Çevrimdışı
Âmâ ve Esir Alim, Seyh Omar 'Abdu'r RaHman, Maide 44 hakkindaki Sualleri Cevapliyor
Konusma, 06.11.1990 Tarihine ait.
Görüntü ve ses kaydi ile sabittir.
Sulaci - 'Abdu'r RaHman
Seyh - Seyh Omar 'Abdu'r RaHman
Sualci: Alimler söyler söylüyor: "Eger bir meselede deyimlerin 99'u küfre delalet etse fakat sadece 1 deyim küfre delalet etmezse, Selef Alimleri bu kisiyi Kafir olarak görmezlerdi/Kafir olarak görmemeye calisirlardi. Bu 1'inci mesele.
Diger sorum su:
Kur'an ve Sünnet (Nas=Tekil, Nusus=Cogul,) temel iki kaynaktan nasil hüküm cikarilacagi?
Bildigimiz gibi, bir ayeti tamamen anlamina göre algilamak haricilerin anlayisidir. Onlar Kur'ani okuyorlar ve kendi anlayislari dogrultusunda algiliyor ve acikliyorlar. Selefin bir ayeti nasil acikladiklarini ve nasil hüküm cikardiklarini dikkate almiyorlar. Yani Selefin bu konuda ve bu ayetin hakkinda ne dediklerine ve nasil yorumladiklarina ve bu konuda hükmün ne olduguna bakmadan. Ve biz Selefin aciklamalarini dikkate almanin en dogrusu oldugunu biliyoruz. Eger ayeti dogru anlamak istiyorsak Selefin yorumlarina ve söylediklerine bakacagiz ve bunlari dikkate alacagiz.
Örnegin ibn 'abbas (r.a.),... yani söylemek istedigim, ... Mazeretlerin/Özürlerin bulunmasidir. Mesela Seyhu'l Islam Ibn Teymiyye (r.h.) Fetava kitabinda yazdigi gibi, "Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),... 5 Engel var (Tekfir edilmesine): Bir Lider Allahin indirdikleri ile hükmetmezse ancak yanlis yaptigini ve günah isledigini itiraf ederse ve gayesinin Allahin indirdikleri ile hükmetmek ise; böyle bir hüküm sahibini kafir ilan etmek cok agir bir söz olur. Siz ne dersiniz?
Seyh: Tamam, iyi... Allah seni mükafatlandirsin Abdu'r RaHman kardes.
Sulaci: Sizide,...
Seyh: Birinci Nokta: Hariciler Mevzusu: Hariciler sadece Yöneticileri tekfir etmediler,.. öyleki bunu delil olarak kullanamazsin. Hariciler büyük günah isleyen herkesi tekfir ettiler. Yöneticiler olsun Halk olsun. O halde Hariciler konusu bizim konumuz degil.
Ikinci Nokta: Selef Alimleri aykiri bir görüs belirtemezler, eger Kur'an'in ayeti vazih(=acik) ise. Örnegin Allahu Ta'Ala'nin su sözlerinde acik oldugu gibi:
"Hayir Rabbine andolsun ki, is bildikleri gibi degil. Onlar aralarinda cikan cekismeli islerde seni hakem yapip sonra da senin verdigin hükme karsi, iclerinde hicbir sikinti duymaksizin, tam bir samimiyetle boyun egmedikce iman etmis olmazlar." (Nisa/65)
"Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),...
Eger Kur'an da deniyorsa 'Abdu'r RaHman kardesim, onlar Kafirlerin ta kendileridir. Bu bize acik ve mubin arapca uslubu üzere gelmistir. Bu durumda ayeti baska türlü anliyamazsin. Arapca bir kaide vardir.
Eger bir meselede ICAB / MUCIB (hasr/kasr ifade edilir) iki tarafta da belli ise o meselede bellidir. Burada hükmün Seriat oldugu belli ve tayin edilmistir, Kafir terimi ise "El" (=Marif=Elim,Lam) tarifi ile gelmistir. "El-Kafirun" degil sadece,... Zamir ile gelmistir "Humu'l Kafirun" (Hum El Kafirun).
Yani Kafirler iste onlardir, iste onlar asil kafir olanlardir. O halde bu ayetin anlami TEKTIR. Allah'in indirdikleri ile yönetmeyen, hükmetmeyen Kafirdir, asil Kafir onlardir.
Bu yöneticiler Küfre girmistir ve böylece Kafir olmuslardir. Bizlerin Kur'an Ayetlerini nefis ve isteklerimize göre aciklamaya hakkimiz yoktur. Selef Alimlerinden Ibn Kayyim gibi Alimlerde (r.h.) acikladilar: Allah (s.v.t) ve Rasulü (s.a.v.) buyurdu: "Allahin indirdikleriyle hükmetmiyenler Kafirdir!" Biz Allah(s.v.t)'yi ve Rasulünü(s.a.v)'i dikkate alacagiz. Ve Kur'an; Allahin indirdikleriyle hükmetmiyenlerin Kafir oldugunu sunum sekli ile ispatliyor zaten.
'Abdu'r RaHman kardesim. Ulemanin, bir veya iki durumda Allahin indirdigi ile hükmetmiyen hakimlerin kafir olmalarinda ihtilaflari bulunsada, Allahin seriatini baska bir kanun ile degistirmeye kalkana karsi ulema asla ihtilafa düsmemistir. Bugün yöneticiler nerdeyse Allahin tüm kanunlarini degistirmislerdir. Allah (s.v.t.)'nin Seriat Kanunlarini tamamiyla degistirmislerdir.
Kendilerince yeni kanun ve yasa kitaplari cikartmislardir ve her alanda yeni kanunlar yapmislardir. Hemen her alanda yeni haklar tayin etmislerdir. Yönetim Kanunu, Yargi Kanunu, Medeni Kanunu, Siyasi Kanun, Tib Kanunu, Deniz Kanunu ve saire ve saire,...
Öyleki Allahin bütün Seriatini hemen hemen tamami ile degistirmislerdir. Bütün bunlarin ardindan kalkipta diyemeyiz "onlar kafir degildir, Alimler arasinda ihtilaf vardir". Alimler Sadece cok az (yerde), (yöneticilerin) bir iki meselede Allahin Kanunlari disinda davrananlar hakkinda ihtilaf etmislerdir. Bu ihtilaf asla Seriatin hükmünü degistirenler hakkinda degildir ve hatta onlar(yöneticiler) tümünü degistirmislerdir.
-- Sualci müdahale etmek istiyor --
Seyh: Sözümü bitirmedim! Ben seni dinledim, sözünü kesmedim. Sende beni dinlemelisin.
Sulaci: Haklisiniz, siz benim sözümü kesmediniz, buyrun dinliyorum.
Seyh: Ilk etapta, haricilerin konumuzla alakasi olmadigini söylemistim. Onlar nerdeyse günah isliyen herkesi tekfir ediyorlar. Ikinci Noktada dedimki Selef Alimlerinin ACIK YETLER hakkinda tartismaya haklari yoktur. Acik bir ayeti sanki Acik ve net degilmis gibi te'vil yapamazlar. Allahu Ta'Ala buyuruyor ki:
"Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),...
Ücüncü Nokta: Alimlerin Ihtilafi; Alimler Allahin Hükmünde birseyi degisik icra eden hakkinda ihtilaf etmisler, ama asla Seriati tam olarak kaldiranlar ve degistirenler hakkinda ihtilaf yoktur. Böyle yöneticiler hakkinda ihtilaf yoktur ve onlarin Kafir olduklari hakkinda alimler arasinda Birlik vardir (icma) vardir.
"Kelimetu'l Hakk" adli kitabimda en az 20 Selef aliminin Allahin Kanunlarini baskasi ile degistirenler hakkinda görüslerini rivayet ettim. Senin zikrettigin Ibni teymiyye (r.h.) Allahin Kanunlarini degistiren ve yerine baska kanun koyanlar hakkinda derki: "Onlar Kafir oldular".Ibn Kesir (r.h.) Tefsirinde "Onlar hala Cahiliyye Hükmünümü istiyorlar?...(Maide/50) ayeti hakkinda derki: "Allahin Kanununu degistiren az olsun cok olsun KAFIR olmustur.
Selef Alimlernin görüsleri bu konuda gayet nettir. Bunlari acik Küfürden saymislardir. Acik ve net küfür icinde. Allahin indirdigi ile hükmetmemek kadar acik bir sey yoktur. Senin sözünü ettigin Selef Alimleri derlerki: "Allahin kanunu disinda baska bir kanun ile hükmedenler; KAFIRDIR, KAFIRDIR, KAFIRDIR ve Islam disindadir. Ibni Teymiyye (r.h.)'in sözüde budur. Imam Nevevi'nin Sahih Müslimde sözüde böyle. Ibni Hacerin Fethu'l Bari deki sözüde hakeza böyle. Hepsi bu konuda ayni görüstedirler ve asla burda aralarinda ihtilaf yoktur.
Sulaci: Ancak bazi sartlar vardir.
Seyh: Ne gibi sartlar?
Sualci: Necasi Peygamber zamaninda müslüman olmustu ve Seriat ile hükmetmedi ve öldügünde Peygamber (s.a.v.) onun cenaze namazini kildi.
Seyh: Necasi zamaninda Vahiy tamamlanmamisti ve dolaysiyla bununla vazifelendirilmemisti. Necasi Peygamber (s.a.v.) daha hayatta iken .....
Sualci: Tamam iste Peygamber (s.a.v.) onun müslüman olarak öldügüne sahidlik etti.
Seyh: Evet.
Sualci: Ve Seriat ile hükmetmedi. Sadece La ilahe illallah Muhammedu'r Rasulullah dedi.
Seyh: Hayir, Necasi Peygamberden Allahin Kanunlari ile hükmetme emrini almadi, Seriat tamamlanmamisti daha.
Sualci: Lakin o seriatla hükmetmedi, sadece sehadet getirdi ve hüküm ancak allahindir sözünü söyledi. Demekki istisnalar var. Zorlanmak, zor durumda kalmak, yada seriatla hükmetmek yasaklanmissa, yada kisi zayif ise.
Seyh: 'Abdu'r RaHman kardes, o kisi o halde nasil hükmetme merciine geldi? Nasil yönetici oldu? Nasil yönetici konumuna gelebiliyor, gücü siyaseti ve gayreti, cabasi ve varligi ile degilmi? Nasil oluyorda idareci konumuna gelebiliyor ancak Allahin Seriatini birakabiliyor sizce?
Sulaci: Ben biraksin demiyorum, yani... ancak necasi bir idareci idi ve Allahin kanunu ile idare etmedigi halde Peygamber onu mazur gördü.
Seyh: Hayir bu delil olmaz. Necasi peygamber hayattayken öldü ve kendisi hayattayken peygamber (s.a.v.) tarafindan bu vazife ile vazifelendirilmedi, cünkü Vahiy henüz tamamlanmamisti.
Sualci: Tesekkür ederim.
Seyh: bende Tesekkür ederim.
Allah -SubHanehu wa Ta'Ala kendisinden razi olsun ve esaretten kurtarsin insha'ALLAH,... (Amin!)
Konusma, 06.11.1990 Tarihine ait.
Görüntü ve ses kaydi ile sabittir.
Sulaci - 'Abdu'r RaHman
Seyh - Seyh Omar 'Abdu'r RaHman
Sualci: Alimler söyler söylüyor: "Eger bir meselede deyimlerin 99'u küfre delalet etse fakat sadece 1 deyim küfre delalet etmezse, Selef Alimleri bu kisiyi Kafir olarak görmezlerdi/Kafir olarak görmemeye calisirlardi. Bu 1'inci mesele.
Diger sorum su:
Kur'an ve Sünnet (Nas=Tekil, Nusus=Cogul,) temel iki kaynaktan nasil hüküm cikarilacagi?
Bildigimiz gibi, bir ayeti tamamen anlamina göre algilamak haricilerin anlayisidir. Onlar Kur'ani okuyorlar ve kendi anlayislari dogrultusunda algiliyor ve acikliyorlar. Selefin bir ayeti nasil acikladiklarini ve nasil hüküm cikardiklarini dikkate almiyorlar. Yani Selefin bu konuda ve bu ayetin hakkinda ne dediklerine ve nasil yorumladiklarina ve bu konuda hükmün ne olduguna bakmadan. Ve biz Selefin aciklamalarini dikkate almanin en dogrusu oldugunu biliyoruz. Eger ayeti dogru anlamak istiyorsak Selefin yorumlarina ve söylediklerine bakacagiz ve bunlari dikkate alacagiz.
Örnegin ibn 'abbas (r.a.),... yani söylemek istedigim, ... Mazeretlerin/Özürlerin bulunmasidir. Mesela Seyhu'l Islam Ibn Teymiyye (r.h.) Fetava kitabinda yazdigi gibi, "Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),... 5 Engel var (Tekfir edilmesine): Bir Lider Allahin indirdikleri ile hükmetmezse ancak yanlis yaptigini ve günah isledigini itiraf ederse ve gayesinin Allahin indirdikleri ile hükmetmek ise; böyle bir hüküm sahibini kafir ilan etmek cok agir bir söz olur. Siz ne dersiniz?
Seyh: Tamam, iyi... Allah seni mükafatlandirsin Abdu'r RaHman kardes.
Sulaci: Sizide,...
Seyh: Birinci Nokta: Hariciler Mevzusu: Hariciler sadece Yöneticileri tekfir etmediler,.. öyleki bunu delil olarak kullanamazsin. Hariciler büyük günah isleyen herkesi tekfir ettiler. Yöneticiler olsun Halk olsun. O halde Hariciler konusu bizim konumuz degil.
Ikinci Nokta: Selef Alimleri aykiri bir görüs belirtemezler, eger Kur'an'in ayeti vazih(=acik) ise. Örnegin Allahu Ta'Ala'nin su sözlerinde acik oldugu gibi:
"Hayir Rabbine andolsun ki, is bildikleri gibi degil. Onlar aralarinda cikan cekismeli islerde seni hakem yapip sonra da senin verdigin hükme karsi, iclerinde hicbir sikinti duymaksizin, tam bir samimiyetle boyun egmedikce iman etmis olmazlar." (Nisa/65)
"Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),...
Eger Kur'an da deniyorsa 'Abdu'r RaHman kardesim, onlar Kafirlerin ta kendileridir. Bu bize acik ve mubin arapca uslubu üzere gelmistir. Bu durumda ayeti baska türlü anliyamazsin. Arapca bir kaide vardir.
Eger bir meselede ICAB / MUCIB (hasr/kasr ifade edilir) iki tarafta da belli ise o meselede bellidir. Burada hükmün Seriat oldugu belli ve tayin edilmistir, Kafir terimi ise "El" (=Marif=Elim,Lam) tarifi ile gelmistir. "El-Kafirun" degil sadece,... Zamir ile gelmistir "Humu'l Kafirun" (Hum El Kafirun).
Yani Kafirler iste onlardir, iste onlar asil kafir olanlardir. O halde bu ayetin anlami TEKTIR. Allah'in indirdikleri ile yönetmeyen, hükmetmeyen Kafirdir, asil Kafir onlardir.
Bu yöneticiler Küfre girmistir ve böylece Kafir olmuslardir. Bizlerin Kur'an Ayetlerini nefis ve isteklerimize göre aciklamaya hakkimiz yoktur. Selef Alimlerinden Ibn Kayyim gibi Alimlerde (r.h.) acikladilar: Allah (s.v.t) ve Rasulü (s.a.v.) buyurdu: "Allahin indirdikleriyle hükmetmiyenler Kafirdir!" Biz Allah(s.v.t)'yi ve Rasulünü(s.a.v)'i dikkate alacagiz. Ve Kur'an; Allahin indirdikleriyle hükmetmiyenlerin Kafir oldugunu sunum sekli ile ispatliyor zaten.
'Abdu'r RaHman kardesim. Ulemanin, bir veya iki durumda Allahin indirdigi ile hükmetmiyen hakimlerin kafir olmalarinda ihtilaflari bulunsada, Allahin seriatini baska bir kanun ile degistirmeye kalkana karsi ulema asla ihtilafa düsmemistir. Bugün yöneticiler nerdeyse Allahin tüm kanunlarini degistirmislerdir. Allah (s.v.t.)'nin Seriat Kanunlarini tamamiyla degistirmislerdir.
Kendilerince yeni kanun ve yasa kitaplari cikartmislardir ve her alanda yeni kanunlar yapmislardir. Hemen her alanda yeni haklar tayin etmislerdir. Yönetim Kanunu, Yargi Kanunu, Medeni Kanunu, Siyasi Kanun, Tib Kanunu, Deniz Kanunu ve saire ve saire,...
Öyleki Allahin bütün Seriatini hemen hemen tamami ile degistirmislerdir. Bütün bunlarin ardindan kalkipta diyemeyiz "onlar kafir degildir, Alimler arasinda ihtilaf vardir". Alimler Sadece cok az (yerde), (yöneticilerin) bir iki meselede Allahin Kanunlari disinda davrananlar hakkinda ihtilaf etmislerdir. Bu ihtilaf asla Seriatin hükmünü degistirenler hakkinda degildir ve hatta onlar(yöneticiler) tümünü degistirmislerdir.
-- Sualci müdahale etmek istiyor --
Seyh: Sözümü bitirmedim! Ben seni dinledim, sözünü kesmedim. Sende beni dinlemelisin.
Sulaci: Haklisiniz, siz benim sözümü kesmediniz, buyrun dinliyorum.
Seyh: Ilk etapta, haricilerin konumuzla alakasi olmadigini söylemistim. Onlar nerdeyse günah isliyen herkesi tekfir ediyorlar. Ikinci Noktada dedimki Selef Alimlerinin ACIK YETLER hakkinda tartismaya haklari yoktur. Acik bir ayeti sanki Acik ve net degilmis gibi te'vil yapamazlar. Allahu Ta'Ala buyuruyor ki:
"Kim Allahin indirdikleriyle hükmetmezse onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide/44),...
Ücüncü Nokta: Alimlerin Ihtilafi; Alimler Allahin Hükmünde birseyi degisik icra eden hakkinda ihtilaf etmisler, ama asla Seriati tam olarak kaldiranlar ve degistirenler hakkinda ihtilaf yoktur. Böyle yöneticiler hakkinda ihtilaf yoktur ve onlarin Kafir olduklari hakkinda alimler arasinda Birlik vardir (icma) vardir.
"Kelimetu'l Hakk" adli kitabimda en az 20 Selef aliminin Allahin Kanunlarini baskasi ile degistirenler hakkinda görüslerini rivayet ettim. Senin zikrettigin Ibni teymiyye (r.h.) Allahin Kanunlarini degistiren ve yerine baska kanun koyanlar hakkinda derki: "Onlar Kafir oldular".Ibn Kesir (r.h.) Tefsirinde "Onlar hala Cahiliyye Hükmünümü istiyorlar?...(Maide/50) ayeti hakkinda derki: "Allahin Kanununu degistiren az olsun cok olsun KAFIR olmustur.
Selef Alimlernin görüsleri bu konuda gayet nettir. Bunlari acik Küfürden saymislardir. Acik ve net küfür icinde. Allahin indirdigi ile hükmetmemek kadar acik bir sey yoktur. Senin sözünü ettigin Selef Alimleri derlerki: "Allahin kanunu disinda baska bir kanun ile hükmedenler; KAFIRDIR, KAFIRDIR, KAFIRDIR ve Islam disindadir. Ibni Teymiyye (r.h.)'in sözüde budur. Imam Nevevi'nin Sahih Müslimde sözüde böyle. Ibni Hacerin Fethu'l Bari deki sözüde hakeza böyle. Hepsi bu konuda ayni görüstedirler ve asla burda aralarinda ihtilaf yoktur.
Sulaci: Ancak bazi sartlar vardir.
Seyh: Ne gibi sartlar?
Sualci: Necasi Peygamber zamaninda müslüman olmustu ve Seriat ile hükmetmedi ve öldügünde Peygamber (s.a.v.) onun cenaze namazini kildi.
Seyh: Necasi zamaninda Vahiy tamamlanmamisti ve dolaysiyla bununla vazifelendirilmemisti. Necasi Peygamber (s.a.v.) daha hayatta iken .....
Sualci: Tamam iste Peygamber (s.a.v.) onun müslüman olarak öldügüne sahidlik etti.
Seyh: Evet.
Sualci: Ve Seriat ile hükmetmedi. Sadece La ilahe illallah Muhammedu'r Rasulullah dedi.
Seyh: Hayir, Necasi Peygamberden Allahin Kanunlari ile hükmetme emrini almadi, Seriat tamamlanmamisti daha.
Sualci: Lakin o seriatla hükmetmedi, sadece sehadet getirdi ve hüküm ancak allahindir sözünü söyledi. Demekki istisnalar var. Zorlanmak, zor durumda kalmak, yada seriatla hükmetmek yasaklanmissa, yada kisi zayif ise.
Seyh: 'Abdu'r RaHman kardes, o kisi o halde nasil hükmetme merciine geldi? Nasil yönetici oldu? Nasil yönetici konumuna gelebiliyor, gücü siyaseti ve gayreti, cabasi ve varligi ile degilmi? Nasil oluyorda idareci konumuna gelebiliyor ancak Allahin Seriatini birakabiliyor sizce?
Sulaci: Ben biraksin demiyorum, yani... ancak necasi bir idareci idi ve Allahin kanunu ile idare etmedigi halde Peygamber onu mazur gördü.
Seyh: Hayir bu delil olmaz. Necasi peygamber hayattayken öldü ve kendisi hayattayken peygamber (s.a.v.) tarafindan bu vazife ile vazifelendirilmedi, cünkü Vahiy henüz tamamlanmamisti.
Sualci: Tesekkür ederim.
Seyh: bende Tesekkür ederim.
Allah -SubHanehu wa Ta'Ala kendisinden razi olsun ve esaretten kurtarsin insha'ALLAH,... (Amin!)
