el Cezire televizyonunun haberine göre ISAF tarafından yapılan resmi açıklamada içerisinde 27 Afganlının bulunduğu bir hapsi ortaya çıkarıldığı belirtildi. Hapisteki 27 kişi,Helmanad eyaletinin Musa Kale bölgesinde bulunan bu hapiste zincirlenmiş ve işkenceye maruz kalmış bir halde bulundu. Hapis, Afgan kuvvetleriyle uluslararası gücün ortaklaşa düzenlediği bir operasyon sırasında ortaya çıkarıldı.
Taliban kaynaklarının doğrulamadığı habere göre ISAF birlikleri, bölgede çıkan çatışmada teslim olmayı kabul etmeyen 13 Taliban mensubunu “öldürdü”. Helmand valisi Davud Ahmedi, çatışma sırasında ayrıca mahkumlardan 6 tanesinin de öldürüldüğünü söyledi. Çıkan çatışmada Taliban’a ait olduğu ileri sürülen çok zayıda silah ve muhimmat da ele geçirildi.
ISAF, Taliban’a sivil halkı katletme ve baskı uygulama suçlamasında bulunurken Taliban, bu suçlamaya sert tepki göstermişti. Taliban konuyla ilgili yaptığı basın açıklamasında, sivil kayıplara ilişkin kendisinin de içinde bulunacağı bir komisyonun oluşturulması, sorumluların bulunarak yargılanması çağrısında bulunmuştu.
Taliban’ın sivil kayıplara ilişkin basın açıklaması şöyle:
Afganistan'da sivillerin öldürülmesi ve hasarlar gibi hassas konular insan hakları ile ilgili platformların gündeminde olması gerekirken uluslararası medyayı meşgul ediyor. Bu durum uluslararası medyayı manipüle eden batı medyası tarafından propaganda aracı olarak kullanılıyor.
İşgal kuvvetlerinin rastgele ateş açması ve savaş uçaklarıyla bombardımanın ardından ölü sayısının arttığı ve sivillerin maruz kaldığı zararların hat safhaya ulaştığı göz ardı edilemez. Buna rağmen hem hükümete bağlı hem de bağımsız kaynaklar gerçekten uzak raporlarıyla olayların sorumlularını masum göstermeye çalışıyor. İnsan hakları yönetimi ve diğer kuruluşlar tarafından yayınlanan raporlar zincirinde BM temsilcileri Kabil (UNAMA) raporunu referans göstererek çok sayıda sivil ölümünün ve hasarın mutlak sorumlusu olarak İslam Emirliği mücahitlerini gösteriyor.
Afganistan İslam Emirliği ise eksiksiz bir soruşturma yapılarak gerçeklerin açıklanması için şunları öneriyor:
1. Afganistan’ın tüm bölgelerinde sivillerin maruz kaldığı hasarlar konusunda eksiksiz bilgi toplamak için İslam Konferansı Örgütü, BM, İslam Emirliği Mücahitleri delegeleri ve yabancı kuvvetlere mensup seçkin kişilerden ve yetki sahiplerinden oluşan bir kurul oluşturulması.
2.Sivillerin öldüğü bölgelerin gezilmesi, olaydan etkilenenlerin aileleriyle yakın temaslarda bulunulması, kayıplar hakkında analizlerin yapılması ve hiçbir tarafa herhangi bir imtiyaz tanınmaksızın rapor oluşturulması ve bu raporun dünya standartlarında yayımlanması için fırsat verilmesi.
İslam Emirliğinin, gerçeklerin ortaya çıkması için tarafsız ve doğru soruşturma önerisi BM ve diğer ilgili platformlar tarafından dikkate alınmaz ise, bu; söz konusu platformların Afgan siviller için insan haklarını tanımadığı anlamına gelecektir. Gerçek dışı, yinelenen raporlar ve mücahitlerin aleyhine söylentiler işgal kuvvetlerini finanse eden batılı devletlerin çıkarına kullanılıyor. İşgal kuvvetlerine daha fazla öldürme cüreti veren bu eylem, Afgan halkını ateş çemberine itiyor.
BM kuruluşu ve diğer ilgili platformlar sivil kayıplar konusunda doğru soruşturma çabası içerisinde ise; İslam Emirliğinin önerileri karşısında pozitif tutum sergilemelerini ümit ediyoruz, aksi takdirde sorumluluk kendilerinin olacak.
isra haber
Taliban kaynaklarının doğrulamadığı habere göre ISAF birlikleri, bölgede çıkan çatışmada teslim olmayı kabul etmeyen 13 Taliban mensubunu “öldürdü”. Helmand valisi Davud Ahmedi, çatışma sırasında ayrıca mahkumlardan 6 tanesinin de öldürüldüğünü söyledi. Çıkan çatışmada Taliban’a ait olduğu ileri sürülen çok zayıda silah ve muhimmat da ele geçirildi.
ISAF, Taliban’a sivil halkı katletme ve baskı uygulama suçlamasında bulunurken Taliban, bu suçlamaya sert tepki göstermişti. Taliban konuyla ilgili yaptığı basın açıklamasında, sivil kayıplara ilişkin kendisinin de içinde bulunacağı bir komisyonun oluşturulması, sorumluların bulunarak yargılanması çağrısında bulunmuştu.
Taliban’ın sivil kayıplara ilişkin basın açıklaması şöyle:
Afganistan'da sivillerin öldürülmesi ve hasarlar gibi hassas konular insan hakları ile ilgili platformların gündeminde olması gerekirken uluslararası medyayı meşgul ediyor. Bu durum uluslararası medyayı manipüle eden batı medyası tarafından propaganda aracı olarak kullanılıyor.
İşgal kuvvetlerinin rastgele ateş açması ve savaş uçaklarıyla bombardımanın ardından ölü sayısının arttığı ve sivillerin maruz kaldığı zararların hat safhaya ulaştığı göz ardı edilemez. Buna rağmen hem hükümete bağlı hem de bağımsız kaynaklar gerçekten uzak raporlarıyla olayların sorumlularını masum göstermeye çalışıyor. İnsan hakları yönetimi ve diğer kuruluşlar tarafından yayınlanan raporlar zincirinde BM temsilcileri Kabil (UNAMA) raporunu referans göstererek çok sayıda sivil ölümünün ve hasarın mutlak sorumlusu olarak İslam Emirliği mücahitlerini gösteriyor.
Afganistan İslam Emirliği ise eksiksiz bir soruşturma yapılarak gerçeklerin açıklanması için şunları öneriyor:
1. Afganistan’ın tüm bölgelerinde sivillerin maruz kaldığı hasarlar konusunda eksiksiz bilgi toplamak için İslam Konferansı Örgütü, BM, İslam Emirliği Mücahitleri delegeleri ve yabancı kuvvetlere mensup seçkin kişilerden ve yetki sahiplerinden oluşan bir kurul oluşturulması.
2.Sivillerin öldüğü bölgelerin gezilmesi, olaydan etkilenenlerin aileleriyle yakın temaslarda bulunulması, kayıplar hakkında analizlerin yapılması ve hiçbir tarafa herhangi bir imtiyaz tanınmaksızın rapor oluşturulması ve bu raporun dünya standartlarında yayımlanması için fırsat verilmesi.
İslam Emirliğinin, gerçeklerin ortaya çıkması için tarafsız ve doğru soruşturma önerisi BM ve diğer ilgili platformlar tarafından dikkate alınmaz ise, bu; söz konusu platformların Afgan siviller için insan haklarını tanımadığı anlamına gelecektir. Gerçek dışı, yinelenen raporlar ve mücahitlerin aleyhine söylentiler işgal kuvvetlerini finanse eden batılı devletlerin çıkarına kullanılıyor. İşgal kuvvetlerine daha fazla öldürme cüreti veren bu eylem, Afgan halkını ateş çemberine itiyor.
BM kuruluşu ve diğer ilgili platformlar sivil kayıplar konusunda doğru soruşturma çabası içerisinde ise; İslam Emirliğinin önerileri karşısında pozitif tutum sergilemelerini ümit ediyoruz, aksi takdirde sorumluluk kendilerinin olacak.
isra haber
