve Mecuc çıkıncaya dek bağlıdır.
[Nesai rivayet etmiş. Nesai benzerleriyle hasen bir isnad ile rivayet etmiş. Kitabu'l-Hayl (Atlar): 1, Ahmed: 4/104]

Ebu Hurayra’den (r.anh) rivayetle;
Nebi’ye (s.a.v) soruldu: “ALLAH yolunda cihad etmeye denk ne var?”
“Güç yetiremezsiniz” dedi.
Üçüncüsünde : “ALLAH yolunda cihad edenin misali , ALLAH yolunda cihad edenin , evine dönünceye kadar gündüzleri oruçla , geceleri de ibadet ve kıyamla geçiren adamın misali gibidir” dedi
.
(Muslim, İmare: 29 ; Tirmizi , Cihad : 1)


Rasûlullah(s.a.v) (s.a.v.) buyurdu ki: "Îne yoluyla alış-veriş yaptığınız öküzlerin kuyruğuna yapıştırdığınız, tarımı seçtiğiniz ve cihadı terk ettiğiniz zaman, ALLAH size öyle bir zillet musallat eder ki, dininize dönünceye kadar onu üzerinizden atamazsınız."
( Sunen-i Ebu Davud, Kitabu'l-İcare, B. 54, Hds. 3462; Ahmed b. Hanbel, Musned, C. 2, Sh. 42, 84.)


İbni Ömer (r.anhuma)’dan merfuan;
Îyne ile alışveriş yaptığınız (yani taksitle alıp peşin sattığınız), sığırların kuyruklarından tutunup çiftçiliğe radı olduğunuz ve cihadı terk ettiğiniz zaman, Allah üzerinize zillet musallat eder ve dininize dönünceye kadar da kaldırmaz.”

(Elbani Sahiha, no: 11; Ebu Davud, 3462; Dulabi Kuna’da (2/62) İbni Adiy Kamil’de (256/2) Beyhaki (5/316) Beyhaki Şuab (2/92) Ahmed (2/28, 84) Taberani (3/207) Ebu Nuaym (1/313) Ru’yani (Sf: 247) İbni Ebid Dunya Ukubat (Sf: 79) Camius Sağir (740); İbni Nehhas Meşariul Eşvak(32) Cem’ul Fevaid (6158) İbni Ömer r.anhuma’dan muteaddit tariklerle rivayet ettiler. Tariklerin tümüyle sahih olmaktadır. Ayrıca Aişe r.anha’nın, îyne alışverişine karşı çıktığına dair rivayet için:Ahmed (4/180)

Ebu Hurayra’den (r.anha) rivayetle;
Nebi’ye (s.a.v) soruldu: “ALLAH yolunda cihad etmeye denk ne var?”
Güç yetiremezsiniz” dedi.
Üçüncüsünde : “ALLAH yolunda cihad edenin misali , ALLAH yolunda cihad edenin , evine dönünceye kadar gündüzleri oruçla , geceleri de ibadet ve kıyamla geçiren adamın misali gibidir” dedi.
(Muslim, İmare: 29 ; Tirmizi , Cihad : 1)


Yine Ondan rivayetle bir adam :
“Ey ALLAH’ın Rasulu! Cihada denk gelebilecek bir ameli bana göster “ dedi .
Rasulullah (s.a.v) Bulamıyorum” dedi .
Sonra : “Mucahid çıktığında sen de mescidine girip , kesintisiz gece kıyam (namaz) edip , (gündüzleri) oruç tutup iftar edebilir misin?

(Adam) : “Kim bunu yapabilir?” dedi.
(Buhari , Cihad: 2)

Rasulullah’ın (s.a.v) ashabından bir kişi tatlı su kaynaklarının bulunduğu bir vadiden geçti.
“İnsanlardan el etek çekip bu vadide kalsam ? Ancak Rasulullah’tan (s.a.v) izin almadan bu işi yapmam” diye düşündü. Bunu Rasulullah’a (s.a.v) söyleyince ,

Rasulullah (s.a.v) : “Yapma ! Şubhesiz ALLAH yolundaki birinizin (yaptığı cihad) fazileti , evindeki yetmiş yıl namazından daha efdaldir. ALLAH’ın sizi bağışlamasını ve cennetine koymasını istemez misiniz? ALLAH yolunda cihad ediniz .Devenin iki süt arası müddeti kadar ALLAH yolunda savaşanlara cennet vacib olmuştur
(Tirmizi ,Cihad:17)

**************************************************

ÖNCE İMAN SONRA CİHAD

Bera (r.anh)’in şöyle dediği rivayet edilmiştir:
«Rasulullah (s.a.v)’e Uhud harbinde demir zırh ile yüzü örtülü bir kişi geldi de: «Ya Rasulallah! Hemen harb edeyim de sonra müslüman mı olayım?» diye sordu. Rasulullah (s.a.v): «Müslüman ol, sonra cihad et» buyurdu.
O da hemen müslüman oldu. Sonra vuruştu. Nihayet şehid oldu.
Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v): «Az amel işledi, fakat çok kazandı» buyurdu.

(Buhârî, Cihâd 13; Muslim, İmâre 144)

HADİSTEN NE İSTİFADE EDERİZ

1 - Allah yolunda cihad vakîası doğrudan doğruya, La ilahe illAllah inancının kalbe yerleşmesinden kaynaklanır. Tevhid inancının yokluğunda, cihad ve tüm diğer amellerin geçersizliği kesindir. Cihadın, Allah’ın dinini toplum hayatında egemen kılmak için mücadele olduğu gerçeğini gözönünde tutarak olaya baktığımızda, nefsinde bu inkılabı gerçekleştirememiş olan kulun «cihad ediyorum» iddiasının ne kadar boş ve geçersiz olduğunu bedihi bir şekilde görebiliriz. İşte bu yüzden, bu din imanı her şeyden önde tutmuştur. Evet, sağlam ve sahih bir iman olmadan cihadın cihad olmadan da sağlam ve sahih bir imanın var lığından asla söz edilemez.

2 - Rasulullah (s.a.v)’in iman ettikten sonra hemen cihad eden ve şehid olarak Rabbine kavuşan sahabe için:

«Az işledi, çok kazandı» tabirini kullanması cihadın ve şehadetin az bir amel olduğunu göstermez. Zira, cihadın ve şehadetin çok yüce ve çok hayırlı ameller olduğu ilahi haberlerle de desteklenmiş apaçık bir gerçektir. Rasulullah (s.a.v)’in bu sözü, sahabenin yapmış olduğu bu amelin nicelik olarak az fakat nitelik olarak çok yüce olduğunu ifade eder.

Bu hadis bilhassa bugünün müslümanı için çok büyük mesajlar yüklü, şimdi insanlar istikbalde hedefledikleri şeylere ulaşmak için tam gayret ve kuvvetlerini birleştirip çalışıyorlar ama esas yapılması gerekeni unutuyorlar. Önce müslüman olmalı, sonra İslam'ın Kur'an'ın emri ne ise onu yapmalı. Sıralamada yapılan hatadan dolayı insanlar kendi elleriyle kendilerini ateşe atıyorlar, hem bu dünyaları huzursuz, hem de öteki dünyaları perişan oluyor. Şimdilik bu işi yaparım, ileride işleri yoluna koyunca veya emekliye ayrılınca, iyi bir müslüman olurum diye müslüman olmak erteleniyor, belki de işler yoluna konulmadan ve emeklilik gerçekleşmeden ecel yakalayıveriyor ve iş tümden bitiyor. Allah korusun cümlemizi. [Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 380]
 
ayaklıkütüphane Çevrimdışı

ayaklıkütüphane

Üye
İslam-TR Üyesi
Cihad anlayışı nasıl olmalıdır?


Ferd, toplum ve ülke bazında tam istenilen şekillerde olmasa da zaman zaman gerekli maddi ve akdi yardımlar yapılmaktadır. Bu kardeşlerimizin bizden beklentileri daha ziyade onlara maddi noktadan el uzatmak, ilaç, gıda vs. Bunların ötesinde toplum olarak bunlara ciddi şekilde dua etmemiz gerekmektedir.

İfade ettiğiniz cihad şekli ise bunu ferdden ziyade devletimizin bunu icra etmesi gerekmektedir. Yoksa ferdi olarak onlar bizim yardımımıza muhtaç değiller diye düşünüyoruz. Temenni ediyoruz ki ülkemiz güçlenir Cenabı hak baştaki başlara daha fazla akıl, merhamet ve iman nasip eder de bu ortadoğudaki sıkıntılara bir melhem olurlar. Bunu günülden arzu etmekteyiz. İnşaallah onun zamanı da yakındır. Bizler şimdi memleketimizde üzerimize vazife olan iman ve Kuran hizmetine daha ziyade destek verip küfür, dinsizlik ve sefahetle mücale edelim.

Bediüzzaman, eserlerinde asayişin korunmasına büyük önem verir.

“Hariçteki cihad başka, dâhildeki cihad başkadır. … Biz bütün kuvvetimizle dâhilde ancak asayişi muhafaza için müsbet hareket edeceğiz. Bu zamanda dâhil ve hariçteki cihad-ı maneviyedeki fark, pek azîmdir.” (Emirdağ Lâhikası)

Bu ifadelerde dâhildeki cihadın mânevî olacağı vurgulanmaktadır. Ciğerimizdeki mikroba kurşun sıkamayız; onu ilâçla, gıdayla, temiz havayla yavaş yavaş tedavi etmeğe mecburuz.

Mânevî hastalıklara karşı mânevî cihat yapılır. Cehalet mânevî bir hastalıktır, bunun giderilmesi ilim ile olur.

Ahlâksızlık ve imansızlık da birer mânevî hastalıktır. Bunların tedavisi de zor ve kuvvet kullanarak değil, tebliğ, ikna ve ikaz yoluyla gerçekleşir.

Bütün gücünü sarf ederek çalışmak Allah yolunda yapılan her türlü cehd ve gayret. Düşmanla savaşmak

Cihad kavramı daha çok “savaş” anlamında kullanılsa da bu kavram savaşla sınırlı değildir. Nefisle cihad, ilmî cihad, manevi cihad gibi birçok şubeleri vardır.

Nefisle cihada cihad-ı ekber denilmiştir. Rivayete göre Hz.Peygamber (a.s.m.) bir sefer dönüşü “Küçük cihaddan büyük cihada döndük” demiş ve bu büyük cihadın nefisle cihad olduğunu söylemiştir. (Aclunî, I, 424; Razi, XXIII, 72; Beydavi, II, 97)

Hz. Peygamber (asm.) Mekke döneminde savaş yapmamakla beraber cihaddan bir an bile geri kalmamıştır. Mekke döneminde savaş farz değildi, fakat cihad emredilmişti. (Ankebut, 69; Nahl, 110. Her iki sure de Mekkîdir.)

Hz. Peygambere “Kâfirler ve münafıklarla cihad et!..” emri de cihad-savaş farklılığına işaret eder. (Tevbe, 73; Tahrim, 9) Zira, Hz. Peygamber kâfirlerle savaş yapmış, fakat münafıklara doğrudan kılıç çekmemiştir. Hz. Peygamberin onlarla cihadı, onları ikna ve ilzam etmek, haddi aşarlarsa had cezalarını uygulamak şeklinde olmuştur.

Cihad, cidal ve kıtal, birbirine yakın gibi görünürler ama aralarında belirgin farklar vardır. Kıtalde savaşmak, katledip öldürmek esastır. Cidal, bir üstünlük kavgası, menfaat çekişmesi, galibiyet mücadelesidir. Cihad ise gayret etmek, olanca gücünü ve kuvvetini sarf etmek mânâsına gelir. Fakat, cihatta bir şart var ki onu diğerlerinden net biçimde ayırır; Bu şart, verilen mücadelenin, yapılan savaşın fisebilillah yani Allah yolunda, Kur’an namına ve İslâm uğrunda olmasıdır. Savaş ve cidal ancak bu şartın gerçekleşmesi halinde cihat olurlar.

“Allah, mallarıyla, canlarıyla mücahede edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kılmıştır.” (Nisâ, 95)

Cihadda hedef, öldürmek değil ölü kalpleri diriltmek, sönük fikirleri aydınlatmak, donuk hissiyatlara can vermektir. Zulme engel olup adaleti tesis etmektir. İnsanları yurtlarından etmek değil, onlara ebediyet yurdunu kazandırmaktır.

Cihad, “İnsan kurtarma savaşı”dır. Eğer bir takım insanların hak ve hakikate ermesine bir başka grup engel oluyorlarsa bunlarla savaş etmek de cihaddır.


alıntı
 
C Çevrimdışı

cüleybib

Üye
İslam-TR Üyesi
intihar saldırısı düzenlerseniz olacağı budur

ayaklıkütüphane nickli vatandaş sanırım

  • evlilikle zina yapmayı,
  • ticaret ile(alışverişle) faizi
birbirine karıştırdığı gibi

İstişhad eylemleri yapan mücahidlerle, 7.kattan aşağı atlayıp cehennemi boylayanları

karıştırmış!

Tıpkı alıntısındaki son cümlede çeliştiği gibi

Cihad, “İnsan kurtarma savaşı”dır. Eğer bir takım insanların hak ve hakikate ermesine bir başka grup engel oluyorlarsa bunlarla savaş etmek de cihaddır.


 
Üst Ana Sayfa Alt